Erdoğan Davos

"We really do need to get people to dinner" dedi moderator, benim cevabım da "There Is No Such Thing As A Free Dinner".
Bu cumle sadece moderator icin değil, Erdoğan icin de geçerli. Moderator salak salak konusmus, bir aksam yemeğine kendi değerini sıfırlamış (benim gozumde), elini kolunu beynini kullanmadan sallamış ve sonucta bir diplomatik krize neden olmuştur. Erdoğan ise, aksam yemeğini yemeyerek, moderatore ve cevreye iyi bir ders vermiş, bu dersi verirken de aşırıya kaçmıştır ama sonuçta islam alemi ve ulkesinde kazanacağı guclu imaj ile, kendisine yurticinde oy, yurtdısında ise (bence beklentilerin tersine) eskiye oranla daha fazla dikkate alınma sağlayacaktır. Yemeği yememenin faturası ise, illaki bir şekilde ödenecektir. fakat "opportunity cost" her durumda gecerlidir. Perezin dikkat cekicek ölçüde duyarsız savunmasından ve moderatorun onca mudahalesinden sonra başka birşeyi Erdoğandan beklemek hata olurdu zaten. Sonuçta aşağıdaki karikature tekrar bakmakta fayda var :) Açıkca, Erdoğan'ı tebrik ediyorum ben.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir
Read More!

Avrupa Birligi Ulkeleri Türkiye İlişkileri

Çizer: Piyale Madra - Web Sitesi: http://www.piyalemadra.com/, www.radikal.com.tr

Nükleer Kirlilik  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Olasılık Soruları ve Çözümleri  Marksizm Nedir  Spam Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları  Bono Nedir?  Fareli Köyün Kavalcısı  Arge Nedir?  Kalite Nedir  Açık Arttırma Nedir  Pesimist Nedir?

Avrupa Birligi Ulkeleri ve Turkiye, ne farkimiz varsa birbirimizden... Read More!

Filden Buyuk Fil Avcisi

M. City'nin Milan'li Kaka icin yaptigi €150 milyonluk transfer teklifine Avrupanin buyuk kuluplerinin "ama bu haksizlik" tarzi yaklasimi etme bulma dunyasi olarak ozetlenebilir. Bu kulupler zamaninda kucuk takimlarin futbolcularina milyonlar sacarken haksizlik olmuyordu da neden kendilerinden daha zengin birinin cikip kendi futbolcularini almasi haksizlik oluyor. Bu ikiyuzluluk hakkinda yazmayi dusunuyordum ama Mehmet Demirkol dun cok iyi ozetlemis.
"...
Paranla rezil olmak diye bir laf var ya. İşte Bin Mansur'un başına gelen de o. Hafta sonu Kaka'nın soluyla attığı muhteşem gol sonrası, mazlum Milan'ın haykırışını alkışladı Avrupa. İtalya ve Avrupa futbolunu sömüren Berlusconi'nin takımı mazlum oldu. Her şeyi değiştirmek için açık bir darbe yapmak isteyen Bin Mansur da parasıyla rezil oldu.

Manipülasyon Nedir   Küresel ısınma Karikatürleri  Türk Bilim Adamı  Liderlik Nedir?    Türkiyede Ödenen Vergiler, Vergi Türleri  Enformasyon Nedir    Slogan Nedir    Enflasyon Nedir    Nükleer Santraller  Devlet Nedir

Halbuki Bin Mansur haklı. Dünya futboluna babasının ahırı muamelesi yapan Milan ve benzerlerine yapılması gereken bu. Doğrusu yapılacak başka bir şey de yok.
Çünkü:
-Güney Amerika'da 11-12 yaşındaki çocukları modern zaman köleleri gibi sınıflandıranlar
-G 14'ü kurup UEFA'ya kafa tutan, bırakın diğerlerini bütün para bizim olmalı diyenler
-İkide bir Avrupa ligini kuracağız diyerek şantaj yapanlar
-Milli takımlara oyuncu göndermemek için ikide bir ayaklananlar
-Livorno'ya Bologna'ya yapmadığını bırakmayıp sonra ondan zengini çıkınca ağlaşanlar
-Salary cap istiyoruz deyip, kavramı sulandıran (kimse gelirlerinin %51'inden fazlasını transfere harcayamaz garipliği) aradaki ekonomik güç farkını daha da büyütmek isteyenler mazlum değil, kötü efendilerdir.
Bunlara bir değil, bin Bin Masur lazım."
Read More!

Küresel Büyüme Tahminleri

Dünya ekonomisinin önümüzdeki dönemdeki büyüme performansına ilişkin tahminler incelendiğinde, gelişmiş ülkelerdeki durgunluğun 2009 yılı boyunca devam edeceği, 2010 yılında ise resesyon sürecinin sona ereceği beklentisinin genel olarak hakim olduğu gözlenmektedir. (Merkez'in enflasyon raporundan, şöyle bir göz geçirin diye koydum).

Tutumluluk  Inovasyon örnekleri  Türev Konu Anlatımı  EFT Nedir  Olasılık nedir    Ekonomi Nedir  Hisse Yorumları  Bilinçli Tüketici Read More!

Intihal, Plagiarism, Akademik Hirsizlik

Amerika'ya geldikten sonra sunu gordum ki insan her yerde insan, Amerikali, Turk, Arap fark etmiyor. Sistem carpik ise insanlarin davranislari da carpiklasiyor. Genis anlamiyla adalet sisteminin dogru durust islemesi bu yuzden cok onemli. Adalet sistemi iyi islemeyince insanlar da kurallari kendi cikarlari dogrultusunda cignemekte sakinca gormuyorlar. Kendi haline biraksan batacak olan Merrill Lynch devlet destegiyle Bank of America'ya satilmadan 2 gun once calisanlarina 2008 bonusu olarak yaklasik $4 milyar dagitmis. Devlet de buna goz yumuyor. Amerika'nin finansal sisteminin cokmesine ve beraberinde ulkenin tamamini krize suruklemesine sasirmamali. Neyse bu konuya baska bir zaman detaylica deginiriz. Bugunku konumuz Turkiye'de intihal meselesi.

Oncelikle sunu soyleyelim ki intihal sadece Turkiye'ye mahsus bir durum degil, dunyanin her tarafinda var. Mesleklerinde ilerlemek isteyen akademisyenler bilimsel dergilerde makale yayinlamak zorundadirlar. Isin kolayina kacan kisiler baskalarinin yazdigi yaziyi kendi yazisiymis gibi adi sani duyulmamis yerlerde yayinlayarak terfi etmeye calisirlar. Lisede veya universitede ogrenciyken baskalarinin yaptiklari odevleri kopyalayan ogrencilerin yaptiklari sey bir nevi.

Biz de bu konuda 2007 yilinda bir yazi yazmistik ve birbirinin tipatip aynisi olan iki yaziyi gundeme getirmistik. Yazarlardan bir tanesi kendisini savunurken, Arzu Alvan isimli diger yazar yaziyi yazildigi yerden kaldirtmis ve olayin ustunu kapatmaya calismisti. Bugun Arzu Hanim'in tanidigi oldugunu soyleyen Ali Orhan Aydin isimli kisi bize su mesaji gonderdi:

"Sayın İlgili,

http://ekonomiturk.blogspot.com/2007/05/akademik-hirsizlik-intihal-plagiarism.html

linkinde yayınlamakta olduğunuz blog tamamıyla yalan yanlış bilgiler
içermektedir.

Konuya taraf olan kişileri bizzat tanımaktayım ve hakkında
verilen bilgiler tamamıyla iftira niteliği taşımaktadır. Bu nedenle bu
yazılarınızın siteden derhal kaldırılmasını talep ediyorum.

Adı geçen
yayın ortada bir yanlışlık olduğu tespit edilir edilmez yayından kaldırılmıştır.
Ortada bahsedildiği gibi bir intihal söz konusu değildir.

MF Doğu
Akdeniz Üniversitesinde hiç bir zaman hocalık yapmamıştır aksine Arzu Alvan
orada hocalık yapmış ve lisans eğitimini de burslu tamamlamıştır.

Ayrıca
Arzu hanım ile ilgili Doğu Akdeniz Üniversitesinde inceleme başlatılmış ve
herhangi bir ceza verilmediği gibi ortada bir sorun olmadığı tespit edilmiştir.

Arzu hanımın avustralyaya gittiği kaydını dondurduğu yönündeki iddialar
da tamamıyla asılsız ve yalandır.

Ayrıca Glenn Jenkins ekonomi alanında
dünyanın en önde gelen öğretim üyelerinden biridir. Kendisi hem Harvard da hem
Queens üniversitesinde hem de Doğu Akdeniz Üniversitesinde çalışmaktadır.

Sitenizde ismi bile belli olmayan kişilerin böylesinde değerli kişileri
karalamasına izin vermemelisiniz.

Bu davranışla iftira suçuna ortak
olmaktasınız.

Sorumlu yayıncılık anlayışınıza sığınarak bu ve bununla
ilgili yazıları sitenizden derhal kaldırmanızı rica ediyorum."

Simdi okurlarimiza soruyorum. Sizce yaziyi kaldirmali miyim? Burada dogru davranis nedir? Read More!

500,000 Ziyaretci

20 Kasim 2006 tarihinden beri Ekonomi Turk'u ziyaret edenlerin cetelesini tutuyoruz. Az once baktim, rakam 499,886'ya ulasmis. Muhtemelen 1-2 saat sonra 500,000 ziyaretci rakamina ulasacagiz. 2 yilda yarim milyon kisi, fena rakam degil ama Hurriyetin websitesini 1 gunde bu kadar kisi ziyaret ediyor. Acaba ben de mi buraya "haber" kisvesi altinda ciplak kadin resmi koysam?!! Bir de AKP'ye takkiyeci diyorlar.

Borsa Nasıl Oynanır  inovasyon nedir    Borsa Yorumları    Petrol Fiyatları    Bilgisayar Nedir

Bloga katkida bulunan arkadaslara ve yorumlariyla destek olan okuyucularimiza bu vesileyle tesekkurlerimi sunuyorum. Read More!

Nükleer Santral Ihalesi ve OzellestirME

Kis ayinin ortasinda nükleer santral ihalesi yapmislar, bir firma katilmis ve sirita sirita 21 sent/kwh fiyat istemis. Inek pisliginden elektrik uretsen daha ucuza gelir!! Ekonomik kis mevsiminin ortasinda millette para yokken, ozel sirketler borc bulamiyorken bunlar normal. Bunun ihalesini 2 sene once yapacaktin. Simdi sirket satma zamani degil, ne kendi zamaninizi ne de baskasinin zamanini harcamayin.

Demokrasi Nedir   Küresel ısınma Nedir  Özel Üniversiteler

Mesela Dogan Medya Avrupa'da 1-2 sene once dandik bir sirketi 800 milyon dolarin uzerinde bir fiyata satin almisti galiba. Is bilmeyen adamlari sirketin basina getirirsen olacagi budur. Simdi dunyanin bir numarali gazetesi New York Times'in piyasa fiyati $850 milyon. Adamlar batmamak icin Carlos Slim'e %14 faiz odeyen ve sirketin %17'sini satin almasina imkan veren $250 milyonluk warrant sattilar. Devletimiz akilli tuccar rolune soyunacaksa simdi sirket satmanin degil sirket almanin tam zamani.

Bu konu ile ilgili diger yazilar:

Çernobil Faciası
Nükleer Kirlilik
Nükleer Santraller
Nükleer Enerjinin Zararları
Gönüllü Çevreci Kuruluşlar Read More!

Buyume Adina Olumlu! Haber

Hatirlarsaniz Ocak-Kasim doneminde butce acigi sadece 9.7 milyar TL idi, Aralik ayinda yapilan harcamalarla butce acigi 17.1 milyar TL'ye yukselmis.

Demokrasi Nedir   Küresel ısınma Nedir  Özel Üniversiteler

Detaylarina bakmadim ama muhtemelen yilin son ayi, butcede de kaynak var, Unakitan da izin verdi diyerek saldirmislardir. Az harcamislar ama, soyle 40-50 milyarlik harcamalar yapacaksin ki ses getirsin!! Read More!

İyi Haberler - Sağlığımız düzelecek

Deniz Gökçe bugünkü yazısında sağlık ve ekonomi arasındaki ters kolerasyona değinmiş. Bilimsel 3 çalışmayı anlatıyor. Bana mantıksız gelmedi. Ekleyecek bir şeyim bile var. Kriz dönemlerinde çalışanlar hasta olup gözden düşmemek için, veya özel sağlık sigortaları iptal edildiği için; işsizler de tamamen sigortasız kaldıkları için sağlıklarına daha çok dikkat ediyorlar. Bu da bir sebep olabilir.

Demokrasi Nedir   Küresel ısınma Nedir  Özel Üniversiteler

Gerçi bizde devletin herkese eşit sağlık hizmeti sağlama çabasının devlete yüklediği maliyetin anlaşılması ve "yok arkadaş veremiyoruz 70 milyona birden dehşetengiz sağlık hizmeti, paramız yok" demek yerine ayak oyunları ile engelleme çabası aynı zamana denk geldi. Hastaneye her gidenden veya 1. derece sağlık kuruluşları yerine direkt 2. veya 3. derece sağlık kuruluşuna gidenden muayene başına 1 tl alınması gibi çok basit önlemlerle bile devlet yığılmaları engelleyebiliyor. Bu başka bir yazının konusu. Hatta durun yazayım tam zamanıdır.

Tavsiyemize gelince: sağlıklı yaşayın. Hem kriz zamanı maliyetleriniz artmasın, hem de fit olursunuz, hatunlar sizi beğensin. Neden bu kadar sexist bir cümle kurdum? çünkü blogu okuyan kadın yok. hepimiz erkeğiz. üzgünüm ama bu böyle.

Not: sexist, cinsiyetler (ingilizcesi sex) arasında fark gözeten filan anlamına geliyor. Aklınıza gelen ilk şey değil yani.

yazının devamı yok tıklamayın.


Read More!

Hosgeldin!

Hosgeldin!

Dogrusu bu.
Bir ara hic gelmeyeceginden korkmadim degil!

Ama
korktugum gerceklesmedi.

At izinin it izine karistigi bir dunyada
sindirilip yok edilmenden korktum.

Urkuttu beni
karanliklarin seni yutma olasiligi!

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Cesur, durust, dogru, omurgali insanlarin cektigi sikintilari sen de cektin.
Daha da cekeceksin.

Ayni cesaretle, ayni omurgayla dimdik durdugun surece
Yalniz degilsin!

Uzun maceralardan sonra
Gelisinle agzimdan iki kelime cikti:
Korkulan olmadi.

Bu bir sevinc kaynagi sevinmesini bilenler icin.

Biliyorum ki
Umudunu kaybetmek uzere olan bir avuc insan da
Benzer seyler hissediyor.

Mucadeleni sonuna kadar destekliyorum!
Yeniden hosgeldin!


Ahmet Altan nihayet Taraf'a yazilari ile geri dondu.
Nokta'ya yapilanin Taraf'a yapilamamasi guzel bir gelisme.
Buyurun: Uzun maceralardan sonra...
Read More!

Küresel Mali Krizin Çözümü: Bakış Açısı


If the government wants the economy to recover as quickly as possible, the solution is simple: cut spending, cut taxes, stop inflating the money supply, and stop changing the rules every three days. But this solution won't be adopted, since it doesn't allow the politicians to pose as generous saviors. (Robert Murphy)

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir
Read More!

Kuresel Kriz, Borsa, Dolar

Üretimde gidişat dünyada ve türkiye'de aynı berbatlıkta devam ediyor. Aralık ayı imalat sanayiinde kapasite kullanım oranı, geçen yılın aynı ayına göre 16,4 puan azaldı, kasım sanayi üretimi % 13,9 azalışla resmen çöktü. Aralık ayında toplam taşıt aracı üretimi ise 2007 yılının aynı ayına göre yüzde 62.4 oranında azalmış . isteyen aşağıdaki grafikleri inceleyebilir. İlk grafikte, ABD ve ikinci grafikte Avrupadaki sanayi üretimindeki düşüşü açıkca görebilirsiniz. 3. garfik bizim sanayideki KKO'ndaki çöküşümüzü, 4.sü ise, sanayi üretimindeki çöküşü gösteriyor.


Buna karşın, iki de olumlu haber var. Aslında ikisi de bir ilerleme değil de bir duraklama bildiriyor kötü gidişatta. ilk haber 2008 yılı Kasım ayında 68,88 olan Tüketici Güven Endeksinin, 2008 yılının Aralık ayında Kasım ayına göre %1,48 oranında artarak 69,90 değerine yükselmesi. İkincisi olumlu haber ise, çıkan birçok işsizlik arttı haberinin tersine tarımdışı istihdamın azalışına ara vermesi. Tarımdışı istihdam 2008 haziran ayında gecen yılın aynı ayına göre 520.000 artı ile zirve yapmış ve bu noktadan sonra devamlı düşmeye başlamıştı. Ağustosta + 310.000, eylül de + 191.000 olmuştu. En son açıklanan verilere göre, Ekim ayında + 251.000 olmuş. Ben daha önce yazdığım yazıda, bu konuda, “Peki, asıl kötü haber ne? Geçen sene, 2007’nin yüksek seyreden Q4 tarımdışı istihdam verisi nedeniyle, büyük ihtimalle Eylül olmasa bile, Ekim-Kasım ve Aralık aylarında istihdamda net bir daralma göreceğiz. Diğer bir deyişle, geçen sene bu zamanlarda işe girenlerin bir kısmı işini kaybecek : ( “ demiştim. Şimdi Ekim ayının pozitif gelmesi olumlu bir haber bana göre. Hatta daha sonra yazıda işsizlik-oy üzerine bir degerlendirme yapmış ve AKP’nin oy kaybına neden olacağını söylemiştik. Şimdilik istihdamdaki bu haberi istihdamdaki gerilemenin bir duraksaması olarak görüyor ve olumlu değerlendiriyorum, bence AKP'de böyle değerlendirsin.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

5 Aralık'Daki Reel Üretim kayarken isimli yazımda, Türkiye ve Dünya üretimdeki büyük ölçekli gerilemeye dayanarak “Her ne kadar TCMB’nin hazırladığı finansal istikrar raporu ve sunumlar finans piyasasında ve reel sektörde döviz darlığı anlamında ciddi bir sıkıntının bulunmadığını gösterse de ve enflasyon oranları yükselme eğilimini durdurmuş olsa da; üretimdeki bu ciddi düşüş ve bunun devamının geleceğini gösteren işaretler; Borsanın tarihi bir dip için artık hazır olduğunu bize söylüyor” demiştim. Ayrıca, “IMF ile görüşmelerde IMF’in özellikle mali konulardaki politikaları borsaya bir direnç verebilir ve bu sureci uzatabilir” diye de eklemiştim. Sonuç olarak da, “TCMB’nin raporlarından anladığım kadarıyla dolardaki çıkış da ancak eski zirvelerini yoklamak biçiminde olur hatta 1.7 ye ulaşırsa, öpüp de başınıza koyun ama 1.6 zannımca artık çok kolay bir değer. Risk almak istemezsem YTL’ de kalırım, Borsadaysam YTL’ye geçerim, risk istiyorsam ytl ye çektiğim paranın %70’ini dolara yatırırım” diye belirtmiştim. Ben bunları dediğimde, Borsa 24500 ve dolar 1.57 seviyelerindeydi. Tabi ben bunları söylediğimde FED’in doları bedavaya getireceğini bilmiyordum.

Şimdi genel bir değerlendirme yaptığımda, hala aynı şeyleri söylüyorum. Borsa 20.000’e geriler ve bu mukemmel alım fırsatları doğurur. Borsa’dan anlayan arkadaşlar varsa alım yapılabilecek hisseler hakkında bilgi verirlerse sevinirim. Dolar, 1.7’ye vardığında satın derim ben. Bu rakamı kırıp, yukarı çıksa bile tekrardan 1.6’lara geriler diye dusunuyorum. Ve son olarak bunları söyleyenin, bu piyasalarda şimdiye kadar hiç bir işlem yapmamış olduğunu da unutmayın :) derim ben.


Bu konu ile diger alakali bir yazi ise Borsa Nasıl Oynanır? En Sağlam Tüyolar baslikli yazimizdir. Read More!

Dolar mi Altin mi?

Madem bu haftasonu yatirim tavsiyelerini sizlerle paylasiyorum, dolar ve altin arasinda tercih yapan okuyucularimiz icin su yaziyi oneriyorum. Bu dolar alin veya altin alin anlamina gelmiyor ama. Illaki birisine yatirim yapacaksaniz suna yatirim yapin diyor. Yazida en cok begendigim kisim su:

"Peki dolar ve Euro aynı anda nasıl düşebilir? Bu iki paranın arzının arttığı bir ortamda arzı sınırlı olan altının değeri yükselerek bu iki paranın aynı anda değer kaybı gerçekleşebilir.

Nükleer Kirlilik  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Olasılık Soruları ve Çözümleri  Marksizm Nedir  Spam Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları  Bono Nedir?  Fareli Köyün Kavalcısı  Arge Nedir?  Kalite Nedir  Açık Arttırma Nedir  Pesimist Nedir?

Dikkatinizi çekmiştir zaten, petrol fiyatları üçte birine gerilerken aynı süre içerisinde altındaki değer kaybı yüzde 10’un altında gerçekleşti. Dünyada emtia fiyatları çakılırken 2007’nin sonuna kıyasla altın hiç değer kaybetmedi. Bu durumda ben altının dolardan daha iyi bir yatırım aracı olacağını düşünüyorum."
Read More!

Turk Telekom Sabit Ucreti

Turk Telekom'un sabit ucret alabilmesine Yargitay izin vermis: Haber milliyetten. Sirketlerin nasil para kazanabilecegini belirlemeye calisan Tuketici Hakem heyetinin kararini Yargitay bozmus. Tabi dava gerekcesinde bir ton aciklama var. Ama beklerdim ki gerekceli karar kisaca "begenmiyorsan kullanma" seklinde olsun. Ben sabit ucretin karsiligini alamamis biri olarak 3 senedir sadece cep telefonu kullaniyorum.

Nükleer Kirlilik  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Olasılık Soruları ve Çözümleri  Marksizm Nedir  Spam Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları  Bono Nedir?  Fareli Köyün Kavalcısı  Arge Nedir?  Kalite Nedir  Açık Arttırma Nedir  Pesimist Nedir?

"Bu kapsamda sabit ücretin, yapılan görüşmeler dışında abonenin telefon görüşmesini sağlamak üzere bütün yıl boyunca telefon hattının görüşmeye hazır tutulması için Türk Telekom tarafından yapılan enerji tüketimi, teknik donanım, bakım ve yönetim ile gerekli personelin çalıştırılmasından doğan masrafların karşılığı olduğu beyan edilmiştir". Read More!

Piyasada zorlama yoktur

Finansbank, Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurarak kredi kartı yıllık kullanım ücretini iptal ettiren avukat Cem Demirhan'ın kredi kartını iptal etmiş. Bunun üzerine Demirhan bu defa da kartını iptal ettikleri için Finansbank’a dava açmış.
Akıl alır gibi değil. Piyasa ekonomisi gönüllü alışverişlere dayanır. Alıcılar ve satıcılar kendi tekliflerini ortaya koyar. Taraflar birbirlerinin tekliflerini inceledikten sonra, istedikleri takdirde, alışveriş gerçekleşir. Kimse kimseyi alışverişe zorlayamaz.
Son yıllarda adet haline geldi. Kafası bozulan ticari ilişkide olduğu kurumu dava ediyor. Halbuki tüketicinin tepkisini göstermesinin çok kolay bir yolu var. Ticari ilişkiye hiç girmemek ya da mevcut ilişkiyi kesmek. Bu kadar basit. Mahallenin köftecisine gittiniz. Köfte pahalı geldi. Köfteciyi dava mı ediyorsunuz? Hayır. Yandaki köfteciye gitmeye başlıyorsunuz.

Nükleer Kirlilik  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Olasılık Soruları ve Çözümleri  Marksizm Nedir  Spam Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları  Bono Nedir?  Fareli Köyün Kavalcısı  Arge Nedir?  Kalite Nedir  Açık Arttırma Nedir  Pesimist Nedir?

Demirhan’ın da yapması gereken Finansbank kredi kartını iptal ettirmek ve daha düşük aidat isteyen ya da hiç istemeyen bir kredi kartı almaktı. Buna karşılık Finansbank ise müşterisine doğru bir karşılık vermiş ve ticari ilişkisini kesmiş.
Bundan sonrası daha da akıl almaz bir durum. Demirhan zorla ticari ilişkiyi devam ettirmeye çalışıyor. Bunun için mahkemeleri kullanıyor. Bir an için, olayın ticari değil de, bir kadın erkek ilişkisi olduğunu düşünün. Kız ilişkiye razı değil. Adam ise ilişkiyi devam ettirmek için mahkeme kararı çıkarttırmaya çalışıyor. Kulağa garip gelmiyor mu? Read More!

2008 Degerlendirmesi ve 2009 Tahminleri

2008'in basinda karamsardik, sene ortasinda yaptigimiz tahminlerde karamsarligin dozunu iyice kacirdik. Hala karamsariz. 2009'dan bahsetmeden once 2008'in basinda ve ortasinda yaptigimiz tahminler nasil cikmis bir bakalim:

Buyume

2008'in basinda Merkez Bankasinin hukumete destek cikarak ekonomiyi atesleyecegini ve ekonominin %5 buyuyecegini tahmin etmisiz. Sene ortasinda ise buyumenin %4'un altinda gerceklesecegini soylemisim. O zamanlar sadece ilk ceyrek buyume rakamlari aciklanmisti ve buyume orani %6.6 idi. Ayrica Deniz Gokce de %4.5'lik bir tahmin yapmisti. Biz Deniz Gokce'nin tahminin iyimser kaldigini belirtmisiz. Neticede buyume rakamlari bekledigimin de altinda gerceklesecek. O yuzden karamsar olan ben aslinda bayagi iyimsermisim!!

Faiz

Bu konuda hem sene basinda hem de sene ortasinda yaptigimiz tahminlerle turnayi gozunden vurmusuz. Sene ortasinda soylediklerime bir bakin: "Merkez Bankasinin kisa vadeli faizleri %15'e indirecegini ama orta vadeli faizlerin %16'nin altina dusmeyecegini hatta %20'leri gorebilecegini soylemisiz. Gercekten de faizler bekledigimiz gibi yukselmeye basladi. Bugun %22.5 seviyesini gecti. enflasyona endeksli bonolarin faizi %11 civarinda seyrediyor, iki ay icerisinde enflasyon rakamimizin da %13'e dayanacagini tahmin ediyorum. Bu baglamda Eylul gibi faizler %24'e yukselirse sasirmayin derim"

Enflasyon

Enflasyon konusunda da turnayi gozunden vurdum. Sene ortasinda sunlari soylemisim: "Sene basinda enflasyon hedefi %4 iken biz en iyi ihtimalle %7 olur, %10'lari gormemiz surpriz olmaz demisiz. Dogru demisiz, simdiki %10.7'lik enflasyon benim icin hic surpriz olmadi. Merkez Bankasinin sene sonunda %9-10 civarinda bir enflasyon hedefledigini goz onune alirsak, sene sonunda enflasyonun %12-13 civarinda cikacagini soyleyebiliriz. (tahmin edebileceginiz gibi enflasyon konusunda Merkez Bankasi ne soylerse 3 fazlasini soyluyorum!!!)"

Petrol fiyatlari $140 iken ve Merkez Bankasi petrolle ilgili varsayimlarini $145 uzerine kurduktan sonra ben petrol fiyatlarinin %25 gerileyecegini bu yuzden de sene sonunda enflasyonun %10 civarinda olacagini tahmin etmistim. Dikkat ederseniz yaz ortasindan beri Merkez bankasini pek hirpalamiyorum.

Dolar

Sene basinda dolarin 1.5'i gorup seneyi 1.3'den kapatacagi tahmininde bulundum. Dolar uzun sure yukselmemek icin direndi. Ondan sonra ise 1.7'nin uzerine cikip seneyi 1.5'dan kapatti. Ben sene sonuna dogru $1=2 YTL gibi ucuk bir tahminde bulunmustum. Asagida bahsedecegim.

Kapanis degeri olarak tutturamamis olsam da yonunu ve hareket bicimini isabetli bir bicimde tahmin etmisim. Bu tahmini yaparken kriz sirasinda dolarin yukselecegini ama sonrasinda gerileyecegini dusunuyordum. Kriz tahminimden daha derin oldugu icin dolardaki yukselis de tahminimden daha fazla oldu.

