Tuketici Haklari ve Kapitalizm

4077 Sayili Tuketicinin Korunmasi Hakkinda Kanun ile ulkemizde tuketici haklari korunma altina alinmistir. Kanun yapmak o kadar zor degil ama, herkes kanun yapabilir. Burada kritik olan kanunlarin uygulanmasi, tuketicinin haklarinin gercekten korunmasi, yasal sureclerin tikir tikir isliyor olmasidir. Iste bu yuzden verimli isleyen bir hukuk sistemi serbest piyasa ekonomisinin vazgecilmez kosuludur.

Ulkemizdeki ekonomi cahilleri liberalizmi, serbest piyasa ekonomisini, ve kapitalizmi herkesin istedigi gibi at kosturdugu, vahsi bati kivaminda bir sistem olarak algiliyorlar. Alakasi yok. Kapitalizmi kapitalizm yapan altyapisi, kanunlari, kurallaridir. Haa bu kurallar dahilinde serbest piyasada rekabet edebildigin kadar rekabet ediyorsun, yetenekleri olmayanlar islerini ve sirketlerini kaybederken, basarili modelleri olanlar ve caliskanlar yenilikler yaratarak zenginlesiyor ve refaha ulasiyor. Kapitalizm sayesinde gelismemis ulkelerde 15 kurusa sac kesen berberler dahi, 15 dolara sac kesmeye basliyorlar. (Amerika'daki berberlerin kazanci neden daha yuksek zannediyorsunuz, cok super sac kestikleri icin mi?)

Amerikan kapitalizminin basarili olmasinin baska bir sebebi ise tuketici haklarinin hem kanunlar ile hem de sirketler tarafindan korunuyor olmasi. Yanlis okumadiniz, sirketler tuketici haklarini koruyor. Amerika'da tuketici haklarini korumak rekabetin diger bir boyutu olarak karsimiza cikiyor. Gecenlerde bir arkadas Nordstrom isimli "Boyner" turu bir magazadan 6 ay once aldigi ayakkabilari yenisiyle degistirmis. Ne soyledin de 6 ay giydigin ayakkabiyi adamlar yenisiyle degistirdiler diye sordum. Cevabi "ayakkabilarimi degistirmek istiyorum dedim, degistirdiler" oldu. Burada sirketler cogu zaman musterilerle tartismak ve onlari kirmak yerine onlarla anlasarak problemi buyumeden tatliya baglamanin cok daha ucuz oldugunu kesfetmisler. Zaten is mahkemeye uzadigi zaman cogu zaman sirketlerin cok buyuk bedeller odedigini gazetelerden de okuyorsunuz. Mesela bundan bir 10 sene kadar once McDonalds'da birisi yeni aldigi kahveyi uzerine dokerek kendini yakmis ve bundan da McDonalds'i suclamisti. Is mahkemeye gittiginde $3 milyon gibi bir rakami tazminat olarak kazanmisti. Buradaki avukat ucretlerini vs. dusundugunuzde sirket olarak uygulayabileceginiz en iyi politika musteri memnuniyeti olarak karsiniza cikiyor.

Musteriler de sirketlerin bu yaklasimlarina olumlu yaklasiyorlar. Mesela alisverise gittiginizde bir mali alayim mi, ya kucuk gelirse ya da sonradan fikrimi degistirirsem, ya da evdekiler bir laf ederse vs. seklinde kaygilariniz var ise Turkiye'de bu mali almazsiniz. Bes dakika once satin aldiginiz mali iade etmek isteseniz satici size binbir gucluk cikarir cunku, her tarafa "satilan mal geri alinmaz" yazilari yazilmistir. Amerika'da ise mali alirsiniz, begenmezseniz geri getirirsiniz. Hatta bu yuzden bir suru insan cok begenmedigi mallari bile "sonra gelir degistiririm" mantigiyla satin alip ya unuttugundan ya da usendiginden degistirmeden bir kenara atip unutuyor.

Turkiye'deki insanlarin icgudusel yaklasimi ya baskalarini kaziklamak ya da kaziklanmamak oldugu icin ise ekonomik faaliyetler cok verimli yapilamiyor. Ben de bu tur kaziklama, kaziklanma luzumsuzluklariyle ugrasmamak icin bu hafta yazilarima son veriyorum. Gitmeden sizlerden Ekonomi Turk blogu ve benimle ilgili begendiginiz begenmediginiz ne varsa eteginizdeki taslari dokmenizi bekliyorum. Istediginiz kadar acimasiz olabilirsiniz, ben oyle kolay kolay gucenmem.

Borsa Nasıl Oynanır  inovasyon nedir    Borsa Yorumları    Petrol Fiyatları    Bilgisayar Nedir

10 Yorum Var.:

night dedi ki...

Emekleriniz ve bütün paylaşımlarınız için teşekkürler. Kitabınızı sabırsızlıkla bekliyorum.
Umarım bir gün tekrar yazılarınızı bir yerlerde okuyabiliriz.

çağatay dedi ki...

