Yabanci Dil: Gelecegin Favori Dilleri Ne Olacak

Salih Neftci yatirimcilara verdigi kotu tavsiyelerle yetinmemis, pazar gunu de bu yatirimcilarin cocuklarina tavsiyeler veren yazilar yazmaya baslamis. Normalde laf olsun torba dolsun seklinde yazilar yazdigi icin radarimiza daha once takilmadi ama bu pazar gunu iyice sacmalamis.

Sayin Neftci yazisinda genclere hangi yabanci dilleri ogrenmeleri konusunda tavsiyelerde bulunuyor. Gelecegin dilleri olarak da genclere (kulaklariniza inanamayacaksiniz) Cince ve Ispanyolcayi oneriyor. Cince icin mantigi su: dunyada Cinlilerle yakindan baglantili 2 milyar insan olacak, Cin ekonomisi cok hizli buyuyor, bu yuzden ogrenilmesi en onemli dil Cince olacak. Bundan 20 yil once Japon ekonomisi dunyayi kasip kavururken, Japon otomobilleri televizyonlari walkmanleri teknolojik ustunlugunden dolayi Amerika'yi isgal ederken tum dunya "Hemen Japonca ogrenelim" diyerek dil okullarina mi kostu? Simdi dunyada kac kisi japonca konusuyor? Cinlilerin buyumesi teknoloji uretmelerinden degil, ucuz isciliklerinden.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

Ikinci favori dili ise Ispanyolca cunku sinirdan kacak giren hispaniklerin katkisiyla Amerika'da hispanik/latino nufusu hizla artiyor. Bu Sayin Neftci icin ispanyolcanin gelecekte en onemli dillerden biri olmasi icin yeter sebep!!! Anam babam Berlin'de dunya kadar Turk yasiyor, bu Turkcenin Berlin'de dominant bir dil olmasi icin yeter sebeb mi? Bundan 80 sene once Italyanlar Amerika'ya gemi yukuyle gocuyorlardi, simdi Amerika'da kac kisi Italyanca konusuyor? Milletin bildigi restorantlardan ogrendigi uc bes tane italyanca kelime, hepsi o. Bundan 50 sene sonra hispanikler de Ingilizce konusan Amerikan toplumunun daha entegre bir parcasi olacaktir.

Kulturel ustunlugun yolu ekonomik ve teknolojik ustunlukten geciyor, bu konuda da Amerika ile yarisabilecek bir ulkeyi ben haritada goremiyorum. O yuzden gencler Ingilizceden sasmasinlar, bir salaklik yapip Cince mince ogrenmeye de kalkmasinlar (bu arada tek bir Cin dili de yok, Cin'in icinde bile adamlar farkli farkli dilleri konusuyorlar) Read More!

Antiburokrasi Blog

Uzun vadede kucuk devleti ve dusuk vergileri destekledigimi daha once defalarca belirttim ve cesitli ornekler verdim. Yeni acilan Antiburokrasi sitesi vatandasa hizmet etmekle yukumlu devlet yonetici ve memurlarinin isledigi haltlari konu aliyor. Tavsiye ederim.

Fraktallar
Fraktal nedir?
Çernobil Faciası
Türev Konu Anlatımı: Türev Nedir
Iktisat nedir
Nükleer Kirlilik
Nükleer Santraller
Nükleer Enerjinin Zararları
Gönüllü Çevreci Kuruluşlar
Borsa Yorumları
Altın Yorumları Read More!

Borsada Hangi Kagitlari Aliyorlar

Bugun 100 adet DOAS hissesini 5.90 YTL'den aldim. Daha once 200 adet de GARAN hissesini almistim, boylece repoda bekleyen naktimin onemli bir kismini borsaya aktarmis oldum. Bu iki kagitdan da uzun vadede senelik %20'nin uzerinde nominal getiri bekliyorum.

Fraktallar
Fraktal nedir?
Çernobil Faciası
Türev Konu Anlatımı: Türev Nedir
Iktisat nedir
Nükleer Kirlilik
Nükleer Santraller
Nükleer Enerjinin Zararları
Gönüllü Çevreci Kuruluşlar
Borsa Yorumları
Altın Yorumları Read More!

Kayitdisi Azaliyor

Hukumetin yapmasi gereken en onemli islerin basinda kayitdisi ekonominin azaltilmasinin geldigini daha once belirtmistik. Hurriyet'in haberine gore kayitdisi calisanlarin orani %43.1'den %41.8'e dusurulmus. Dogru yolda atilmis ufak bir adim ama bu gelismeleri hizlandirmayi becerebilirsek daha iyi olacak.

Bugun 200 adet Garanti Bankasi hissesini 4.24 YTL'den aldim. Dogus Oto icin de alis emri verdim. Bu islemden once portfoyun %40'i sabit getirili kagitlardaydi, simdi bu oran %33'e dusmus durumda. Yakinda %30'un altina dusurebilirim.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Ekonominin genel gidisi olumlu gorunuyor, ne zaman bir kriz ciksa hukumet populist davranislarina bir cekiduzen veriyor. Butcenin yilin ilk 7 ayinda fazla vermesi bunun bir gostergesi. Hukumetin yonetimi mukemmel olmasa da ben hala olasi alternatiflerden daha iyi oldugunu dusunuyorum. Read More!

Genc Ekonomist

Genc Ekonomist diye bir blog gozume carpti. Oyle cok fazla yazisi yok, aralikli yaziyor, ancak Milton Friedman'in PBS (TRT gibi bir kanal) kanalinda 80'li yillarda yayinlanmis programina ait linkleri verdigi bir yazisi var. Belki bundan sonra bu tur yazilarini daha cok gorebiliriz.

Fraktallar
Fraktal nedir?
Çernobil Faciası
Türev Konu Anlatımı: Türev Nedir
Iktisat nedir
Nükleer Kirlilik
Nükleer Santraller
Nükleer Enerjinin Zararları
Gönüllü Çevreci Kuruluşlar
Borsa Yorumları
Altın Yorumları Read More!

Turkler Niye Kisa Boyludur?

Madem bugun "hassas" konulara deginiyoruz benim gozlemledigim diger bir hassas konudan da bahsedelim. Hababam sinifinde Guduk Necmi diye bir karakter vardi, aslinda Turklerin yarisinda fazlasi "guduk ya da bodur" kategorisine giriyor. Turk erkeklerde ortalama boy 174 santimetre, bayanlarda ise 160 santimetre imis (kaynak). Genlerimiz boyumuzun kisa olmasinin bir sebebi ancak bundan daha onemli olan insanin boyunun uzamasini saglayan besinlerden yeterince tuketmememiz. Insanlarin boyunun uzamasini saglayan en onemli etkenler (hayir basketbol oynamak degil) protein ve kalsiyum tuketimidir. Yani sut tuketimidir.

Ne kadar sut tuketmemiz gerekiyor? Insanlarin buyumesinin durdugu 20 yasina kadar her gun yarim litre sut tuketmesi gerekiyor. Yani senede 180 litre civarinda sut tuketirsek boyumuz genlerimizin izin verdigi yukseklige ulasacaktir, daha az tuketmemiz daha kisa olmamiza neden olacaktir.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

Ne kadar sut tuketiyoruz? Turkiye'de kisi basina ortalama sut tuketimi sadece 24 litre imis, yani olmasi gerekenin %13'u kadar. Baska bir neden aramaya gerek yok. Turkler sut icmedigi icin bodur. Ingiltere'de sut tuketimi kisi basina 100 litre imis (bu da bence dusuk bir rakam).

Benim anlamadigim reklamcilarin niye futbol oynayan inek kullanip reklam yapmak yerine bu carpici gercekleri kullanarak reklam yapmadiklari. Yapmalari gereken Mehmet Ali Erbil'in yanina bir kameraman verip mahalle mahalle dolasip "guduk" cocuklarla dalga gecip ondan sonra da insanlara "guduk olmak istemiyorsaniz sut icin" demeniz. Bunlari soyledigim icin umarim kimse alinmiyordur, netice amacim kimseyle dalga gecmek degil. Herkes ihtiyaci olan protein ve kalsiyumu kucukken alirsa ileriki yaslarda da daha saglikli olur ve sosyal guvenlik sisteminin uzerine daha az yuk biner diye dusunuyorum. Findigi fistigi kurtaracagimiza, millete insanlarin nisasta beyine donusmesine neden olan somun ekmek ve patates yedirecegimize paralari faydali bir amac icin kullanalim.

Biliyorum siz sutu sevmiyorsunuz ama bari cocugunuza icirin. Read More!

Siyahi Turkler

Fenerbahceli Aurelio'nun Turk vatandasligina gecmesi ve milli takim alinmasi ile yabanci uyruklu futbolcularin Turk vatandasligina gecmeleri gundeme oturdu. Biz bundan 3-4 ay once bu konuyu gundeme getirmistik, bir kez daha onerimizi tekrarlayalim.

