Notlar

Baris, faiz konusunu benden calmis! O yuzden ben sadece faiz ve tasarruf orani uzerine sadece bir kac not dusmek istiyorum.

1. Bugun odenen faiz dun karsiliksiz harcanan paranin bugunku karsiligidir. Faiz yuku durdugu yerde ortaya cikmaz. Eger devlet butcesi acik verirse, borclanir, faiz oder. Faiz odemek istemiyorsak, devletten gelirini asan istekte bulunmayalim.

2. 1980 sonrasi odenen faizin yarisindan fazlasi enflasyon vergisi yolu ile geri alinmistir. Odenen faizin gercek miktari dolar olarak, 83 milyar dolardir, 440 degil.

3. Turk halki gelirii TL cinsinden kazanir, vergisini TL cinsinden oder. Eger TL borclanmanin reel faizi %10 ise halkin odedigi reel faiz %10'dur. Kurun seviyesinden kaynaklanan degismeler halkin odedigi faiz yukunu degistirmez. Eger dolar cinsi faiz %50 ise, bu faizin sadecen 10 puani halkin cebinden cikar, geri kalan 40 puan dovizi yuksek fiyattan alip dusuk fiyattan satanin uzerindedir.

Bütçe Nedir    iktisat Nedir    Borsa Yorumları    Regülasyon Nedir    Türkiyede Ödenen Vergiler, Vergi Türleri

4. Turkiye'nin uzun donem tasarruf orani (1960-2005) %20 dir. Son 45 yili 3 doneme ayirirsak (1960-79, 1980-88, 1989-2005):

1960-79: Disa kapali ekonomi (ekonomi nedir?), ithal ikameci kalkinma politikasi, ithalat kontrol altinda

1980-88: Disa yari acik ekonomi, ihracata yonelik politikalar (yuksek kur). Faizler de (ilk defa) reel anlamda pozitif (amac tasarruflarin tesvik edilmesi)

1989-2005: Disa acik ekonomi, kalkinma politikasi?, gumruk duvarlari indi, TL deger kazandi, faiz orani yuksek.

Eger kurun seviyesi ile tasarruf orani arasinda bir iliski varsa, birinci ve ozellikle ikinci donemde yuksek tasarruf, ucuncu donemde ise dusuk tasarruf gormemiz gerekir. Goruyor musunuz?

0 Yorum Var.: