Ekonomist Ne Is Yapar?

Insanlarimiz ekonomistler gercekten ne yapar pek bilmiyorlar. Aciklayalim, anlamalarina yardimci olalim. Cesit cesit iktisatci var, Amerika'da genelde cogunlugu mikroekonomi ile ugrasir ve bunlardan genel trendlerle baglantili yatirim fikirleri almak uygun degildir. Akliniza gelebilecek her alanda mikroekonomistlere rastlamak mumkundur. Kimileri gayrimenkul piyasalariyla ilgilenir, insanlar niye sehirlerde yasarlar, sehirlerde karsilastigimiz problemleri cozmek icin ne tur politikalar gelistirebiliriz seklindeki sorulara yanit ararlar. Kimileri saglik sektorunu analiz eder ve burada politika gelistirmeye calisir. Kimileri tuketicilerin kredi riskleri uzerine calisir ve kime kredi karti verelim, kimler yuksek riske sahip gibisinden sorulara yanit ararlar; digerleri ayni benzer seyleri sigorta sektorunde yapar. Bu listeyi uzatmak mumkun, cevre kirliligiyle ilgili konulari irdeleyen ekonomistler bile var. Simdi gidip bu kisilere "madem ekonomistsin, soyle bana parami nereye koyayim" dediginiz zaman adam suratiniza bon bon bakar, sonra da "cayciya sor, o daha iyi bilir" bile diyebilir.

Ote yandan ekonomistlerin cok az bir kismi ise makroekonomi ile ilgili islerde calisir, faizler ne olacak, butce acigi nereye cikacak, cari acik artacak mi gibisinden sorulara yanit aralar. Iste bu iktisatcilarin (Iktisat nedir) verdikleri cevaplardan yola cikarak yatirim politikalari olusturmak mumkundur. Gidip bu adamlara dolar ne olabilir, faizler ne olabilir diye sordugunuz zaman, size her zaman soyleyecek bir seyler bulabilirler. Genelde su olursa su olur, su olmazsa su olur, su kosullar altinda su gerceklesir turunden cevaplari almaniz kesindir. Makroekonomi ile ilgili yaptiginiz her yoruma karsilik gelen optimum bir yatirim politikasi olusturmak mumkundur.

Simdi bir ekonomist cikip Amerikanin cari acigi cok yuksek, bu ellerinde patlayacak dedigi zaman bu kendi basina, bagimsiz, akademik bir yorum degildir. Eger makro ekonomi ile piyasalar arasindaki etkilesimi (transmission mechanism) biliyorsaniz bundan yola cikarak dolarin avro ve yen karsisinda deger kaybedecegi sonucunu cikarabilirsiniz. Bunun uzerine gidip paranizi yabanci hisse senetlerine ve bonolarina yatirabilirsiniz. 2004 yilinin sonunda mesela bu gorus cok hakimdi, dolar avro paritesi 1.30'un uzerinde idi. NBER'da hatta "bilimsel" bir makale yayinlandi ve kurun kademeli olarak 1.80'e cikacagini soyledi. Bakin bunlarin hepsi cok iyi egitim almis ekonomistler tarafindan soylenen seylerdi (Oyle Deniz Gokce, Asaf Savas gibi dandirik universitelerden mezun ekonomist degil bunlari soyleyen, Chicago, Harvard gibi okullardan mezunlar).

Neticede ne oldugunu daha once bu kosede yazdim, dunyaca unlu yatirimci Warren Buffett mesela 900 milyon dolar kaybetti.

