Fatih Altayli'nin Ekonomistlere Yonelik Laflari

Fatih Altaylı ekonomistler hakkında “Ekonomist olmak için @$#%! Şart mıdır?” başlıklı yazısında ağır ifadelerde bulunmuş; eminim bazı ekonomistler onun sözlerini hakaret olarak kabul edip dava bile açabilir. Hatta “Ekonomistler Odası” gibi lobicilik faaliyetlerini yürüten bir organizasyon olsaydı Fatih Altaylı’ya eminim ki haddini bildirirdi. Biz ifade özgürlüğünü desteklediğimiz için Fatih Altaylı’nın sözlerini ifade etmeye çalıştığı düşünceyi göz önüne alarak yorumlayalım. Öncelikle Fatih Altaylı’nın ne dediğine sansürlü bir şekilde bakalım:


“...Ve şimdi ekonomi uzmanları "Dubai nedeniyle ikinci kriz yaşanacak" diyorlar.
Bu ekonomistlerle işimiz çok zor.
Benim anladığım şu.
Nerede önünü görmekten aciz @$#%! var, ekonomist olmuş.
Ekonomik krizden kurtulmanın en kesin yolu ne biliyor musunuz?
Ekonomistlerden kurtulmak.”

Sansür kullanmamızın sebebi şu: bir ifadenin hakaret kabul edilebilmesi için birden fazla kişiye duyuruluyor olması gerekiyormuş. Yani arkadaşınızla konuşurken sarfettiğiniz sözlerin hiç birisi hakaret kategorisine girmiyormuş, ikili konuşmalarda meydan boş. Ancak araya üçüncü veya daha çok sayıda bir kişi girdiği zaman söylediğiniz sözler mahkemede aleyhinize delil olarak kullanılabiliyormuş. Olayın diğer bir yönü de şu. Fatih Altaylı’nın A gazetesinde veya B televizyon istasyonunda söylediği sözleri bizim buradan kaynak göstererek dahi yeniden sizlere duyurmamız da hakaret tanımı içerisine giriyor. Yani ben buradan Fatih Altaylı’nın sözlerini sansürlemeden birden fazla kişiye duyurursam hakarete uğramış ekonomistlerden bir tanesi kalkıp bana da hakaret davası açabiliyormuş. Bu arada hangi kelimelerin hakaret olarak kabul edildiğini burada sıralasam, çeneniz şaşkınlıktan yere düşer ve muhtemelen vereceğiniz cevap da hakaret kapsamına girer. Yine de bir örnek vereyim: bir kişiye komunist (veya sosyal demokrat) demek hakaretmiş.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Bunları neden söylüyorum. Bu çarpıklığın sebebinin şimdiki hükümet olduğunu ve bu çarpıklıkları kullanarak medyayı ve diğer eleştirenleri de onlarca defa susturma politikasını yürüttüğünü belirtmek için söylüyorum bunları.

Neyse Fatih Altaylı’ya dönelim. Altaylı Dubai’nin iflasının ülkemizde yeni bir krizin başlangıcı olacağını belirten ekonomistleri eleştirmiş. Geleceği göremeyen kim varsa ülkemizde ekonomist olmayı seçtiğini belirtmiş. Söylediklerinde doğruluk payı var da, bahsettiği kişilere dünyanın başka hiç bir yerinde ekonomist denmeyeceğini ifade etmemiş. Muhasebeciden bozma, ekonomistten ziyade bürokrat olan, gazetelerdeki köşeleri de bilgilerinden ziyade ahbap-çavuş ilişkilerinden dolayı kapmış olan bu kişilere kendisinin ekonomist demesi bence ya cehaletini gösterir ya da gerçek ekonomistlere hakaret etmek için art niyetini. Biz boş vaktimizde Ekonomi Türk blogunda bu kişileri verileri ve Ekonomi 101 bilgilerini kullanarak yerden yere vuruyoruz zaten. Hatta bununla da yetinmedik milleti aydınlatmak için aylarca üzerinde uğraşıp bir kitap da basıyoruz. Sırf ak koyun kara koyun belli olsun diye. Fatih Altaylı’nın iyi ekonomistler konusunda bu kadar duyarlı olmasını görmek sevindirici, umarım iki ay sonra bizim kitabımızı da okuyucularına ve izleyenlerine aynı şevkle duyurur.

Dubai konusuna geri dönecek olursak. Elin ekonomiden, finanstan anlamayan Arab’ı risk almasını bilmeyerek bu zenginlik ortamında iflas ediyor diye dünya ekonomisi krize girmez. Üç beş tane kredi açan Avrupa bankası biraz zarar yazar, o olur. Asıl problem Amerika’daki “Kara Cuma” denilen Şükran Günü’nden sonraki Cuma gününde perakende satışların geçen seneye göre yüzde 1 gerilemesi olmuş. Noel’e kadar geçen yaklaşık bu bir ayda Amerikalı perakendeciler senelik satışlarının %30-40’ını yaparlar. O yüzden bu dönemdeki perakende satışların %2-3 artmak yerine %1 düşmesi piyasalar açısından (Dubai’nin değil iflası) Dubai’ye göktaşı çarpıp yoketmesinden bile daha önemli bir haberdir. Ama bizdeki teknik analiz falcıları ve kendilerine ekonomist süsü veren üçkağıtçılar borsada (tamamen başka nedenlerden) olabilecek düşüşleri de Dubai’ye atfederler şimdi. Dubai krizi olsa olsa Çin’e petrol ve altın almak için fırsat olur, başka bir şey olmaz.

