Yeniceriler ve Findikcilar

Yeniceriler ile findik ureticileri arasinda ne fark vardir?

Hurriyet'in haberine gore 80 bin Ordulu findik ureticisi hukumetin findik politikasini protesto etmek amaciyla Ordu-Samsun karayolunu kapatmis. Ben de buradan cagri yapiyorum, tekstilciler Istanbul-Ankara karayolunu, pamukcular Adana-Antep, komurculer Zonguldak-Eregli, Incirciler Aydin-Izmir, Tavukcular Bandirma-Balikesir, Seftaliciler Bursa-Izmit karayollarini kapatsinlar. Ayrica Turkiye'nin en buyuk doviz girdisini saglayan turizmciler de Antalya, Dalaman, Esenboga ve Ataturk havalimanlarini kapatsin. Fenerbahce kulubu de Rustu Saracoglu stadini kapatsin. Bu ne bicim devlet anlayisi yahu, devletin gorevi dara dusen vatandasini koruyup kollamaktir; dara dusen her vatandasa Ziraat ve Halk bankasi kanaliyla sifir faizli geri odemesiz kredi vermeli, destekleme alimi yapmali, liglerden dusmeyi kaldirmali ve her sene en azindan 3 takimin (Fener ilk 3'e giremezse bu rakam 4'e cikarilmali) sampiyon olmasini saglanmalidir. Devletin gorevi takim tutan vatandasini magdur etmemektir.

Tutumluluk Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları    Nükleer Kirlilik    Nükleer Nedir    Fraktallar

Memur, isci, emekliyi unuttugumuz zannedilmesin. Oncelikle daha once de yaptigimiz cagriyi bir kez daha yineleyerek asgari ucretin 1 milyon dolara cikarilmasini ve memur ve isci maaslarinin ise 1.5 milyon dolar olarak belirlenmesini istiyoruz. Emekliler bizim buyugumuzdur, onlarin maaslari da 2 milyon dolar olsun. Gerci maaslar yukseltildikten sonra cok onemsemeyiz ama benzinin litresi 25 kurusa dusurulsun.

Bu isteklerimiz gerceklesene kadar meclisin onunde oturma eylemi yapalim, sesimizi duyuralim.
Devletin "findik politikasini" protesto etmislermismis. Milli guvenlik mi ki bu devletin bu konuda bir politikasi olsun. Merak ediyorum acaba Amerikan hukumetinin keciboynuzu, nane ve sarmisak politikasi nedir diye. Findikcilari da suclamamak lazim, bosuna alismis kudurmustan beterdir dememisler. Read More!

Gelecegin Meslekleri Nelerdir?

Ilk kez dikkatimi cekti, Aksam gazetesinden Sibel Kahraman isimli bir kose yazari "gelecegin meslekleri" uzerine bir yazi yazmis. Mesleklerden bazilari soyle:

-Fiziksel tedavi ve rehabilitasyon: Turkiye oyle fazla spor yapan bir memleket olmadigi icin, ayrica genc nufus cogunlukta oldugu icin bu olsa olsa uzak gelecegin meslegi olabilir. Haa, ben mezun olana kadar AB'ye gireriz diye dusunuyorsaniz o zaman iyi bir tercih olur.

-Siyaset Bilimi ve Uluslararasi iliskiler: Bana sorarsaniz bu isin bilimi milimi olmaz, neredeyse her okulda bu bolum var. Birincisi bizim bu kadar siyasetciye veya diplomata ihtiyacimiz yok, ikincisi ise bunun gelecegin meslegi olmasiyla bir alakasi yok. Sibel hanim saldim cayira mevlam kayira mantigiyla yazi yazmis, mesleklerden haberi olmayan saf Anadolu cocuklari da bu yaziyi okuyup bolum tercihini bu yonde kullanirsa vay hallerine.

Devalüasyon Nedir    Verimlilik Nedir    Altın Yorumları    Hedge Fon Nedir    Resesyon Nedir    Nükleer Santraller

-Bilgisayar Dizayn Muhendisligi: Sibel bu meslegi su sekilde tanimlamis:"Bilgisayar programlamasında karşılaşılabilecek her türden problemi çözmeye yönelik bir meslek." Birincisi isim ile tanim birbirini tutmuyor; ikincisi bu tanimin anlattigi sekilde bir meslek yok, olmaz da. Dusunsenize bir, siz bilgisayar muhendisisiniz ve yaptiginiz programda bir problem var, telefonu acip bir "bilgisayar dizayn muhendisini" arayip problemin ne oldugunu soruyorsunuz. O kisi de size "vallahi ne bileyim, belki bir yerde noktali virgul koymayi unutmussundur" mu diyecek.

-Teknoloji muhendisi: Bak bak bak bak bak bak, ana!!. "Bilgisayar teknolojisinin planlanması, kurulması, çalıştırılması ve onarımı konusunda uzman mühendisler en çok ihtiyaç duyulan kişiler olacak." Ben de merak ediyordum ne tur teknoloji diye.

-Bitkisel Uretim: Sibel Hanim kusura bakmayin ama bitkisel uretim bir meslek degil bir faaliyet, eskiden biz buna ziraat veya tarim derdik. Neyse....

Sibel hanim'in listesine almadigi ama insanlarin oldukca iyi para kazanabilecegi bir meslek daha var: iskembeden uydurarak kose yazarligi yapma. Read More!

