Kürtaj Yapımı Istatistikleri

Kürtaj konusu özellikle Amerika’daki en hassas konulardan bir tanesidir. Türkiye’de ise çok hassas olmamasına rağmen ben yine de bu konuda bir fikir belirtmeyeceğim. Kürtaja karşı olanlar “kürtaj bir cinayettir” veya “kürtaj günahtır” şeklinde olaya yaklaşırken kürtajı destekleyenler ise “kürtaj hakkı kadının özgürlüğünün bir parçasıdır” veya “sağlık için gerekli olduğu koşullar vardır” veya “aile planlaması için gereklidir” şeklinde yaklaşımlara sahipler.

Bu konudaki istatistikler ise kelimenin tam anlamıyla beyin bulandırıcı şok edici cinsten, şimdiden söyleyebilirim. Kürtaj’ın cinayet olduğunu varsayarsak (ben öyledir veya değildir demiyorum yanlış anlaşılma olmasın), Türkiye’deki 50 yaşında bayanlarin yuzde kaci hayatının herhangi bir evresinde isteyerek doğmamış çocuğunu öldürmustur diye sorsam ne cevap verirdiniz?

Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçlarına göre 45-49 yaş grubundaki kadınların %39,2’si isteyerek düşük yapmış. Yani 50 yasindaki her 5 kadından 2 tanesi isteyerek düşük yapmış. 15-19 yaş grubunda kürtaj olanların oranı ise %2,9 imiş. Kürtaj oranları çocuk sayısı ile doğru orantılı bir şekilde artıyor. Çocuğu olmayanların %6’sı kürtaj yaptırırken, beşten fazla çocuğu olanların %29’u kürtaj yaptırıyormuş. Kentlerde kürtaj oranı %23 iken, kırsalda %18, Istanbul’da %31 iken Güneydoğu da %12 imiş. Kürtaj oranları ile eğitim seviyesi arasında bir ilişki bulunmamış. Yoksulların %15’i kürtaj yaparken, zenginlerin %29’u kürtaj yapıyormuş.


En can alıcı istatistik ise su: 2004-2008 arasında gerçekleşen her 100 gebelikten 10 tanesi kürtaj ile sonlandırılıyormuş, 100 gebelikten 10,5 tanesi doğal nedenler düşerken, 1.1 tanesinde ise bebek ölü doğuyormuş. Yine de tablo o kadar kötü değil. 1993 senesinde yapılan araştırmada isteyerek düşük yapma, yani kürtaj oranı %18 imiş ve şimdi %11’e gerilemiş.

Peki isteyerek düşük yapan milyonlarca kadınımız gebelikten önce ne tür bir gebeliği önleyici yöntem kullanıyormuş? Yuzde 34’ü herhangi bir yöntem kullanmıyormuş (sonra da şaşırıp nasıl oldu bu çocuk diye söyleniyorlardır herhalde). Yüzde 39’u geri çekme yöntemini kullanıyormuş (demek ki bu çok başarılı bir yöntem değilmiş). Yüzde 11’i kondom, yüzde 5’i hap ve rahim içi araç kullanıyorlarmış. Yani hamileliği önleyici yöntemlerin başarı oranı %100 değilmiş.

Isteyerek düşük yapanlar kürtaj sonrasında tekrar benzer bir durumla karşılaşmamak için ne tür bir önlem alma yolunu seçmişler acaba? Yüzde 32’si hiç bir yöntem seçmemiş (demek ki kürtaj bu kişiler üzerinde derin bir iz bırakmamış). Yüzde 22’si geri çekme yöntemine geri dönmüş, kondom ve hap kullananların oranı %15’ere yükselmiş, %12’si ise RIA kullanmış.

İsteyerek düşük yapılmasında kararı kim vermiş diye merak ediyorsanız yaklaşık olarak yarısında eşler beraber karar vermişler, dörtte birinde kadın kendisi karar vermiş, %22’sinde ise doktor tavsiye etmiş. Kürtajların %4’ünde ise karar kocaya aitmiş.

Kürtaj yaptırmak gebeliğin 10. Haftasına kadar yasal imiş, gerçekleştirilen kürtajların çoğunluğu yasal olmasına rağmen %11’i yasal sürenin bitiminden sonra yapılmış. Yani her 100 gebelikten bir tanesi yasadışı şekilde sonlandırılmış.

Ilginc bir yazi oldu. Ben kurtajin bu kadar yaygin oldugunu bilmiyordum dogrusu. Ortalama bir kadinin birden fazla gebelige sahip olacagini goz onunde bulundurursak kurtaj yapimi oranlarinda bir degisiklik olmamasi durumunda tanidiginiz her 5 kadindan birisinin kurtaj yaptigini soyleyebiliriz. Sok edici gercekten.

1 Yorum Var.:

Unknown dedi ki...

Dogum kontrol yöntemlerinin okullarimizda cocuklarimiza erken yaslarda ögretmemiz lazim.. Cogu kisinin bu konuda bilgisi yok, ya da sormaya cekiniyor.