Pesimist Nedir?

Bu yazımızda pesimist nedir sorusuna örnek vererek cevap vereceğiz. Pesimist tamamen türkçe karşılığı olan bir kelimenin entel dantel bir mahluk tarafından kullanılması sonucu dilimize yerleşmiş bir kelimedir. Pesimist karamsar demektir. Pesimistin zıt anlamı iyimserdir ama aynı entel dantel kişiler iyimser yerine de muhakkak optimist kelimesini kullanıyordur. Türkiye’de entel dantel takımının en sevdiği şeylerden biri türkçeyi gitgide yabancılaştırmaktır. Eğer kullandıkları kelimelerin türkçede yerleşmiş karşılıkları yoksa bu yararlı bir faaliyettir, ama pesimist kelimesinde olduğu gibi birebir karşılığı olan kelimeleri kullanmak yanlıştır.Tanımı yaptıktan sonra asıl yazımıza geçebiliriz.

Entel dantel takımının yaptığı asıl büyük yanlış ise pesimizmdir (karamsarlıktır). Bu kişiler marifet sanarak her halta muhalefet edip, her yapılanın yanlış olduğunu, ülkenin taş devriden itibaren geriye gitmekte olduğunu iddia etmektedirler. Bana sorarsanız pesimizm bir ruh hastalığıdır, Türkiye’deki politik amaçları olan köşe yazarlarının iktidarda olmadıkları tüm dönemde en fazla yakalandıkları ve salgın haline gelerek toplumun muhalif kesimlerini tehdit eden en büyük tehlikedir.

Ekonomi Türk blogunda 2006 yılında yazdığımız yazılara bakarsanız 2006 yılında AKP’nin en büyük destekçileri arasında yer aldığımızı görürsünüz. Ekonomi %7 büyürken, yoksulluk azalırken, gelir dağılımı eşitlenip, istihdam yaratılırken biz de pesimist olamazdık. Oysa Asaf Savaş Akat gibi meşhur ekonomistler ile, Mustafa Sönmez gibi “bağımsız” ama dibine kadar politikanın içine batmış kişiler ekonominin çakıldığını iddia edip halkı yanıltmaya çalışıyorlardı. 2007 senesinin ilk aylarında ekonomi yönetimindeki popülizme kayışı farkederek ilk uyarıları yaptık (baris yaptı daha doğrusu). Temmuz’daki seçimlerden sonraki 6 ay sırasında da ekonomi yönetimindeki kötüye gidişi tescil edip Aralık 2007 tarihinde de “Ekonomi Türk” kitabının girişine koyduğum meşhur “kriz geliyor” yazısını yazdım. Optimistikten pesimizme mi kaydık, yoksa hep mi realisttik? 2007 yılında ekonomimiz %4,7 ile vasat bir performans ortaya koydu. Bizim kriz geliyor dediğimiz 2008 yılındaki performansı ise %0’ın bir miktar üzerinde idi ama bunun asıl sebebi büyüme rakamlarının güncel değil, ortalama 6 aylık gecimeli takip edilmesi idi. Aslında 2008 yılında ekonomimiz küçülmüştü. Biz pesimist durumumuzu 2008 boyunca sürdürdük, Erdoğan’ın “hamdolsun teğet geçti” sözlerini bilimsel olarak ilk ve en çok eleştiren olduk.

2009 yılının neredeyse ilk yarısında da pesimist duruşumuzu değiştirmedik. Ekonomi Nisan ayından itibaren yükselişe geçmesine rağmen bizim bu durumu farketmemiz bir kaç ay gerçekleşti ve ilk kez gerçek anlamda ekonominin gidişatına göre pesimist kaldık. Borsanın 25 binden 35 bine yükselişini kenardan seyrettik. Allahtan o sıralarda alternatif yatırım araçlarına yatırım yapıyorduk ve kaybımız fazla olmadı (kayıp diyorsam da siz kazançtan kayıp olarak anlayın). Sonrasında ise bir çok kişi “borsa da çok yükseldi, düşmesi lazım” derken biz borsanın yükseleceğini belirtiyorduk. En son Dubai krizinin çıktığı Kasım sonunda borsa endeksinin 45 bine düştüğü zaman borsalara girilmesi gerektiğini açık bir dil ile ifade etmiştim.