Piyasa Yorumu, Borsaya Ne zaman gireyim

Uzun zamandir piyasa ile ilgili yorum yapmiyorduk, sadece uzaktan izlemekle yetiniyorduk. Gorunen o ki piyasadaki karamsar momentum kirilmis ve yeniden bir yukselis trendinin icerisine girmeye basliyoruz. Iki ay once Turkiye'den kacan sicak para tekrar urkek adimlarla Turkiye'ye girmeye basladi. Bunun etkisi dolar/YTL kurundaki dususte kendini gosteriyor. Dolar cinsi tahvil faizleri de son gunlerde onemli dususler gosteriyor.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

En son krizden geriye sadece yuksek faizler kaldi gibi gorunuyor. Dolayisiyla borsa hala tam olarak toparlanamadi. Sonucta faizler yuksek ise hisse fiyatlari dusuk olur, faizler dustukce hisse senetleri yukselir. Onumuzdeki donemde benim icin piyasadaki en buyuk risk politik risk. Secimler yaklasiyor ve AKP'nin tek basina iktidar olma olasiligi azaliyor. Sunu belirteyim ki koalisyonlarla yonetilen Turkiye'de mali disiplinin devam edecegini cok dusunmuyorum, mali disiplinin olmadigi yerde de yatirim yapmam icin getirilerin aldigim ekstra riski karsilayacak sekilde yuksek olmasi gerekir. Ancak secimlere hala cok zaman var ve o zamana kadar faizlerde dususler gozleyecegimizi ve dolayisiyla borsanin da yukari gidecegini tahmin ediyorum. Yine de kendi portfoyumde %25'ten fazla agirlikta 1 yil vadeli hazine bonosu bulunduruyorum ve ayrica %20'nin uzerinde de nakit tutuyorum. Kisa vadede borsada bir dusus gerceklesirse yeni kagit alimina gecmeyi planliyorum. Read More!

Yargi

Devletin gorevi serisindeki yazilarimizin ikincisini bugun yazmak zorunda kaliyoruz. Cavit Caglar'a verilen beraat kararinin uzerinde daha iki ay gecmeden yine benzer bir durumla karsi karsiya kaldik. Hurriyet'in haberine gore Halis Toprak da milleti dolandirip yaptigi yanina kar kalanlar kervanina katilmis. Bu durumu gorunce benim Maliye Bakani Unakitan'a bir onerim olacak: adliyeleri ve TBMM'yi kapatalim, nasilsa suc isleyenler cezalandirilmiyor, bosu bosuna yillarca bu davalarla ugrasan hakim ve savcilara, ve onlara destek hizmet sunan onbinlerce memura para vermeyelim. TBMM de kanun falan yapmasin, nasilsa uygulanmiyor, yaptiklari kanunlarin hepsinde bir delik bulunup suclular yirtiyor. Bosu bosuna vergi toplanip milletin parasi carcur edilmesin.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Serbest piyasa ekonomisinin isleyebilmesinin on kosulu herkesin guvenebilecegi bir hukuki altyapinin olmasidir. Sermaye is gucunun ucuz oldugu gelisen piyasalara niye yeterince yatirim yapmiyor diye merak ediyorsaniz veya niye dunyanin en buyuk ekonomisi (ekonomi nedir?) olan ABD ayni zamanda en fazla yatirimi cekiyor diye merak ediyorsaniz cevabi bu.

Adaletin olmadigi yerde buyume de dusuk olur. Read More!

BOTAŞ ve Petrol Piyasasi ile ilgili bilgi

Herhangi bir işin devlet tarafından nasıl verimsiz hale getirildiğini görmek istiyorsanız BOTAŞ’ın web sitesine bir uğrayın. BOTAŞ, Boru Hatları ile Petrol Taşıma A. Ş., Türkiye’deki petrol piyasası ile ilgili bilgi toplamak için akla gelebilecek ilk kaynaklardan. En azından ben öyle düşünmüştüm.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

İnternet çağında olmamız, şirketin de bir web sitesi olması sizin oradan istediğiniz bilgiyi/veriyi alabileceğiniz anlamına gelmiyor. Siteye giriyorsunuz, veri bulabilmek için önce uzun bir süre dolaşıyorsunuz. Bu sırada şirketin değerlerinin “Değişime ve gelişime açıklık, Çevreye ve insana saygı, Takım çalışmasına olan inanç, Güveninirlik (imla hatası siteye ait), Şeffaflık, Bütünlük, Dinamizm” olduğunu okuyorsunuz. Tabi üst bölümde de Atamızın resmini ve dalgalanan bayrağın yanından petrol boruları da milliyetçi duygularınızı okşuyor. Aslında buraya kadar olan şeyler eleştirilmeyi gerektirecek şeyler değil ama neyse. Uzun bir süre sayfada dolaştıktan sonra “veri” namına bir şey bulamadığınızı fark ediyorsunuz. Sonunda şirketin yıllık raporlarının yayınlandığını görüp oradan bazı verileri elde edebileceğinizi düşünüyorsunuz. Ancak o da ne? Şirketin topu topu 80 sayfalık yıllık raporu (2004) tamı tamına 246 MB. Şaka gibi! Ama öyle! Şimdi “neden en pahalı petrol ve doğal gaz Türkiye’de?” diye sormadan önce bir daha düşünün bakalım! Read More!

Devletin Gorevi

Hurriyet bir yasadisi alinti vakasini haber yapmis. Bogazici Universitesinden iki profesor Sahin Ardiyok'un DPT icin hazirlamis oldugu taslak rapordan usulsuz bir sekilde alinti yapip atifta bulunmamislar. Sonra da "kasit yok, duzeltme yapiliyor" denmis. Nasil yani? yanlislikla baskasina ait orijinal bir fikri nasil kullanirsiniz ben pek anlayamadim.

Tutumluluk Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları    Nükleer Kirlilik    Nükleer Nedir    Fraktallar

Devletin gorevi kurallari koymak ve daha sonra hakemlik yapmaktir. Turkiye'de insanlar devletin sahaya cikip futbol oynamasini, gol atmasini, savunma yapmasini bekliyor. Okumus, ulkenin ileri gelen universitelerine profesor olmus insanlarin bile fikir hirsizligi yaptigi bir ulkede, okumamis korsan kaset ve dvd saticilarini cok da suclamamak lazim. En buyuk suclu devlettir. Sahada yapilan faulu gormeyen, veya gordugu faulu serbest atis ve kartla cezalandirmayan hakemden herkes haksiz penalti calmasini bekliyor. Biz de bu ulkede seyrettigimiz "futboldan" bir sey anlamiyoruz. Iyi olan her zaman kazanamiyor. Read More!

Besiktas, Besiktas!!!

Turkiye'deyken bir sene Validecesme'de oturmustum. Sabah erken kalkip ise giderdik. Benim evin hemen karsisinda bir kahvehane vardi, gencler onunde toplanir sigara icer, konusur, sonra durduk yere "Besiktas, Besiktas!!" diye tezahurata baslarlardi. Bunu da gece 11-12 gibi saatlerde yaparlardi. Hep merak etmisimdir niye boyle durduk yere tezahurat yapiyorlar diye.

