Su Yazidaki Yanlislari Bulun

Uygulanan politikalar, faizi yükselterek döviz girişini sürdürmeyi hedef alıyor.
Bu politikaların olumsuz yanları ile ilgili olarak iktisatçı (Iktisat nedir) Mustafa Sönmez'in bir değerlemesi var.
Mustafa Sönmez diyor ki, mayıs-haziran dalgalanmasının ardından iç borçlanmada faizleri tırmanışa geçti... Gösterge niteliğindeki iç borçlanma faizinin iki ayda 5 puan arttırılmasının nedeni, TL'den dövize kaçış tehlikesinin önlenmesi.... Sıcak para, yüksek faizlerle geri dönmektedir ama yüksek faiz hem bütçenin faiz giderleri hem de özel sektörün dış borçlanma riskini büyütmektedir.
Dalgalanma öncesi ... toplam bütçe harcamalarında yüzde 28 payı olan faizin, mayıs ayında... payını 1 puan artırdığı, ağustosa gelindiğinde ise ... bütçedeki payının da yüzde 30'lara dayandığı görülüyor.
Faizin bütçe içindeki yükü artınca, Maliye yeni vergi kaynakları arayışına yöneliyor. Şu günlerde gündeme gelen yeni vergi paketi yüksek faiz afyonunun bedeli nereden, yüksek faizin faturasını ödemeyi hedefliyor. (OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik Güngör)
Ben sadece 3 tane yanlis buldum (neyse ki yazan bir ekonomist, yoksa daha fazla yanlis olabilirdi), baska bulan varsa soylesin.
Birinci Yanlis: "Gösterge niteliğindeki iç borçlanma faizi iki ayda 5 puan arttırıldi" derken Mustafa Bey'in dili surcmus herhalde. Arttirilan MB'nin gecelik faizi.

Bütçe Nedir    iktisat Nedir    Borsa Yorumları    Regülasyon Nedir    Türkiyede Ödenen Vergiler, Vergi Türleri

Hazine tahvilleri uzun vadeli yatirim araclaridir (Turkiye'de uzun vadenin tanimi 1.5 senedir). Bu faizlerin seviyesini piyasa belirler. Diger bir deyisle,Hazine piyasanin karsisina elinde silahla cikip bana su faizle su kadar para vereceksin, yoksa vururum seni diyemez (gelecek secimde CHP basa gelirse belki bu sistemi uygulayip faizleri indirmeyi basarir). Hazine tahvilleri icin ihale acilir, piyasadaki oyunculardan teklif alinir, herkes hangi faiz ile ne kadar tahvil almak istediklerini Hazine'ye bildirir. Hazine, kendi borclanma programina gore bir borclanma miktari (veya faizi) belirler, ona uygun teklifleri kabul eder. Ne kadar cok borcunuz varsa dondurmeniz gereken, o kadar kotu teklifleri kabul etmek zorunda kalirsiniz. Ekonomideki en eski kurallardan biri arz-talep iliskisidir. Ne kadar cok (borclanma) talebiniz varsa faizler o kadar yuksek olur. Eger son 4 sene reel faizler %40'lardan %10'lara dusmusse bunda butce aciginin (yani borclanma ihtiyacinin) azaltilmasinin buyuk etkisi olmustur.
Merkez Bankasi ise kisa vadeli (gecelik) faiz oranlarini belirler, borclanma faizlerini degil. Bildigim kadari ile MB (henuz) gecelik bono cikarmiyor. Sicak paracilar da MB'na para yatirmak icin gelmiyorlar.
Peki gecelik faizler, borclanma faizlerini etkiler mi?
Son iki ayda enflasyon beklentilerindeki artisa paralel olarak (12 aylik beklentilerde artis 3 puana yakindi) MB gecelik faiz oranlarini 4.25 (yillik bazda 4.95) puan arttirdi. Yani reel faizi aslinda 2 (IKI) puan arttirmis oldu. Ayni donemde Hazine faizleri 4.95 degil, 8 puan artti.
Mayis ayinda MB'nin gecelik faizi (yillik bazda) %14.2 iken uzun vadeli faizler 13 civarindaydi. Simdi gecelik faiz %19.1, gosterge faizi %22'ye yakin.
Eger bu rakamlarin birbirinden farkli oldugunu gorebiliyorsaniz Mustafa Bey'in bir adim onune gectiniz demektir. Eger MB gecelik faizlerle oynamasaydi ve %14.2'de biraksaydi bile, uzun vadeli faizler dusmezdi diyorsaniz iki adim ondesiniz. Hatta daha ileri gidip bu durumda uzun vadeli faizlerin %22'lerin daha da ustune cikacagini soylerseniz (cunku enflasyon egiliminin yukseldigi yerde yerinden oynamayan MB, atesle oynuyordur, MB 'ni yonetenlerin akil sagligindan suphe edilmeye baslanir, tahmin edeceginizi uzere bu da piyasalari tedirgin eder) arayi epey acmissinizdir.
Uzun vadeli faizler, MB'nin gecelik faizinden 3 puan yukaridaysa, hala nasil bir insan "tahvil faizlerini MB yukseltti" diyebilir benim aklim ermiyor.
[EK: Bir cok insan, Mustafa Bey dahil, zannediyor ki devlet aslinda dusuk faiz ile borclanabilir, ama sicak para gelsin diye bile bile faizleri yukseltiyor. Bakiniz, devleti ve milleti ile bolunmez bir butun olan ulkemiz hep birlikte 90li yillarda kredi kartini limitine kadar kullandik, hatta astik. O yuzden ancak yuksek faiz ile borc bulabiliyoruz. Ne zaman borclarimizi azaltiriz, o zaman faizler duser. Devleti yuksek faiz ile suclamayi biliyorsunuz da kredi karti borcu tavana ulasmis vatandasi niye suclamiyorsunuz yuksek faiz politikasi uyguluyor diye!]
Ikinci Hata: Faizin butcedeki payi dalgalanma oncesi %28 iken tam tamina iki puan yuksekip %30 olmus. Bunun da sebebi faizlerin artmasi imis.
Biraz sabredin birader, daha yuksek faizin etkisinin gozukmesi icin erken. Faizlerin yukselmesi butceyi oyle hemen etkilemez. Bekleyin biraz daha. Eger Mustafa bey, Hazine'nin Kamu Borc Yonetim Raporu'nu okusaydi gorecekti ki TL cinsi ic borc stokunun Mayis ayinda Macaulay suresi 9.5 ay idi. Borc stokunun suresi demek ne demek? "Borç stokunun süresi stokun olasi bir faiz degisiminden etkilenecegi süreyi göstermektedir." (sayfa 77). Bir alti ay daha disinizi sıkın.
Hem oyle faiz odemeleri maas odemelerine benzemez. [Yani her ay duzenli olmaz. 100 bin lira borcunuz var. Aylik faiz %5'den her ay 5 bin odemezsiniz. %6'ya cikti diye sizin aylik odemeleriniz 5 binden 6 bine cikmaz. Her ay hangi tahvilin vadesi geldiyse onu odersiniz.] Bakin Mart ayinda Gungor Uras ne guzel anlatmis:
Buna karşılık ocak ayında Maliye daha az faiz ödedi. Borç küçüldü, faiz düştü de ondan mı? Hayır... Faiz ödemeleri her ay eşit yük getirmiyor. Özellikle iç borcun ödeme ve faiz dönemleri aylar arasında birbirine kayıyor. Geçen ocak ayında Hazine (iç-dış) 5.2 milyar YTL faiz ödemişken bu yıl 2.2 milyar YTL ödedi...Ocak ayında Hazine'nin iç borç faiz ödemesi 1.4 milyar oldu ama, mart ayında Hazine 5.9 milyar YTL faiz ödeyecek.Halka gerçeği anlatalım. Halkı ( ve Sayın Başbakan'ımızı ) gerçek dışı bilgilerle "uyutmayalım"...
Tabii o yazida niyet baska idi. Ilk ay faiz harcamalari dusuk cikinca kose yazarlarimiz panikledi, sebebini anlatmaya calisiyorlardi. Ama "uyutmayalim" ikazi sanki bugun icin yapilmis!
Bu arada bir kucuk not daha: 2005'de faiz odemeleri butcenin %32'si idi. 2004 yilinda %40, 2003'de %42, 2002'de %45, 2001'de %52. Yaa nereden nereye!
Ucuncu Hata: Mustafa Bey'in Özel İdareler ve Belediye Gelirleri Kanunu Tasarı Taslağı'nda yer alan vergi artislarini ozetlemis ve bu artislarin sebebi olarak da "Faizin bütçe içindeki yükü artınca, Maliye yeni vergi kaynakları arayışına yöneliyor" demis.
Ne diyeyim aferin Kemal Unakitan'a. Nasil da "babalar" gibi odetiyor Hazine'nin borcunu belediyelere. Bir de su dis borcumuzu kasla goz arasinda Yunanistan'a aktarsa isimiz is. Sen cok yasa Kemal Bey!
Son soz: Okuyucu mektuplarina dikkat edin. Ne cikacagi belli olmaz.