Mr. No'nun bir yorumu olmuştu ekonomix sıkı yazardır diye. O dönem gerçekten de yazılar seyrek ve kaliteliydi. Şu aşamaya geldiğimizde ise tüketici hakları ile ilgili bu yazıdan da anlayacağımız üzere zihinden geçenler ile klavyeye dökülenlerin tam örtüşmediğini görüyoruz. Fazla uzmanlık gerektirmeyen böyle bir konuda bile anlatılmak istenilen düşünceler ABD'de böyle Türkiye'de ise böyle sığlığındaki karşılaştırmalarla mevzunun kapitalizm-liberalizm-serbest piyasa ekonomisi gibi derinliklerine inmek tabi ki mümkün değil. Zaten yazıdaki şu cümle bile olayı özetliyor.
''Kanun yapmak o kadar zor degil ama, herkes kanun yapabilir''
Ekonomix gibi potansiyeli üst düzeyde donanımlı bir kalemin derdini anlatmak için bu seviyede bir cümle kurmasının izahını ben bulamadım.Bu durumdan şu sonucu çıkarabiliriz diye düşünüyorum bilgili olmak ile ifade edebilmek farklı değerler ve her ikisi de bir arada olunca anlam kazanıyor.

Unknown dedi ki...

Değerli ekonomix herşeyden önce bu ülkede Fikri ve Mülkiyet haklarının ,tüketici haklarının yeterince açık bir şekilde temsil edilip korunmadığını herkes gibi biliyorsunuz.

Belirtmiş olduğunuz Tüketici Kanunu bu ülkenin sıradan vatandaşlarınca okununca anlaşılabilir tek kanunu.
Birçok AB ülkesinin tüketici Yasalarından da bazı kısımları önde.
Uygulamada ise herzaman ki gibi burokrasi var.Vatandaş ta bürokrasi ve yoluna çıkarılan engeller yüzünden pek ilgilenmiyor.
Sonuç almak oldukça zor,aldığınız sonuçta verdiğiniz emeğe değmez ,caydırıcı sonuçlar çıkmaz.Bu ülkenin ne kadar yıllık tüketim harcaması var bakalım ve birde Toplam Tüketici Mahkeme sayısına.Yani tüketirken tükeniyoruz.

Herşey için teşekkurler sizden çok şey öğrendim okuldakileri pratiğe dökebilmek,örneklendirmek adına. lakin 2010 yılı tahminlerinizi yazarak veda etmek daha guzel bir veda yazısı olurdu.
Biraz paranoyakça ama sanırım böyle bir veda 2010 un Türkiye için pek te iyi geçmeyeceğine işaret.
Ben yine de bu veda hadisesinde bir hinlik sezmedim değil
kızmadın değil mi?

Kadir dedi ki...

Bu yaz ameirka'dan gelip her yeri başörtülüler sarmış gibi saçma düşüncelerin sahibi bir insan olmanı garipsemiştim. bunun genelinde iyiydi.

Serkan dedi ki...

Ekonomix Bey,

Gerçekten güzel bir blog oluşturarak, ekonomist köşe yazarlarının saçmalıklarını bize bir çok şey öğreterek ortaya çıkardınız bu blogda.

Populist ekonomi politikalarının zararını göstererek; blogu izleyenlerin ekonomi hakkında doğru bilinen yanlışları öğrenmesini sağladınız.

Blogda yazmaya devam etmenizi isterdik ama madem bırakıyorsunuz karsılık beklemeden degerli zamanınızı bizlere ayırarak verdiğiniz 4yillik emeginiz icin tesekkurler ederim. Bana ve bu blogun izleyicisi binlerce kişiye çok şey kattınız.

Özkan D. dedi ki...

benim anlamadığım, kitabınızın çıkma arefesinde, onu en iyi tanıtabileceğiniz otamı neden terkediyorsunuz, en azından kapitalizm bunu reddetmez mi? bu kitap kimin dedikleri zaman şu blogun kurucusunun diyecektik.
bu sizin kararınız tabi, saygı ile.
herşey için teşekkürler, yazılarınız şahsım adına çok öğreticiydi, bir iktisat kitabı okur gibi hissetmedim hiç, hissetiren yazarlarınız da var artık, ama beni çekmedi, tuğrul ve siz gerçekten tarzı çok farklı kalemlerdiniz, ikiniz de kendi işlerinize yoğunlaşmayı tercih ettiniz galiba, herşeyin yolunda gitmesi dileklerimle.

Uğur UYGUR dedi ki...

Ben yazılardan çok işin parasal yönüne bakıyorum. Bu siteyi satmaya kalksanız çok iyi para kazanacağınızdan eminim. Günde yüzlerce (veya binlerce) kişinin baktığı bir site hiç te azımsanmayacak bir para bırakırdı. Kitapta yaşayacağınız kaybın yanında biraz kârınız olurdu. (Korsan yüzünden gidecek parayı kastediyorum.)

Kapitalizm başlıklı bir yazıda çok sert bir para hırsı okunmaz sanırım yazdıklarımdan... :)

Yazılarınız için teşekkürler...

Özkan D. dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Özkan D. dedi ki...

ekonomix hocam,
son paragraftaki soru yanlış başlıkta yer aldı bence, son eleştirim budur :)

merlin dedi ki...

1-1.5 yildir takip ediyorum blogunuzu. sizin gayet mantikli aciklamarinizla ekonomiye olan ilgimin arttigini soyleyebilirim. finansla ilgili bir kac cumle kurabiliyorum. bundan dolayi hem goruslerinmizi hem de sectiginiz konulari ilgi ile takip ettim. guzel bir is cikardiginizi soyleyebilirim.