Yillardir aradigim sorunun cevabini bana Fethi Sipahi Tan Sabah gazetesinde yayinlanan bir haberi gondererek yanitladi. Bilkent'ten Hakan Berument ve Merkez Bankasindan Eray Yucel bizim Baris'in izinden giderek uc buyuklerin Avrupa maclarindaki performansiyla Turk ekonomisinin aylik sanayi uretimi arasindaki iliskiyi incelemisler. Neticede Besiktas kazandikca sanayi uretimi 0.51, Fenerbahce kazandikca 0.26 puan artiyormus. Galatasaray'in etkisi ise yokmus.

Devalüasyon Nedir    Verimlilik Nedir    Altın Yorumları    Hedge Fon Nedir    Resesyon Nedir    Nükleer Santraller

Demek ki bizim gencler Besiktasin ekonomiye yaptigi katkiyi tartismalari sonucunda Berument ve Yucel'den cok once tespit ettikleri icin galeyana geliyorlarmis. Read More!

Pamuk Meselesi

Deniz Gokce bugunku yazisinda su tespitlerde bulunmus: pamuk fiyatlari 1950 yilindaki $5.05/kg degerinden bugunku $1.02/kg degerine gerilemis, Turkiye ise pamuk ihracatcisi konumundan en buyuk ithalatcilardan biri haline gelmis. Ulkemizde ise pamuk ekili alanlarda azalma goruluyormus. Sayin Gokce bu durumu "kotu" nitelendirmis.

Tespitlere soyleyecek sozumuz yok da, gelismelere kotu demesini yadirgadik. Mevzu kendisinin de belirttigi gibi tesvikler ve artan arz nedeniyle pamuk fiyatlarinin dusmesi. Biz yabanci ulkelerin kendi pamuk ureticilerine verdigi tesvikler konusunu incelemek istiyoruz. Bir tarim urunune tesvik verdiginiz zaman ertesi yil o urunun uretiminde anormal bir artis gorulur. Bu da gayet normal bir olaydir, ciftciler normalde kar yapmayacak olan ekstra uretimi tesviklerin olumlu etkisi nedeniyle yapmakta bu da arz da bir artis saglamaktadir. Verilen tesviklerin etkisi burada bitmiyor tabii ki, artan arz nedeniyle ayni sezon pamugun fiyatlarinda bir dusus ortaya cikiyor. Yani bir anlamda tesvigi veren hukumet hem ureticileri hem de pamuk tuketicilerini odullendiriyor. Bu isin faturasi ise o hukumete vergi veren vatandasa cikiyor. Diger bir fatura ise diger ulkelerde pamuk ureten ve tesvikten faydalanamayan pamuk ureticilerine cikiyor.

Devalüasyon Nedir    Verimlilik Nedir    Altın Yorumları    Hedge Fon Nedir    Resesyon Nedir    Nükleer Santraller

Simdi Amerika, Ispanya veya Yunanistan tesvik verip pamuk fiyatlarini dusururse bu bizim ulkemizin lehine bir durumdur cunku bizim ulkemiz en buyuk pamuk tuketicilerinden bir tanesi olmasina ragmen cok buyuk bir pamuk ureticisi degildir. Tesviklerden faydalanamayan ulkemizdeki pamuk ureticileri mantikli bir sekilde tarlalarinda pamuk yerine daha fazla getiri saglayacak diger urunlere yonelmislerdir. Ben bunda cok kotu bir taraf gormuyorum aksine genel anlamda gelismeler ulkemizin cikarinadir.

Ben her firsatta devletin tesvik vermesini desteklemedigimi belirtiyorum. En cok karsi ciktigim tesvikler ise "commodity" diye tabir edilen (pamuk, bugday, findik, seker, demir, vs.) mallara verilen tesviklerdir. Baska bir zaman bu tesvik konusuna devam ederiz. Read More!

Monday Morning Quarterback Ne Demek

Amerikan Futbolu dunyanin en renkli sporu, en iyi atletlerin mucadele ettigi bir spor, ayni zamanda izlemekten en cok zevk aldigim spor. Amerikan futbolu maclari pazar gunu oynanir ve oyunun en kilit kisisi, takimin beyni quarterback denilen oyuncudur. Bir quarterback ormanda 5 kaplan (kaplan=normal futboldaki 10 numarali oyuncu) gucundedir seklinde de ifade edebiliriz. Pazartesi sabahi insanlar maclari tartisirken "ben quarterback olsaydim oyle yapmaz soyle yapardim" seklinde afra tafra keserler, iste boyle insanlara pazartesi sabahi quarterback'i denir. Turkiye'de de bunlardan cok var, hem de her alanda.

Bugun sitemizde surekli gundeme getirdigimiz Salih Neftci'ye senenin Monday Morning Quarterback'i odulunu takdim etmek istiyorum. Sayin Neftci bugunku yazisinda kisaca soyle diyor: "Gecen sene faizler dusukken Merkez bankasi faizleri agresif bir sekilde en azindan 300 baz puan dusurmeli ve Hazine de borclarin vadesini agresif bir sekilde uzatmali seklinde tavsiye vermistik. Boyle yapilsaydi simdiki dalgadan daha az etkilenir, faizler daha dusuk olur, hazinenin faiz giderleri daha az olurdu". Ooooooldu, gozlerim doldu.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Dr. Neftci'nin goz ardi ettigi, herkes tarafindan yapilan bir hata bu yanlis anlamayin, Merkez Bankasinin uzun vadeli (10-30 yil) faizleri kontrol edebilecegi dusuncesi. Acikca soyleyelim Merkez bankasi ancak kisa vadeli faizleri kontrol edebilir, uzun vadeli faizleri kontrol edemez. Bundan 2 yil once Greenspan Amerika'daki faizleri arttirmaya basladigi zaman 10 yillik faizler %4.8 seviyesindeydi. Greenspan faizleri 1 yil araliksiz her toplanti da arttirdiktan sonra 10 yillik faizlere ne oldu biliyor musunuz? %4'e dustu. Merkez Bankasi Neftcinin tavsiye ettigi gibi faizleri agresif bir sekilde indirseydi Turkiye ekonomisi %15 hizla buyur, enflasyon tek hanelere inmez cikmaya baslar, yatirimcilar kacar ve borclarin vadesini uzatmak mumkun olmazdi.