Biz isin ekonomi (ekonomi nedir?) yonune bakiyoruz. Soylediklerimiz Amerika'da ters irkcilik olarak etiketlenecek turden ama biz okuyucunun hosgorusune siginacagiz. Insanlar esit yaratilmamistir, herkesin ozellikleri farklidir. Irklar da birbirinden farkli ozellikler tasir. Bu konuda etik nedenlerden dolayi bilimsel bir calisma olmamasina ragmen gozlemlerim bana siyahi insanlarin digerlerinden daha ustun fiziksel ozelliklere sahip oldugunu soyluyor. Amerika'da futbol, basketbol ve atletizm gibi sporlara bakarsaniz siyahi sporcularin ustunlugunu rahatlikla gorursunuz. Futbol oyununda da basarili olabilmek icin fiziksel ustunluk onemli faktorlerden bir tanesi. Basarili olmak icin baska faktorler de var (sonucta takim oyunu oynuyorsunuz). Yine de bu fiziksel ustunluge sahip takimlarin kazanma olasiliklarinin daha fazla oldugu gercegini degistirmiyor.

Swap Nedir    Deflasyon Nedir    Bono Nedir?    Reeskont Nedir    Ekonomi Nedir    Enflasyon Nedir

Bizim milli takimimizin ve kulup takimlarimizin basarili olabilmesi icin uygulayabilecekleri hesapli strateji kucuk yastaki (14-16) gelecek vaad eden Afrikali futbolculari Turkiye'ye getirip uzun vadeli dusuk ucretlerden kontrat (senede $30,000 civarinda) yapip bunlari hem kuluplerine hem de milli takima kazandirabiliriz. Futbol federasyonu ise bu futbolcularin ucretlerinin %50'sini subvanse ederek kuluplere destek olabilir (sonucta futbol federasyonun kaynaklari kuluplerden aldigi futbolcularin oynadigi maclardan elde ettigi gelirler degil mi?). Afrikali genclerin kendi ulkelerinde 10 yilda $300,000 gibi bir rakam kazanmalari kolay degil, o yuzden Turk takimlarini tercih edeceklerdir. Her sene 20 kadar Afrikali oyuncuyu getirirsek 5 yil icerisinde 1-2 tane siyahi futbolcuyu milli takimimizda gorebiliriz, 10 yil sonra takimin yarisindan fazlasi siyahi olacaktir.

Milli takimda aslen Turk olmayan futbolcularin olmasina nasil bakiyorum? Serbest piyasa ekonomisini destekledigimi, rekabet edebilmek icin her turlu (yasal) stratejinin kullanilmasi gerektigini savundugumu daha once defalarca soyledim. Rekabetin milliyeti yok. Amerikan sanayi sirketleri maliyetlerini dusurup rekabetci konumlarini surdurebilmek icin 20 yildir Cin'e gocuyor, cunku rekabette ve prestijde onemli olan kimin yaptigi degil kimin yaptirdigidir. Fransiz milli takiminin %80'i Afrika asilli ama herkes "Fransa" finale cikti diyor. Bilmem anlatabiliyor muyum? Read More!

Sigara ve Liberal Hareket

Sigaralar uzerine konulan sagliga zararlidir seklindeki yazilara istinaden Liberal Hareket sitesinde bir yazi yazilmis. Yazida sigaranin zararlari kadar yararlarindan da bahsedilmeli ve secim rasyonel insanlara birakilmali deniliyor. Yazarin dikkate almadigi bir nokta var, serbest piyasa mekanizmasi externality'ler (dissallik?) olmadigi ortamlarda en iyi sekilde calisir. Sigara icmek bagimsiz bir olay degil, sigara ictiginiz zaman sonuclarini sadece kendiniz degil diger insanlar da cekmek zorunda. Yazarin bilmedigi nokta su: az veya cok sigara icmek, ve birinci ve ikinci elden sigara icmek arasinda cok fazla bir fark yok. Hepsi sagliga zararli. Sigara icmiyorsaniz ama sigara icilen bir ortamda bulunmak zorunda kaliyorsaniz siz de sigaranin yan etkilerinden etkilenirsiniz. Kisisel tercihiniz sigara icmemek yonunde olsa bile baskalarinin aldiklari "rasyonel sigara icme karari" dolayli bir sekilde sizi de etkilemektedir.

Iflas Nedir  Borsa Nedir  Hisse Senedi Nedir  Risk Nedir  Libor Nedir  Ikame Etkisi Nedir

Abartip bir ornek verecegim. Intihar bombacilari kisisel bir karar verip kendilerini olduruyorlar ama bunu yaparken yanlarinda olmeyi secmeyen kisileri de goturuyorlar. Sigara icenler bu kadar bilincli bir sekilde diger insanlara zarar vermeyi seciyorlar mi bilmiyorum ama uzun vadede sigara icenlerin davranislari sigara icmeyenleri de maalesef olume surukluyor.

