Neo

'Emlak Vergisi' yazisindan sonra Ekonomix'i elestirmek artik farz oldu.

Devlet arabada, sigarada, içkide hep bunu yapiyor. Arabayi alırken, satarken, içine benzin koyarken canimiza okuyor. Kullanmasaniz, üzerinden gelir etmeseniz bile 'deli dumrul' vergilerini ödemek zorunda kaliyorsunuz. Bu tür vergilere bindirmek devletin topladigi vergi hasilatini artirmiyor, bir noktadan sonra belki de düsürüyor.

'Sigarada (bkz. sigara yasagi), otomobil, benzin ve içkide' denizin bittiginin farkinda olan vergicilerimiz anlaşılan şimdi de vatandaşın emlagina göz dikmis durumda. Ekonomix gibi serbet piyasa yanlisi bildigimiz arkadaslarin bu zihniyeti savunmalarina isyan etmemek mümkün degil. Ekonomix, tamam anladik, siyaseten liberal falan degilsin. Belkide neo-fasizan CHP cizgisine sempatiyle bakiyorsun. Icinde bulundugun ruh halini paylasan etrafta pek cok arkadasimiz var. Ne sana ne de onlara laf yetistirmek mümkün degil. Ama 'serbest piyasa yanlisi' görünüpte 'neo-sosyalist ve hatta 'neo-komünist' egilimler göstemek.. Ben buna 'yetti gari' diyorum.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Türkiye'de gereginden fazla konut arzi falan yok. Ülkemizde nufus artisi gelismis ülkelerle karsilastirildiginda hala yüksek. Genis aileden cekidek aileye geciyoruz. Bilmem farkinda misin, artik bir evin içinde üç nesil birlikte yaşamiyor. Piyasa deyimiyle eğer arz gerçekten yüksek olsaydi fiyatlar ortalama vatandasin gelirleriyle karsilastirildiginda makul olurdu. Çekirdek aileler daha alt katmanlara yayilirdi.

Ayrica bu yöntemle gelirden degil servetten vergi aliniyor. Tamam, menkul kıymetlerde oldugu gibi (kiraya vermekten dolayi olusan)gelirlerinden, alim satim arasindaki farktan kazanç vergisi al.. Ama durdugu yerde servetten vergi almak ne demek ya. Stalin mezarindan hortlayip gelse itiraz edecek, sen bunu makul karsiliyorsun.

Sosyal demokrat arkadisimiz Dr. Jekyll bile emlağa yatirilan paranin bir çesit tasarruf oldugunu hatirlatarak, vatandasin tasarruflarinin vergilendirilmesini sakincali buluyor. Tasarruf da harcama kadar önemlidir. Aslinda bildigin gibi tasarruflar gelecekteki harcamalardir. Konuta yatirim yapanlar kiracisina tasarruflarini kullandirir. Eger bu tür bir mekanizma olmasaydi, kendi evimiz olana kadar çadirda veya dedemizin/anneannemizin evinde yasamak zorunda kalirdik. Hayatimizin belki 20-30 senesi muhtemelen bu sekilde gecer ve konuta talep düsük olurdu. Lütfen şu 'neo-keynesyen'lige de bir son ver.

Son bir not: Neo fasist, komunist ve keynesyen olabilirsin ama bütün bunlarin yanisira elestirileri kaldirabilmen de güzel.

7 Yorum Var.:

Blog Sahibi dedi ki...

Elestirileri kaldirabiliyorsun deyip iyi siralamissin, eline saglik :) Once yan elestirilere bir cevap yazayim, sonra ana konuya.

Benden ne CHP'ye ne de AKP'ye oy cikar. CHP yanlisi oldugumu dusunmeni muhtemelen turbana karsi olmamdan dolayi dusunuyorsun. Soyle soyleyeyim, AKP turbanla birlikte escinsellerin birbirleriyle evlenmelerini serbest biraksin ve diger evli ciftlerle esit haklar versin, turbana karsi falan cikmam. Adamlarin niyeti ozgurluk falan degil ki. Erdogan kendisi hapiste 10 ay yatti dusunce ozgurlugu olmamasindan, buna ragmen ifade ozgurlugunu sinirlayan kanunlar aynen yerinde duruyor. Perhizdeki adam lahana tursusu yer mi?

