Gungor Uras'in Son Yazisi

Gungor Uras kimdir diye google'da arama yaparken Gungor Uras'in web sitesine rastladim. Her ne kadar ulusarasi une sahip akademik dergilerde makaleleri yayinlanmamis olsa da yine de aldigi egitim ve sarfettigi emek bir kose yazarinda aranmasi gereken niteliklerin cok uzerinde.

Websitesinde Gungor Aras'in ayrica Tevfik Gungor ve Ali Riza Karduz isimlerini de kullandigini ogreniyoruz. Bakalim Tevfik Gungor ismiyle ne tur yazilar yaziyor diye gormek icin son yazdigi yaziyi okudum. Yazinin konusu "asiri degerli YTL"; Kemal Sahin isimli isadaminin tekstil yatirimlarini Misir'a kaydirdigini "kotu" bir haber olarak sunuyor ve sunu soyluyor:

"Yabancılar Türkiye'de imalat sanayiine yatırım yapar mı? Biz merak ediyoruz. Yabancılar neden Türkiye'de mağazacılık konusunda aktif? Neden gayrimenkul peşinde? Türk ekonomisinin bugün geldiği noktada, aşırı değerlenen YTL karşısında üretimin cazibesinin kalmadığı, yavaş artan kişi başı gelir ve bozulan gelir dağılımı nedeniyle mağazacılığın ve konut yatırımlarının nasıl öne çıktığı açıklıkla görülüyor."

VOB nedir?     Taksi Şöförü   A Tipi Yatırım Fonu Nedir?   Olasılık nedir?   Dışsallık Nedir

Simdi yazisinda yeralan ifadelerin bir analizini yapalim. Turk lirasinin asiri degerli olmasi demek ayni anda bir kac anlam birden ifade eder. Birincisi, Turkiye'de uretilen urunlerin rekabet gucu azdir anlamina gelir. Ikincisi, disarida uretilen urunlerin fiyati iceridekilere gore daha caziptir demektir. Kendisi de asiri degerli YTL'nin bu anlamlarini cok iyi kavramis zaten, ve bunun cari acigin yukselmesinin arkasindaki en onemli etkenlerden birisi oldugunu soyluyor. Dogru da soyluyor.

Ancaaaaak, Turk lirasinin asir degerli olmasi demek su anlamlara da geliyor. Nasil Turkiye'de uretilen urunler daha pahali oluyorsa Turkiye'deki varliklarin (hisse senedi, gayrimenkul, tahvil) fiyati da disaridakilere gore pahalidir. Ikincisi nasil disarida uretilen urunler ucuzsa disarida bulunan varliklar da (hisse senedi, gayrimenkul, tahvil) ucuzdur. O zaman yabancilarin Turkiye'de yatirim yapmalari gayet mantiksiz bir olaydir. Ayni sekilde Turklerin disarida yatirim yapmalari bizim acimizdan gayet iyi birseydir, cunku asiri degerli paramizi kullanarak yabancilarin varliklarini ucuz fiyata aliyoruz demektir. Gungor Uras yabancilarin pahali Turk varliklarini almasindan neden sikayetci anlayamiyorum, eger Turk lirasi asiri degerliyse adamlara resmen kazik atiyoruz demektir. Cunku "asiri degerli YTL" tezini savunanlar simdi uygulanan YTL'yi asiri degerli tutma politikasinin elimizde patlayacagini ve YTL'nin ani bir sekilde ciddi deger kayiplari yasayacagini ongoruyor. Ne guzel iste, o gun gelene kadar birakalim yabancilar bizim "pahali" sirketlerimizi, gayrimenkullerimizi alsinlar, ahiret gunu geldiginde biz onlarin elinden cok daha ucuza hepsini geri aliriz. Nasil fikir ama!!!

