Faizin bugünü değil gelecekteki değeri önemli.

Neden tahmin yapilir, bunlar bizim ne işimize yarar ?

Bir tahminden faydalanabilmeniz için onun yeterince ‘kaba’ olması gerekir. Öncelikle ‘kriz çikacak mi, çikmayacak mi’ sorusuna cevap vermeliyiz. Eger cari açiktan dolayi kriz beklentiniz varsa, benim nacizhane önerime uyun ve Karaburun önlerinden denize atlayip Yunanistan’a ulaşmaya çalışın. Çünkü eğer kriz çıkacaksa eskilerini mumla aratacak. Türkiye’de kalip ‘diğerleri’ ile birlikte dibi boylamaktansa, Ege denizinde şansınızı deneyebilirsiniz. Karşı tarafa ulastiginizda da ‘öbür tarafta gulyabaniler var, çok korktum, yüzüp yanınıza geldim’ falan dersiniz. Gördüğünüz gibi tahminler işe yariyor, gerektiğinde hayatınızı bile kurtarabiliyor.

EFT Nedir?  Faşizm nedir?  Özel Üniversiteler  Devlet Üniversiteleri  Türk Bilim Adamı

AMA, eğer krizin çıkmayacağını ‘biliyorsanız’, karşılaştığınız dalgaları aşabilecek nakte sahip olmanız yeterli. Bir takım senaryonlardan korkarak bugünün bulgurundan vazgeçmenize gerek yok. Önemli olan dibe vururken, paniğe kapılarak zararı realize etmemek. ‘Dahiyane’ bir buluş değil elbette. Bu tür ‘mikro’ davranış şekilleri oldukça yaygın. Işte bu yüzden ‘TLnin değer kaybetmesi Merkez Bankasinin müdahalesini gerektiren bir konu olmamalı ’ diyorum.

Bence faizleri ‘kabaca’ tahmin edebiliyorsaniz fazla bir şeye ihtiyacınız kalmaz. Faizler yükselir derseniz kısa vadede kalın derim. Siz ‘yüksek faiz-düsük kur’ hikayelerini çöpe atin. Faydalı olan bilgi şudur: Faizler yükselirken TL de ayni anda değer kaybeder. Yani kisa vade yerine dövizi seçmenize gerek yok. Ama eğer uzun vadedeyseniz yükselen faizden yararlanamadığınız gibi nakit durumuz da bozulur. O zaman dişinizi sıkmak ve dalga sonunu beklemek zorundasiniz. ‘Bunu niye bize söylüyorsun, iki kere iki dört gibi bir şey’ diyeceksiniz. Peki Merkez Bankasinin volatiliteye engel olmak adina günlük faizi yükseltmesine ne dersiniz ? Semaye kısa vadeye çekilerek istikrar sağlanabilir mi ?

Tahmininiz ‘faizlerin düsecek’ şeklinde mi ? Reel getirisi şu veya bu olan değil, ilerde düsecek olan faizler ‘gerçekten’ yüksektir ve bu faizden yaralanabilmek için mümkün olan en uzun vadeye girmeniz gerekir. Hatta borsa (Borsa Yorumları) veya gayrimenkul gibi alternatifleri de düşünebilirsiniz. Çoğunluk bu tür pozisyonlardaysa ülke olarak rahat bir nefes aliriz, merkez bankasinin günlük faizinde degil. Isterseniz buna ‘davranışsal iktisat’ (Iktisat nedir) ismini verin, yada baska bir sey. Politika yapıcılari makro kararlar verirken mikro davranışları dikkate almak zorunda. Bana kalırsa yatırımcı açısından bakıldığında faizin bugünü degil gelecekteki değeri önemli.

Faize yatirim yapanlar için aşağıdaki denklemlerin faydali olabilir.

Taşıdığınız hazine kağıdının getirisini günlük faizle kaşılaştırmak;
Günlük_basit_getiri = 365*100 * [ Antilog [ log ( bileşik_faiz /100 + 1) / 365 ] -1 ]

Hazine kağıdı hangi boyutlardaki aylık enflasyonu karşılar ?
Maksimum_aylık_enflasyon = 12*100 * [ Antilog [ log ( bileşik_faiz/100 + 1) / 12 ] -1 ]

Aylık net (basit) faizin yıllık bileşik faize çevrilmesi;
Yıllık_bileşik_faiz = [ (Aylık_basit/1200 + 1) üzeri 12 - 1 ] * 100

Faizi bu kadar konuşmak yeter.

ahmet çavuşoğlu

0 Yorum Var.: