ABD dış ticaret hacminde Çin’in payı %14, en büyük pay %16.5 ile Kanada’da. Yani ticari anlamda ABD Kanada ile Çin’den daha fazla içli dışlı. Ancak ticaret dengesinde işler biraz karışık. ABD’nin 2009 itibariyle dış ticaret açığı 500 milyar düzeyinde. Bunun 227 milyar USD’lik kısmı Çin ile olan ilişkilerden kaynaklanıyor. Yani Çin tek başına ABD dış ticaret açığının %45’ini oluşturuyor. Son dönemde hepinizin bildiği gibi ABD’den Çin’e Yuanı revelue etmesi şeklinde ciddi bir baskı var. Ee dış ticaret verileri bu şekilde olan bir ülke ticaret açığını azaltmak için böyle bir istekte bulunması kadar doğal bir şey olamaz.
Çin’deki işçilik maliyetlerindeki ucuzluk kalite yönünden olmasa da fiyat yönünden Çin’e inanılmaz bir rekabet avantajı sağlıyor. Diğer hiç bir ülke Çin ile fiyat konusunda rekabet edemiyor. ABD Çin hariç diğer ülkelerin hepsiyle dış ticaretini bir dengede götürüyor. Örneğin Almanya, Japonya gibi ülkeler de dış ticaret fazlası veren ülkelerdir ancak ABD ticaret açığındaki payları %10’un altındadır (Japonya %9, Almanya %5).
Çin’in yürüttüğü sabit kur politikası nedeniyle ABD ile Çin arasında dönem dönem bu tip tartışmalar yaşanabilmektedir. Özellikle son dönemde USD’deki değer artışı nedeniyle bu tartısmalar daha da alevlenmiş durumda. Yani bundan 6 ay önce USD değersizken ABD’den böyle bir talep gelmiyordu ama son dönemde hem USD’de hem de emtialardaki değer artışları ABD’yi zor durumda bıraktı. ABD kendi açısından bu isteginde haklı gözüküyor aslında.
Gelelim isin Çin kısmına; Çin neden parasını revelue etmeye karşı çıkıyor? Öncelikle şunu belirtelim Çin Dünyanın en büyük ihracatçısı. Hal böyle olunca da parayı revelue etmek Çin’in işine gelmiyor. Çin’in parasını USD’ye karşı revelue etmesi Çin’in enflasyonun görece olarak ABD’ye göre daha düşük kalacağına işaret eder. Ayrıca Çin’deki üreticilerin gelirlerinin nominal olarak düşmesine neden olur. Peki nominal olarak düşen gelirler reel anlamda da düşer mi? Çin hükümetine göre evet, bana göre hayır. Paradaki revelüasyon Çin'deki üreticilerin alım gücünü olumlu etkileyeceğinden reel anlamda bir düşüşe sebep olacağını düşünmüyorum.
Biz reel geliri bulurken nominal ile enflasyon arasındaki ilişkiye bakarız. O zaman basit bir matematik denklemiyle buradan şu sonucu çıkartabiliriz; eğer enflasyondaki düşüş nominal gelirlerdeki düşüşten daha fazla olursa Çin’deki üretici reel anlamda bir gelir artışı elde eder tersi olursa reel olarak da gelirlerde azalma olur. Bunu net olarak ölçebilmek bizdeki verilerle pek mümkün değil. Revelüasyonun oranı, ABD tüketici ve Çin’deki üreticilerin davranışları vs. gibi bir çok paremetreye aynı anda bakmak gerekli. Çin’in en büyük endişesi revelüasyonun büyümeye olumsuz yönde etki yapacağını düşünmesi. Çin’deki bazı yetkililer revelüasyonun ülkeyi iflasa sürükleyeceğini bile söylemekteler.
Revelüasyon sonrası ABD’nin arzusu ise dış ticaret açığını bir miktar düşürebilmek. Ancak burada bazı soru işaretleri karşımıza çıkıyor. ABD gibi tüketimi çok seven toplumlarda acaba bu gibi politikalar enflasyonu körükler mi?
Evet USD’nin Çin Yuan’ına karşı develue olması ithal fiyatları yukarı çekeceğinden ithalatta bir azalma yaratması beklenir. Ancak bu durum ABD’deki fiyatlarda artışa neden olmaz mı? Yani önümüzdeki dönemde ABD’de yeni bir enflasyon tehditi oluşabilir mi? Hemen kendi fikrimi söyleyim ben bu ihtimali zayıf görüyorum. Evet ithal fiyatlardaki artış bir miktar enflasyon yaratacaktır ama bunun tehdit boyutlarına ulaşmasını beklemiyorum.
ABD ile Çin arasında yaşanan para savaşının kısa bir makro özeti yukarıdaki gibidir. Peki olaya piyasalar açısından açıklamak gerekirse. Biliyorsunuz piyasalar bu tip durumları abartmayı çok sever ve sürü psikolojisi içerisinde hareket eder. Şimdi piyasada oluşacak belklentileri özetlersek; Çin’in revelüasyonu ABD’de enflasyonda artış beklentilerini güçlendireceğinden ABD tahvillerine olan talep azalır (hatta satış baskýsý bile oluşturabilir olayın boyutuna göre), Çin’de ise enflasyonda düşüş beklentisi nedeniyle tahvillere alım gelir. Nominal gelirlerde düşüş yaþanacağı beklentisiyle de (piyasa genelde reel getirideki deðiþimi dikkate almaz) borsalara satış getirir. Zaten Çin borsasi bu revelüasyon tartışmalarının başladığı günden bugüne yaklaşık %25 değer kaybetmiþtir (Borsalar beklentiyi alır gerçeði satar). Eðer Çin’deki üreticiler nominal getirideki düşüşe ragmen reel bir büyüme (satın alma gücünde bir artış) yaþarsa da piyasalar aaa çok satmışız hadi geri alalım der analistler de buna düzeltme hareketi olarak açıklar.
REKLAM: Ekonomi Turk 2 bloguna üye olun.
0 Yorum Var.:
Yorum Gönder