Bu yuzden ben sigara icmeye sadece ozel tasarlanmis bolgelerde izin verilmesini ve diger tum alanlarda yasaklanmasini oneriyorum. Cok mu radikalim acaba? Read More!

Maaş Nasıl Hesaplanır?

Ulkemizde insanlar maaş nasıl hesaplanır bilmedikleri gibi baskalarinin da hesap konusunda cahil oldugunu dusunuyor olmali. Iste size ilginc bir ornek.

Galatasarayli yoneticilerin futboldan anlamadiklarini biliyorduk da ekonomiden anlamadiklarini bilmiyorduk. Hurriyet gazetesinin haberine gore Galatasaray'a gecen sezon 1.3 milyon euro maasa transfer edilen Marek Heinz isimli futbolcu baska bir takima gonderilmek isteniyormus. Herkes futboldan anlamaz, hata yaparsiniz yanlis futbolcuyu transfer edersiniz, yuksek ucret odersiniz. Bu hatalari herkes yapar (dikkat edin yapabilir demiyoruz yapar diyoruz). Problem burada degil.

Iflas Nedir  Borsa Nedir  Hisse Senedi Nedir  Risk Nedir  Libor Nedir  Ikame Etkisi Nedir

Problem, Galatasaray'in bu futbolcuyu su an aldigi ücretin altinda bir maasa baska takimlara gondermeye calismasinda. Heinz da "ben deli miyim daha dusuk ucrete baska takimda futbol oynayayim, kenarda oturur tikir tikir parami alirim" demis. Dogru demis. Heinz rasyonel davraniyor. Galatasaray Heinz'in rasyonel bir karar vererek takimdan ayrilmasini istiyorsa ise mafya'ya outsource (=havale) edip Heinz'a yardimci olmasi gereklidir. Yoksa oyle salak salak "kontratinda alacagin para garanti altinda ama belki bir gerizekalilik yaparsin diye sormak istedik, daha dusuk ucrete baska bir takimda futbol oynar misin?" diye sormasi yoneticilerin ekonomiden anlamadigini gostermektedir. Acaba Galatasaray sampiyonlugunu BDDK Baskani Bilgin'e mi borclu? Read More!

Recep Bilgin Abartmis

BDDK Başkanı Bilgin, iki buçuk yıldır bankalara yeni lisans vermediklerini, bunu sayısı 47’ye düşen bankacılık sektöründeki konsolidasyona katkıda bulunma amacıyla yaptıklarını söyleyerek "Bu bir stratejidir. Satılan bankalarımızın değerli satılmasının tek nedeni, yeni lisans vermememizdir" dedi. (kaynak: Hurriyet)

Iflas Nedir  Borsa Nedir  Hisse Senedi Nedir  Risk Nedir  Libor Nedir  Ikame Etkisi Nedir

Desteksiz atmak diye buna denir. Turkiye'de ekonomi polisi olmadigi icin kimse bu tur sacmaliklarin uzerine gidemiyor tabii ki. Mecburen gorev bize dusuyor. Bilgin'in tezine gore yeni lisans verilmemesi bankalarin degerli satilmasinin tek nedeniymis. Bunu test etmenin yolu kolay. Sube sayisi fazla olmayan ama bankacilik lisansi olan bir bankanin satis fiyatina bakarsaniz bankacilik lisansinin piyasa degerinin en fazla ne kadar oldugunu gorebilirsiniz. Tek bir subesi olan Adabank gecen ay 45 milyon YTL'ye satildi. Bu demektir ki bankacilik lisansinin degeri en fazla 45 milyondur. Simdi Finansbank 7-8 milyar dolar gibi bir rakama satildigi zaman, bu kadar yuksek fiyattan satilmasinin tek nedeni (degeri en fazla 45 milyon YTL olan) bankacilik lisansina sahip olmasi degildir.

BDDK baskanina yalan yere kendisini one cikardigi icin kirmizi kart gosteriyoruz. Read More!

Çernobil Faciası ile ilgili Gercekler

Hatirlar misin bilmem ama zamaninda Çernobil Faciası ve akabinde nükleer kirlilik oldugu zaman konuyla ilgili bakan televizyona cikip milletin gozunun icine baka baka "Cayda radyasyon yoktur, bakin ben nasil iciyorum" demisti. Kaynagini hatirlamiyorum ama sonradan kendisinin de Karadeniz bolgesinde yetisen caylardan icmedigini ogrenmistik.

Aradan 20 yil gecti. Bu surede nükleer enerjinin zararları konusunda nice seminerler dinledik. Hurriyet gazetesinin haberine gore Cernobil'deki nukleer patlama gercekten de kanserde artisa yol acmamis. Benzer bir haberi Ukrayna icin de okudugumu hatirliyorum. Yani o kadar tantana bosunaymis. Nukleer patlama bilimsel arastirmalara gore ulkemizde kanser vakalarinda artis nedeni degilmis.