Borsa
Sene basinda "Borsa icin tahmin araligim 45000-65000. Kisa vadeli dusunenlere bu sene borsayi tavsiye etmem, en azindan bu seviyelerden alim yapmam. Ben borsadaki agirligimi azalttim ve azaltmaya da devam ediyorum, %35'e kadar dusurmeyi hedefliyorum." demisim. Agustos ayinda borsa 43000 seviyesindeyken cok yuksek oldugunu belirtmistim. Ekim ayinda borsa 32000 iken 25000'e duser diye bir kez daha tahminlerimi guncellemistim. 2008'i cok az kayipla atlatmamin arkasinda borsa ile ilgili tahminlerin isabetli olmasi yatiyor.

Altin
Sene basinda "Altin almam. Sene sonunda $900'i gecmez diye tahmin ediyorum" demisim. Neticede $880 gibi bir rakamdan kapadi 2008'i. Bu tahminimiz de isabetli olmus.

Petrol
Sene basinda "Petrol de almam artik. Bence petrol fiyatlari $130 sinirini gecemez. Bu seviyeye ulasirsa alternatif enerji fiyatlari petrol fiyatlarinin altina dusmeye baslar cunku. Gunes enerjisinin donusumunu saglayan sirketler veya bu konuda teknoloji gelistiren sirketler prim yapar." demisim. Sene ortasina geldigimiz zaman bu gecen sene yaptigim en kotu tahminlerden biri gibi gorunuyordu. Sene sonunda petrol $40'dan kapatinca ne kadar isabetli bir tahmin oldugu ortaya cikmis oldu. Sene ortasinda 'Aslina bakarsaniz ortada Israil-Iran savasi tehlikesi olmasa bu aralar petrolu aciga satmayi bile dusunuyorum ama savas riski yuksek gorunuyor ve savas cikarsa birakin $150'i $250'i bile goruruz." demisim. Bu lafi soyledikten 2 hafta sonra ise petrol %25 duser tahminini yapmistim hatirlarsaniz.

Manipülasyon Nedir   Küresel ısınma Karikatürleri  Türk Bilim Adamı  Liderlik Nedir?    Türkiyede Ödenen Vergiler, Vergi Türleri  Enformasyon Nedir    Slogan Nedir    Enflasyon Nedir    Nükleer Santraller  Devlet Nedir

Petrol konusunda da gec de olsa turnayi gozunden vurduk.

Gayrimenkul
Sene basinda "Gayrimenkul fiyatlari da cok oynamaz 2008'de. Hatta krizle birlikte fiyatlar bir miktar dusebilir bile." Gayrimenkul fiyatlari dusmek bir tarafa, adeta cakildi.

Genel olarak 2008 tahminleri ortalamanin cok uzerinde dogru cikmis gorunuyor. 2009 yili icin dogru tahmin yapmak kolay olmayacak ama yine de bir deneyelim.

Buyume
2009 2008'e kiyasla cok daha zor gececek diye dusunuyorum. O yuzden senenin tamami icin buyume tahminim %-2. Senenin sonuna dogru toparlariz biraz dye dusunuyorum. 2008'in son ceyreginde ve 2009'un ilk ceyreginde %4 kuculuruz diye bekliyorum.

Faiz
Kisa vadeli faiz oranlari %10'lara gerileyebilir ama bu krizin ne zaman cikacagina bagli. Evet finansal krizin en azindan bir ayagi daha olacak diye bekliyorum. Bugun %15-16'ya dusmus orta vadeli faiz oranlari da %20'e yukselecektir bu esnada.

Enflasyon
Enflasyon konusunda bu sene cok umitliyim. Sene sonunda %7 olur diye bekliyorum.

Dolar
Dolar konusunda sene icerisinde 2 YTL'ye yaklasabilecegimizi dusunuyorum, uzun vadede ise dolari sevmiyorum. Kimseye de spekulasyon yapmayi tavsiye etmem.

Borsa
Borsa'nin 20000'e dusmesini bekliyorum. Sene sonunda ne olur simdiden kestirmek guc ama 20000'e dusmeden ben alim yapmam, o kadarini soyleyeyim. Amerika'da da S&P'nin 750'ye gerilemesini bekliyorum, orada da o seviyelere gelmeden alim yapmayi planlamiyorum.

Altin
Altin konusunda bu sene biraz daha iyimserim, uzun vadede dolarin deger kaybindan oturu altin da deger kazanacaktir. Yine de her zaman soyledigim gibi altindan cok daha iyi alternatifler var.

Petrol
Petrol fiyatlari kisa vadede $30'in altina bile dusebilir ama uzun vadede ben $100'in uzerine cikmasini bekliyorum. Bundan 1 ay kadar once petrol almayi planladigimi belirtmistim, hala giris icin uygun bir firsat kolluyorum.

Gayrimenkul
Borsada islem goren GYO'larin fiyatlarinin cok dustugunu dusunuyorum. Kisa vadede ne olacagini bilemem ama uzun vadede bence cok iyi bir yatirim firsati gibi gorunuyor.

2009'da su siralar en iyi yatirim stratejisi risk almamak gibi gorunuyor. O yuzden kisa vadeli faiz enstrumanlarini tercih ediyorum simdilik. Uzun vade icin yatirim yapilacak uygun fiyata sahip enstrumanlar da var ama ben borsalarin bir %10-20 arasinda dusmesini bekliyorum bunlara yatirim yapmak icin. Bakin bir sene once okuyucularimiza bu konuda ne demisiz:

"2008 icin en iyi yatirim stratejisi gecelik faiz veya uzun vadeli enflasyona endeksli bono gibi gorunuyor. Neticede %10 reel getiri elde ediyorsunuz. Bu her ne kadar goreceli olarak dusuk olsa da normalde opup basiniza koymaniz gereken bir getiri. Krizden sonra fiyatlari cok dusen kagitlara girerek getirini arttirmaniz da mumkun."

Ayni sozler 2009 icin de gecerli. Read More!

Gundem kuresel isinma

Son gunlerde gundemde olan bitenle ilgili okudugum en girgir samata yazi: küresel ısınma

yazi cok kisa, icinde argo/kufur de bol. Nispeten duzgun kismindan alinti yapiyorum

babam diyo ki;"hanım,sobaya kömür at filipinler çok üşüyomuş,yandır allah aşkına".annem de,yazık kadıncağız.nereden girdik bu küresel ısınmaya diyo.meğer benim canına yandığım,bokunu yediğim annem küresel ısınmayı merkezi ısıtma gibi bişey sanıyomuş.bende öyle sanıyodum da değilmiş,o öyle değilmiş işte.


Read More!

Aziz Yurttaşlarım


...Kendi kendini kontrol edemeyen demokrasiyi (piyasayı) sağlam temeller uzerine oturtmak...içün...devleti kullanıyoruz, ne de olsa herşeye kadir ve tüm aziz yurttaşların refahının nasıl maksimum kılınacağını en iyi o biliyor.

Not: bu yazıda 1980 oncesi ve sonrası iktisat (iktisat nedir) politikalarıyla ilgili herhangi bir vurgu yapmıyorum. Cok daha genel olarak (ozellikle IMF'in butun dunyada bir mali genişleme onerdiği şu dönemde), bir ironiden yola cıkıyorum. Şöyle ki, demokrasiyi sağlam temeller uzerine oturtmak icin yola cıkıyor ve ilk iş olarak demokrasiyi DARBE ile sonlandırıyorsunuz. Ve demokrasi diye guvendiginiz sisteminiz her TOKEZLEDİĞİNDE her 10 yılda bir yeni bir DARBE ile onu saglam temellere taşıyorsunuz(!) Turkiye'de bu oldu.

Nükleer Nedir    Yatırım Fonları    Taksi Şöförü   VOB nedir?  IMF Nedir   Borsa Tüyoları  Borsa Nedir  Zaman Nedir  Pi Sayısı Nedir

Benzer biçimde, bir ekonomik sistem tanımlıyorsunuz, sonra bu sistemin her tokezlemesinde, sistemi daha saglam temellere oturtmak icin DARBE yapıyorsunuz. DARBE'nin uzun donemli sistem uzerinde bıraktıkları olumsuzlukları onemsemiyorsunuz. Elinizde kalanın nasıl bir piyasa (demokrasi) oldugu ise çok su götürür. Dunya'da Keynes sonrası gittikce artan oranda yaşadık devletin ekonomideki agırlıgının artmasını, ancak 1990'lar sonrası biraz daha para ve maliye politikalarına dur diyelim denilmeye başlandı, maliye politikası anlamında uygulamaya gectiği pek de soylenemez. Bir de ustune su krizde, dunyanın tekrar devletin ekonomi üzerindeki etkisini artırarak krizden cıkmaya calısması bence tam bir sorun. Ve umarım bu durum bize de sirayet etmez. Cunku biz vur deyince oldurmesini iyi biliyoruz.

Ben bu sistemin mukemmel oldugunu soylemiyorum.Ama şunu yaşadıklarımla gördüm ki, herşeyi mükemmel kılmaya çalışan bir devlet, bunu sistemdeki etkisini artırarak yapmaya çalıştıkca, piyasa icin yani sen, ben, şirket sahibi, temizlikçi, universite ogrencisi, yatırımcı v.b. icin akıl saglıgı pek de yerinde olmayan bir çocuk gibi davranıyor. oyuncaklarını alıyor, kırıyor. ozenle çizdigin resmin ustunu hemen karalıyabiliyor..Evet guclu bir devletim olsun, onu sevdiğim bir arkadaşım gibi gördüğüm, güvenilir,akıllı ve zırt pırt karar değiştirmeyen bir arkadaşım olsun...yoksa ilkokuldaki herkesi döven ve hükmeden aptal çocuk olmaya devam ederse, ben onların 30'lu yaşların başlarında hala ve sadece ilkokul cocuklarına söz geçirdiklerini görüyorum. Read More!