Ben de kucukken Neftci gibi dusunurdum, teknik direktorlerin takimi niye golcu oyuncularla doldurmadigini merak ederdim. Neftci bir adim daha ileri gitmis!!! Read More!

Asgari Ücretler

Once populist davranip ulkemizdeki asgari ücretlerin 1 milyon dolar olmasini diledigimizi soyleyelim. Biz populist davrandik mi tam davraniriz, bizim asgari ucretle calisan vatandasimiz da en iyisini hak eder, o yuzden asgari ücret en azindan 1 milyon dolar olmalidir diyoruz.

Hurriyet'in haberine gore maalesef ulkemizdeki asgari ucret sadece 331 euro imis. Yine de bu rakam Letonya'da 129, Litvanya'da 159, Slovakya'da 183, Estonya'da 192, Polonya'da 234, Macaristan'da 247 ve Çek Cumhuriyeti'nde ise 261 euro imis. Demek ki Turkiye'deki asgari ucret kisi basina milli geliri bizden cok daha yuksek olan bu Avrupa Birligi ulkelerinden daha yuksek imis. Yani bu konuda elimizden geleni ardimiza koymuyoruz. Haberde ayrica ABD'de asgari ucretin 753 euro oldugu belirtiliyor. Amerika'da kisi basina dusen milli gelirin bizim 8 katimiz oldugu goz onune alinirsa oransal olarak bizdeki asgari ucret Amerika'dan da yuksek gorunuyor. Bu konuda bir yaziyi daha once de yazmistik zaten.

Menkul Kıymetler Nedir?  Faşizm nedir?  Özel Üniversiteler  Devlet Üniversiteleri  Türk Bilim Adamı

IMF'nin Turkiye'deki asgari ucretin dusurulmesi ve bolgesel olarak belirlenmesi onerilerine ise Abdullatif Sener su sekilde cevap vermis: "Böyle bir uygulama olmaz. Bu hem sosyal barışı, hem de hükümetin uyguladığı programı bozar". Asgari ucret alanlarin boyle bir uygulamaya karsi ayaklanacagi dogrudur. Hukumet ayrica ustu kapali bir sekilde sosyalist politikalar uyguluyor, biz her ne kadar hukumetin uyguladigi kati maliye politikasini desteklesek de hukumetin sosyalist politikalarini desteklemiyoruz. Onerilen degisikligin yapilmasi gercekten de hukumetin uyguladigi sosyalist programi bozar.

Asgari ücretin dusurulmemesinin veya isten cikarmalarin maliyetinin azaltilmamasinin ekonomik sonuclarini ise gordugumuz kadariyla kimse tartismiyor. Biz soyleyelim, bir seyin maliyeti ne kadar yuksek olursa (direkt ve indirekt maliyetten bahsediyoruz) kullanilan miktar da o kadar az olur. Ne demektir bu? Maliyet yuksek olursa az sayida isci kullanilir ve issizlik orani da yuksek olur. Populistligi abartip asgari ucreti benim gonlumdeki rakam olan $1 milyon'a yukseltirsek muhtemelen issizlik orani %100'e yaklasacaktir. Teori de basit, kavramlar da basit ama gorunen o ki insanlarin kafasi hala su asgari ucret olayina basmiyor. Read More!

Ezberler bozulacak

Piyasalarda meşum terörist saldırıların, pardon yaa ne diyorum ben, sıcak para kaynaklı dalgalanmanın başladığı Mayıs ayında cari açık 4 milyar dolar olmuş. Hatırlatalım, geçen sene Mayıs ayında bu rakam 2.3 milyar dolardı. Yıllık bazda cari açık da 29 milyar dolara yaklaşmış durumda. Bu kısımda bir sürpriz yok. Piyasa döviz kurundaki değişimin önümüzdeki aylarda cari açığı azaltacağını bekliyor. Bir kaç bankanın hazırladığı raporları okudum. Herkes söz birliği etmişçesine bunu söylüyor. İçimden çok beklersiniz diyorum. Benim tahminim haziran ayında da 3 milyar doların üzerinde (hatta nokta tahminim 3.8 milyar dolar) cari açık olacağı yönünde. Cari açıkta azalma olacağını tahmin edenler kur artışından sonra ihracatın ivmeleneceğini, tüketim ithalatının azalacağını ve mevsimsel olarak turizm gelirlerinin cari açığı azaltacağını öne sürüyorlar. İhracatçı artık petrol yerine su yakacak anlaşılan. İhracat artarken ithalat nasıl azalacaksa. Tüketim ithalatı dersen eti ne budu ne? Toplam ithalatta ağırlığı yüzde 10 civarında. Yarı yarıya düşse ne olur? Neyse, cari açığın azalmasını ben de istiyorum. Umarım onların dediği olur.

Yatırım Fonları Nedir?   Altın Fonu Nedir  Komünist Nedir  Komünizm nedir?  Kapitalizm Kapitalist nedir

Asıl önemli veri ise finans hesaplarında. Yok, doğrudan yatırımlardaki artıştan bahsetmeyeceğim. Portföy yatırımları, yani sağda solda sıcak para olarak adlandırılan kalemde ülke dışına 3.1 milyar dolarlık çıkış olduğunu görüyoruz. Bundan önce bu boyutta aylık çıkış ne zaman olmuş biliyor musunuz? Şubat 2001 (3.6 milyar dolar) ve daha önce Kasım 2000 (4.8 milyar dolar). Bu tarihler size bir şeyler hatırlatıyor mu? Kasım 2000 ve Şubat 2001’den benim hatırladığım, yabancı bankaların iyi giyimli avukatları teker teker İstanbul havalimanına iniyorlardı borç tahsilatı için. Şimdi ise biri Tekfenbank’ı, biri Şekerbank’ı aldı, diğerleri de sıraya geçmişler pazarlık yapıyorlar. Biri kalkmış Türkiye’de 2.5 milyar dolarlık rafineri kuracağım diye EPDK’ya başvuruyor. Salak mı bunlar ne? Bizse ne güzel krizimizi çıkartıp resesyona girecektik aheste aheste.