Iflas Nedir  Borsa Nedir  Hisse Senedi Nedir  Risk Nedir  Libor Nedir  Ikame Etkisi Nedir

Haberde bana kalirsa bundan cok daha onemli bir rakam veriliyor. Sigara icenler veya icenleri savunanlar hep anlatir ya: "bizim arkadasin dedesi gunde iki paket sigarayi 50 yildir iciyor, masallah turp gibi. Kayincosu ise spor yapar, sigara icki icmez ama kanserden gitmis". Maalesef durum oyle degil. Ulkemizde kansere yakalanan vatandslarin %90'i sigara iciyormus. Daha onceki yazilarimizda belirttigimiz gibi ulkemizdeki insanlarin %30'u sigara iciyor. Eger sigara ile kansere yakalanma arasinda iliski olmasaydi bu iki rakam birbirine esit olmaliydi. Haa, kansere yakalananlarin %10'u sigara icmiyormus. Kimse kanserin tek nedeni sigaradir demiyor ki, ama gorunen o ki en onemli nedenlerinden bir tanesi.

Bana kalsa sehirlerin cesitli bolgelerinde insaa edilecek ozel sigara odalari disinda sigara icilmesini yasaklar, yasaga uymayanlari adam oldurmeye tesebbusten hapse atardim. Sigaranin zararlari pratikte nükleer enerjinin zararlarından kat kat daha fazla. Ayrica sigara icenleri saglik sigortasi kapsamindan da cikarirdim. (Uzerinize fazla alinmayin. Benim ailemin yarisi da sigara iciyor bu arada!!!). Sigara icmeyen sorumlu vatandaslarin sigara icen sorumsuz vatandaslarin saglik giderlerini odemeleri bence buyuk adaletsizlik.

Çernobil Faciası ile ilgili hurafeler uyduracagimiza sigara konusunda daha saglikli cozumler uretsek iyi olacak. Read More!

Orhan Gencebay: Yaziklar Olsun!!

Aglatip da gulene yaziklar olsun sozleri size bir sey hatirlatiyor mu ama bana borsada kucuk yatirimciyi kaziklamaya yeltenen eski bir arabeskciyi hatirlatiyor. Hurriyet gazetesinin haberini buradan okuyabilirsiniz.

Yatırım Fonları Nedir?   Altın Fonu Nedir  Komünist Nedir  Komünizm nedir?  Kapitalizm Kapitalist nedir Read More!

2010 ve 2011'de Nereye Yatirim Yapalim?

2010 ve 2011'de nereye yatirim yapalim diye dusunuyorsaniz asagidaki yazimizi okumanizi oneririz.

Uc ay suren dalgalanmanin ardindan dolar bir suredir dususe gecti ve dalgalanma baslamadan onceki seviyelerine dogru dususe devam ediyor. Dalgalanmadan geriye sadece yuksek faizler kaldi. Bir senelik faizler %20 seviyesinin biraz altinda seyrediyor, her ne kadar sene sonu enflasyon beklentisi %11 civarinda olsa onumuzdeki bir sene icerisinde fiyatlardaki ortalama artis %10'un cok altinda kalacaktir. Bu demektir ki bugun faize yatirim yapan birisi %10-15 arasinda reel bir getiri saglayacaktir.

%15'lik reel getiriye Turk piyasalari cok alisiktir, cogu kisi buna burun bile kivirir, oysa daha onceki yazilarimizda da belirttigimiz uzere normal miktarlarda tasarruf yapan bir kisi tasarruflarindan ortalama %10 getiri saglayarak 40 yillik bir sure icerisinde dolar milyoneri olabilir. Size daha carpici bir rakam vereyim: ayda sadece 50 YTL para biriktirirseniz (sigaraya verdiginiz parayi bir kenara koyun mesela) ve bundan senede %15 reel getiri saglarsaniz 40 yil sonunda birikimleriniz bugunun parasiyla tam tamina 1,227,572 YTL degerine ulasir. Inanilmaz geliyor ama dogru. Mesele her sene %15 reel getiri saglayacak bir yatirim araci bulmakta.