Buyume Tahmini Yarismasi


AKP iktidarinin en basarili oldugu alan butce aciklarinin kapatilmasi oldu. Iktidarlarinin ilk bir kac yilinda bunu gercekten de kamu harcamalarini reel olarak azaltarak basardilar. Daha sonra ise kamu harcamalari reel olarak artisa gecse bile gelirlerdeki artisin altinda kaldigi icin butce aciklari azalmaya devam etti. Son iki yildir da butce aciklari sifirin biraz uzerinde seyrediyor.

IMF'nin en basarili oldugu alan ise zor durumdaki Turkiye'nin kafasina silah dayayarak reform yaptirmasi idi. Bu reformlarin meyvelerini de uzun sure yedik ancak ozellikle Turkiye'nin durumunun ciddi sekilde duzelmesinden sonra IMF'nin de fazla bir yaptirim gucu kalmadi ve AKP 2.5 yildir (bir kismi IMF anlasmasinin son zamanlarinda olmak uzere) tas ustune tas koymadi.

Tutumluluk  Inovasyon örnekleri  Türev Konu Anlatımı  EFT Nedir  Olasılık nedir    Ekonomi Nedir  Hisse Yorumları  Bilinçli Tüketici

Reform yapmak okulda derslerinize calismak gibi bir durum. Faydasini hemen gormezsiniz, zarari ise arkadaslariniz disarda top pesinde kosup eglenirken siz bunlardan mahrum kalirsiniz. Derslerinize calismayi birakip siz de top pesinde kosmaya baslarsaniz notlariniz hemen kotulesmez, biraz zaman alir bu durum. Turkiye de 2.5 yildir ders calismayi birakip top pesinde kosmaya basladi ve notlarimiz dusmeye basladi. Bana sorarsaniz 2008'in son ceyregi zayif not alacagimiz ilk donem olacak. Ona gelmeden once Turkiye'nin notlari nereden nereye gelmis ona bir bakalim.


Junior'un hazirladigi tabloya bakarsak 2002-2006 doneminde Hindistan ile benzer seviyelerde buyuyen Turkiye 2007-2008 arasinda Hindistan'in 4 puan gerisine dusmus. Krizin merkezi olan ve en fazla siddetin yasandigi Amerika ile bile arasindaki buyume farki 4.5 puandan 2.5 puana gerilemis. Ama daha ilginc olan durumumuzun 2008'in ucuncu ceyreginde daha da kotulesmis olmasi. Hindistan %7'nin uzerinde buyumeye devam ederken bizim buyume rakamimiz %1'e dusmus. Fark 6 puana yukselmis. Amerika'nin buyume rakami %-0.5 olarak gerceklestigine gore ise Amerika ile aramizdaki fark 1.5 puana gerilemis. Peki dorduncu ceyrekte ne olacak?
Iste tahmin yarismamiz burada basliyor. Dorduncu ceyrekte Turkiye'ni buyume hizi ne olacak?
a. %-2.5 veya daha iyi
b. %-2.5 ile %-3.5 arasinda
c. %-3.5 ile -4.5 arasinda
d. %-4.5 veya daha kotu
Benim tahminim c sikki. En iyi ihtimalle ekonominin %3 kuculecegini dusunuyorum. Nokta tahminim %-4. Hindistan ile aramizdaki fark 10 puana yaklasacak. Amerika ile aramizdaki fark degismeyecek. Turkiye'yi Hindistan'la karsilastirmamin sebebi ekonomik olarak Turkiye'ye benzemeleri ve 2002-2006 arasinda benzer hizlarda buyumemiz. Onlar da bizim kadar disariya bagimlilar, global krizden bizim gibi etkileniyorlar. Zenginlikleri hammadde satisindan gelmiyor. Adamlar 25 partili bir koalisyonla yonetilmelerine ragmen derslerine calismaya devam ediyorlar. Biz ders calismayi biraktik. Bunun suclusu bence AKP'dir, simdi reform yapamiyorsan ne zaman yapacaksin kardesim?
Neyse kendine guvenen okuyucularimiz veya siz yanlis biliyorsunuz Ekonomix diyenler kendi becerilerini kanitlasinlar. Her zamanki gibi yanlis tahmin yapan okuyucular TEGV'e 10 YTL bagis yapacaklar.
Read More!

IMF, Keynes ve Bütçe Açıkları

IMF'in sitesinde IMF Ekonomi Danışmanı Olivier Blanchard'la bir roportaj yapılmış, tam ben bu roportajın bir kısmını cevirip buraya yazıyım derken, TEPAV'da yapılmışını buldum :) hatırlarsanız daha once sıcagı sıcagına "Kurtar Bizi Keynes ! diye bağıran IMF" yazımda IMF'in calışmasından bahsetmiş ve eleştirmiştim. bu roportajda o calısma ustune şekilleniyor aslında. her neyse merak eden link aracılıgıyla roportajı okusun bence hangi dusuncede olursanız olun degerli bir yazı okuyun derim.
benim dikkat çekecegim, roportajdaki bir soru ve yanıt uzerine:
Soru: bazıları geçmişte uygulanan genişletici maliye politikası paketlerinin etkilerinin çok da iyi olmadığını ileri sürerek yeni bir borç altına girmenin pek mantıklı olmadığını savunuyorlar. Tam da nüfusun yaşlanmasının, gelişmekte olan ülkeleri etkilemek üzere olduğu bu zamanlarda, ülkeler gelecek nesillere ağır bir borç yükü bırakmak riskiyle karşı karşıya olmazlar mı?

Tutumluluk  Inovasyon örnekleri  Türev Konu Anlatımı  EFT Nedir  Olasılık nedir    Ekonomi Nedir  Hisse Yorumları  Bilinçli Tüketici
BLANCHARD: Aslında normalde IMF çoğu ülkeye bütçe açıklarını ve kamu borçlarını azaltmalarını tavsiye ederdi. Ama olağanüstü zamanlar yaşıyoruz ve riskler dengesi bugün çok farklı.
Eğer mali genişlemeye gidilmezse, talep düşmeye devam edebilir. Bunun sonucunda da geçmişte yaşadığımız likidite tuzağı, gittikçe kötüleşen beklentiler ve bunlara bağlı olarak gittikçe kötüleşen durgunluk gibi bazı kısır döngülerle baş başa kalabiliriz. Ancak mali genişlemeye gidilir, fakat sonuçta gereksiz olduğu anlaşılırsa, alacağımız risk ekonominin gereğinden daha hızlı iyileşmesi olur. Hiç şüphe yok ki, böyle bir riski kontrol altına almak, gittikçe kötüleşen bir iktisadi durgunluğun yaratacağı risklerle başa çıkmaktan daha kolay olacaktır.
Şunu kesinlikle belirtmeliyim ki, ihtiyacımız olan, yalnızca bir defalık bir mali uyartı da değil, hükümetlerin Büyük Buhran’ın tekrarı senaryosundan kaçınabilmek için hangi politika gerekiyorsa yapacaklarına dair kararlılıklarını net bir şekilde ortaya koymalarıdır. Böyle yaptıkları takdirde, bugün tüketicilerin ve firmaların duyduğu korkular azalacak ve talep kendine gelecektir. [koyular bana ait].
Öncelikle şunu belirtiyim, ben daha krizle ilgili ilk yazımda bu krizin akademik ve uygulamalı iktisatta (iktisat nedir) cok buyuk degişimlere neden olacagını belirttim. yani krizi hafife aldığım filan yok! Fakat, daha krizin başından itibaren Marx haklıydı, liberalizmin sonu, battık, bittik, gibi laflar ortalıklarda gezindi. Öyleyse, öncelikle şu olağanüstü zamanlar ve Büyük Buhranın tekrarı senaryosuna bir bakalım. Yani şu korktuğumuz şeyi bir görelim.Yukarıdaki grafik ABD'nin 1929 krizindeki ve şu anda içinde bulunduğumuz krizde sanayi üretim endeksinin davranışını gösteriyor. (FED'den alınan mevsimsellikten arındırılmış, sanayi üretiminin iki ay üstüste küçüldüğü1929:8, 2008:2 başlangıç). Bir kere başlangıç olarak baktığınızda, 2008'in ikinci ayından 11. ayına kadar sanayi üretimi % 5 küçülmüş, buna karşın 1929:8 den aynı 10 aylık süreçte sanayi üretimi % 15 küçülmüş. yani bugünün 3 katı kadar bir düşüş söz konusu! Yani, en basit ifadeyle biraz yavaş demek gerek.
İkincisi, Blanchard'ın bahsettiği "alacağımız risk" vurgusu. Ya ekonomik çöküş bir 1929 krizi değilse (ki orda bile hükümet harcamasını rolü tartışılıyor), ya 1950’lardan beri çoğu ülkede %30-40 olan devletin ağırlığını daha da artırıp, kriz dediğiniz olaydan kurtulamazsanız yada kurtulup da bu sağlıksız iyileşmenin sonucu olarak on yıllarca daha düşük büyüme oranlarına katlanmak zorunda kalırsanız yada gelecek nesilleri kendi harcama zevkiniz ve riskten kaçınmaz yapınız nedeniyle uzun bir fetret dönemine iterseniz. Neyse en azından bizlere bu tür saçmalıkları önermiyorsunuz, biz bunlarla çok uğraştık. Biraz da siz uğraşın. Biz kendi deneyimimiz içinde, devlet ile ekonomik verimsizlik arasındaki uyuşmazlığın sonuçlarını güzelce gördük. enflasyonlar, borçlar, krizler yakamızı bırakmadı, biraz rahata ermişken hortlatmayın gene Keynes'i.

Siz insanın hiç hasta olmadan yoluna devam edeceğine inanın, spor yapmayın, fast food la beslenin, önünüze bakmadan koşun, sonra da beni kurtar doktor deyip durun bakalım ne olucak. (rahatsızlığım nedeniyle bir süredir yazamıyorum, belki hastalık vurgusuna takılmamda bundan, grip olan bünyeyi ameliyata almanın bir anlamı yok. Tetkiklerimi yapın doktor bey, ben biraz psikolojik destek biraz da artık spor yaparak ve daha iyi beslenerek üstesinden gelirim bu hastalığın.)
Read More!