Simdi Tansel Bey veya Erinc Yeldan cikip da cari acik fazla, bu surdurulemez dedigi zaman da ayni durum soz konusu. Ya da yapisal bir donusum olmamistir dediginiz zaman bu yorumlarinizla direkt baglantili bir yatirim stratejisi vardir. Ben Tansel Bey'den yorumlarina karsilik gelen yatirim stratejisini soruyorum. Kendisi makroekonomi ile piyasa arasindaki etkilesimi bilmiyorsa ben ona bu stratejinin olusturulmasinda yardimci olabilecegimi de soyledim, bana yorumlarini daha detayli aciklamasi kosuluyla. Mesela ne zaman buyumemiz yavaslayacak, 4-5 yil daha %5'in ustunde buyurmuyuz yoksa 1-2 yil icerisinde buyumenin %5'in altina dusmesiyle sicak para kacacak ve hem faizler hem de dolar kuru tavan yapacak? Cari acigin kapanmasi icin dolar kurunun nereye kadar cikmasi lazim bu arada? Hukumet su anki politikasinda 2-3 yil daha devam ederse ne olacak? Bu sorulara cevap vermesi lazim. Sadece cari acik cok buyuk surdurulemez demekle ekonomist olunmaz. Bu Fenerbahce iyi oynamiyor demek gibi birsey. Insanlara aciklamaniz lazim bunu. Iyi oynamiyor ama sampiyon olur mu? Iyi oynamamasinin sonucu 5-0 kazanacagi maci 2-0 mi kazanir, mac berabere mi biter, yoksa kaybeder mi?

Anlatabilemiyorum gibime geliyor. Diyorum ki ortaya "cari acik surdurulemez" bombasi birakiyorsunuz ama bu bomba parca tesirli mi, etki yaricapi ne kadar, tahrip gucu ne kadar soylemiyorsunuz. Bunlari soylerseniz zaten ben bir yatirim politikasi gelistirebilirim.

Bilmiyorsaniz harbi harbi soyleyin, diyin ki valla biz ekonomistler olarak daha bir olayin ne zaman vuku bulacagi konusunda bir teori gelistiremedik. Etkileri konusunda da ne desem yalan olur diyin. Biliyormus gibi yapmayin. O zaman biz de yorumlarinizi yatirim politikasi olusturmak icin dikkate almayiz.

Bir de gecmiste "dogru" tahmin makroekonomistlerin goklere cikarilmasi meselesi var. Ben de bu cenahta yerimi almak icin simdiden bir tahmin yapacagim, bu "cari acik elimizde patlayacak" turevinden bir tahmin. Tahminim soyle: Turkiyenin ekonomik buyumesi bir kez daha eksiye dusecek ve resesyona girecegiz, issizlik artacak, doviz kurlari en az %10 artacak. Ama bana bunun ne zaman olacagini sormayin. Sizden tek istegim yillar sonra bu ongorum gerceklestigi zaman da (ki gercekleseceginden %100 eminim) "Buyuk ekonomistmis, yillar oncesinden olacaklari tahmin etti, herkesin ekonomik buyumenin etkisiyle sevhete kapildigi zamanlarda dogrulari basbas bagiriyordu, helal olsun" deyin. Ne dedigimi insallah bu kez anlatabilmisimdir.

Meslek olarak ekonomist olmayi dusunenler icin son bir tavsiyede bulunayim. Iyi bir ekonomist olabilmeniz icin mikroekonomiyi secmeniz gerekir, bunun icin de matematik bilginizin "super" olmasi gerekir. En iyi cozum universitede 4 yil matematik, fizik gibi cok teknik bir konuda calisma yaptiktan sonra uzerine 5 sene surecek bir doktora yapmanizdir. Gozunuz bunu kesmiyorsa ikinci bir cozum yolu var, agziniz Deniz Baykal'in agzindan daha iyi laf yapiyorsa, tahminlerinizde yanildiginiz zaman dansoz gibi kivirmasini biliyorsaniz (Erdal Saglam, Cansen, ve Akat'in yaptigi gibi TUIK'i de suclayabilirsiniz), o zaman makroekonomi ile ilgili sadece 4 yil okumaniz yeterli. What the hack, 4 yila bile gerek yok, acikogretimde iki yil okuyup tanidiklariniz vasitasiyla bir gazetede yorumcu olabiliyorsaniz o bile yeterli. Turkiye'de hersey mumkun.

5 Yorum Var.:

Tansel dedi ki...

Sayın Ekonomix;

Ben ısrarla fikir beyan etmemeye çalışıyorum ancak sürekli ismim geçiyor.