Tutumluluk Nedir    Nükleer Enerjinin Zararları    Nükleer Kirlilik    Nükleer Nedir    Fraktallar

Bu problemi cozmenin yolu ise size %15 reel getiri firsatlarini gordugunuz zaman uzerine baliklama atlamaniz. Benim portfoyumun 4900 YTL'si 1 yil vadeli hazine bonolarinda, 1700 YTL'si repoda ve geriye kalana 8700 YTL civarindaki miktar ise cogunlugu banka kagidi olan borsada. En son yaptigim alimlarla portfoyumde AKBNK'in agirligini daha da arttirdim ve 450 Akbank hissesine sahibim. Repoda olan paramin tamamini da en yakin zamanda borsaya kaydirmanin planlarini yapiyorum.

Siz paranizla ne yapiyorsunuz?

Bu konu ile diger alakali bir yazi ise Borsa Nasıl Oynanır? En Sağlam Tüyolar baslikli yazimizdir. Read More!

Fındık sorunu-Fiskobirlik

Tarımsal Üretici Birlikleri Kanunu
Kabul Tarihi: 29.06.2004
Kanun No: 5200

"Merkez birlikleri

MADDE 13. — Birlikler ürün veya ürün grubu bazında ulusal düzeyde merkez birliği şeklinde örgütlenebilir.

Merkez birliği, aynı ürün veya ürün grubunda faaliyet gösteren en az yedi tarımsal üretici birliğinden oluşur. Aynı ürün veya ürün gurubu için birden fazla merkez birliği kurulamaz.

Merkez birliklerinin kuruluşu, tarımsal üretici birliklerinin kuruluşundaki esaslara tabidir.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Merkez birliğinin genel kurulu, üye birliklerinin genel kurullarınca seçilecek birer temsilciden oluşur.

Merkez birliklerinin yönetim ve denetim kurullarının üye sayısı, görevleri ve sorumlulukları tüzüklerinde belirlenir."

Fındık sorununun, Fiskobirlik'in Fiyaskobirlik olmasının nedenini anladınız mı şimdi? Read More!

Şerit Değiştirmek için Doğru Strateji

Araba kullananlar, özellikle İstanbul trafiğinde, bilirler. Yolda giderken sağ ya da sol şeride geçmek durumundaysanız, sinyal verdiğinizde arkadan gelen araç size yol vermemek için elinden geleni yapacaktır. Çünkü motivasyon tamamen diğerlerinin hayatını zorlaştırma üzerine kuruludur. Şerit değiştirmek için doğru strateji önce aracın burnunu o şeride sokmak, sonra keyfin isterse sinyal vermektir. Bu durumda diğerlerine zorluk stratejisi yine geçerlidir. Sinyal verilmemelidir ki arkadan gelen araç kullanıcısının hayatı zorlaşsın. Boru değil, İstanbul’da araç kullanan birisi her an tetikte olmalı, ani frene basma ataklığını gösterebilmelidir. Oysa araçlardaki sinyal lambaları insanların hayatını kolaylaştırmak için konulmuştur. Benzer durum yolun eğimli olduğu bölgelerde, özellikle öndeki kullanıcı bayansa, aracın arkasına mümkün olduğunca yanaşarak öndekinin hayatını zorlaştırmak, aracı kaydırmamak için şoförün paniklemesini sağlamaktır. Yoksa öndeki kişinin İstanbul’da araç kullanma hakkı yoktur. Başka bir örnek, selektör yakma durumlarıdır. Genel geçer trafik kurallarına göre selektör yakmak yol vermek anlamına gelir. Ancak Türkiye’de selektör yakmak “çekil önümden” demektir. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Temel amaç ‘diğer’lerinin hayatını zorlaştırmaktır, diğerlerinden iyi durumda olmak, mümkünse diğerlerinin üzerine basarak tatmin olmaktır. Emniyet şeridini kullanarak diğerlerini aptal yerine koymak, trafiğin kilitlenmesine yol açsa da “önce ben geçeyim, diğerlerinin canı cehenneme” zihniyeti klasik örneklerdir. Bu yazı bir trafik yazısı değil. O yüzden farklı örnekler de verelim. Fenerbahçe 2005 yılında Galatasaray’ı 1-0 yenerek şampiyon olduğunda maçı Nobre’nin golü ile kazanmışlardı. Peki, ikinci yarının ortalarında atılan gol sonrası tribünler hep bir ağızdan hangi tezahüratı bağırdılar, hatırlıyor musunuz: “ibne Cimbom olamazsın şampiyon”. Çünkü önemli olan kendi takımının başarısı değil, diğer takımın başarısızlığıdır.

