İŞTE AKP'NİN CANINI SIKAN 7.000.000 KİŞİYE GİDEN E-POSTA

Bugün bana bir tane spam e-posta geldi. AKP karşıtlarınca yazılmış olduğu belli olan bu emailde sapla saman birbirine karıştırılmış, bir sürü doğru ifade olduğu gibi bir sürü yanlış ifade de var. Amacımız AKP’yi savunmak değil, hem burada hem de kitapta AKP’yi savunduğumuz da yok. Aksine biz sadece doğruları savunuyoruz. Türkiye’de cehalet çok yaygın, ekonomi konusunda cahil olmayan insan sayısı ise belki bir kaç bin kişidir, durum o derece vahim. Ekonomide Hurafeler ve Gerçekler kitabını okuyarak cehaletinizi bir miktar giderebilirsiniz (alt tarafı 200 sayfalık bir kitap, cehaletinizin tamamını gidermesini beklemeyin).

Spam eposta’da okuduğum en ironik cümle ise yazının sonunda “Aydın insan, araştırır, yargılar ve sonuca varır. Cahil, yobaz insan duyar, görür ve hükme varır” şeklinde çok doğru bir ifade kullanılmış olmasıdır. Aşağıya maddelerini aktardığım yazıyı bir cahilin yazdığı ve diğer ekonomi cahillerini hedef aldığı gayet açıktır. Aşağıdaki satırlarda kullanılan yanlış ama ekonomiden anlamayan cahil halka mantıklı gelen ifadelerin veya söylem tarzının bir kısmı Güngör Uras, Yiğit Bulut, Ege Cansen, Esfendar Korkmaz, Faik Öztrak, Yaman Törüner, Yılmaz Özdil, Süleyman Yaşar gibi yazarlarca ekonomik teori ve gerçeklerle alakası olmayan köşe yazılarında da geçmişte çok kullanıldı, bugün de bu durum devam ediyor. Biz Ekonomide Hurafeler ve Gerçekler kitabında hem bu yazarların hem başka yazarların, hem politikacıların, hem kendilerine Oda Başkanı diyen lobicilerin yaydıkları politik amaçlı (veya tamamen cehalete dayanan) hurafeleri ortaya döküp size işin doğrusunu anlatıyoruz. AKP’yi yanlış teori ve yanlış rakamlarla eleştirenleri eleştirip yeri geldiğinde AKP’nin aslında nasıl eleştirilmesi gerektiğini belirtiyor, yeri geldiğinde de adamları takdir ediyoruz. Yiğidin hakkını yiğide veriyoruz. Hiç bir politikacı her konuda haklı değildir, hiç bir politikacı her konuda haksız da değildir.

Siz de aşağıdaki maddeleri okuduğunuzda neyin doğru neyin yanlış olduğunu kolayca göremiyorsanız Ekonomide Hurafeler ve Gerçekler kitabına ihtiyacınız vardır demektir. Alın, okuyun, tanıdıklarınıza verin, onlar okusunlar. Kitabı vermekten çekindiğiniz “ulan bu herif kitabı bir kere alırsa bir daha hayatta geri vermez” dediğiniz kişilere de tavsiye edin. Ekonomiye bir miktar ilgi duyuyorsanız, ufacık bir miktar birikiminizi faizde, borsada veya dolarda değerlendiriyorsanız bu kitabı okuyun. Yaptığınız en iyi yatırımlardan biri olacaktır.

İşte AKP'nin canını çok sıkan o e-posta:
Türkiye'deki icraatlarının unutulmaması ve bakar körlerin gak guk etmemesi için Tayyip Erdoğan liderliğindeki AKP'nin Türk siyaset tarihindeki bazı ilklerini hatırlatmakta yarar görüyorum:
*1- İlk defa bir Başbakan "Tezkere geçmezse memura maaş ödeyemeyiz." dedi
*2- İlk defa ekonomi büyürken işsizlik arttı.
*3- İlk defa cari açık verilirken döviz kuru arttı.
*4- İlk defa bir Başbakan zam isteyen memura "İMF'yi ikna edin " dedi.
*5- İlk kez ithalat 100 milyar doları aştı.
*6- İlk kez cari açığın üstünde borçlanma yapıldı
*7- İlk kez Yunan Kilise Bankası Türkiye' de banka satın aldı.
*8- İlk defa domuz, kesimlik hayvanlar arasına alındı
*9- İlk defa düşük faizli dış borç, yüksek faizli iç borç ile ödendi.
*10- İlk defa bir Başbakan ve Dışişleri Bakanı, islamiyeti yok etmeye yemin eden bir Papa'nın heykeli önünde fotoğraf çektirdi.
*11- İlk defa bir Başbakan "Toprak satılıyorsa alıp götürmüyorlar ya!" dedi.
*12- İlk defa bir cami kiliseye çevrildi.
*13- İlk defa kilise ve havralar imar planında yer aldı.
*14- İlk defa bir Başbakan Yahudi düşünce kuruluşundan " Üstün Cesaret(!) Ödülü" aldı.
*15- İlk defa Türk askerinin başına ABD güçlerince çuval geçirildi.
*16- İlk defa bir Başbakan "Bir dönem dini kullandık " dedi.
*17- İlk defa petrol kanunu ile yabancılara elli yıllık imtiyaz verildi.
*18- İlk defa yabancı rantiyecilere vergi muafiyeti tanı ndı.
*19- İlk defa iletişim sektörünün tamamı yabancıların eline geçti.
*20- İlk defa tezkere reddedilmesine rağmen Dışişleri Bakanlığı genelgesi ile silahlar Türkiye üzerinden geçti.
*21- İlk defa bir Başbakan İslam dünyasının sınırlarını değiştirecek BOP'un eş başkanı oldu.
*22- İlk defa bir Başbakan, Müslüman topraklarını işgal eden ABD askerlerinin evlerine sağ salim dönmeleri için dua ettiğini açıkladı.
*23- İlk kez İsrailli bir işadamına çok gizli bir şekilde 800milyon dolar kaynak aktarıldı.
*24- İlk defa bir Başbakan yapılan ihalede önce uçak istedi; ama sonra Mercedes'e razı oldu.
*25- İlk defa fındık üreticileri en büyük mitingi yaptı.
*26- İlk defa bir Başbakan Türkiye'yi pazarladığını açıkça itiraf etti.
*27- İlk defa tarımsal üretimde dış ticaret açığı ortaya çıktı.
*28- İlk defa bir Başbakan çiftçilere "Gözünü toprak doyursun." dedi.
*29- İlk defa kapkaç diye bir sektör ortaya çıktı.
*30- İlk defa zina suç olmaktan çıktı.
*31- İlk defa bir Başbakan en fazla yurt dışı gezisi yaptı.
*32- İlk defa bir Başbakan "Borç yiğidin kamçısıdır." diyerek borçlanmayı bir başarı olarak gösterdi.
*33- İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 kuruştan 88 kuruşa indi.
*34- İlk defa çiftçi ve emekliden vergi alınması sözü verildi.
*35- İlk defa bir Başbakan Danışmanı Amerikalılara Başbakan için "Bu adamı kullanın, onu rogara süpürmeyin." dedi.
*36- İlk defa GSMH artarken KDV tahsilatı yerinde saydı.
*37- İlk defa bir Başbakan TMSF katkısıyla bu kadar çok TV ve gazete yönlendirdi.
*38- İlk defa Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı misafir olarak gelen bir kralın ayağına gitti. Hem de 10 Kasım günü...
*39- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ÇİFTÇİYE " ANANIDA AL GİT!" DEDİ.
*40- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ŞEHİT ZİYARETTİNDE "ASKERLİK YAN GELİP YATMA YERİ DEĞİLDİR." DEDİ
*41- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN 300 METRELİK GEMİYE "GEMİCİK" DEDİ.
*42- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN, "GAZETEL ERİNİ OKUMAYIN TELEVİZYONLARINI AÇMAYIN." DEDİ.
*43- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNEN İNSANLARI DİNSİZLİKLE SUÇLADI.
*44- İLK DEFA BİR BAŞBAKAN İÇİN CUMHURİYET MİTİNGLERİ YAPILDI.
*45- İLK DEFA BİR HALK KENDİ LAİKLİĞİNDEN VE ÖZGÜRLÜĞÜNDEN KORKTU.
*46- İLK DEFA ATA'MI ANLIYORUM.
Bu hızla Tayyip Erdoğan bu dönemde ülkemizdeki her şeyi özelleştirmiş olacak.
İşbu ya özelleştirmeye ve satmaya kafayı takmış olan başbakanımız en sonunda kendisini özelleştirir mi?
*- Türk Telekom, Arap'ın.
*- Telsim İngiliz'in.
*- Kuşadası Limanı İsraillinin.
*- İzmir Limanı Hong Konglunun.
*- Araç muayene işi Alman'ın.
*- Başak Sigorta Fransız' ın.
*- Adabank Ku veytli' nin.
*- İETT Garajı Dubaili' nin.
*- Avea Lübnanlı' nın.
*- Petkim? Ermeni' nin. ( Kazak'a sattık, dediler. Kazağı bir çıkardık Ermeni...)
*- Rakı, Amerikalı' nın.
*- Finansbank Yunan'ın.
*- Oyakbank Hollandalının.
*- Denizbank Belçikalının.
*- Türkiye Finans Kuveytlinin.
*- TEB Fransız'ın.
*- Cbank İsraillinin.
*- MNG Bank Lübnanlının.
*- Alternatif Bank Yunan'ın.
*- Dışbank Hollandalının.
*- Şekerbank Kazak'ın.
*- Yapı Kredi'nin yarısı İtalyan'ın.
*- Turkcell'in yarısı Finli'nin Rus'un.
*- Beymen'in yarısı Amerikalının.
*- Enerjisa' nın yarısı Avusturyalının.
*- Garanti' nin yarısı Amerikalının.
*- Eczacıbaşı İlaç, Çek'in.
*- İzocam, Fransız'ın.
*- TGRT (Fox) Amerikalı'nın.
*- Demirdöküm Alman'ın.
*- Döktaş Fransız'ın.
*- Süper FM Kanadalı'nın.