Öncelikle iktisatçı demek illaki gelecek tahminlemesi yapacak demek de değildir. Mevcut durumu iyi açıklayığ sürdürülemez olduğunu gösterdiğiniz takdirde yeterlidir. Ben iyi makroekonomi bilirim ama bana paranı nereye koyarsın derseniz size çok şeyler söyleyemeyebilirim. Durumun sürdürülemezliği cari açığın büyüklüyle birlik finanse edilme şeklini de içerir. Uzun dönemli bakacak iseniz ihracatın ithalata bağımlılığı önemlidir. İçeride yaratılan katma-değer önemlidir. Bunun için de ulusal yenilik sistemi önemlidir. Yoksa piyasalar dengede bilmemne diyerek hiçbir yorum yapmış olmazsınız. Sadece parası olanlar için şu senetlere para gömünle olmaz. Bence gelecek tahminlemesinden önce mevcut durumun iyi, tutarlı ve derinlikli analizleri önem taşır. Mevcut durumun sürdürülemezliğini (ya da tam tersini) gösterebilirseniz işte o zaman iktisatçısınız demektir ki Erinç hoca da bunu başarıyla yapıyor.

Bu arada ekonomik büyümenin istihdam yaratma kapasitesi düşüyor. Yani büyüme yeni iş yaratıyor ama bu git gide düşüyor. Tarım kesiminin bozulmasını atlıyorum.

Yani gelecek tahminlemesi ile mevcut durum analizi farklı şeylerdir. Bölgesel ve hatta çeşitli toplumsal katmanların ve grupların bu büyümeden ne kadar yararlandıkları ve süreçten nasıl etkilendikleri çok çok önemli. Yoksa piyasalar herşeyi der.

Saygılar.
TG

Müzmin Anonim dedi ki...

Insanlarimiz ekonomistler gercekten ne yapar pek bilmiyorlar. Aciklayalim, anlamalarina yardimci olalim.

Cok guzel ve cok uzun bir yazi...

Ozetlemek de zor, ama, soyle denenebilir zannedersem:

Senenin ilk alti ayini senenin nasil gececegini tahminle, ikinci alti ayini da tahminlerinin nicin tutmadigini izah etmekle geciren kisiye iktisatci (ekonomist) denir :-)

Adsız dedi ki...

Sayın Blogger,

Bloggunuz nefis. "Yahu şimdi bir de amatörlere mi laf anlatıcaz kardeşim!?" demezseniz. Şu ağızlara pelesenk cari açık, döviz kuru-faiz ilişkisi gibi popüler ve dahi aktüel konulara yönelik azıcık malumat verir misiniz?

Bir de "ekonominin doğası" olur mu olmaz mı pek merak ettiğim bir konudur, bilgilendirirseniz sevinirim.

Not : Eşanlamlı kullanımlardan kaçınmayalım, dimağımızı daraltmayalım...

back to black dedi ki...

öncelikle şunu belirtmeliyim ki asaf savaş türkiyenin en iyi ekonomistlerinden biridir. dandirik değil aksine türkiyede halen en iyi ekonomi eğitimi veren istanbul üniversitesi iktisat fakültesinden mezun olmuştur.istanbul üniversitesi iktisat fakültei çok değerli iktisat profösörleri ile ülkemizde ilk iktisat eğitimini veren yer olmuş bizzat Atatürkün isteğiyle kurulmuştur halen daha ekonomi eğitimi veren ilk ve tek fakültedir.asaf savaş gibi bir çok değerli ekonomist yetiştirmişttir. iktisat temelinde bile varsayımlarla hareket eden sosyal bir bilimdir.yani ekonomistlerin bütün tahminlerinin doğru çıkması gerekmemektedir. eğer iktisatçıların bütün tahminleri doğru çıksaydı gelecekten haberdar olan insanlar olurlardı ki bu ne yazık ki üniversitelerde öğrenilecek bişey değildir.unutulmamalıdır ki ekonomi günlük hayatımızda bile hep bizimle içiçe olan çok önemli bir bilimdir.bu yüzden ekonomi eğitimimizi ve ekonomistlerimizi kötüleyeceğimize destek olmalı ve teşvik etmeliyiz.

tekiner dedi ki...

cok guzel yorumlar boyle bi siteyı kesvettigim ıcın mutluyum tesekkurler