Sindirella Hikayesi  Tahvil Nedir  Gönüllü Çevreci Kuruluşlar  Çernobil Faciası  Türev Konu Anlatımı

Toplumsal düzenin “herkesin diğerlerini becerme motivasyonu” üzerine kurulu olduğu sistemlere biz ekonomide “enflasyon” diyoruz (bkz. enflasyon nedir). Ne? Enflasyonun hiç böyle bir tanımını duymamış mıydınız? Şimdi duydunuz. Boş verin siz monetaristlerin enflasyon parasal bir olgudur, yani para basılması ile oluşur argümanını. O dediğiniz hiper-enflasyon dönemleri için geçerlidir. Yüksek ve sürdürülen enflasyonun arkasında tek bir faktör vardır: Toplumdaki grupların birbirinin üretimlerinden pay kapma çabası. Türkiye de bunun tipik bir örneğidir. Türk toplumu on yıllardır birbirini becermeye çalıştığı için enflasyon hep yüksek kalmıştır, ama hiç bir zaman da hiper enflasyon olmamıştır. İster bütçe açığı deyin, ister döviz kurları deyin, ister parasal genişleme deyin, isterse maliyet enflasyonu deyin durum değişmez. Bütçe açığı, bir kısım grupların (örneğin 40 yaşında emekli olanlar, bi bok üretmeyip yıllarca sübvanse edilenler) devleti kullanarak diğer grupları becermesinden başka bir şey değildir. Parasal genişleme, ya da kredi genişlemesi, insanların sahip olmadıklarına diğerlerin payının ırzına geçerek, üretimleri ile orantısız bir şekilde sahip olmaya çalışmasıdır. Üreticilerin toplam üretilen gelirden ürettiklerinden fazla pay alma çabasına da maliyet enflasyonu diyoruz. Hangi neden öne sürerseniz sürün yüksek enflasyonun açıklaması bu daireye (insanların birbirini becerme yarışı) girer. Becerilen bazen büyük bir gruptur, bazen toplumun küçük bir kesimidir, bazen de henüz doğmamış nesillerdir.

Bu nedenle, Türkiye’nin en önemli sorunu ne cari açık, ne döviz kuru, ne sıcak para, ne de işsizliktir. Enflasyona çözüm bulunmadan bunların hiç birine çözüm bulunamaz. Bu yüzden, her kim “azıcık enflasyon iyidir” diyorsa biliniz ki o diğerlerini beceren taraftadır ve bu gücün altından (bkz. altın yorumları) kaymasını istemektedir. Kim “enflasyonu düşürmek için katlanılan maliyet”ten şikayet ediyor diğer konuların daha önemli olduğunu öne sürüyorsa “enflasyon lobisi”ndendir, emin olabilirsiniz. Kim “üyelerimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz” diye konuşuyorsa aslında “sizi biraz da biz becermek istiyoruz” demektedir.

Son dönemde tekrar yükselmeye başlayan enflasyonu biraz da bu gözle, yani “varlıklarını diğerlerini becerme kültürü üzerine kurmuş olanların” çırpınışı olarak değerlendirin. Umarım son çırpınışları olur! Bu gruba kimler mi dahil? Ne üretiyorsanız üretin, ürettiğiniz miktar geçen seneye göre değişmemiş ama aldığınız ücret/gelir artmış ise siz de bu gruptasınız, kimseyi suçlamayın. Üretiminiz arttı ama ücretiniz değişmedi ise, yahut üretiminiz değişmedi ama geliriniz azaldı ise becerilenlerdensiniz.

Ha enflasyona çözüm mü nedir? Teknolojik gelişim (productivity) ve üretme hakkının kısıtlanmaması (free entry/exit), devlet/özel herhangi bir kuruma, sınıfa, zümreye özel ayrıcalık tanınmaması, yani kısacası maksimum rekabet ortamı. Read More!

Dolar Ne Olur?

Zeytinyagi ihracati yapan bir firmada calisan bir okuyucumuz Agustos ayinda dolarin ne civarda seyredecegini tespit etmeye calistiklarini belirttikten sonra dolar ne olur diye benim goruslerimi sormus.

Doviz kurunun bir gun, bir hafta veya bir ay sonunda artacagini veya azalacagini (dikkat edin seviyesini demiyoruz) %60 isabet oraniyla tesbit etme becerisine sahip bir kisi dunyanin en zengin kisisi olur. Dunyanin en zengin kisisi Bill Gates olduguna gore doviz kurunun yonunu %60 isabetle dogru tahmin edebilen bir kisi daha anasindan dogmamistir.