Birileri çok fena yanılıyor ama kim acaba?

Not: Bu yazı 2001 ile 2006 arasındaki farkı göremeyenler için yazılmıştır. Belki biraz kafalarına dank eder diye.. Read More!

Findik Fiyatlari

Ozellikle Amerika'ya geldikten sonra merak etmisimdir Turkiye'de niye bu kadar cok bakanlik var diye. Tarim ve Koy Isleri Bakanligi da bunlardan bir tanesi. Ekonomideki devletci yaklasimin hukumetteki izdusumu olsa gerek. Simdiki bakan Mehmet Eker Bursa'da bir gazetecinin, "Üreticinin fındık fiyatlarından memnun olmaması"yla ilgili görüşlerini sorması üzerine, "Fındık fiyatları, hükümetin dışında ve hükümetle hiçbir ilişki kurulmadan ve sorulmadan FİSKOBİRLİK tarafından ilan edildi. Fındık fiyatları, FİSKOBİRLİK ile üreticiler arasında bir mesele... Hükümetle ilişkisinin kurulması haklı bir tutum değildir" diye konuştu.

Aksam gazetesinin haberine gore de Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun’un ev sahipliğinde “Fındık Zirvesi’’nde gazetecilerin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dün FİSKOBİRLİK’le ilgili yaptığı açıklamalarla ilgili sorularını yanıtlayan Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (FİSKOBİRLİK) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Erdem, “Fındığın fiyatının 4,5 YTL’den 2.5 YTL’ye düşürülmesini kamuoyu değerlendirsin’’ yanıtını vermis.

Ben de kamuoyunun bir mensubu olarak konuya el atayim dedim. Gozlemlerin sunlar:

1. Devlet bir sirket gibi organize olmus, ekonominin hemen hemen her alanina "bakan" bir bakanlik kurulmus. Adamlar bakmakla yetinseler diyecegim yok ama bu alanlara mudahale de ediyorlar. Kendilerine gelen sektor temsilcilerine "Vallahi ben isim sadece bakmak, benden bir sey beklemeyin" deseler ulkenin butun sorunlari cozulecek ama rahat duramiyorlar ve yapayim derken iyice bozuyorlar.

VOB nedir?     Taksi Şöförü   A Tipi Yatırım Fonu Nedir?   Olasılık nedir?   Dışsallık Nedir

2. Fiskobirlik ozerk bir kurulus. Ozerklik Turkiye'de isler yolunda gittigi zaman basariyi biz sahiplenelim, basimiz dara dustugunde devlete sucu ve cozumu atalim seklinde algilanan bir kavram. Ozel kuruluslur da aslinda bu felsefeyi takip ediyor (bakiniz Tekstilciler, insaatcilar, tavukcular,...). Bunun niye boyle oldugunu merak ediyorsaniz 1. maddeyi tekrar okuyun.

3. Fiskobirlik findik ureticilerinin bir araya gelerek olusturdugu ve 2000 yilindan sonra da tum borclari devlet tarafindan kapatilarak ozerklestirilmis bir kurulus. Bu kurulus uyelerinin urettigi findigi "ilan ettigi" bir fiyattan satin alip daha sonra findik kullanicilarina satarak faaliyetlerini surdurmektedir. Bunu yaparken de findigi piyasa fiyatlarinin uzerinde satin alip piyasa fiyatlarinda sattigi icin ve haliyle zarar ettigi icin zararin finansmani icin devletin kapisini caliyorlar. Niye devletin kapisini caliyorlar diye merak ediyorsaniz 1. maddeyi tekrar okuyun derim.

4. Devlet nedense bu sefer Fiskobirlik'e "kardesim sen ozerk kurulussun, kendin ettin kendin buldun, kendi basinin caresine kendin bak" demis. Fiskobirlik baskani Salih Erdem de "baska birliklere kredi verdiniz, bize niye kredi vermiyorsunuz? Secimlerde kendi adamlariniz secilmedigi icin boyle yapiyorsunuz degil mi?" seklinde olaya yaklasiyorlar.

5. 4. maddede bahsedilen kredi kelimesi sozlukteki anlami disinda kullanilmistir. Kredinin sozluk anlami birisinden geri odenmek uzere alinan para'dir. Ancak yaraticilikta sinir tanimayan ulkemizde bu tanimdaki "geri odenmek uzere" kismi kaldirilmis ve kredinin kelime anlami "hibe" kelimesine yaklastirilmistir. Argo da buna "sakal" da denir. Bunun niye boyle oldugunu merak ediyorsaniz 1. maddeyi tekrar okuyun.

Turkiye'de devlet bagimliliklar yaratiyor, bir cok problemin cozulememesinin nedeni de bu. Ocak ayinda tavukculardi, subatta tekstilciler, mayista insaatcilar, simdi de findikcilar. Ekonomi (ekonomi nedir?) bu, dalgalanmalar olur. Dalgalanma neticesinde de bir grup kazanir bir grup kaybeder. Bunlar garip degil, garip olan kaybedenlerin her seferinde devlete kosmasi.

Son olarak Turkiye'de issizlikten yakinan okuyucularimiza bir tavsiyem olacak. Eger devlet Fiskobirlik'e yardim ederse kendi aranizda "Fiskokabukbirlik" isimli Findik kabugu uretimini organize eden bir birlik olusturun. Urettiginiz kabuklari kilo basina 25-30 bin dolar basina Fiskokabukbirlik'e satin, nasilsa hem uretici hem de alici sizsiniz. Daha sonra bu alimlarin finansmani icin devletten kredi alin. Birliginiz ne kadar kalabalik olursa o kadar cok ses cikarabilirsiniz, birligin icerisine 5-10 tane milletvekili ve bakani da eklerseniz issizlik sorununuz cozumlenmis olur. Pesin parayi gorunce nasil da guluyorsunuz ama?!!! Read More!