11 Yorum Var.:

Emrah Korhan dedi ki...

meslektaş oldugumuzu bugün kitap elime geçince öğrendim..

ömery dedi ki...

merhaba,tamamen iyi niyetli olarak bir konuda düşüncemi paylaşmak istedim...
sitedeki yazılar oldukça faydalı...
blogun açılış sayfasında yeni piyasaya çıkan Ekonomide Hurafeler ve Gerçekler adlı kitabın reklamı varken, bu kitap için ayrı ayrı yazıların yazılması, ya da bir çok yazıda bu kitaba göndermeler yapılarak tekrar reklamının yapılması biraz itici olmuyor mu?
kitabın genel bir reklamı varken, yeni yazılarla ekonominin dinamiğinin anlatılmasına devam edilmesi daha güzel olmaz mı?
zaten bu siteyi takip eden kişiler, siteyi oldukça faydalı bulduğundan kitaba da ilgi göstermektedir. yeni takibe başlayanlar için sürekli reklam, reklam...birazcık itici oluyor diye düşünüyorum.
saygılarımla,

Editor dedi ki...

Kitap icin bir medya tanitim paketi hazirliyoruz. Blogun tepesine koydugumuz reklami da bir muddet sonra guncelleyecegiz.

Reklamlar her zaman iticidir. Ben de televizyon seyrederken reklamlardan sakinmaya gayret ederim ama neticede seyrettigim programlarin yayinlanmasinin sebebidir reklamlar. Blogdaki yazilarin yayinlanmasinin nedeni de reklam yapmaktir.

Ote taraftan her ne kadar reklamlari seyrederken nefret etsek de reklamlar ise yarar ve satislari arttirirlar. Reklamlari sevmeyen okuyucularimiz icin blogun reklamsiz, oldukca sade bir tasarima sahip ucretli versiyonu da var. Okuyucularin cogu cok dusuk uyelik ucretine ragmen reklamli versiyonunu tercih etmiyorlar ama.

Onumuzdeki bir iki ay daha reklamlarla gececek, simdiden uyarayim. Ondan sonra da hem reklamlarin hem de yazilarin azaldigi bir donem takip edecek. Dedigim gibi benim burada 4 aydir yazi yazmamin sebebi blogun okuyucu sayisini arttirmak ve piyasaya cikan kitabin reklamini yapmakti. Insanlar alsin kitabi okusunlar ogrensinler diye.

Burasinin tanitimini yapabilmek icin normalde zaman ayirdigim bir cok seyi ikinci plana attim ve bazi konulari da tamamen ihmal ettim. Herseyin tekrar normale donmesinin vakti yaklasiyor...

SEİL dedi ki...

Sevgili İnan Doğan

1 Baskı 400 adet basılan ve kısa sürede biten bir kitabın 2 baskısı çıkana kadar sanırım biraz mola verin .

Bir ekonomix olarak çok saçma bir izlenim yaratmışsınız kafanızda.

Ote taraftan her ne kadar reklamlari seyrederken nefret etsek de reklamlar ise yarar ve satislari arttirirlar.

Tüketicilerin yarına olan güvenidir yaptıkları harcamalar yoksa reklamlar o kadarda tüketicilerin harcamasında öncelikli değil

Ben bir psikolog olarak bu tarz itici duruşa devam ederseniz şayet bu durum asla değişmeyecek bu şikayetleri sonsuza kadar devam edersiniz

Reklamlari sevmeyen okuyucularimiz icin blogun reklamsiz, oldukca sade bir tasarima sahip ucretli versiyonu da var. Okuyucularin cogu cok dusuk uyelik ucretine ragmen reklamli versiyonunu tercih etmiyorlar ama.

Editor dedi ki...

SEIL,

Yalan mi soyleyelim. Gecmiste insanlar su veya bu nedenle blogda cok guzel yazilar yazmislar. Biz de 3-4 aydir arada sirada bir kac guzel yazi yaziyoruz.

Yazi yaziyoruz da bir muddet sonra soyleyecek seyler bitiyor, ayni seyleri soylemek zevk vermiyor. Insanda da yazi yazacak istah kalmiyor. Bakin Ekonomi Turk kitabinin yazarlarina, 5 tane yazari var kitabin, hangisi yazi yaziyor simdi? Bayramdan bayrama yazi yazarlarsa iyidir.

Yazilan yazilmis, soylenen soylenmis. Erdogan 2004'te TOBB'a soyledigi "her biriniz bir kisi ise alsaniz issizlik azalir" sacmaligini 2010 senesinde tekrar etmekten usanmiyor ama zevk icin yazi yazan adam Erdogan'in sacmaligina saatler harcayarak ayni cevabi vermek istemiyor artik. Bir de bu durumun psikolojik analizini yaparsaniz sevinirim :)

Blogun misyonu kitabi idi. Sozler soylendi, yazilar yazildi. Bundan sonra amac kitabin mumkun oldugunca genis kitlelere ulasmasini saglamaktir. Ayni seyleri blogu yeni okumaya baslamis kisiler icin tekrar etmeye ne benim vaktim var, ne diger yazarlarin hevesi var. Yeni bir seyler okumak isteyenler eski yazilari arsivlerden okusun, 2500 tane yazi var, az degil. Arsivleri okumaya useniyorsaniz, Ekonomi Turk kitabini okuyun.

Adsız dedi ki...

Blogdaki yazilarin yayinlanmasinin nedeni de reklam yapmaktir.
Blogun misyonu kitabi idi. Sozler soylendi, yazilar yazildi. Bundan sonra amac kitabin mumkun oldugunca genis kitlelere ulasmasini saglamaktir.


Açıkcası bu yazıları okuyunca özellikle ömery arkadaşa hak vermemek imkansız ama anladığım kadarıyla takipcilerinizle amaç/araç karmaşası var ben de amacın kitap değil aracın kitap olmasını arzu edenlerdenim.
Saygılar sevgiler teşekkürler
İyi çalışmalar.

Editor dedi ki...

Benim amacim kitabin promosyonunu yapmakti acikcasi. Yine de yeni tohumlar ekiyoruz, blogun yeni yazarlari var ve cok da guzel yazilar yaziyorlar.

Onun haricinde bundan sonraki donemde "bireysel finans" uzerine daha fazla egilecegiz ve dolayli yollardan sizlerle iletisime devam edecegiz.

Ayrica diger blogumuzda borsa ve finansal piyasalar uzerine yorumlarimiz da devam edecek. Zaten bu isler icin zaman harciyorum, gunde 15-20 dakika ayirip bir yazi yazarak dusuncelerimi paylasmamin bana maliyeti cok yuksek olmuyor.