Ikinci elestirecegim nokta surasi. Gungor Uras asiri degerli YTL'nin kisi basina geliri yavas arttirdigini ve gelir dagilimini bozdugunu soyluyor. Yalan soyluyor. Kisi basina gelirimiz YTL cinsinden oldukca yuksek oranlarda artiyor. Bakin dolar cinsinden demiyorum YTL cinsinden diyorum. Oldukca yuksek oran demek YTL'nin asiri degerli olmadigi yillardaki reel artis oraninin en az 2 kati demektir. Turkiye Modova'ya 5 gol atmis, Gungor Uras cikmis diyor ki "asiri degerli YTL yuzunden Moldova'ya yeterince gol atamadik".

Bozulan gelir dagilimina gelince, "Gelir dagilimi" baslikli yazimizda TUIK rakamlarini gundeme getirerek gelir dagiliminin bozulmadigini, aksine duzeldigini gostermistik. Bu yaptigimiz yorum degil, herkesin dogrulugunu kontrol edebilecegi rakamlarin ifadesidir. Skor tabelasi 5-0 diyorsa biz de "maci 5-0 kazandik" diyoruz. Ne yalan soyleyeyim, bu yazisini okuduktan sonra Gungor Uras'a saygi duymam cok zor; egitimine dayanarak soylediklerinin bilimsel olarak yanlis oldugunu bildigini dusunuyor ve yalan soyledigini soyluyorum. Bakin tartisilacak seyler vardir, tartisilmayacak seyler vardir. Milli takim iyi futbol oynamiyor, defansi zayif dese veya bunun tam tersini soylese benim diyebilecegim tek sey vardir: ya goruslerine katiliyorum derim ya da katilmiyorum derim. Ama cikip da 5-0 biten macin ardindan macin skoru 1-1'dir derse o zaman yalan soyluyorsun derim.

Gungor Uras'in buyume, borcluluk, gelir dagilimi gibi konularda gercekleri carpitmadigi bir yazisini gorurseniz bana haber verin, onu da gundeme getiririm.

5 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

selam, yazılarınız gercekten her insanın anlayabileceği yalınlıkta ve çok öğretici. Bİr konuya değinmenizi rica edeceğim..BORSA.. nasıl yatırım yapılır, benm param var ama nasıl hisse senedi alırım, hangi hisse senedni almam gerektiğinde kriterlerim ne olmalıdır?? az parayla da borsa da sansımı deneyemez miyim? bu ve benzer soruların cevabını bilmeyen o kadar insan var ki, değinmenizi rica ederim.. sevgiler,
özkan

Adsız dedi ki...

Kemal beyin yatirimlarini MISIR'a kaydirmasina baska türlü de bakilabilir. Bakin görün; yalnizca yabancilar bizi satin almiyor, ayni zamanda bizde onlari satin alabiliyoruz. Bu sekilde Türkün gücünü de gösterebilmis oldugumuz için bilakis sevinmeliyiz. Üstelik onlar bizim ülkemizde gayrimenkul, hizmet sektöründe çalisan firmalar gibi ikinci sinif varliklara sahip olurken, bizler akillilik edip tekstil imalathanesi gibi çok daha degerli varliklara kavusuyoruz. Bu imalathane ülkemizde olsaydi, degersizleri verip degerlileri alamayacaktik. Belkide dünyayi ele geçirisimizin ilk adimlari yavas yavas atiliyor. Dünyadaki tekstil imalalathanelerini ele geçire geçire bir bakarsiniz orada yayayanlari Türklestirme imkanina da kavusuruz. Iyi olmaz mi ? Türkler olarak yapilan isten gurur duymamiz ve duydugumuz gururu da aksam yemeginden önce aparatif olarak almamiz gerekir diye düsünüyorum.

Problem bu degil. Güngör beyle ayni fikirde oldugu bir konuda Sayin 'Ekonomix'i elestirmek zorundayim. Umarim kimse darilmaz. Güngör beyle kendisi su konuda hemfikirler: Degerli TL cari acigin temel nedenidir.
Bence bu oldukça eksik bir saptama olabilir. Benim bildigim cari açik bir ülkenin tasarruf açigini gösterir ve o ülkenin parasinin degeriyle böyle basit bir yöntemle iliskilendirilemeyebilir.
Örnek vermem gerekirse; bir ülkenin vatandaslari gelirlerinin bir kismiyla tasarruf yerine harcamaya (veya yatirima) yönelmis olsunlar. Dogal olarak ithalat artacak bunun üstüne yerli üreticiler ihracat yapmak yerine iç talebi karsilamaya yöneleceklerdir degil mi ? Ülkenin açigi artacaktir. Vatandaslar harcamalara yöneltebilecek yegane sebep ithal mallarin ucuzlamasi midir ? Elbetteki hayir. Faizlerin düsmesine ne dersiniz ? Amerikalarla çok yakin akrabaligi olan biz Türkler pek çok seyimizi krediyle aliyoruz (Görüyorsunuz ele geçirdigimiz tekstil fabrikalariyla dünyayi yalnizca Türklestirmeyecegiz ayni zamanda Amerikanlilastiracagiz da): Evimizi, arabamizi, mobilyalarimizi, beyaz asyalarimizi, pek çok kereler giyimimizi kusamimizi ve hatta bazilari bogazindan geçenler için bile 'kredi' kullaniyor. Bunlarin maliyetlerinin düsmesi harcama egilimlerinin temnel sebebi bence. Sunu da unutmamaliyiz; vatandas böyle harcamaya baslayinca ve finansman maliyetleri düsünce üreticilerde yatirimlarina tam gaz veriyor. Bazilari bilmeyebilir, üreticilerimizin fabrikalarindaki makinalar yine dolarla aliniyor. Bu da ithalati körüklüyor.

Baska bir örnek. Devletin yatirimlarinda kullanilmak üzere bazi bankalar disardan finansman buluyorlar. Disardan gelen bu para cari açik finansmani gibi gözüküyor ama TL'nin degeriyle hiç bir iliskisi yok. Bu açik devletin tasarruf yerine harcama yapmasiyla ortaya çikti.

Daha çarpici bir örnek. Hepimiz devletin benzinden aldigi vergilerden sikayetçiyiz. Degil mi ? Simdi hükümet bize bir kiyak yapip benzindeki vergileri sifirlasa ne olur ? Fiyatlar iner, hepimiz çok daha fazla benzin kullaniriz. Benzin Türkiye'de üretilemedigine göre ithalatimizi artirir. Eger TL deger kaybedip fiyatlari ayni seviyeye tasimadigi takdirde cari açik firlar gider.

Bakin söyle düsünün. Bir yöntemle dolari 3YTL yapsak ama ne fiyatlar ne de faizler yerinden kipirdamasa cari açik düser mi? Sonuç olarak cari açiktaki artisin ancak büyümeden feragat ederek gerçeklestirilebilecegini savunan Mahfi Egilmez, Ercan Kumcu gibi iktisatçilara ben katiliyorum. Eger tasarruflarimizdaki artis büyümemizi finanse edemiyorsa, ya büyümenizi yavaslatacaksiniz, cari açiktan dert yanmayacaksiniz. Bu kadar basit.
Konuyu TL'nin degerine indirgemediginizde mantikli çözümler bulabiliyorsunuz. Örnegin vergi sisteminizi tasarruflari artirici, tüketimi baskilayici sekilde kullanabilirsiniz. Bu tüketim vergilerini yüksek tut, gelir/kurumsal vergilerin düsük tutulmasi demektir. Dikkat ederseniz AB'ye yeni katilan ülkeler bu taktigi uyguluyor, çünki bizden farkli olarak kafalari çalisiyor. Neden ? Gelirler içinde harcamalarinin yanisira tasarruflar da bulunur. Üstelik gelirler yükseldikçe tasaruflar da artar. Keynes'i hatirlayin. O bir tasarruf düsmani oldugu için, harcamalari artirmak için gelir vergilerindeki düsüs yerine devletin harcamalarinin artirilmasini önerirdi. Zenginlerin tasarruf yaptiklarini biliyordu. Ancak Keynes günümüzde ve Türkiye'de yasasaydi, hiç bir zaman tasarruflarinizi sifirlayin, harcamalarinizi kökleyin demezdi.

ahmet çavusoglu

Blog Sahibi dedi ki...