Daha sonra ise borsa hakkında ne düşündüğümü sadece blogumuza üye olan okuyucularımızla paylaştım. Bugün borsalar hakkında ne düşündüğümü merak ediyorsanız blogumuza üye olmanız gerekiyor. Blog nedir yazımızda nasıl üye olabileceğinizi anlatıyoruz. Pesimist nedir sorusuna böylece cevap vermiş olduk.

5 Yorum Var.:

alfabeta dedi ki...

Hocam bir ara sizi borsa 23 den 35lere çıktıgında seyretmekle eleştirmiştim hatırlarsanız.

Şimdi kazançtan kayıp ettiğinizi açıkca itiraf ettiniz ama o zaman baya bir direnmiştiniz:)

Saygılarımla

Blog Sahibi dedi ki...

Emrah,

Yaziyi iyice okumamissin. Ne diyoruz? Alternatif yatirim araclarina yatirim yaptigimiz icin kaybimiz fazla olmadi diyoruz. Riski cok cok daha dusuk alternatif yatirim araclariyla da para kazanmisiz, birakin artik su riski gozardi ederek performans degerlendirmesi yapma saplantinizi...

Unutma ki ben riskin cok yuksek oldugunu borsa 23 bine dusmeden once 32 bin seviyesinde iken de soyluyordum ve alternatif araclarin cazibesinden bahsediyordum.

SEİL dedi ki...

Sevgili Ekonomix veya Dr. İnan Doğan

Geçmişteki başarılı tahminlerinizi anlatmanız yerine ekonomitürk 2 bloguna yeterli sayıda üye kazanmak istiyorsanız bence 48080 seviyesine ve Dow endeksinin 9815 seviyesini gördüğü yerdeki duruşunuz ve ekonomitürk 2 blogundaki 1 ay zarfındaki piyasa görüşlerinizi ve borsa tahminlerinizin neler olduğunu hepsini değil birkac kısmını okurlara açarsanız belki üye sayınız daha cok artabilir.

Yanlış anlamıyorsam Editör 48080 seviyelerindeyken borsa Türkiye piyasalarındaki yatırımlarını azaltığını belirtmişti.

Bugün gelinen nokta borsa % 20 bir çıkış yaptı.


Temel soru borsalar daha yukarı gidermi

Ben 48080 seviye endeks kontratları 58000 acmış olduğum long kontratlarını Nisan vade 70000 üstüne geldiğinde kapatıp Haziran vade için 70000-73000 arasında 3 eşit parcada 15 kontrat olarak shortlayıp Haziran vade içinde bir günde en az İmkb30 için 65000 endeks seviyesinde pozisyon kapatmak üzere Vadeli piyasada işlem yapacağım.

Blog Sahibi dedi ki...

Seil,

Aralik ayinin basinda yaptigim dogru tahminler okuyucu cekemiyorsa bundan sadece iki ay sonra yaptigim dogru tahminler neden okuyucu ceksin ki?

Maalesef borsa bulteninde yapilan analiz guncelligini henuz yitirmedi, guncelligini yitirince paylasiriz.

SEİL dedi ki...

Sevgili Ekonomix

Sıradışı bir düşünce zekası ve pratik bir çözüm mekanizmanız var.

Kafamda iki soru var

1)Roubini ne özelliği varki Tüm dünya Roubini gibi bir insanı kahin koltuğuna oturturken bir ekonomist gibi öngörüleri sıradışı ve insanın ufkunu açan bir sahsiyet Roubini kadar bir övgüyü ve tanıtımı haketmiyor.

2)Buffet gibi parasal imkanım olsaydı 2000-2010 yılı arasında ondan daha büyük bir portföy kazanımı kazanırdım diyeblecek kadar kendinize güveniniz varmı.

1 milyar dolar fonum olsa sizinle ortak iş yapmak isterdim. %50 %50