Matematik

Dünya kupası finalini seyrederken yorumcu Mustafa Denizli’nin bir yorumu beni epey güldürdü. Sayın Denizli Fransız milli takımında oynayan oyuncuların İtalya’da futbol oynuyor ya da daha önceden oynamış olduğunu, dolayısı ile milli takımda oynayan İtalyan oyuncuları yakından tanıdıklarını, bunun da Fransız takımı için bir avantaj sayılabileceğini iddia etti. Bu görüş, ekonomide de milletçe sıkça başvurduğumuz tipik tek yönlü düşüncenin, analiz yeteneği (matematik) noksanlığının bir örneğidir. Şimdi, Fransız oyuncuların çoğunluğu İtalya’da oynamış/oynuyor ve bundan dolayı İtalyan oyuncuları yakından tanıyorlar ise aynı durum İtalyan oyuncuları için de geçerli değil mi? Onlar da çoğunluğu İtalya’da oynamış ve oynuyor olan Fransız milli takımı oyuncularını aynı ölçüde tanıma imkanına sahip değiller midir? Burada Fransa takımının bir avantaja sahip olduğundan nasıl söz edilebilir?

Tutumluluk Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları    Nükleer Kirlilik    Nükleer Nedir    Fraktallar

Dikkat ederseniz, İtalya, Fransa, Brezilya, İngiltere gibi futbolda üst düzey ülke takımlarının oyuncularının ve takımlarının bugün artık herkes tarafından yakından takip edildiğini, CM gibi oyunlar sağ olsun, artık Nesta, Del Piero, Buffon gibi oyuncuların özelliklerinin 10-15 yaş arası veletler tarafından bile ezbere söylenebileceğini dile getirerek sayın Denizli’nin argümanına itiraz etmedim. Sayın Denizlinin argümanı yanlıştır demiyorum. Bu bir görüştür, karşı tezler getirilebilir. Sayın Denizli bütün hayatını futbolun içinde geçirmiş, ulusal ve uluslararası düzeyde bilgi ve birikim sahibi bir kişidir. Her ne kadar biz Buffon’un Totti’nin özelliklerini bilsek de onların saha içerindeki performanslarını etkileyebilecek koşulları, kişisel özelliklerini aynı sahada top koşturan futbolcular kadar bilemeyiz. Bu noktadan Denizli’ye hak verebiliriz. Tartışabiliriz. Ancak bir şey iddia ederken en dikkat edilmesi gereken husus varsayımları doğru set edebilmektir.

Denizli burada varsayımlarını koyuyor ve A=B diyor. Matematik de burada eşitliğin simetri özelliğinden dolayı A=B ise aynı zamanda B=A’dır diyor. Yani bir futbolcu oynadığı ligdeki oyuncuların stillerini yakından biliyorsa ve bu da kendi milli takımı için bir avantaj sağlıyorsa, bu sadece Fransız futbolculara özgü bir şey değildir. Milli takımda oynayan Fransız futbolcular İtalyan liginde oynayıp İtalyan futbolcuların huyunu suyunu iyi öğrenmişlerse, İtalyan futbolcular da İtalyan liginde oynayıp Fransız milli takımında bulunan futbolcuların huyunu suyunu iyi bilmektedir. Meseleye eşitliğin iki tarafından bakarsanız bunu görürsünüz. Matematiğiniz kıtsa, analiz gücünüz de zayıftır. Bundan dolayı da Fransa’yı avantajlı görürsünüz. Mesele bu kadar basit.

Bu ülkede yapılan ekonomi yorumları da, maç yorumları da hep matematikten sınıfta kalıyor. Read More!

Petrol Fiyatlari Duser mi Yukselir mi?

Bu ülkenin tarihsel şanssızlığı, diğer topraklardaki fosillerin petrole dönüşerek ekonomik zenginliğe katkı sağlaması ama bu topraklardaki fosillerin aktif politikaya devam etmesi ya da gazetelerde köşe yazarlığı yapmasıdır. Bu fosillerin takvimleri hiç bir zaman 1980 yılının ilerisine gitmemiştir. Ne politik olarak ne de ekonomik olarak 1980 sonrasında olanları anlayamamışlardır. Ya da daha doğru ifade ile algılayamamışlardır, ne kapasiteleri, ne eğitimleri ne de vizyonları buna müsait değildir, olamamıştır.

Örneğin bu dinazorlar hem ithalatın ve cari açığın yüksek olmasından yakınmaktadırlar hem de benzin fiyatlarındaki vergilerin indirilmesini istemektedirler. Yine bu fosiller cari açık=döviz açığı diyebilmekte, ama 2002’den beri cari açık (yani döviz açığı) verirken Merkez Bankası’nın döviz rezervinin nasıl arttığını açıklayamamaktadırlar. Yüksek faiz ile iç talep balonu oluştururlar. Talep balonu ile talebin arzdan fazla olmasını aynı şey zannederler. Gelir etkisi (income effect)’den habersizdirler, ya da öyle davranırlar.

Yine aynı fosil grubu “enflasyon önemli değildir, önemli olan cari açıktır” gibisinden saçma sapan zırvaları kolayca söyleyebilmektedirler.

Bu grup hala 70’lerde 80’lerde kaldığı için küreselleşmeyi anlayamamışlardır, dolayısıyla her türlü sermaye hareketi karşısında dilleri tutulmakta eciş bücüş olmaktadırlar. Gözleri kurdan başka bir şey görmez. İthalatı hala devletin yaptığını zannedip cari açık meselesinin devlet/hükümet tarafından halledilmesi gerektiğini düşünürler. Bu kesimin dini imanı (ve maaşları, ve çoğunluk yatırımları, ve ekonomi anlayışları) dolar üzerine kurulu olduğu için gözleri dolardan başka bir şey görmez.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

Kriz sevdalısıdırlar. Kriz de zaten doların artması demektir. Ekonominin büyümesi ya da küçülmesi kriz endikatörü değildir. Cari açık sorununa tek çözüm önerileri dolar kurudur. Onlara göre doların lira karşılığı artarsa ihracat artacaktır, çünkü küresel rekabet anlayışları ancak bununla sınırlıdır. Verimlilik denen şeyden bihaberdirler. Zaten rekabeti de sevmezler. Devlet üretsin, devlet şunu yapsın devlet bunu yasaklasın zihniyetinden başka bir şey bilmezler. Benzer şekilde, dolar artınca ithalat da azalacaktır, cari açık sorunu çözülecektir. Hem bu ülkenin sermaye açığı olduğunu söylerler, hem dışarıdan gelen her türlü sermayeye karşı çıkarlar.