Ahmet Bey, degerli TL cari acigin arkasindaki temel nedenidir demedim, en onemli etkenlerden birisidir dedim. Ikisinin arasinda fark var. Bildiginiz uzere doviz kurlari bir fiyattir, artan ve azalan ic ve dis fiyatlar ic ve dis talebin miktarini etkiler. Benim soyledigim buydu. Teorik olarak bunda bir yanlislik yok.

Ama bu "cari acigi sifirlamanin en iyi yolu doviz kurlarini yukari ziplatmaktir" anlamina gelmiyor. Sizin verdiginiz 1 USD= 3 YTL doviz kuru cari acigi sifirlamaya yetmez. 5 sene onceki kurun degeri simdiki fiyatlarla 3 YTL'nin uzerinde idi ve cari acik ancak sifirlanmisti. Ancak, o gunden bu gune enerji fiyatlari 3'e katladi ve cari acigimiza neredeyse 15 milyar dolarlik bir katki sagladi. Simdi dolar kuru 3 YTL olsa yine de 10 milyar dolarin uzerinde cari acik veririz. Yani cari acigi sifirlayacak -ki niye boyle bir amaciniz var onu da anlamis degilim- doviz kuru 4 YTL civarindadir diye tahmin ediyorum. Bu ne anlama geliyor akliniz alabiliyor mu?

Ulkenin uretiminin %10'undan fazlasinin enerji harcamalarina gitmesi demektir bu. Ya da benzinin litresine 6 YTL odemek, kisin 2.5 kat daha fazla isinma parasi vermek, vs..

Adsız dedi ki...

Yanitiniz için tesekkürler,

Anlatmak istedigim sey su: TL'nin degeri bir 'neden' degil, olsa olsa bir 'sonuçtur'. Cari acigi degerli TL yapiyor dediginiz kolunuzu en bastan kaptirmis oluyorsunuz. Bunu kabul ettikten sonra ne kadar çirpinirsaniz çirpinin Merkez Bankasi müdehaleleriyle TL degersiz yapalim fikrinden kaçamassiniz.
Stiglitz bile(tahmin edeceginiz nedenlerden dolayi kendisinden hoslanmam) geçenlerde Çin parasinin güçlendirilmesinin küresel dengesizlikleri ortadan kaldirmaya yetmeyecegini, çünki cari fazlanin Yuan degeriyle ilgili olmayip Çinlilerin tasarruf fazlasinin sonucu oldugunu söyledi. Anahtar sözcük tasarruf'tur, paranin degeri veya degersizligi degil.
Çok çarpici bir örnekle sözümü bagliyorum. Eger Türkiye,TL yerine Euro kullansayi, dört yillik büyümeyi finansmani için cari açik vermesine geek kalmayacak miydi ? Bir önceki yazimdan anlatmaya çalistigim için cari açigi yükselten talebi körükleyen unsurlardir. Faiz oranlarinin düsmesi, devletin harcamalarindaki artis, tüketici vergilerinin düsürülmesi gibi. Bütün bu faktörler enflasyonu körüklerdigi gibi ithati da azdirir.

saygilarimla
ahmet çavusoglu

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Güngör Uras hakkinda bir malumat: Kendisinin ismi "Tevfik Güngör Uras"'tir. Yani Dünya gazetesinde isminin ilk kismi, Milliyet'te isminin ikinci kismi ile yaziyor. Dolayisiyla bir takma isim kullanimi vs. söz konusu degil.

Selamlar,
Cüneyt