Müneccimlik konusuna geri dönecek olursak geçen haftaki kriz esnasında yeni blogda gelişmelerle ilgili görüşlerimi okuyucularla sürekli bir biçimde tartıştım. Krizden bir gün önce “Piyasalarda Kumar Havası” başlıklı bir yazıda risklerin çok fazla arttığını ve 1,5 yıl önce gözlemlediğimiz keskin hareketleri piyasalarda yeniden görebileceğimizi belirttim. Buna ister müneccimlik ister kahinlik deyin, tesadüfen doğru çıktı. Ertesi gün ise Trichet’in açıklamalarından sonra borsalar düşüşünü sürdürürken şu yorumu yaptım:
“...kisa vadede risklerin cok arttigini ve Lehman benzeri bir ortamin yasanabilecegini dun soylemistim. Bugun sanki piyasalar beni hakli cikarmak icin hareket ediyor gibiydi. Tekrar soyleyeyim, eninde sonunda oyle ya da boyle bu sorun cozulecek. Amerika batmadiysa Avrupa hic batmaz. Yunanistan'in batmasina izin veremezler, neticede Yunanistan'a borc veren yine diger Avrupa ulkelerinin bankalari. Kredi vererek en azindan paralarinin karsiligini faiziyle birlikte alabiliyorlar. Batmasina izin verirlerse kendi bankalarini yine kendileri kurtarmak zorunda olacaklar. O yuzden kriz senaryolari hic gercekci degil. Avrupa Merkez Bankasi Baskaninin da para basmama konusunda simdi tavir takinmasina aldanmamak gerek, yumurta kapiya dayaninca kopek gibi para basmak zorunda kalacaklardir.”Ne demişim? Köpek gibi para basmak zorunda kalacaklar. Bugün Trichet kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp 1 trilyon dolarlık müdahale yapacaklarını açıkladı. Bir hafta önce yine Ekonomi Türk 2 blogunda bu konuya değinip “...Bu durumda cozum yine basit, Avrupa Merkez Bankasi ne kadar lazimsa (1 trilyon avro ya da dolar tam rakami bilemiyorum) o kadar para basip bu ulkelerin tahvillerini alarak mudahale eder ve problem yine cozulur.” demisim. Müneccim olsam bu kadar isabetli yorum yapamazdım ama piyasalara gerçekçi gözle bakan bir ekonomist olunca oldukça isabetli yorum yapılabiliniyormuş.
Aşırı iyimserlik ve tahminler yazısının yazarı ise “Tahmin yaparken aşırı iyimserlikten etkilenmeyen kişiler sadece depresyonda olanlarmış” şeklinde bir ifade kullanmış; depresyonda olmadığımı temin ederim ama normal bir insan olmadığım da ortada :)
Bu yazıyı yazma sebebim “bakın nasıl müneccim gibi tahmin yapıyorum” demek değil, Ekonomi Türk 2 blogunun reklamını yapmaktır. Blogumuz paralıdır, ücretlerini de arttırmak üzereyiz, sonra bu fiyata giremezsiniz, bu fırsatı kaçırmayın. Daha önce de isabetli çıkan bir çok tahminimiz oldu, bunların müneccimlikle veya kahinlikle bir alakası yok, ya tesadüftü ya da biz de bir miktar bu konuda bir yetenek var, istatistiksel olarak araştırmadım ama yasal olarak risk almak istemediğim için tahminlerimin tesadüfen doğru çıktığını söyleyeyim.
Söylemeyi unuttum. Ekonomi Türk blogundaki yazıları da ya para için yazıyoruz ya da keyfimizden. Yazı yazmak konusunda bir zorunluluğumuz olmadığı gibi, kamu adına da çalışmıyoruz. Kimseyi yazı yazmaya ve okumaya da mecbur etmiyoruz. Bugün belki de blogda şimdiye kadar yazılmış en güzel yazılardan bir tanesini yazdım, "Teknolojik Buluşlar ile Ücretler ve Işsizlik Arasındaki Ilişki" baslikli yazıdaki güzelliği kaç kişi anlar, şükran duyar bilemem. O yazıyı da yazmamızın sebebi Ekonomi Türk kitabının reklamını yapmaktı. Ekonomi öğrenmek istiyorsanız bunu başarmanın en iyi yolu kuru kuru ekonomi teorisi okumak değil (bkz. bilgi nedir), ekonomik kavramları canlı örneklerle anlatan Ekonomi Türk kitabında yayınlanan yazılar gibi yazıları okumaktır. Kitabımızı alın, okuyun, tanıdıklarınıza ve üniversitedeki hocalarınıza tavsiye edin. Etmezseniz facebook sayfanıza gelip sanki bunları yapmak gibi bir sorumluluğunuz veya verilmiş bir sözünüz varmış gibi davranıp sizi taciz edeceğim :)
Not: Yunanistan krizi ile ilgili geçen hafta diğer blogda yayınladığım görüşleri paylaşmamın sebebi artık güncelliğini kaybetmiş olmalarıdır. Güncelliğini kaybetmemiş olan diğer piyasa yorumlarımı (mesela altın fiyatları bundan sonra ne olur gibi) üye olduktan sonra görebilirsiniz.
0 Yorum Var.:
Yorum Gönder