Her şeyi devletten bekledikleri için (artık kafalarında devlet anlayışı nasılsa) kedisi köpeği hastalansa devletten bilirler (örnek Kuş gribi). Fiyaskoyla sonuçlanan Devlet Planlama dönemi (her şeyin, özel sektör yatırımlarının bile devlet tarafından belirlendiği dönem) onlar için Asr-ı saadettir. Serbest piyasa denince anladıkları başıboşluk, kuralsızlıktır. Özel sektör borcu ile kamu borcunu ayıramamaktadırlar. Mutlak değere bakıp analiz yaparlar. Matematikleri boktan olduğu için daha derinine kapasiteleri yetmez. Zaten bu ülkenin diğer şanssızlığı da aritmetiği matematik zannetmesidir. Matematikleri yetersiz olduğu için de analiz zafiyeti bulaşıcı durumdadır. Matematik yetersizliğini üniversite sınavlarında ortalama matematik doğru cevaplarına bakarak anlayabilirsiniz. (Kilit kelime “ortalama”).

Her türlü felaket haberi ile zil takıp oynarlar. Ekonomiye bakış açıları Orhan Gencebay’ın iki şarkısı ile sınırlıdır: “Ben zaten her acının tiryakisi olmuşum” ve “Ya evde yoksan?” (Bu tespit bana ait değildir). İşlerin iyi gitmesinden, ekonomik görünümün olumlu olmasından rahatsızlık duyarlar. Ekonomide yaşananlar ise gün be gün onların ezberini bozmaktadır ama umurlarında değildir.

Örneğin, ham petrol ithalatı 2006’da Ocak-Mayıs döneminde ton bazında yüzde 9 düşmüştür (geçen yılın aynı dönemine göre). Ama dolar bazında yüzde 28 artmıştır. (benzer durum 2003’ten beri var). Yine aynı dönemde mineral yakıt ve mineral yağ ithalatı 7 milyar dolardan 11 milyar dolara çıkmıştır. Dış ticaret açığı da 16 milyar dolardan 22 milyar dolara çıkmıştır. Ama bunu görmezler ya da görmek istemezler. İthalatın neden arttığı umurlarında değildir çünkü. Ancak tek bildikleri dış ticaret açığı, ya da cari açık artıyor diye ağlamaktır, şikayet etmektir. Bir de benzin zammından ağlaşırlar. Eğer cari açığı azaltmak istiyorsan petrole yeni vergi koyacaksın, ki kullanımı (talep) azalsın bu bir. Benzin üzerinden vergiler kaldırılırsa benzin ithalatı azalmaz, artar bu iki. Bu petrolü de devlet ithal etmiyor, yani parasını devlet ödemiyor bu üç. Bireylerin vergi ödemediği bir ülkede kimsenin yüksek vergilerden şikayet etme hakkı yoktur bu da dört.

Biz göremeyiz ama, bu fosiller bir gün petrole dönüştükleri gün ülke iki yönlü kazanacaktır. Birincisi yorumcuları cahil ve kötü niyetli olmayacak. Diğeri, ülke bu kadar petrol ithal etmek zorunda kalmayacak. Hoş, bir ihtimal daha var: Ya o günlerde petrol artık değersiz bir madde haline gelirse? Yandık o zaman. Demiştik ya: “Ya evde yoksan?”

Son olarak, Ekşi sözlükten bu şarkıyla ilgili bir alıntı:

aklımı başımdan alan bir şarkıdır bu benim. sözleri açısından tabii. yani, adam bu kadar plan program yapmış. neredeye bütün hayatının anlamının o kişinin evine gitmeye kurmuş. ama küçük bir pürüz var: ya evde yoksa? allahım. o kadar sürünmüşsün sokaklarda. bakkaldan filan bir telefon ediver bari gitmeden, "evdeysen geliyorum" diye. telefonu açan olmazsa gitmezsin sen de, böylece kapının önüne geldiğinde "ya evde yoksa?" tribi yaşamazsın. ha, diyelim ki telefon olayı ters. e canım, gittin evde yok. nereye gitmiş olabilir? bakkala ya da komşuya filan gitmiştir. yarım saat beklersen gelir. ha, asıl kaygı duyduğun mesele o şahsın şehri terketmesi ya da uzun bir süre bulunmaması ise yine acayip bir durum var. o zaman mesele bahsigeçen kişinin o an evde olmaması değil, hayatını değiştirmiş olmasıdır ki, sen bunu bilmediğine göre zaten o hayatın içimde yoksun demektir.” Read More!

Keriz Silkeleme Nedir, Ne Demektir?

Hurriyet bugun yemek bolumunde keriz silkeleme tarifi vermis:

1. Oncelikle manipulasyon yapabilmek icin sermaye bulunur.
2. Daha sonra manipulasyon yapilabilecek kucuk, piyasasi sig sirketler bulunur.
3. Bulunan sirketlere once kisa paslasmalarla, daha sonra uzun paslasmalarla derinlik kazandirilip ustune ustluk "teknik analiz" yontemlerine gore "Satin al" isareti verdirecek sekilde fiyatlar oynatilir.
4. Kerizlerin sayisini arttirmak icin sirketler hakkinda olumlu dedikodu yayacak gazetecilerle vs. anlasilir.
5. Millet gaza gelip bu kagida girmeye basladikca eldeki kagitlar buyuk karlarla satilarak keriz silkeleme olayimiz tamamlanmis olur.