Neo-keynesyen oldugumu devlet harcamalarinin ekonomik buyumeyi kisa vadede arttiracagini soyledigim icin dusunuyor olabilirsin. Ne yapayim arttirmiyor mu diyeyim, rakamlar arttirdigini gosteriyor, iste Amerika'ya bak. Problem kisa vadede buyume artiyor da uzun vadede ne olacak sorusu. Onun bedeli de gelecekte odenecek.

Ben kac senedir burada devletin butce fazlasi vermesi gerektigini soylemiyor muyum? Bunun keynesyenlikle ne alakasi var?

Konut konusuna gelecek olursak. Once rakamlara bakalim. Turkiye'de konut sahipligi orani Amerika'nin bile uzerinde bir rakam. O yuzden simdi bir konut eksikligi var demek dogru olmaz. Gelecekte talep cok olacak diyorsun. (Turkiye'ni nufus artis hizi oldukca yavasladi ve %1,4'e dustu, o yuzden bu iddian cok saglam temellere basmiyor ama diyelim ki dogru) Varsin olsun. Bu konut insaasini tesvik etmemizi gerektirmez. Tesvik nereden cikti?

Turkiye'de herkes biliyor ki serbest meslek sahibi olan bir suru zengin asgari ucretliden daha az vergi veriyor. Yani gelir miktari arttikca vergi sistemimiz regressive bir hal aliyor (bordrolu calisanlar icin bu durum soz konusu degil). Olmasi gereken gelir vergisi oranlarini abuk seviyelerden asagilara cekmek ve bir yandan kayitdisini azaltarak diger yandan da emlak vergisi gibi az vergilendirilen alanlardan vergi alarak vergi sistemi reformlarini gerceklestirebiliriz.

Evlerden neden vergi aliyoruz peki? Bu gercekten servet uzerinden alinan bir vergi midir? Devletin evlere getirdigi bir suru hizmet (guvenlik, egitim ve altyapi yatirimlari) var. Verilen vergi bu hizmetlerin bir bedeli. Simdi gelir vergisi ve KDV gibi indirekt vergilerle bu hizmetler finanse ediliyor. Yoksa ben bankadaki paranizdan %2 vergi vereceksiniz falan demiyorum (ona da deposit insurance seklinde vergi veriyoruz o ayri hikaye)

Ote taraftan devletin harcamalari cok yuksek, devlet verimsiz ve hic vermemesi gereken alanlarda yarim yamalak hizmet vererek vergileri carcur ediyor. Buna da degindik. Ama bu vergi sisteminin reform edilmemesi icin bir bahane olamaz.

by-elestirmen dedi ki...

bu yazıdan sonra ekonomixin yerinde olsam ahmetin profluğunu hemen elinden alır. çünkü;

yazıda konut arzı fazlalığı olmadığı iddia ediliyor oysa arz miktarının tespitini yaparken alım gücünü de dikkate almak gerekli.İlk bakışta ihtiyaçtan yola çıkarak arzın fazla olmadığı tespitini yapmak doğru gibi gözükebilir ancak dikkate almamız gereken alım gücüne dayalı konut arzının miktarı.Halkın büyük çoğunluğu geçinmekten acizken ihtiyacın altında bile konut üretilmesi eğer onları alacak güce sahip insan yoksa arz fazlasına girer.
bu ayrıntıyı kaçırmak tespiti de yanlış yapmamıza yol açar.

Hüseyin MEÇO dedi ki...

borçlanmalarımızı para kazanmaya yönelik yapmıyoruz.dediğiniz gibi ve bende herzaman söylerim.üç kuşak aynı adreste oturmuyoruz.tasarruflar ise hep ölü yatırım oluyor.ev yada daire yazlık araba.borsayı a yada b fonlarını v.s hiç bilmiyoruz.anlatılmıyorda.yaşlılarımız,özürlülerimiz,çocuklarımız hep yük.hastalıklarda.siyaset herşeyin önünde ise vatandaşını eğitecek ticari kimlik kazandıracak sonra uluslararası araneda sahip çıkacak vergisini alacak.