8 Yorum Var.:

SEİL dedi ki...

Bu ülkede mesela ekonomistlerin durumundan daha acı bir tablo Türkiye'nin ekonomisine yön veren en büyük iki Holdinginden birinin başında bulunan bayanın geçenlerde bir beyanını okumuştum. Borsaların yükselmesi ekonominin iyi olduğunu göstermez.

Dünyada yaşanılan krizin ne olduğunu bir türlü anlamamakta ısrar ediyorlar. 2007 yılından borsa 58000 seviyelerindeyken grubun en büyük sermaye kuruluşu AKBANK'ın Piyasa degeri 31,500 milyar 2009 mart ayında ise 9,840 milyar gerilemişti. 21,660 milyar Varlık gerilemesi yaşamışken Borsanın yükselişinde bu kaybettiği varlığın 18,660 milyarı geri aldıklarını unutup piyasa degerinin 28,500 milyara ualştığını gözden kacırıyor.

Dünyadaki kriz denilen ve tüketicilerin güvenini kaybettiren varlıkların düşerek fakirleşmesi ekonomistlerin ve analizlerin atladığı bir nokta gelinen noktada bu varlıkların degerinin artması bir balonu işaret etmez. Etmediğinin örneği Fed güçlü bir şekilde hala düşük faiz politkasına devam edeceğim demesi Dünyanın sorunu varlık degerlerinin aşırı şişmesi değil hala Krizde varlık degerlerini kaybeden bireylerin özgüvenlerini kazandıracak yeterli varlık degerlerine ulaşılmadığını en son anlattığınız perakende satış verilerinden anlayabiliriz.

Ben hala bu ülkede Borsaya kote olmuş Holdinglerin kriz kriz çıgırtkanlığı yapmasına bir türlü hazmedemiyorum.

Diger büyük holdinginte Herifin biri krizde 1 ytl gerileyen Holding hisselerinden 3,80 fiyata yükseldiğinde 15 milyon lot satıp 15 milyon tl varlık parası elde edeceğine 57 milyon degere payını elden çıkarıyor .

Bu herifede sorsak aynı cevabı alırız. Ekonomi iyi değil ekonomi dediği aslında ürettiklerini fazla satamaması borsada ekstradan 42 milyon ytl para kazanıyorsan zamanla bu özgüven varlık degerlerinin yükselmesiyle bireylerin tüketime yönlendirecek ama bunun içinde yapılması gereken nokta her fırsatta kalkıp varlık fiyatların aşırı şişti söylevlerini bırakmak gerekliliği

syzer dedi ki...

kendisi önce lose-loose arasındaki farkı öğrensin.Yazdığı hareketler,fatih altaylının seviyesini gösterir.Zamanında kendisinin ruhat mengi'ye ettiği laf unutulmamıştır.Madem ekonomistlere güvenmiyor,kendi gazetesindeki ekonomistleri ve borsacıları kovsun.Yiğit Bulut'a neden bu kadar çok güveniyor?... 1 sene önce yazdık diye palavra sıkmış,gazeteden arattım hiç söylediği gibi bir haber yazılmamış.

by-elestirmen dedi ki...

altaylınınki tam bir blog yazısı olmuş

blog yazmaktan aciz adamların ulusal medyada söz sahibi olması asıl incelenecek mevzu

Cuneyt Kazokoglu dedi ki...

Her sey aklima gelirdi de bu blogda fatih altayli gibi bir gerizekali hakkinda bu kadar yazi okuyacagim aklima gelmezdi.

faltayli balon egosu ile her seyi bilir, her seyi önce o yazmistir, her konuda uzmandir.

herifin hayati sallama üzerine kurulu. isterseniz her yazisinda kallavi bir hata bulursunuz.

Ha bir de takmistir, sürekli "bunu ben daha önce demistim/Türkiye'de ilk ben demistim" der durur.

Ekonomi olayina gelince, yigit bulut'a ekonomist deyip basköseye oturtan adamdan ne beklenir Allah askina?

kurmay dedi ki...

From: Fatih Altayli [mailto:fatihaltayli@kanal1.com.tr]
Sent: Friday, August 08, 2008 5:20 PM
To: kurmay
Subject: Re: ne zaman adam oluruz?!?

Ben Sabah gazetesinin başındayken sözünü ettiğiniz kişinin azetedeki köşesini sözünü ettiğiniz mahkeme kararı açıklandığı gün kesmiştim.

Ancak Habertürk internet sitesini ben yönetmiyorum.

Orada sadece yazı yazıyorum.