Yatırım Fonları Nedir?   Altın Fonu Nedir  Komünist Nedir  Komünizm nedir?  Kapitalizm Kapitalist nedir

Sene basinda yukarida soylediklerimizi soyledikten sonra biz dolar sene sonunda 1.35 YTL olur seklinde tahmin yapmistik. Son iki ay icerisinde ozellikle kur 1.75'e yukseldigi zamanlarda okuyucularimizin "dolar tahminleriniz pek tutacaga benzemiyor" seklindeki alayci yorumlarla da karsilastik. Simdi dolar 1.50'e indi. Goreceginiz uzere dolar son hareketiyle bizi elestiren okuyucularimizi da madara etmis durumda. Ben ise doviz kuru tahminimi degistirme geregi duymadim, su anda duymuyorum cunku 1.50'e de yukseltsem tahminimi sene sonunda dogru cikma olasiligi 1,35 ile ayni. Ne demek istiyoruz? Dolarin nerede olacagini ancak sansli kisiler bilir.

Eee, o kadar doktora yaptik, bir seyden anlamiyor muyuz? Tabii ki hayir. Ihracatcilarimiza tavsiyemiz su: bosuna zamaninizi dolarin yonunu tahmin etmekle harcamayin, tahmin edemezsiniz. Yapmaniz gereken sey su: maliyetlerinizi hesaplayin ve sizin ihracatinizi karli bir sekilde surdurmenizi saglayacak dolar kuru seviyesini belirleyin. Diyelim ki dolar kuru 1.45 ve uzerinde oldugu zaman kar yapiyorsaniz, o zaman yapmaniz gereken sey cok acik. Dolar kuru 1.45'in uzerinde seyrettigi zamanlarda vadeli islemler borsasinda kur riskinizi hedge yapacaksiniz. Boylece dolar dusse de yukselse de kariniz garanti altina alinmis olur.

Hedge yapmazsaniz ne olur? Dolar kuru yukari giderse kariniz daha da artar, dolar kuru duserse eger zarar etmeye baslarsiniz. Dolar kuru uzun sure dusuk seyrederse daha fazla dayanamayip fabrikayi kapatmak zorunda kalabilirsiniz. Bir cok tekstilcinin basina bu geldi mesela. Fabrika'yi bir kere kapattiktan sonra dolar kuru yukselse bile fabrikayi hemen devreye sokmaniz, satis anlasmalari yapmaniz mumkun olmayacagi icin uzun vadeli zarariniz da buyuk olur. Hedge yaparsaniz kafaniz rahat bir sekilde esas isiniz olan zeytinyagi uretimi veya ihracati konularina daha fazla odaklanabilirsiniz.

Not: Dolarin gidisati konusunda en son yazılmış yazılarımızı Dolar Ne Olur sayfasindan okuyabilirsiniz. Ozellikle forex piyasalarina ilgi duyan okuyuculara tavsiye ederim. Read More!

Hindistan Uzerine

Deniz Gokce bugunku yazisinda Hindistan'dan bahsetmis, ben detaylarina girmeyecegim ama yazida verilen uc istatistikten bahsedecegim. Birincisi Hindistan'in somurge altinda oldugu 1900-1950 yillari arasindaki yillik buyume orani %0.8 imis. Bagimsizlik kazanildiktan sonra sosyalist politikalarin uygulandigi 1950-1980 yillari arasindaki yillik buyume orani %3.5 olmus (bu donemde nufus artis orani %2.2 oldugu icin kisi basi reel buyume orani sadece %1.3 olmus). Liberal politikalarin kademeli olarak uygulanmaya basladigi 1980-2006 yillari arasinda ise buyume orani %6'nin uzerinde gerceklesmis. Ozellikle son 3-4 senedir buyume orani %8'e yaklasiyor.

Yatırım Fonları Nedir?   Altın Fonu Nedir  Komünist Nedir  Komünizm nedir?  Kapitalizm Kapitalist nedir

Biz yoksullukla mucadelede en iyi yontemin serbest piyasa ekonomisi prensiplerini acimasiz bir sekilde uygulamak oldugu bu sutunlardan defalarca belirttik. Bu yil Subat ayinda gidip kendi gozlerimle gordugum Hindistan bu konunun dogrulugunu gosteren en iyi orneklerden bir tanesi. Rakamlar da bunu soyluyor zaten. Piyasada olusan fiyatlara mudahale ederek, vergileri carpitarak zenginden alip yoksula veren devlet politikalari amacladiklari sonuclarin (yoksullugun azaltilmasi) aksini ortaya cikariyor. Ironik degil mi?

Yaziyi Hindistan hakkinda bir anekdotla bitireyim. Deniz Gokce yazisinda Indra, Rajiv ve Sonia Gandhi'den bahsediyor. Bu kisilerin inanmayacaksiniz ama Hindistan'in bagimsizligini saglayan Gandhi ile bir kan baglari yok. Secimlerde halki yaniltmak ve oylarini almak icin soyadlarini degistirmisler. Ben de soyadimi Ataturk olarak degistirip secimlere mi girsem acaba? Turk insani bu kadar cahil midir ki? Read More!