Kisi Basina Dusen Borc miktari

Haftasonu tum gazetelerde boydan boya "her bebek 7 bin YTL borc ile doguyor" baslikli haberlere gozunuz carpmistir. Gazeteciler icin bu tur haberler bulunmaz nimettir. Her sey kotuye gidiyor, yandik bittik edebiyatinin ekmegidir bu tur haberler.

Simdi ekonomiden anlayanlar ya da kafasi biraz calisanlar borcun tek basina bir sey ifade etmedigini bilirler. Mesela AMERIKA'DA HER BEBEK 50 bin YTL BORC ILE DOGUYOR. Ne kadar kotu degil mi, yazik!!! Oyle degil iste. Peki haber soyle verilseydi ne derdiniz? TURKIYE'DE HER BEBEK 7500 YTL GELIR ILE DOGUYOR.

Bu da olmaz. Haber boyle verilseydi de elestirirdik. Olmasi gereken borc miktarinin gelir miktarina oraninin hesaplanmasi ve bunun yillar boyunca hareketinin yorumlanmasidir. Peki gazeteciler bunu bilmiyorlar mi? Pek tabii ki biliyorlar, sadece islerine geldigi zaman isin dogrusunu yapiyorlar, islerine gelmedigi zaman her bildiklerini unutuyorlar. Bakin 2002 yilindaki gazete basliklarina gittim baktim ve Zaman gazetesinde su haberi gordum:

"Kişi başına borç tutarı, kişi başına milli gelirin açık farkla önüne geçti. Toplam iç ve dış borcun 204,4 milyar doları bulduğu Türkiye’de, kişi başına gelir 2 bin 219 dolar düzeyinde kalırken, kişi başına borç ise 2 bin 918 dolara yükseldi."

Devalüasyon Nedir    Verimlilik Nedir    Altın Yorumları    Hedge Fon Nedir    Resesyon Nedir    Nükleer Santraller

Goruyorsunuz, kisi basina borc kisi basina gelirin cok uzerinde oldugu zaman oransal analiz yapmasini becerebiliyor gazetecilerimiz.

2002 yilinda borclarimiz gelirlerimizden %33 daha yuksekmis, bu yil borclarimiz gelirlerimizden %6 daha dusuk. Farki gorebiliyor musunuz? Oransal olarak toplam borcumuz dusmus. Turk gazetecilerinden sikayet etmemizin sebebi bu. Haberin tek tarafini veriyorlar, dogru analizleri yapmiyorlar. Biz de burada elimizden geldigince gercek gazetecilik yapmaya calisiyoruz.

2 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

Türk gazetecileri ile ilgili saptamaniza katilmamak elde degil. Art niyetleri olmayabilir ama yaklasimlari oldukça özensiz.

ahmet çavusoglu

Adsız dedi ki...

aslında tüm dünya gazeteleri, dergileri için geçerli bu söylenenler...

kanımca her gazete ve dergide para ile yazdırılmış haberler ve para ile yazdırılmamış haberler bir arada bulunur...

genel yayın yönetmeni bunları öyle bir harmanlar ki, sapı samandan ayırmak imkansız hale gelir....

şimdi diyeceksiniz..ne demek paralı haber..köşedeki kiosktan bir businessweek alın yeter..silme paid news...

haziran ayındaydı sanırım...dolar 1.75'i test ederken ertesi günkü hürriyet gazetesinde tek kur haberi yoktu...evet bazı haberler de istek üzerine es geçilebiliyor galiba...yani yazılmayan haberlerin de manipülatif gayesi olabiliyor..

başka bir örnek...merkez bankası para kurulu toplanmadan önce gazetelerde manşet üzerine manşet: faiz arttrımı bekleniyor..piyasa beklentisi bu yönde...sürpriz olmazsa faiz artacak..vs...

ee..parayı veren düdüğü çalar kardeşim...

sevgiler,

t.