Medyada Hatali Haber

Hurriyet'te gecmis aliskanliklariyla celisen bir haber gordum, haberin basligi "Yeni Kurulan Sirket Sayisi Artti" seklinde atilmis. Gazeteci arkadas kafasini bir yere carpmis herhalde, boyle baslik mi olur yahu. Turk gazeteciliginin "negatif noktalar one cikarilmali" ilkesine aykiri hareket edilmis.

Bizim bildigimiz Hurriyet bu habere "Kapanan Sirket Sayisinda Artis Var" basligini atardi. Neticede kapanan sirket sayisi 608'den 651'e cikmis, yani tam tamina 43 sirketlik bir artis var. Ote yandan yeni acilan sirket sayisi 3165'den 3974'e cikmis, yani artis yuzdesi sadece %26. Bir yanda 43 sirket kapanmis, ote yanda acilan sirket sayisi sadece %26 artmis. Burada onemli haber, vatandasi islerin kotu gittigine ikna edecek haber nedir? Tabii ki 43 sayisinin 26'dan buyuk olmasidir. Turkiye'de isler kotuye gitmektedir. Yapilmasi gereken faizlerin dusurulup, kurlarin yukseltilmesidir. Hukumet de bir an once erken secim icin karar almali ve istifa etmelidir. Yoksa eski generaller "Erke Donergeci" kod adiyla gundeme getirdikleri, halkin enerjisini sonsuz politik enerjiye ceviriyoruz diyerek kuracaklari politik partiyle onlari zaten koltuklarindan edecektir.

Bütçe Nedir    iktisat Nedir    Borsa Yorumları    Regülasyon Nedir    Türkiyede Ödenen Vergiler, Vergi Türleri

Bu konu uzerine Referans gazetesi bundan bir kac ay once Turk gazetecilik ilkeleriyle uyumlu bir haber yapmisti ve biz o konudaki goruslerimizi bir yazida aciklamistik. Referans gazetesinden ornek alsinlar, haber nasil yapilirmis ogrensinler.

6 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

gecenlerde bir dost sohbetinde 7-8 yil almanyada yasayip 2004te turkiyeye donen ekonomiyle pek de ilgisi olmayan bir vatandas alman ekonomisinin su an fevkalede zor durumda oldugunu ballandira ballandiro anlatiyodu. ama malesef bunu anlatirken 2004 yilinda gazetelerde okudugu 'almanyada bu yil 30 bin is yeri kapandi' gibi haberleri kullaniyodu. alman gazateciler hakkinda yorum yapamayacagm fakat yurdum insaninin ekonomiyi yorumlama anlayisina bir kez daha bayildim:) yine aklima baska bi yorum daha geldi. 90larda dunyada altin fiyatlari cilgin gibi artarken bir televizyon kapali carsida kuyumculara bunun nedenini sormus ve 'Halk Demireli istemiyor, ulkede ortam gergin' yanitini almisti bir esnafimizdan:)

Adsız dedi ki...

Faizlerin yüksek olmasının nedeni aynı zamanda piyasa beklentileridir. 2007 yılı ülkenin risk priminin artacağı bir yıl olacağı yatırımcılar tarafından düşünülmektedir. bu ortamda faizlerin düşürülmesi artan cari açığın finansmanını zorlaştırır. cari açığı finanse eden en önemli kalem dogrudan sermaye yatırımlarıdır. bu yatırımların son yıllarda önemli ölçülerde artması cari açığı nispeten makul karşılanır duruma getirmiştir. söz konusu artışın en önemli nedeni ise AB süreci ve güven ortamıdır. AB ile ilişkilerin farklı bir şekil alması (27 başlıkla müzakerelere devam) ve 2007 yılının siyasi riskleri gözönüne alındığında faiz azaltım kararının alınması kolay olmasa gerek.

Adsız dedi ki...

Gazeteci ne yapsın, müşteri (yani okur) öyle haber istiyo.. Haberin altındaki yorumlara baktınız mı? Ben baktığımda üç yorum vardı, ikisi iflas eden şirket sayısının daha fazla olduğunu iddia ediyordu. Tabii haber istatistiğe dayanırken bu yorumlar işkembeye dayanıyor.

Adsız dedi ki...

Bu, yukarıdaki yorumu yazdıktan sonra aklıma geldi. Ekonomix'in mikro analizleri meşhurdur, bu konuyu belki bize analiz eder. Günümüz business çağında artık okur da bir müşteri olduğuna ve müşteri de her zaman haklı bulunduğuna göre, acaba gazeteler onlara haberleri istedikleri tarzda mı sunmalı? Yani okurlar açılan şirket sayısına değil de kapanan şirket sayısına daha fazla önem veriyorlarsa, haberleri öyle mi dizayn etmeli? Yoksa ne olursa olsun haberi doğru şekilde mi işlemeli? E, ülkede gazete sayısı bir tane olmadığına göre ve nabza göre şerbet vermeye meraklı birçok rakip bulunduğuna göre, bu durumda okur (yani müşteri) kaybetmeyi göze mi almalı?

Blog Sahibi dedi ki...

Aslinda normal sartlar altinda tuketici ne istiyorsa o yapilmali derdim ama bu oyle bir durum degil. Gazetecilik hakemlik gibi bir meslek, tanim geregi tarafsiz olmaniz gerekiyor. Fener'in maclarina gidin 50000 seyirci hakemin Fener lehine karar vermesini ister, beklediklerini alamayinca kufur ederler, mutsuz olurlar. Neyse, anladin sen onu!

Eger bizim gazetelerimiz tarafli habr yazmak istiyorlarsa kendilerine gazeteci degil, yorumcu desinler. Ayrica bence piyasada yeterince tarafli haber yapan yayin organi var zaten. Tarafsiz haber bekleyen kitlelerin beklentileri karsilanmiyor diye dusunuyorum ben.

Adsız dedi ki...

Abi dünya bizden ibaret değilmiydi be yau?