On Aug 8, 2008, at 3:23 PM, kurmay wrote:

Şahsi birikimlerini devalüasyon yapmadan 3 gün önce TL’den dövize çevirip, şahsi menfaat elde eden ve bundan hüküm giymiş eski Merkez Bankası başkanlarını “Ekonomi Danışmanımız” diye televizyonlarda konuşturmaktan vazgeçtiğimiz zaman….

Saygılar…
kurmay

6 ay sonra...

Sn. Altaylı;

Gazi Erçel şahsi birikimlerini devalüasyon yapmadan 3 gün önce TL’den dövize çevirip, şahsi menfaat elde eden ve bundan hüküm giymiş bir kişi...

Yaklaşık 6 ay önce, kendisini HaberTurk TV'de ekonomi danışmanı olarak konuşurken görünce,

Size;

"Ne zaman adam oluruz" başlığıyla aşağıdaki maili gönderdim...

“Şahsi birikimlerini devalüasyon yapmadan 3 gün önce TL’den dövize çevirip, şahsi menfaat elde eden ve bundan hüküm giymiş eski Merkez Bankası başkanlarını “Ekonomi Danışmanımız” diye televizyonlarda konuşturmaktan vazgeçtiğimiz zaman….”

Siz de bana yanıt olarak aşağıdaki maili gönderdiniz...

“Ben Sabah gazetesinin başındayken sözünü ettiğiniz kişinin azetedeki köşesini sözünü ettiğiniz mahkeme kararı açıklandığı gün kesmiştim.

Ancak Habertürk internet sitesini ben yönetmiyorum.

Orada sadece yazı yazıyorum. “

Geçen gün sizin genel yayın yönetmeni olduğunuz HaberTurk gazetesini aldığımda, Ekonomi ekinde Gazi Erçel'in köşe yazısını gördüm...

Şimdi size tekrar sormak istiyorum, "Ne zaman adam oluruz?"

Saygılar,
kurmay

cevap yok...

I.Cüneyt az bile yazmış...
Fatih Altaylı'dan adam olmaz...

kurmay dedi ki...

Ekonomix,
Hükümet de kim oluyormuş, bak bu ülkede aslan gibi yargıçlar var...
aç ağzını yum gözünü hiç korkma... o taraftan, bu tarafa atış serbest...

YARGITAY Hukuk Genel Kurulu, 20'ye karşı 23 oyla Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu bünyesinde Azınlık Raporu'nu hazırlayan Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve Prof. Dr. Baskın Oran için ağır ifadeler kullanan Servet Kabaklı'ya verilen tazminat cezasını bozdu. Kurul, 'Çanağına yal konulunca ve etli kemik vaadini duyunca yaltaklanan, kuyruk sallayan kanişler, şapşal, salak, hain, zavallı, ihanetlere asla ve kata açıkça yeltenemeyecek olan zavallılar' gibi sözleri eleştiri sayarken, karar almakta zorlandı. 20 Yargıtay üyesinin bu sözlerin eleştiri olamayacağına ilişkin görüşüne karşılık, 23 üye bu sözleri eleştiri kapsamında buldu.

http://www.porttakal.com/haber-kanis-demek-hakaret-degilmis-371675.html

Tufan Cömert dedi ki...

Keşke Altaylı dediğiniz gibi muhasebeciden bozma çakma ekonomistleri kastetseydi. O zaman yerden göğe kadar haklı derdik. Ama benim anladığım bu değil: Altaylı her zamanki terbiyesizliği ile tüm camiaya hakaret ediyor.

Siz yıllar boyu okursunuz, araştırırsınız, kafa yorarsınız, sonra "herşeyi en iyi bilen" biri çıkıp köşesinde sizin ait olduğunuz meslek grubuna salak der. Beklersiniz ki bu tavır eleştirilecek. Tam tersine herkes birbirinin kuyusunu kazar, "beni kastetmiyor, şunu kastediyor o" diye üzerine alınmaz. Aynı Aziz Nesin'in bu ülkenin %60'ı salak demesi gibi...

Bu tavrın neresini alkışlıyoruz bilemiyorum...

Blog Sahibi dedi ki...

Turkiye'de dogru durust, tarafsiz yorum yapan kac tane kose yazari/yorumcu var Allah askina?

Bizim burada kendi vaktimizden harcayip yanlisini duzeltmedigimiz kac tane kose yazari ekonomist var?

Yazdigimiz kitabin bile yarisi bunun uzerine. Ulkede dogru durust ekonomist yok, halk hurafelerde gazete koselerinden kandiriliyor, borsada carpiliyor kimin umurunda.

Fatih Altayli ters kursun misali yanlislikla da olsa dogru hedefi vurmussa biz de vurmus deriz. Nitekim dedik. Fatih Altayli'nin ne mal oldugunu bilen biliyor zaten, bizim alkisladigimiz Fatih Altayli degil, sozleridir. Benzer sozleri biz burada 4 yildir soyluyoruz.

Ama yazida ustu biraz kapali olarak bahsettigimiz ikinci bir konu daha var, haftalardir bahsettigimiz. Fatih Altayli uzerine yazi yazilmasinin nedeni de odur. Asil onemli konu odur, herkes es gecmis.