Gölge Nedir

Golge nedir? Asagidaki iki karikatur birbirinden cok bagimsiz degil. Evet ekonominin kotuye gittigi asikar. Evet bunda Erdogan hukumetinin de payi var. Ama ekonomide hersey mutlak degerlerden ibaret degildir. Gorecelik kavramini cogu kisi unutuyor. Ekonomimizi degerlendireceksek bunu (I) onceki donemlere gore hangi konumdayiz (II) mevcut donemde kuresel gelismelerden diger ulkelere gore hangi derecede etkilenmisiz buna bakmamiz lazim. Ilk siktaki onceki donemlere gore kiyaslama yapilamayacak kadar kendimizi gelistirdigimiz tartisilmaz. Yukarida 80'den beri yasanan kuresel krizlerde hangi boyutta dalgalanmalar yasadigimiz gorulebilir- tahmin edebileceginiz gibi balon gibi tavan-taban ziplamalar yasayan yesil cizgi irticaci turkiyeyi temsil ediyor. 

Komünizm nedir    iktisat Nedir  Devlet Üniversiteleri  Eğitim Nedir  Dejavu Nedir  Bilgi Nedir  Wifi Nedir    Teknoloji Nedir

Son 5 senede ise gelismis ulkelerin ekonomik buyume hizinin uzerinde buyumede istikrar yakalayan bir turkiye var. 2008 ve 2009'da da ekonomimiz buyuk ihtimal gelismis ulkelerden fazla buyumeye devam ediyor olacak. Efendim neden kirmizi cizgi (Cin) gibi daha yuksek buyume hizlarimiz yok? Turkiye hicbir zaman Cin gibi olmadi. Grafikte de goruluyor. Ekonomi olarak da benzemiyoruz, politik olarak da. Orada ekonomi buyumesin diye avuc acan yamyamlar yok. Bati ile cok fazla entegre olduk, bunu kesmek icin darbe yapalim diyen bir cunta yok. Planli bir sekilde buyuyorlar. Biz de planli bir sekilde birbirimizi yiyoruz. Evet reformlar gec kaldi. Ama bu ulkede reform yapildikca, kibrista, ermeni sorununda, AB konusunda adim atildikca nedense bombalar patliyor, karakollar basiliyor, faili mechul cinayetler yasaniyor. O zaman reform konusunda sitem etmeden once bu temizligin bitmesini bekleyelim. Dur denecek elbet bu karmasaya. Ulkenin onu acilacak, "golge edenler" aradan ciktikca...
Istek Uzerine Ek:









Read More!

Salih Memecan


Altın Yorumları    UNESCO Nedir    Sosyalizm Nedir  Forex Nedir    Fraktallar  Altın Oran Nedir Read More!

Kitap Ozeti

Bu ara bir kitap özeti yapmaya karar verdim. Bu konuyla ilgili ilk yazımı ve özete başladığım bugünkü yazımı blogumdan okuyabilirsiniz.

Altın Yorumları    UNESCO Nedir    Sosyalizm Nedir  Forex Nedir    Fraktallar  Altın Oran Nedir Read More!

KalkinMA ve Atalet Partisi (KAP)

Tayyip Erdogan bugunlerde cam ustune cam deviriyor. Bence artik partisinin adini KalkinMA ve Atalet Partisi yani KAP koysun. Bir yandan buyume orani eksiye dustu boylece kalkinma hayalleri suya dustu. Diger yandan 2.5 yildir tas ustune tas koymadilar, ortaligi karistirmaktan ve laf salatasi yapmaktan baska bir sey yapmadilar. Yani uzerilerinde bir atalet var. Ihale yasasinda da yaptiklari duzenlemelerle devletin yaptigi ihalelerde pastayi KAPmayi basardilar. Neticede KAP ismi Erdogan'in partisine daha cok yakisiyor bana sorarsaniz.

Bundan 3 sene once kredi kartzedeleri diye bir kavram ortaya cikarip kredi karti borcunu odemeyen kisileri vergisini salak salak veren vatandastan topladiklari paralarla kurtardilar. Inanmazsaniz bundan tam 3 sene once yazdigimiz su yaziya bakin.

Kapitalizm Kapitalist nedir  Faşizm nedir?  Fraktal Nedir  Kırmızı Başlıklı Kızın Hikayesi  Çernobil Faciası

Neyse Erdogan bugun de kalkmis ve normalde alkislayacagimiz su fircayi kaymis:

Başbakan Tayyip Erdoğan, "kredi kartı mağduru" sözüne tepki göstererek, "Parayı sınırsız kullanıyorsun, ondan sonra ödemiyorsun. Sonra da kredi kartı mağduru oluyorsun, bu nasıl iş? Kredi kartını kullanmada kusura bakmasınlar ciddi bir yanlışlık, haksızlık var" dedi.

Partisinin dünkü Meclis grubunda konuşan Erdoğan, şunları söyledi: "Kazandığı kadar tüketmesini bilenle, kazanmadığını tüketme gayreti içerisine gireni aynı kefeye koyabilir miyiz? Nasıl oluyor da mağdur oluyor? Benim insanım dürüsttür, dürüstlüğü sever, dürüst olanın yanındadır. Bunu sağlayacağız. Bunu siyasi istismar vesilesi yaparak kredi kartı mağduru gibi bir ifadeyi literatüre sokmanın hiçbir anlamı yok. Ciddi bir yanlıştır."

Hakkaten normalde alkislayacagim bir davranistir bu. Ancak bundan 3 sene once simdi soylediklerinin tam tersini soyluyordu. Bu lafinin uzerinden bir kac dakika gecmeden de yine yukarida soylediklerinin felsefesiyle tamamen celisen su sozleri sarfetmis:

Kredi faizlerindeki düşüş var. Küresel finans krizinin etkilerini de göz önünde bulundurup esnafı rahatlatmak için yeni bir karar daha aldık. Kefalet kooperatifleri aracılığıyla kullanılacak kredi faizinin yarısını devlet karşılayacak. Bugün yüzde 15.6 olarak uygulanan faiz oranı, komisyonu vesairesiyle yüzde 12’ye düşmüş olacak. Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kefalet Kooperatifleri Merkez Birliği de kendisinden kredi kullanıp ödeyemeyen esnaf ve sanatkarla ilgili yeni bir uygulama yapak. Yeniden yapılandırma uygulamasıyla ana parasını ödeyecek olan 100 bine yakın esnaf ve sanatkarımızın temerrüt faizi, 5 yıla kadar taksitlendirilecek. Bu yapılandırmayla 100 bine yakın esnafımızın evi ya da iş yeri hacizden kurtulacak.

Kredi kartini kullanip odemeyeni azarlayan Erdogan nasil oluyor da bankadan kredi ceken esnafa keriz vatandastan topladigi vergileri dagitma sozu veriyor? Bankadan kredi ceken esnafla kredi kartindan para ceken tuketici arasinda ne fark var? Kredi karti ile yapilan harcama da bankadan alinmis bir kredidir, onun faizinin yarisini neden odemiyorsun? Onlarin odemeleri gereken faizin suresini neden uzatmiyor evlerini ve mallarini hacizden kurtarmiyorsun?

Ben de krize karsi onlem almadilar diye elestiriyordum. Kusura bakmayin yanlis yapmisim. Birakbirakbirak, elleme faydadan cok zararin var. Read More!

Cari Acik Kapandi, Ulke Kurtuldu mu?

Evvel zaman icinde kalbur saman icinde develer kose yazari iken, ayilar ortalikta cari acik cari acik diye dolasirken Turkiye'nin $25 milyar cari acigi varmis. Biz "cari acik iceride insanlar yeterince para biriktiremedigi icin buyumek icin disaridan buldugumuz sermayedir aslinda" diye insanlari sakinlestirmeye cabalayip, buyumek istemiyorsak o zaman cari acik da vermeyiz diyorduk. Nitekim yilin ilk yarisinda aylik 4-5 milyar dolar sinirina dayanan cari acigimiz Kasim ayinda cika cika 0.5 milyar dolar cikmis.

Kapitalizm Kapitalist nedir  Faşizm nedir?  Fraktal Nedir  Kırmızı Başlıklı Kızın Hikayesi  Çernobil Faciası

Ben simdi size sorayim, bu iyi bir haber midir yoksa kotu bir haber midir? Kuresel likidite bollugunda yuksek buyume rakamlarini kendi basarilariymis gibi gosteren Tayyip Erdogan simdiki dandik rakamlarin sorumlulugunu aliyor mu uzerine? Aralik ayinda otomotiv sektorunun kapasite kullanim orani %45 olmus, bunun bayram etkisiyle falan alakasi yok, nasil aciklarsiniz? Biz aciklayalim.

Bundan 3 sene once nasil Tayyip Erdogan'i basarili sonuclardan dolayi kutladiysak ve desteklediysek bugunku kotu sonuclarin sorumlusu olarak da kiniyor ve elestiriyoruz. Kuresel kosullar bozulmadan bu ulkenin buyume orani %7'lerden %4'lere dusmustu zaten.
Okuyucularimiz ne dusunuyor? Read More!

Temizlik

Su ana kadar gazetelerde rastladigim en derli toplu temizlik operasyonu "Ergenekon" yorumu diyebilirim. Nese Duzel'in Sabah'tan Mahmut Ovur'le yaptigi roportajin linkini veriyorum.

Ozellikle malum medya grubunun yaptigi yayinlarla kafasi karisanlara yardimi olacaktir. Zaten karmasik yapilanma... Suc ve suclularin tespiti icin yeterli delillerin toplanmasi ve ozellikle "dokunulamaz" denilen kisilerin derdest edilmesi konusunda yargi binbir guclukle mucadele ederken, herkeste 'siranin kimlere gelecegi' meraki uyanmis durumda.