Unutmayin, biz kelli felli yasli basli adamlariz. Yarin bir gun cocuklarimiz buyudugunde bize "baba, sen neden bizimle vakit gecirmek yerine internette geyik yaparak vaktini harcadin. Attigin tas urkuttugun kurbagaya degdi mi?" diye sorarsa ne diyecegiz?

ömery dedi ki...

Sayın İnan Doğan,
öncelikle niyetinizin tamamen promosyon yapmak olduğunuzu belirtmeniz, bu konuda da okuyucularınızla net olmanız güzel...
öte yandan yaptığnız işle de ekonominin çarklarını algılamak isteyen kişilere faydalı olacağınızdan, reklam yapma çalışmalarınızın da yanlış bir tarafı yok... bu da güzel...
amacınızı ve izlediğiniz yolu yargılamak bana düşmez elbette...
ancak,blogun girişinde oldukça anlamlı ve MERAK UYANDIRICI harikulade bir reklam varken,
öte yandan biz site takipçileri için bu konuda ilave bir reklama ihtiyacınız yokken,üzerine siteyi yeni ziyaret eden bir kişi için de bu reklamı okuduktan sonra, son üretilmiş yazıların keyfini çıkarma imkanı sunarak daha güzel bir reklam yapmak varken....
böyle bir yolu seçmeniz elbetteki tercih meselesidir...
reklam elbette önemli bir o kadar da faydalı bir husustur...bunu tartışmamız anlamsız olur...zira sizin faaliyette bulunduğunuz durum, kitap satışı ve kültürel alanda ise biraz daha hassas olmak gerekir kanısını hala korumaktayım...
yapmak istediğim tamamen yapıcı bir eleştiri ortaya koymaktı...

Yazi yaziyoruz da bir muddet sonra soyleyecek seyler bitiyor, ayni seyleri soylemek zevk vermiyor. Insanda da yazi yazacak istah kalmiyor. Bakin Ekonomi Turk kitabinin yazarlarina, 5 tane yazari var kitabin, hangisi yazi yaziyor simdi? (bu paragrafınız da biraz yakışık almamış diye belirtmeden de edemeyeceğim...)
saygılar sunuyor, iyi çalışmalar diliyorum...

Editor dedi ki...

@Omery,

Elestirinin yapici gayet yumusak bir dille yazilmis oldugunun farkindayim zaten, yazdiklarina kizdigim ya da icerledigim de yok. Verdigim cevaplar da tersleyici degil, yanlis anlama olmasin.

Durumun farkindayim ve herseyi bilerek yapiyorum. Yakinda sag ust koseye yazarlarin linklerini koyacagim ve siz hic anasayfaya ve reklamlara bulasmadan direkt istediginiz yazarin linkine tiklayarak yazilarini okuyabileceksiniz. Biraz sabredin ama...

SEİL dedi ki...

Sevgili İnan Doğan

Bugünün siyasetinde ABD Başkanı Obamayı gördükçe Aslında Erdoğanın ara sıra yapmış olduğu populist söylevlerler ve saçmalıklar sönük kalıyor.

Siyasetci olsaydınız bilinki aynı saçmalıkları sizin yapmayacağınıza hiç kimse adına teminat veremezdim.

Şimdi 1 baskı 400 adet basılmış ve ekonomik degeri olarak 20 ekmek fiyatına yada 4 paket sigara fiyatına alınabilecek bir kitap için yapmış olduğunuz tanıtım ve promosyona bu kadar gerek varmıydı onu düşünüyorum.

Çünkü bu kitap reklamsız zaten 10 baskı satışı hakediyor.

Editor dedi ki...

SEIL,

Kitap 1000 adet basildi ama 600 tanesi on siparisle zaten daha basilmadan satilmisti.

Onun haricinde bagimsiz olarak internetten veya kitapcilardan kitabi alacak adam sayisi 1000'i gecmez diye tahmin ediyorum. Reklam yaptigimiz kesim bu.

Bana sorarsan kitap 2 milyon satis adedini hakediyor ama kargaya yavrusu sahan gorunurmus diye bir soz de var :) Turkiye'de insanlarin cahil olmasinin bir nedeni var degil mi?