Rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Rusya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Akkuyu Nükleer Santrali

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz hafta içinde Medvedev, nükleer santral kurulmasını da kapsayan birçok antlaşmayı imzalamak üzere Türkiye’ye geldi. Bu yazıda Akkuyu’ya kurulucak nükleer santralle ilgili popüler haberlerde pek verilmeyen detaylardan bahsetmeye çalışacağım.


Anlaşmaya göre yapılacak olan santral, Ruslar tarafından işletilecek ve tamamı Rus Atomstroyexport şirketine ait olacak. Şirket dilerse %49 hissesini Türk yatırımcılar dahil olmak üzere başkalarına satabilecek. Santralde 4 tane 1200 Mwe VVER tipi reaktör bulunması planlanıyor. Santralin yapılması karşılığında Türkiye, santral yapılacak alanı temin edecek ve üretilecek elektriğin yarısını 15 yıl boyunca kilowatt saat başına 12.35 cent ödeyerek satın alacak. Nükleer santralin 2016-2019 yılları arasında çalışmaya başlaması bekleniyor. Reaktörlerin ömürleri ise genellikle 40-50 sene arasında oluyor. Projenin tamamının yaklaşık 20 milyar dolarlık bir yatırım olduğu tahmin ediliyor. [1]


Ruslar daha once Hindistan, Çin ve başka ülkelere nükleer santraller yapmış olmalarına rağmen, ilk kez Rusya dışında yaptıkları bir santralin sahibi olacaklarmış. Santralde kullanılması planlanan VVER(batıda PWR olarak biliniyor) tipi reaktörler, çernobil faciasına yol açan reaktörden farklı ve daha güvenli bir teknoloji kullanıyor. Akkuyu, deprem bölgelerine çok uzak olmadığı için yapılacak santralin depreme dayanaklı olarak inşa edilmesi, güvenlik açısından en azından reaktörün tipi kadar önemli.


Nükleer enerji üretilirken karbon bazlı fosil yakıtlar(kömür, doğal gaz) kullanılmıyor, dolayısıyla zararlı karbondioksit gazı çevreye salınmıyor. Fakat nükleer reaktörler çalışırken nükleer atık üretiyorlar. Bu atıkların %95’inin yeniden işlenmesi ve zararsız hale getirilmesi mümkün. Bu konuda elektrik ihtiyacının yaklaşık %75’ini nükleer reaktörlerden sağlayan Fransa lider konumda. Kalan %5’lik nükleer atığın nasıl zararsız hale getirileceği ise tam olarak çözülememiş bir problem. Nükleer santral işleten ülkeler, çevreye ve insanlara zarar vermemesi için bu atıkları yerin yaklaşık yarım kilmotre altına gömüyorlar. Bu problem için gelecekte daha farklı çözümler üretilebilir.


Türkiye petrol ve doğal gaz açısından zengin olmadığı için nükleer enerjiye yatırım yapılması stratejik açıdan önem taşıyor. Türkiye yanlış politikalar sonucu çok fazla doğal gaz ithal ediyor ve bugün itibariyle Türkiye’nin ithal ettiği doğal gazın %60’ı Ruslara ait. Yapılmasının amaçlarından biri Rusya’ya karşı doğal gaz bağımlılığımızı azaltmak olan nükleer santralin, Rusya’ya ihale edilmiş olması eleştiri konusu olabilir diye düşünüyorum. Sinop’a yapılması planlanan nükleer santrali ise büyük bir ihtimalle Güney Kore'li Kepco şirketi yapacak.[2]


Doğal gaz ve kömürden farklı olarak nükleer enerji üretiminde temel maliyet santralin yapılmasında harcanan para. Nükleer enerji üretiminde kullanılan yakıtlar, doğal gaz ve kömüre kıyasla çok daha ucuz. Şu an itibariyle nükleer enerji ile elektrik üretimi diğer teknolojilere kıyasla -karbondioksit salınımına regülasyon getirilmediğinde- aslında çok ucuz değil. MIT’in yaptığı bir araştırmaya göre kilowatt-saat başına elektrik üretim masrafları şu şekilde: Nükleer – 8.4 cent, Kömür – 6.2 cent, Doğal Gaz – 6.5 cent. [3] Tabii, bu rakamlar ABD için hesaplanmış. Doğal kaynakları ithal etmek, teknolojiye sahip olmak gibi faktörlerin bu fiyatları aşağıya ve yukarıya çekebiliceği unutulmamalı. Uzun vadede karbondioksit salınımını azaltmak için getirilen önlemler ve gaz fiyatlarının yükselmesi ile nükleer enerjinin görece daha ucuz olması bekleniyor.


Dünyada şu an nükleer enerjide liderliğe ABD(101.000 MW), Fransa(63.000 MW), ve Japonya(46.000 MW) sahip. Bu ülkelerin hepsi şu an nükleer santral yapmaya devam ediyorlar fakat Asya ülkeleri kadar hızlı değil. Şu anda Çin – 20, Rusya – 9, Kore ve Hindistan ise 6 tane nükleer santral inşa ediyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler için nükleer enerji önemli bir kaynak. Avrupa ülkelerinin bir bölümü ise geçmişte yeni nükleer santraller kurmayacaklarına dair kararlar almışlardı. Fakat İsveç ve İtalya bu kararlarını 2009 yılında değiştirdiler ve yeni nükleer santraller kurmayı planlıyor. 21.yy'da dünya nükleersiz olmayacak gibi gözüküyor. Türkiye de Akkuyu santrali ile biraz geç de olsa -30 civarinda ülke hali hazırda nükleer enerji kullanıyor- nükleer enerji ile tanışmış olacak.


Read More!

Rus Rublesi ve Borsasi Deger Kazanacak

Gectigimiz yaz aylarindan bu yana ara ara Rus ve Hindistan piyasalarina yatirim yaptigimi belirtiyorum. Bugun Rusya hakkinda Bloomberg'de su haberi gorunce bir iki laf edeyim dedim. Bloomberg Rusya'nin parasinin degerini dusurmek ve spekulasyonlari onlemek icin faizleri yarim puan indirerek %9'a cektigini soyluyor. Bu ne demektir soyleyeyim, Rus rublesi ve borsasi (Borsa Yorumları) deger kazanmaya devam edecektir demektir.

Ben Rus borsasina Amerika'da RSX semboluyle islem goren fon vasitasiyla yatirim yapiyorum. Haziran ayinda $22 iken almistim, sonra $18'e kadar da dustu. Bugunlerde ise $31-32 civarinda seyrediyor. Keske super borsaci olsaydim da $22'dan degil, $18'dan alsaydim ama nerede bizde o yetenek.

Altın Yorumları    UNESCO Nedir    Sosyalizm Nedir  Forex Nedir    Fraktallar  Altın Oran Nedir

Rusya'ya neden yatirim yaptim peki? Birincisi petrol fiyatlarinin yukselecegini dusunuyordum, ikincisi de rublenin dolara karsi deger kazanacagini. Iki konuda da hakli ciktim.

Bu yazi Ekonomi Türk sitesinde yayinlanmistir.
Read More!