Mahmut Ovur, sirada eski bir genelkurmay baskaninin oldugunu soyluyor. Acikcasi ben de artik toplanan delil ve alinan ifadelerle (bilmiyorum ama sadece oyle oldugunu tahmin ediyorum) yavas yavas siranin ona geldigini dusunuyorum. Ama acikcasi 'bir numara' o mudur, kimdir bilmiyorum. Kimileri bir sivil olabilecegini soyluyor. Ancak sivil olmasi fikri bana makul gorunmuyor. Cunku sanik sandalyesindeki eski kuvvet komutanlarinin, makami, nufuzu ne olursa olsun bir sivilin liderliginde hareket edeceklerine ihtimal vermiyorum. Aslina bakarsaniz, 'bir numara'nin kim oldugu da cok muhim degil.

Borsa Nasıl Oynanır  inovasyon nedir    Borsa Yorumları    Petrol Fiyatları    Bilgisayar Nedir

Soylemek istedigim su ki; Turkiye demokrasisine cerrahi bir mudahale yapiliyor. Nester, ise pek coklarinin sandigi veya iddia ettigi gibi siyasi gucun elinde degil. Bunu, emekli generaller tutuklandiginda cok acik bir sekilde anlamistik zaten. Yakinlarda muvazzaflardan da tutuklananlar olduguna gore "sorusturmanin arkasinda Hukumet var, bunu Asker'e ragmen yurutuyorlar" safsatasina ancak bu ulkeyi hic tanimayanlar itibar edebilir. Roportajda da iddia edildigi gibi, bu operasyonlarin yapilmasi ve surdurulmesindeki en buyuk iradeyi Nato (ABD) ve AB ile aciklamak en akilci olani. Zaten Ergenekoncularin 'en buyuk sucu' da, Devlet'in tarihsel ve kemiklesmis politikasi olan bati ile entegrasyon fikrinden ayrilarak, "Rusya, Iran ittifaki" gibi alternatiflerin pesinde olmalari degil miydi?

Her neyse... Son olarak, genel kabul gormus kaniya gore 'Devlet'i temsil eden onemli kurumlarimizda "degisim ve dunyaya acilma" konusunda derin gorus ayriligi oldugu gercegi cok onemli bence. Roportajda, bu iki ayri gorus mensuplari icin %70 - %30 gibi bir orandan soz ediliyor. Acikcasi oranin ne sekilde oldugu bu noktada pek muhim degil. Zira onemli olan etkinlik. Netekim hangi tarafin daha etkin oldugunu, mahut Ergenekon sorusturmasinin su ana kadarki surecinde hepimiz gozledik. Soz konusu etkinligin, yani gucler dengesinin, sorusturma ve yargilamanin gelebilecegi en son duzeyde belirleyici olacagini dusunuyorum ben. Read More!

Tatli para ve Mortgage Krizi


Gecen hafta buraya bir anket koydum. Patrona yag cekmek gibi olmasin ama okumus adamin hali baska oluyor. Ekonomix’in yorumundan hikayeyi bildiginden kuskulandim. Ama kendisi haberim yok dedi. O dediyse oyledir. Yalan soyleyecek hali yok, koskoca EkonomiX. Diger bir kac kisi de “lokasyon da lokasyon” diye israr etmis. Soyleyelim:


Resimlerde onden ve arkadan goruntuleri yer alan kucuk mavi ahsap yapi Arizona’da. Toplam 54 metrekare. Iki oda bir de banyo. Yuksek fiyat kesenlere de soyleyelim, duvara ilistirilmis resmi notta "Unfit for human occupancy." yaziyor. Yani insanin yasamasina uygun degil.



Ek olarak belirtelim, su anda bu evin bulundugu Arizona-Avondale’da her dokuz evden biri icra durumuna dusmus ya da dusmek uzere.

Bu kulube 1960’larin sonunda resimde gordugunuz Marvene Halterman hanim tarafindan 3,500 dolara satin almis. Marvene hanim Arizona’da buyumus. Ciftliklerde isci olarak calismis, sonra sekreterlik, kamyon soforlugu ve hastabakicilik yapmis. Ancak alkol, uyusturucu yuzunden 1996 yilindan bu yana issiz. Su anda 61 yasinda. Sagdan soldan topladigi yardimlarla, yiyecek kuponlariyla idare ediyor. Marvene hanimin hayat hikayesi cok da ilginc degil. Klasik bir “loser” hikayesi. Ancak bu hikayeyi ozel yapan evinin etrafinda donen spekulasyonun su anda yasanan finans krizinin fotoromani gibi olmasi.

Marvene hanimin finansman sirketi Integrity, son donemdeki her kucuk mortgage sirketi gibi buyuk bankalardan aldigi kredi ile yeni mortgage gelistirip buyuk finans sirketlerine satarak bir is gelistirmis. Normalde mortgage sirketleri kredi alan musterilerinin aylik odemeleri ile kar yaparken Integrity firmasi komisyon, harc, ucret gibi kalemlerden kar etme yoluna gitmis.
Integrity sirketi 37 yasindaki Barry Rybicki’ye ait (Asagidaki resim). Ise 2003 yilinda baslamis. “Isler iyiyken, nabzi atana kredi veriyorduk” diyor.



Hikayenin ilginc kismi Integrity’nin satis elemaninin 2006 yilinda Marvene Halterman’i aramasi ile basliyor. Halterman o sirada meteliksiz durumda, 36 bin dolar da kredi borcu var. Integrity, Halterman’a baska bir yerden 75.500 dolarlik kredi buluyor. Tabi aradan komisyonunu aliyor. Marvene Halterman bu parayla borclarini kapatiyor, kamyonetini yaptiriyor vs. Ama kisa sure sonra yeniden isler boka sariyor.

2007’nin basinda Marvene hanim yeniden Integrity’yi ariyor. Bu kez Integrity sirketi, kendi kasasindan 103 bin dolarlik 30-yillik, yuzde 9.25 ile yuzde 15.25 arasinda degisken faizli ipotek kredisi sagliyor. ABD’deki enflasyonu da oz onunde bulundurarak firmanin nasil kar yaptigini siz hesaplayin.

Borsa Nasıl Oynanır  inovasyon nedir    Borsa Yorumları    Petrol Fiyatları    Bilgisayar Nedir

Kayitlara gore Integrity sirketinin bu sekilde verdigi 197 adet kredi var. Toplami 47 milyon dolar yapiyor. Sirekt 350 dolar ucretle appraiser (uzman/bilirkisi) tutuyor. Michael T. Asher adindaki bu uzman eve 132 bin dolar fiyat biciyor. Ifadesine gore aslinda kendisi de evin bu kadar edecegine inanmamis ama, standard proseduru takip ederek ayni olcekteki civar evlerin fiyatlarina bakarak deger bicmis. Bugun artik ayni degeri bicmiyor tabiiki. Ancak daha sonra ortaya cikan duruma gore, civardaki benzer durumdaki bir ev 2007’de 63 bin dolara satilmis.

Her neyse, kayitlara gore Integrity sirketi 26 Subat 2007’de verdigi 103 bin dolarlik krediden cesitli ucret, harc giderleri olarak 6,153 dolar tahsil ediyor. Bir kac gun sonra bu krediyi Wells Fargo’ya satarak ek 3,090 dolar daha kazaniyor.
Wells Fargo Home & Consumer Finance Group’taki Kevin Waetke isimli kisi, ekpsertiz raporuna istinaden mulkun degerinin krediyi rahatlikla karsiladigini yaziyor. Tabi ne Integrity’deki Rybicki ne de Wells Fargo’daki Waetke yukarida resimde gorulen soz konusu mavi kulubeyi asla gormemis. Resim gosterilince de icten bir “Wow” cekmis.

Aldigi krediden borclar, harclar, ucretler dusulunce Marvene hanimin payina 11,090.33 dolar dusmus. Bu parayi tabiki kisa surede harcamis. Kisa sure sonra da evin (kulubenin) durumunda endiselenerek yakinda bir yere kiraya cikmis. Oglu (Leslie Merritt) sorumlulugu devralip aylik 881 dolarlik odemeleri yapmaya baslamis.
Bu arada Wells Fargo bu krediyi HSBC’ye satmis. HSBC de bu krediyi benzer 4050 mortgage ile birlikte paketleyerek Temmuz 2007’de ihrac ettigi sekuritizasyon kagitlarina teminat olarak gostermis. Bu kagitlara Snadard & Poors ve Moody’s tarafindan AAA notu verilmis. Yani yatirimcilarin paralarini faiziyle birlikte geri almama ihtimali yok gibi bir sey. Su anda S&P risk degerlendirmesini nasil yaptigini aciklamiyor, Moody’s ise konu hakkinda aciklama yapmayi reddediyor.

Marvene Halterman’in zamaninda 3,500 dolara aldigi kucuk mavi kulubenin Amerikan menkul kiymet piyasasina dalisinin hikayesi, benzeri durumdaki kredilere sadece kucuk bir ornek. 2005-2006 yillarinda 1.6 trilyonu subprime (Turkcesi curuk) olmak uzere 4.1 trilyon dolarlik mortage kredisinin bu sekilde kagitlara aktarildigi hesaplaniyor.

Peki bu olay nasil aciga cikiyor?

Marvene Halterman'in oglu (Leslie Merritt) uyusturucuya geri donuyor, odemeleri aksatiyor. Su anda da zaten hapiste. 2008’in Ocak ayinda Marvene Halterman durumu fark edip odeme yapiyor. Ancak bu odeme son oluyor. Icra islemleri Mayis ayinda basliyor. Eylul ayinda tahliye surecine giriliyor. Marvene Halterman’a sorarsaniz, keske ilk aldigim krediyi hic almasaydim diyor. HSBC’nin guzelim kagitlari ise tepetaklak dusmeye basliyor. Collateral olarak gosterilen mortgage kredilerinin dortte biri icralik, icraya dusmek uzere, ya da odemelerde en az bir aylik aksama var.

