Tutumluluk ve Tasarruf 101 - 2. Bölüm

Öğrenci, yeni evlenecek genç bir çift, yalnız yaşayan bir kişi, birkaç çocuklu bir aile ya da emekli olabilirsiniz ama kim olursanız olun bütçe yapmanız gerekir. Gelirinizin ve giderinizin ne kadar olduğunu bilmek, nereye kaç para ayıracağınızı planlamak en önemli işlerinizden biri olmalı.

Bütçe yapmak en göz korkutan ve sevilmeyen işlerden biridir ama bu alışkanlığı edinmek belki de elinizdeki en güçlü silahlardan biri olacak ve hayatınızı borçtan uzak ve rahat geçirmenize yardım edecektir. Bütçe için ben Excel programını kullanıyorum ve gerçekten de çok basit bir formatım var. Sıradan bir defter ya da geniş kareli bir kağıt da kullanabilirsiniz ama Excel’in veya başka bir spreadsheet’in yeteneklerinden faydalanmanızı özellikle tavsiye ederim.

Hevesle hemen bir bütçe formatı oluşturmadan evvel tamamlamanız gerektiğini düşündüğüm bazı adımlar var.

a. GELİR VE GİDERLER

Brüt ücret alıyorsanız, her ay yaklaşık elinize ne kadar net ücret geçeceğini öğrenebileceğiniz bazı web siteleri var. Bunlardan biri http://www.personelonline.com/Ben bütçemi alacağım en düşük ücrete göre yapar, fazlasını tasarruflarıma ilave ederim. Böylece yıl ilerleyip ücretim azaldıkça hayal kırıklığına uğramadığım gibi, daha fazla parayı senenin ilk yarısında tasarruf ederek, getirisini bir anlamda artırmış olurum. Kira geliriniz varsa, bunu da gelirler hanenize kaydedin. Ben faiz ve temettü gelirlerini gelir saymıyorum zira onları harcamayı asla düşünmem.
Gelirlerinizi tespit etmeniz giderlerinizi tespit etmenize oranla çok daha kolaydır.

Reeskont Nedir  Bütçe Nedir  Aritmetik Ortalama Nedir   Hisse Senedi Nedir   Bilanço Nedir   Akreditif Nedir  Tahvil Nedir    Broker Nedir    Portföy Nedir  Tutumluluk Nedir  Varlık Barışı Nedir  Evrim Teorisi Nedir  Reyting Nedir

Giderlerinizin sağlıklı bir analizini yapmak için en az iki ay kuruş kuruş tüm giderlerinizi yazarak, kendi kategorilerinizi oluşturmanız gerekiyor.
Bu işi yapmak için önce doğrudan giderlerinizi bir kenara yazın. Örnekleyecek olursak:
Kira
Elektrik
Su
Aidat
Doğalgaz (mazot, kömür vs. hangi ısınma yöntemini kullanıyorsanız)
Cep Telefonu
Telefon
ADSL
Kablo TV/Digitürk/D-Smart
Yardım ve Bağışlar
Araç Kredisi
Mortgage
Tüketici Kredisi
Kredi Kartı
Otomobil Kredisi
DASK
Konut Sigortası
Sağlık Sigortası
Emlak Vergisi
Okul Harcı
Ders Kitapları
Yurt Harcı vs. vs…

Sonra doğrudan çıktı olmayan bazı kategorileri yaratan harcamaları algılayabilmek için her gün harcadığınız parayı not edin. Hiçbirşeyi atlamayın.

Benzin
Benzincide kasada alıverdiğiniz çikolata ya da sakız
İçme Suyu
Kitap ve Dergiler
Sinema, Tiyatro
Starbucks kahve (Çok popüler örnek olduğu için dayanamadım)
Dışarıda yenen her türlü yemek, atıştırmalık
Her türlü giyim alışverişi
Market ve bakkal harcamaları
Otobüs, Dolmuş, Taksi, Vapur, tramvay gibi ulaşım araçları
Dilencilere verdiğiniz paralar
Süper, Sayısal Loto, At yarışı vs.
Sigara, puro vs.
Çocukların okulları tarafından istenen paralar vs.

Bunları en az 1 ay (ideali 2 ay) not ettikten sonra kendi kategorilerinizi oluşturun. Eminim rakamları görünce çok şaşıracaksınız. İnsan farkında dahi olmadan inanılmaz paralar harcıyor. Bunların gerekliliğini sorgulamak ve azaltılabilecek ya da tamamen elimine edilebilecekleri tespit etmek son derece önemlidir.
Benim en temel sorunum dışarıda fazlaca yemek yemek ve de gereksiz olsa bile ayakkabı almaktı. Yalnız yaşayan insanların yemek yapmak yerine hazır gıdalara yönelmesi yahut da dışarıda yemek yemesi sadece pahalı değil aynı zamanda son derece sağlıksız.

Bir sonraki bölüm Gereksiz Harcamaların Eliminasyonu

Ilgili yazi: Tutumluluk ile ilgili atasozleri

9 Yorum Var.:

Unknown dedi ki...

tpol hn sakıza kadar hesap edin diyorsunuz da, bizim kültürde paranın o kadar ince hesabı olmaz, yoksa biter! o kadar ince hesap edilse asgari ücretle nasıl geçinilir!

Kadir dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Kadir dedi ki...

