Hayvancılık ben doğdum doğalı öldü ölüyor. Ölemedi gitti. Çok sevdiğim bir kitabın başında şöyle bir şey vardı: "bu ülkenin tarihsel şanssızlığı, diğer topraklardaki fosillerin petrole dönüşerek ekonomik zenginliğe katkı sağlaması ama bu topraklardaki fosillerin aktif politikaya devam etmesi ya da gazetelerde köşe yazarlığı yapmasıdır."
Düşündüm de, petrol ithal ede ede mi acaba petrolcülüğü öldürdük? Mesela ithal etmeyi kessek petrol üretimimiz artar mı? Yoksa bazılarının ölüp petrol olmasını beklememiz mi lazım?
Reeskont Nedir Bütçe Nedir Aritmetik Ortalama Nedir Hisse Senedi Nedir Bilanço Nedir Akreditif Nedir Tahvil Nedir Broker Nedir Portföy Nedir Tutumluluk Nedir Varlık Barışı Nedir Evrim Teorisi Nedir Reyting Nedir
Günün sözünü yine en sevdiğimiz yazarlardan biri söylesin: İthalat işsizliği, fakirliği artırır. Dövizleri bitirir. Aman ha dövizlerimiz bitmesin. Varyemez gibi toplayalım bir yere, içinde yüzelim. Üretim iyidir, tüketim kötüdür, bu böyle biline. İhracat iyidir, ithalat kötüdür. Keşke tüketmeyi ve ithalatı yasaklasalar. Hep üretsek, hep ihraç etsek. Çinliler gibi aylık 30 dolar muadili paraya günde 16 saat çalışsak, fabrikalarda yatıp kalksak. Kazandığımız paralarla da dünyadaki tüm evleri alırız, kiralarıyla gelecek nesiller gül gibi geçinir giderler.
O değil de ya buna tüm dünya uyanırsa? Tüm dünya ithalatı yasaklarsa biz kime ihracat yapacağız? Kimse tüketmezse ürettiğini kime satacaksın?
9 Yorum Var.:
Kusura bakmayın ama cok sacmalamıssınız.
Sizin sevmediginiz bir link olacak amaç...
http://www.milliyet.com.tr/hayvancilik-oluyor-ithal-et-yiyecegiz/gungor-uras/ekonomi/yazardetay/07.07.2010/1260195/default.htm
Sayın MMM, ne demeye çalıştığınızı anlayamadım. o linki ben de yazımda verdim zaten.
keşke tüketmeyi ve ithalatı yasaklasalar.
tüm dünyada ithalatı yasaklarsa biz kime ihracat yapacağız.
çok yanlış cümleler.hele şu cümle hepten yanlış.
kimse tüketmezse ürettiğini kime satacaksın.
üstadım tüketim dediğin ekmek su meyve değil ki onların yerine başka bir şey bulasın.
güngör uras beyin dikkatleri çektiği nokta çok mühim.ne diyor ithalat işsizliği ve fakirliği artırır. ve de ve de dövizleri bitirir.
yani para ağaçta yetişmiyor dövizde yetişmiyor.
her ülkenin kendine göre zorunlu ithalata ihtiyacı var.örneğin japonlar zorunlu gıda ithal eder bizde pinomatik malzemeler.yani kullanmak zorundayız üretimimiz yok.mecbursun dışardan almaya.onun için meraklanılmasın hiç kimseler ithalatı yasaklamaz.
el oğlu bize öyle makine satmışki cihazı mecbursun kullanmaya kullanmam deme lüksün yok.sonra yedek malzemeler şart.zamanla o cihazın içindeki malzemeler yine mutlaka değişmeli... al sana ithalat..
komple cihaz 150 000 abd doları. tek tek malzemeyi al cihazı kur.1 000 000 abd doları eder.
işte zenginlik burada.fakirlikte burada.
yine güngör uras bey ne demiş.
eğer dövizimiz varsa.
eğer yapacak başka işimiz varsa.
üretim artışı insanlarımıza iş getirir aş getirir.
Yazarın yanlış düşündüğünü söyleyen arkadaşlara katılmıyorum.
Verimsiz üretim yapanlar para kazanacak diye, ben alabileceğimin yarısı kadar etle yetinmek zorunda değilim. Eğer Türkiye'de hayvancılık kârsızlaşmaya başlamışsa, hayvancılık sektöründe bulunanlar bir zahmet başka sektörlere geçiversinler. Kimse onların kötü üretimini finanse etmek zorunda değil.
Aynısı fındık için de geçerli.
İthalat ne işsizliği arttırır, ne paramızı bitirir. Aksine ülke içerisinde dış piyasalardan daha pahalıya ve verimsiz yaptığımız üretimi azaltır, kaynaklarımızı daha etkin kullanmamızı sağlar. Bu da orta vadede dövizlerimizi arttırır, bizi daha zengin yapar.
Yurt dışında, kargosu, vergisi dahil yarı fiyatına getirilebilen ürünle bile rekabet edemeyen üreticiler, yer yüzünden silinmiş olur.
Güngör Uras kare düzen ekonomiden çıkmalı bence.
Yorumunu çok beğendim Çağatay.
tartışma açmak istiyorum.
dediğiniz gibi,bütün kaynaklarımızı daha etkin kullanmak zorundayız.bu nasıl olacak basit.sattığımız ürünlerin ederi iyi olmalı aynı zamanda kabul görmeli ki zengin olalım.
ithalatın getireceği işsizliği ve fakirliği düşünmeyelim.
hani bir reklam var herşeyi anlatıyor. köprüyü japonlar savaş uçaklarımızı abd liler uydularımızı fransızlar yaptı.
bende isterim teknik ülke olalım.katma değeri iyi olan ürünler yapıp satalım.bunlar elbette zor mesele değil siyasi mesele...
koskaca fransa danone yi özelleştirmedi neden acaba.
hele şu bizdeki fındık üretme imkanı isviçrede olmuş olsa idi.üretilen fındık ton olarak ne kadar artardı.ne kadar para kazanırdı.
yine istemek ve bilmek yeterli olmaz yapabilmek lazım diyeceğim.
mesele zengin olmak ise üretebilmek esastır.almanlar gibi çalışacaksın üreteceksin tasarruflu olacaksın.önce zenginlik sonra sosyal adalet.
her kötülüğün anası fakirliktir.
fakirlik nsaıl kırılır.
dediğiniz gibi mevcut kaynaklarımızı iyi kullanarak çok çalışarak bir yerlere varırız.
ato tarım raporu sinan aygün.09 07 2010
http://www.haberler.com/ato-bir zamanlar -tahıl-ambari-olan-türkiye-2142497-haberi/
almanyadan buğday ithal etmişiz.
ilginç bir yazı okunmasını isterim.
Sattığımız ürünlerin fiyatlarının iyi olması, uluslararası piyasada kabul görebilmesi için öncelikle, bizim gerçekten kaliteli ürünleri iyi fiyatlarla üretebilmemiz gerekli.
Ancak bizim üreticilerimiz, türlü üçkağıtla, ona buna ağlayarak, lobi yaparak, destekleme, teşvik, taban fiyat yada ithal kotası koydurarak, kendi ürünlerin hak etmeyen fiyattan iç piyasaya satma imkanı buluyorlar.
Bunun sonucunda dış piyasayla rekabet etmek zorunda kalmayan üretici, daha verimli üretim yollarını aramak zorunda kalmıyor.
@Güngör Uras;
Doğal olarak birinden birşey satın aldığınızda o an için paranız azalacaktır. Aynı zamanda yurtta daha ucuza üretemeyen kaybedecek, çalışanları işsiz kalacaktır.
Sanırım Güngör Uras ithalatı yanlış anlamış.
İthalatı hala durup dururken bir yerlerden bir şeyler satın alan devlet kurumları olarak görüyor. Biz de durup dururken bir yerlerden bir şeyler alalım demiyoruz zaten. Ancak dışarıda daha ucuza üretilebiliyorken, biz niçin buradaki pahalı üretenden alalım. Bu adam zaten ürününü satmayı hak etmiyor.
Bu ülkede et üreticiliği karlı olamıyorsa, sermaye sahipleri başka mal üreticiliğine soyunacaklardır. Bir gün et üreticiliği daha karlı hale geldiğinde tekrar geri dönerler. Bu et üreticilerinin ölmesi anlamına geliyorsa, bize rahmet okumak düşer.
Et ithalatını sadece Et ve Balık Kurumu'nun özel izinle yapabilmesi de ayrı bir mesele.
Bırakın ben istediğim ülkede üretim yapan üreticiden satın alayım.
Bu ülkede yaşayan diğer insanlar Türk havası solumuş sığırın etini tercih ediyorlarsa, bu onların sorunu. Ancak ben aynı kalitedeki eti, daha ucuza alabilmek istiyorum.
Yoksa komple kapitalist ekonomiyi reddediyorsanız, o başka bir tartışma konusudur.
Sayın Meço, tartışmayı derinleştirmek niyetinde değilim, ama danone devlet kuruluşu değil. SAdece yabancılara satılmaması için ters takla attılar. Fransa uçurumdan atlasa arkasından atlamak isteyenler var bu ülkede, lütfen onlara benzemeyelim. Zira fransa burkayı yasakladı.
Bir de geçen hafta antrikotu kilosu 36 liraya satın aldım. 36 lira! Yesem mi yastık altında saklasam mı bilemedim. Yedim. Bu fiyatlarla benim çocuklarım et yemeye devam edebilir, ama yiyemeyenlere yol gösteriyorum işte: et üreticilerini destekleyen mevcut düzen kaldırılsın, piyasa spekülasyona açılsın. et fiyatları şimdinin en az yarısına düşer.
Yoksa bulgura salla kaşığı diyeceğim ama buğday ithali de yasaklandı bu sene...
Yorum Gönder