Integrity sirketinin sahibi (Barry Rybicki) Eylul ayinda mortgage-banking lisansini iptal ettirmis. Simdi bir venture-capital sirketinde calisiyor. Sucun bir kisminin bankalarda oldugunu dusunuyor ama kendi paylarini da inkar etmiyor. “Tabi sucun bir kismi da musterilerde”, demis.

Wells Fargo kulubeye ceki duzen verip enkazi tasidiktan sonra, gecen hafta Pazartesi gunu 18.000 dolara alici bulmus. Evi alanlar kapi komsulari, zaten yikmak icin aliyorlar. Yani arsa fiyati. Masraflar, komisyonlar, ucretler odendikten sonra AAA not verilen kagida para yatiran yatirimcilar toplam 15.000 dolari bolusecekler.
Ne diyelim, tatli para! Bozdurup bozdurup harcasinlar!
(Bu hikayeyi gecen haftaki Wall Street Journal’dan aldim. Linki: http://online.wsj.com/article/SB123093614987850083.html) Read More!

İmalat Sanayinde Kapasite Kullanım Oranı: Hamdolsun Teget Gecti 3

İmalat sanayinde kapasite kullanım oranı aralık ayında, geçen yılın aynı ayına göre 16,4 puan azaldı ve yüzde 64,7 seviyesinde gerçekleşti.

Kurban Bayramı tatilinin de etkisiyle yaşanan bu şok düşüş ile kapasite kullanım oranı tarihin en düşük seviyesine gerilemiş oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) “İmalat Sanayinde Eğilimler Aralık 2008” sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, 2007 yılı aralık ayında yüzde 81,1 olan üretim değeri ağırlıklı kapasite kullanım oranı, bu yılın Aralık ayında yüzde 64,7 olarak hesaplandı.

Kapasite kullanımı 2008 yılının Ekim ayında yüzde 76,7, Kasım ayında ise yüzde 72,9 düzeyindeydi.


Hisse Yorumları  Marjinal Nedir  Fiyat Kazanç Oranı Nedir?  Fraktal Nedir  Borsa Nasıl Oynanır

Normalde 80'lerde gezen rakam simdi nerelere gelmis, Allahtan teget gecti yoksa ne yapardik bilemiyorum. Kinaye bir tarafa IMF'nin gelmesiyle tekrardan ekonomide dogru adimlar atilmaya baslanacak turunden sozler duymaya basladim. Demek ki maharet Kemal Dervis, IMF, ve Kemal Unakitan da imis. IMF gidince Tayyip sapitti cunku. Read More!

Herkesin hakkını ben korurum

RTÜK Başkanı Zahit Akman ‘Reyting ölçümlerinin doğruluğu konusunda tereddütlere sahibiz’ demiş.Sayın Akman uzun zamandır bu konuya takmış durumda. Eline geçen her fırsatta halihazırda yapılan reyting ölçümlerinin yanlış olduğunu, değiştirilmesi gerektiğini söylüyor. Eğer reyting ölçümleri yanlış yapılıyorsa, bundan ilk şikayet edecek olan, kendi ürünlerinin reklamı için ödedikleri çuvalla paranın boşa gittiğini düşünen reklamverenler olacaktır. Diğer taraftan, çok seyredildiği halde yeterli reklam alamayan kanallar da isyan edeceklerdir. Herhalde sayın Akman hem reklam verenlerin hem de televizyon kanallarının haklarını onlardan daha iyi koruyacağını düşünüyor olmalı ki, onların sesi çıkmazken, kendisi sürekli şikayet ediyor.

Borsa Nasıl Oynanır  inovasyon nedir    Borsa Yorumları    Petrol Fiyatları    Bilgisayar Nedir Read More!

Amerika'da Hisse Tavsiyesi

Madem bugun Amerika'da yasayan okurlarimizin sorularini yanitliyoruz, onlara bir de hisse tavsiyesinde bulunayim. Turkiye'de Exchange Traded Funds (ETF) olayi daha yayginlasmamis vaziyette ama Amerika'da petrol, faiz, degisik sektorler ve endekslere kolayca yatirim yapmamizi sagliyor ETFler.

Hatirlarsaniz gecenlerde Amerika'da faizlerin anormal dustugunden bahsetmistim. Normalde %4.5 seviyelerinde seyreden 10 yillik faizler %2'ye normalde %5 civarinda seyreden 30 yillik faizler ise %2.5'e kadar gerilemisti. Ben de sizlere 30 yillik faizler %2.6 seviyesinde iken bunlarin cok dusuk oldugunu soylemistim. Son gunlerde anormallik biraz azaldi ve 30 yillik faizler %3'e yukseldi. Bana sorarsaniz bu faizler bu sene olmazsa en gec gelecek senenin sonuna kadar %4'u gececektir. O yuzden de bugunden bu faizlerin yukselmesine dair kumar oynayabiliriz.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Borsada TBT ticker semboluyle islem goren bir ETF var ve fiyati 30 yillik hazine bonosu getirisiyle neredeyse birebir hareket ediyor. 30 yillik faizler %4.5'e yukseldigi zaman bugun $41.69 olan TBT de $60'a yukselecektir. Ben sahsen faizlerin %4.5 seviyesine 2 yil icerisinde rahatlikla ulasabilecegini hatta %5'e de yukselebilecegini dusunuyorum. Dolar cinsinden iki senede %50 kazanmak kolay is degil, boyle bir firsat 50 yilda bir gelir adamin karsisina diye dusunuyorum. O yuzden simdiki seviyelerden bir miktar alim yaptim. Onumuzdeki gunlerde belki Fed piyasalara mudahale edip bu faizleri bir miktar dusurmeye calisir ama bunda uzun vadeli basari saglayabileceklerini dusunmuyorum. (Umarim kisa vadede basarili olurlar da ben de daha dusuk seviyelerden pozisyonumu arttiririm.)

Not: Her zamanki gibi bu sefer de bu yaziyi okuyup alim veya satim yaparsaniz tum sorumluluk size ait olacaktir. Neticede benim cebime bir sey girmiyor siz alim satim yaptiginiz zaman, o yuzden sorumluluk da almiyorum. Bu konularda yeterince bilginiz de yoksa bir yatirim uzmanina danismanizi tavsiye ederim. Read More!

Vergi Borçlari ve Yükü

Bir okuyucumuz vergi borçlari ve yükü konusunda Amerika'da yasayip da Turkiye'de yatirim yapanlarin odemesi gereken vergileri soruyor:

Bu emaili USA'de yasayip Turkiye'de yatirim yaparken dikkat etmemiz gereken vergi yukumlulukleri hakkinda yaziyorum.Sizin uzmanlik alaniniz disinda oldugunun farkindayim, ama sizin de USA'de yasayip calistiginizi ve Turkiye'de de yatirim yaptiginizi biliyorum. Muhtemelen de bu konuda yeteri kadar bilgiye sahipsinizdir. Sizden ricam, bu birikiminizi bizimle paylasmaniz.Ben USA'de yasayip H1B calisma vizesi ile calisan ve her sene IRS'e gelir vergisi odeyen bir TC vatandasiyim. Her ay da duzenli olarak Turkiye'deki Turkiye Is Bankasi yatirim hesabima bir miktar aktarip Turkiye'de yatirim yapmaya calisiyorum.Aklima takilan bir kac soru:Turkiye'de yaptigim islemleri TC vatandasi olarak yapiyorum. Zaten tum islemlerde varsa bir vergi yukumlulugu, direk stopaj vergisi olarak kesiliyor. Bunun disinda TC devletine karsi her hangi bir vergi yukumlulugum bulunuyor mu?Turkiye'de yaptigim bu islemlerden dolayi USA'e karsi her hangi bir vergi yukumlulugum bulunuyor mu?Bu konudaki bilginizi ve tecrubenizi paylasabilirseniz ve/veya bu sorumu Blogunuzda duyurup bilgisi ve tecrubesi olan diger insanlardan yardimci olmalarini isterseniz size mutessekir kalirim.

Ben bildigim kadariyla cevap vereyim ama bunu vergi tavsiyesi olarak dusunmeyin, bir muhasebeci ile gorusun derim.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Amerika'da yasayip da Turkiye'de yatirim yapan kisiler Amerika'da vergi vermek zorundadirlar. Turkiye'de odediginiz vergiler (stopaj) odemeniz gereken vergilerden dusulur. Eger Turkiye'de odediginiz vergiler daha fazla ise Amerika'da vergi odemeniz gerekmez ama odediginiz fazla vergi icin kredi de almazsiniz. Eger Turkiye'de odediginiz vergiler Amerika'da odeyeceginiz vergilerden az ise o zaman aradaki farki burada vergi olarak vermeniz gerekir. Turk vatandasi olmaniz size bir ayricalik saglamaz, J vizesi ile gelmis olsaydiniz durum farkli olabilirdi zannediyorum. Bu arada Turkiye'de stopajdan baska vergi vermeniz gerekmiyor. Hisse senetlerine yatirim yapiyorsaniz artik stopaj da kesilmiyor.

Madem yeri gelmisken baska bir tavsiyede bulunayim. Burada odeyeceginiz vergileri azaltmak icin IRA ve/veya 401k gibi hesaplara para yatirirsaniz Turkiye'ye dondukten sonra bu hesaplardan paranizi kademeli olarak cekip sadece %10 ceza vergisi vererek tasarruf saglayabilirsiniz. Siz en iyisi vergiler konusunda bir kitap alin ve kendinize gore vergi optimizasyonunu muhasebecinizle birlikte yapin. Read More!