Milliyet'in haberine gore Abdullatif Sener soyle demis:
"Türkiye, yüzde 30'luk vergi oranıyla 15 ülkeden daha yüksek bir kurumlar vergisi oranına sahip. Yine kurum kazançları üzerindeki yüklere baktığımızda diğer bazı yüklerle stopajla birlikte değerlendirildiğinde Türkiye'deki kurum kazançları üzerindeki yük itibariyle OECD içinde 12. sıradayız. Vergi oranının yüzde 20'ye indirilmesiyle vergi oranı Türkiye'den daha düşük 4 ülke kalacak. Burada ya 'yüksek vergi oranı ve yatırım indirimi' ya da 'düşük vergi oranı ve yatırım indiriminin kaldırılması' tercih edilecekti. İkinci seçeneğe göre hazırlandı."
Tum kurumlar icin vergi indirimine gidilmesi belirli gruplar veya bolgelerde tesvik verilmesinden daha etkilidir. Sadece belirli bolgelerin hedeflendigi tesviklerde oncelikle ekonomik getirisi dusuk olan yatirimlar ekonomik getirisi yuksek olan yatirimlarin onune gecebilir ve kisitli sermayenin etkin bir sekilde kullanilmasi gerceklesmemis olabilir. Ayrica belirli bolgelerin hedeflendigi tesviklerde yolsuzluk ve adam kayirmaca da one cikabilir. Ornegin A sirketi Diyarbakir'a yatirim yapiyorum diyerek 10 milyon dolarlik tesvik alir, sonrasinda makinalari vs. tesvik olmayan bolgelere yasadisi yollardan getirerek rekabette avantaj saglayabilir. Bu tur tesvik sistemlerini kotu niyetle kullanmak isteyen kisilerin istedikten sonra bunu kolayca yapabileceklerini dusunuyorum. Bu sebeplerden dolayi hukumeti bu tercihinden dolayi kutluyorum. Dogru bir tercih.
Ote yandan her ne kadar kurumlar vergisi dusurulecek olsa da, isveren uzerinde diger vergiler de oldukca yuksek. Mesela %19.5'luk sosyal sigortalar vergisi. Amerika'da bu vergi %7.6 ornegin. Hem bu tur vergilerin hem de genel kurumlar vergisinin azaltilabilmesinin yolu kayitdisinin kayit icerisine cekilmesidir. Boylelikle ulke yatirimlar acisindan cok daha cazip hale gelebilir. Daha cok yatirim daha cok is imkani demektir.
Kayitdisini kayit icine cekmenin yollari ise vergi denetmenlerinin sayilarinin diger kamu kuruluslarindaki dusuk uretkenlige sahip memurlarin bu alana aktarilmasi suretiyle (egitim verildikten sonra) denetimlerin ozellikle baslangicta yuksek oranlarda yapilmasi, kredi karti sirketlerinden elde edilecek harcama verilerinin analiz edilerek vergi kacakcilarinin tespit edilmesi ve bunlarin ilerleyen senelerde de takip altina alinmasi, vergi kacakcilarini ihbar edenlere devletin elde ettigi gelirin %10'unun odul olarak verilerek bu konuda vatandasin desteginin saglanmasi olarak siralanabilir.
Cok onemli bir konu ve uzerinde calisilmasi gereklidir.
1 Yorum Var.:
biraz yan bir konu ama vergi ile ilgili bir fikrim var.
devlet vatandastan vergi toplayamıyor.vatandasımızın cogu fis almıyor.fis alinmasını saglamak amacı ile ;
ornegin devlet %18 vergi alıyor genelde.deseki %8 i senin %10 u benim.kredi kartları(kredi kartında zaten kacakcılık olamaz)visa kartları ile bunu yapabilir.
visa kartını kullan,her yaptıgın alisverisin %8 i senin olsun.%10 unda devlete kalsın..
yorumlarınızı bekliyorum
Yorum Gönder