43 milyon dolayında oy kullanan vatandaş var.2 milyon vergi mükellefi.birde artan nüfus var.
bu ortamda dolaylı vergiler artarak sürecektir.
saygılar.

Unknown dedi ki...

resmi istatistiklere göre türkiye'de yaklaşık 15,1 milyon konut varmis.

Ve bir de vatan toprakları üzerinde310 bin lojman bulunmaktaymis. (belki bu konuyada sonradan deginilir...)

Bunlarda oturanların yuzde 68'i ev sahibi, yuzde 24'u kiracı.

Bu durumda ekonomix'in iddiasında haklılık payı var. Iyı gelir sahibi pek cok kisi, kayıtdısılık sayesinde gelir vergisi vermiyor.

Ote yandan gelirini gizleyebilirsin ama harcamanı gizleyemezsin.

Bu sayedede kamu idaresi otomobil ve emlak vergisi yoluyla, kazançtan alamadigi verginin pesine düsüyor.

Peki bu adaletli mi?

Adamakıllı bir vergi toplama/denetleme ve harcama reformu yapılmadıgı muddetce, kotunun iyisi bu sistem devam etmek durumunda.

Ayrıca brüt 200 m2’yi geçmeyen tek konuta sahip emekliler, işsizler, ev hanımları ve özürlüler, emlak vergisinden muaftırlar, yani ödemezler.

Eh bu kadar sosyal devlet de olsun artık...

ekşi iktisat dedi ki...

sahsen emlakta devletin konutlara verdigi hizmetin bedeli olacak kadar bir vergiye itirazim olmaz. vergi gibi gereksiz subvansiyon da zararli. ama onun otesinde, emlaktan kolay ve verimli vergi toplanir tezi uzun vadede gecerli degil.

sigara, icki, benzin vb. tuketim vergileri konusunda ise hassas degilim. ozellikle, vergi gelirlerini arttirmada gecici bir cozum olarak, talebin esnek olmadigi bu gibi tuketim mallarini vergilendirmek en kolayi. ama onun da bir siniri oldugu, kalici cozum icin kayitdisi gelirleri kayit altina almanin gerektigi acik.

Blog Sahibi dedi ki...

Kafanizdaki %2'lik emlak vergisinin yuksek olup olmadigi konusundaki soru isaretlerine aciklik getireyim. Bir ekonomideki gayrimenkullerin degeri ilginc bir sekilde ulkenin GSYH'nin 1,5 kati civarinda seyrediyor. Gayrimenkullerden %2 civarinda emlak vergisi alinmasi demek, GSYH'nin %3'u kadar vergi alinmasi demek. Turkiye gibi devlet harcamalarinin GSYH'nin %30'una ulastigi bir ulkede bunun 3 puaninin gayrimenkullerden gelmesi bence fazla degil az bile. Dusunsenize devletin lokal olarak verdigi hizmetlerin maliyeti %3'den az midir fazla midir? Bu konuyu arastirmadim ama bence %3'un cok cok uzerindedir.

Dr jekyll,

Emlaktan vergileri neden uzun vadede kolay ve verimli degildir, bir acar misin? Daha iyi bir vergi toplama mekanizmasi ne olabilir?

Unknown dedi ki...

Hüseyin bey yorumunda "43 milyon seçmene karşılık 2 milyon vergi mükellefi olduğu"ndan bahsetmiş.

Bu vergi mükellefi sayısı konusunda kamuoyunda yaygın bir yanlış anlaşılma var.

Bizdeki ücretliler (-ki yaklaşık 9 milyon) gelir vergisi ödedikleri halde (stopaj şeklinde), beyannameye dayalı gelir vergisi mükellefi olmadıklarından, sanki vergi mükellefi değişmil gibi görünür.

Yani gerçekte vergi mükellefi sayısı göründüğünden daha fazladır.

2009 yılı verilerine göre;

Gelir Vergisi Mükellefi: 1,7 milyon
Emlak Vergisi Mükellefi: 850 bin
Kurumlar Ver. Mükellefi: 640 bin
KDV Mükellefi : 2,2 milyon
Ücretli - SSK kapsamı : 8,9 milyon