2 Yorum Var.:

tersaci dedi ki...

buldugum yanlıslar

Uygulanan politikalar, faizi yükselterek döviz girişini sürdürmeyi hedef alıyor.

Bu politikaların olumsuz yanları ile ilgili olarak iktisatçı Mustafa Sönmez'in bir değerlemesi var.

Mustafa Sönmez diyor ki, mayıs-haziran dalgalanmasının ardından iç borçlanmada faizleri tırmanışa geçti... Gösterge niteliğindeki iç borçlanma faizinin iki ayda 5 puan arttırılmasının nedeni, TL'den dövize kaçış tehlikesinin önlenmesi.... Sıcak para, yüksek faizlerle geri dönmektedir ama yüksek faiz hem bütçenin faiz giderleri hem de özel sektörün dış borçlanma riskini büyütmektedir.

Dalgalanma öncesi ... toplam bütçe harcamalarında yüzde 28 payı olan faizin, mayıs ayında... payını 1 puan artırdığı, ağustosa gelindiğinde ise ... bütçedeki payının da yüzde 30'lara dayandığı görülüyor.

Faizin bütçe içindeki yükü artınca, Maliye yeni vergi kaynakları arayışına yöneliyor. Şu günlerde gündeme gelen yeni vergi paketi yüksek faiz afyonunun bedeli nereden, yüksek faizin faturasını ödemeyi hedefliyor.

yeter mi?

Blog Sahibi dedi ki...

Bir yanlis da ben ekleyeyim. "yuksek faiz özel sektörün dış borçlanma riskini büyütmektedir" demis Mustafa Sonmez. O kadar finans okudum "dis borclanma riski" diye bir kavram duymadim ben hayatimda. Eger yuksek faizler yabancilarin Turklerden verdikleri borclara karsilik aldiklari kagitlari daha riskli hale getirdi demek istiyorsa bu da yanlis bir ifade. Faizlerin artmasi riski yukseltmez, risk yukseldigi icin faiz artar.

Yok yukselen faizlerden oturu ozel sektorun daha once aldigi borclari odeme olasiligi azaldi demek istiyorsa bu da yanlis bir ifade. Eger dalgadan once %6 faizle borc aldiysaniz ve dalgadan sonra piyasada faizler %8'e yukselmisse bu sizin odemeniz gereken para miktarini degistirmez. Yeniden borclanmak isterseniz yuksek faiz odemek zorundasinizdir, daha once aldiginiz borclarin faizi hala %6'dir.

Neyse, Mustafa Sonmez 2005 yilinda ekonomi dususe gecti bu dusus 2006'da da surecek diye Asaf Savas Akad'dan bile daha kotu buyume tahmini yapan birisi (4 Nisan tarihli yazima bakabilirsiniz bu konuda). Keske adamin yaptigi tek yanlislar bunlar olsa!!!