Uckagitcilar insanlarin zayif yonlerinden faydalanarak para kazanirlar. Nedir bu zayif yonler? Mesnetsiz teknik analiz, veya sadece gecmisteki performansa bakarak gelecegi tahmin etme yontemi; duyduklari her dedikoduya inanmalari; ve en onemlisi iki gunde koseyi donme hayaliyle ne oldugu belirsiz 3-5 milyon dolarlik yuksek riskli sirketlerin kagitlarini almalari.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

Burada ne diyoruz hep, sabirli olmalisiniz, uzun vadeli yatirim yapmalisiniz, ve senede reel %10 getiri saglarsaniz opun basiniza koyun cunku kucuk miktarlarda yatirim yapsaniz bile emekli oldugunuzda elinizin altinda bir servet olacaktir. 25 yasinizda bir kenara 5000 YTL yatirim yapsaniz ve bir daha da hic yatirim yapmasaniz bile 65 yasinda emekli oldugunuz zaman (senelik %10 reel getiri ile) 225000 YTL ile emekli olmus olacaksiniz. Yahudilerin zengin olmak icin kullandiklari yontem budur: sabir. Read More!

Fransa Futbolu

Deniz Gokce bugun spor bolumunde bir yazi yazmis, Fransa savunmasiyla finali hak etti diye. Cok yuzeysel bir yazi, spor tahminleri icin yeni adresinizi vereyim: Ekonomi Turk!!! Daha oncede Galatasaray'in sampiyon olacagi yonunde de tahmin yapmistik ve balli bir sekilde tahminimiz tutmustu. Futbolda olacaklari tahmin etmek ekonomide olacaklari tahmin etmekten daha kolay. Daha grup elemeleri zamaninda Nostradamus'un Ispanya sampiyon olacak tahminine karsilik, biz Fransa sampiyon olacak diye tahminde bulunmustuk. O donemde bahisciler Fransa'nin sampiyonluguna 1'e 12 veriyorlardi. Tahminimiz henuz tutmus degil ama niye boyle bir tahminde bulundugumu aciklayayim. 16 Mayis tarihinde "Futbol ve Para" baslikli yazdigim yazida bizim Anadolu kuluplerine Afrika'dan 30-40 tane genc futbolcu transfer etmeleri onerisinde bulunmustum. Fransa ulke olarak bunu yapiyor zaten; adamlarin milli takiminda Barthez ve Sagnol disinda has Fransiz oyuncu yok. Gerisi ya Arap asilli (kuzey Afrikali) ya da has Afrikali.

Hisse Yorumları  Marjinal Nedir  Fiyat Kazanç Oranı Nedir?  Fraktal Nedir  Borsa Nasıl Oynanır

Ikinci faktor ise su: turnuva sistemli kupalarda defansif takimlar daha basarili olurlar, liglerde ise ofansif takimlar. Read More!

Anti-kriz Var mi?

Turkiye piyasalari onemli gelismelere sahne oluyor. Yaklasik 10 gun icerisinde dolar 1.77 YTL seviyelerinden 1.55 YTl seviyesinin altina indi; borsa 31500'den 36500'e yukseldi. Yani borsamiz dolar bazinda 10 gun icerisinde %30 deger kazandi. Piyasalarin atesinin dusmesini birakin kuzey kutbuna dondu. Bi durumda insanin aklina acaba anti-kriz var mi sorusu geliyor. Gosterge faizlerin de %23'den %20 seviyesine dusmesini goz onune alirsak cevabim piyasalarimizda anti-kriz vardir.

Nasil 23 haziran tarihinde "kriz var mi" baslikli yazimizda krizin oldugunu tespit ettiysek bugun de anti-kriz oldugunu tespit ediyoruz. Maalesef kriz cikti diye gobek atan zilgit ceken kose yazarlari simdi cikip da anti-kriz cikti demiyorlar. Anti-kriz ne mi? Islerin beklentilerin cok uzerinde iyi gitmesine anti-kriz denir. Daha 10 gun once ekonomi yonetimini ve Merkez bankasini yerden yere vuruyorlardi, Neftci "bundan sonra borsa duser" diye kosesinden fetva veriyordu.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Borsa kisa vadede duser veya cikar, orasini kimse bilemez. Uzun vadede ise nufus artar, ekonomi buyur, ve borsa yukari cikar. Bu kadar basit. O yuzden felaket tahminleri yapanlar senelerce avuclarini yalarlar, ekonomi dogal olarak dususe gectigi zaman ise 3-5 ay "biz size demistik" diye kasinip kasinip gezerler, sonra yine senelerce felaket tellalligi yapmaya ve alay konusu olmaya devam ederler. Bir keresinde bir siir gormustum, zaman kotuye gidiyor, genclerin yaslilara saygisi kalmadi, isler eskisi gibi iyi degil cinsinden bir seyler soyleyen bir siir. Bundan 4000 sene once Misir'da yazilmis. Ne kadar "isabetli" bir siir oldugu simdi daha acikca goruluyordur. Dogrudur, her zaman riskler potansiyel problemler vardir. Ama insanoglu yaraticidir, ve her defasinda bir cozum yolu bulmasini bilmistir. Iste bu yuzden ben karamsar degilim. Read More!

Enflasyon nedir?

Aşağıdaki satırlar enflasyon nedir bilmeyen bir 'ekonomi profesör'üne ait. Bir bilenden (EC 101 dersi almış olması yeterli) bana bu paragrafı anlatmasını istiyorum. Hatta biri becerebilirse bu paragrafı ingilizceye çevirmeyi denesin.

Ekonomi profesörümüz (isminin bas harfi Gungor Uras) demiş ki:

"Fiyatlar mutlaka enflasyonla artmaz. Enflasyonsuz bir ortamda belli girdilerde kıtlık olur. Girdi fiyatı yükselir. Üretim teknolojisi değişir, model değişir, bir malın fiyatı artar. Kuraklık olur, ürün yetişmez. Fiyatlar artar."

Bu profesörümüz de ekonomist blog'un yaptığı anketlerde en iyi ekonomi yazarları arasında gösterilmiş. Bende mi bir sorun var diye şüphelenmeden edemiyorum. Ne olur biri bana yardım etsin!

Yazının başlığı : "Enflasyon önemli ama, pahalılık daha önemli"

Ben de diyorum ki: "Cehalet önemli ama öküzlük daha önemli"

Enflasyon nedir sorusunun cevabini asagidaki yazilardan ogrenebilirsiniz:
1. Enflasyon ve Turev
2. Türkiye'de Enflasyon ve Reel Faiz Oranı
3. Tüik 2009 Enflasyon Oranlarını Açıkladı Read More!