Şimdi kanunlarımız değişti. 2008 Ekim ayından itibaren devlet baba gelir vergisini devrettigi gibi ssk matrahını da devretmeye devam ettirmeye başladı.

Bunun kısacası şu. Personelonline ya da herhangi bir brütten nete maaş hesaplayan programlar primsiz çalışanlar için geçerli.

Yani her ay brüt maaşı 666 TL olan asgari ücretli ya da her ay brüt maaşı 3000 TL olan kişiler için doğru sonucu getirecektir.

Bunun yanında bu 3.000 TL brüt maaş alan kişi 3. 6. 9. ve 12. aylarda çift maaş alıyorsa bu program dogru sonucu vermeyecektir.

Açıkçası bir mali müşavir olarak bunu bu şekilde hesaplayan pek fazla site yok. Bu sitede var ama devreden ssk ne demek onu bilmek gerekiyor..

Misal geçen sene sonu bir çok kurumsal firma çalışanlarına bir kaç maaş prim verdiler. Diyelim ki 2.000 TL maaş alan kişi 2 maaşta prim alsa 6.000 TL Brüt maaştan nete düşse bu kişi oca ayında hiç zam almamış ve 2.000 TL Brüt maaş alan birisi Gelir vergisi dilimi %35 lerden %15'e düşüp Kasım ayındaki net maaşından daha yüksek bir maaş beklentisine giriyordu doğal olarak fakat Aralık ayında prim almasından dolayı devlet baba yine gariban işçiyi buldu ve ocak ayında normal alması gereken maaşından 300 tl falan düşük maaşlar aldılar.

Evet arkadaşlar bu saçmalıkların hepsi bizim ülkemizde yaşanıyor ve bizler bunları hep kanıksıyoruz.

Şemşiye işçilere giriyor, işçiler şemşiyeyi hediye edenlere haykırmıyor.

Özkan D. dedi ki...

T'pol br blogta size bir eleştiri var, madem tasarruf bu kadar önemli, amerikalarda gezilir mi diyorlar :)
http://stresabi.wordpress.com/2009/01/28/tasarruf/

şaka bir yana, tasarruf konusunda bütçe çok önemli, bahsettiğiniz şekilde excelde bütçemi yapmıştım ben de, ve kendimi bir hayli toparlamama yardımcı oldu..
reaktiften proaktife döndüm..

bir kişinin gelirleri ve giderleri karşılaştırılınca misal o ay harcayacabileceği 10 lira kaldığını görüyorsa, ve o ay 15 lira harcayacak olursa, belliki o 5 lira kredi kartından harcanacak.. bütçemizde sadece bunu öngörmek bile çok işimize yarar...

Unknown dedi ki...

barışın bu çirkef hareketinden sonra ekonomiturk blogunun okunabilirliği kalmamıştır. blog, fikir alışverişinden birşeylerin öğrenildiği bir yer olmaktan çıkıyordu, bu ödlek tavuk son noktayı koydu. adını da yusuf olarak değiştirsin. yusuf x 2.

rddk dedi ki...

Sony'nin kişisel kullancılar için çok güzel ve detaylı bir bütçe programı vardı. İngilizce olması biraz problemdi.

Acaba bu kalemleri tek tek girebileceğimiz excel formatı dışında bir program biliyor musunuz?

Grafiklere filan da dönüşürüyordur bu tarz programlar her şeyi. Nefis bir istatistik sonucu çıkar..

SEİL dedi ki...

Sn. Ekonomix

Bir Ankette Sevgili Barış için ayparsanız biz blog okuyuculazrı olarak seviniriz.

Bizimkisi Derebeylik dönemindeki Kelle alma olgusu değil sadece bu blog okuyucuları içinde ne kadar anti Barışcı var onu göstermek

Sevgili Barış bu anketten sonra kendine belki ceki düzen verir

syzer dedi ki...

şu hayata kaç defa geleceğiz,harca gitsin(şaka)

Pasha dedi ki...

Guzel yazi. Eline saglik.
3 kurusun bile hesabinin yapilmasi gerektigini gec de olsa ben de bir zaman once ogrendim. Ama ben size universite yillarima ait bir olayi anlatayim. Bircok insanin icinde bulundugu psikolojiyi anlama bakimindan.

Istanbul'da yasarken Besiktas-Uskudar vapuruna surekli binerdim. Vapurda (ya da teknede) cay satarlardi. Vapurda uzun sure çay icmedim. Sebebi cimrilik degildi ama. Asil sebebi çayın çok pahalı olduğunu zannetmemdi. Ve yıllar boyu çayın gerçek fiyatını öğrenemedim. Çünkü hiç sormadım. Çünkü sorduğum anda fiyat fazla gelirse "abi kalsın, pahalıymış" demek zorunda kalabilirim. Cimri insan durumuna düşerim diye korktum. Ne zaman 50 kuruşa bile gururla "bu kadar etmez, ben bunu vermeyecek kadar cimriyim" demeyi öğrendim o zaman cesaret ettim. Sordum ve öğrendim ki şimdiki parayla 50 kuruş filanmış. Tamam vapurda dumanlı bir çaya 50 kuruş vermeye değer diye kararımı verdim. Ondan sonra vapurda ne zaman canım istese çay içtim.

Yani anafikir şu: Cimri görünmekten utanmayı bırakırsanız ve paranızın hesabını bilirseniz savurganlıktan da kurtulursunuz. Hesaplı birçok ürünün de farkına varırsınız.