Borç almanın kendi kategorime göre 3 türü var:
1) Zor durumdasındır, senin temiz biri olduğunu bilenden dostlarından faizsiz borç alırsın. Sorumsuzsan ya da etrafında herkesi kaçırmışsan ya da insanların insaf ve şefkatini kazanamayacak kadar hıyarsan kimse sana borç vermek zorunda değil.
Demokrasi Nedir Küresel ısınma Nedir Özel Üniversiteler
2) Birşeyleri para biriktirip almak yerine önce alıp sonra ödersin. Yani 3 sene para biriktirip araba almak yerine bugün almak istersen, ya da 5 sene kirada oturup hemen ev almak istersen birileri senin yaptığının tersini yapmak zorunda. Yani araba almayı geciktirip parasını sana verecek. Bunu da tanımadığın birinden karşılıksız yapmasını beklememek lazım. Tüketicisi kredisi ya da savings & loans bankaları.
3) Yatırım için birileri sermaye koyar sen de işyerini açarsın. Aldığın parayla hiçbir şey üretmediğin zamanlardaki işçinin maaşını verebilirsin, kiranı ödersin. Üretime başlayınca da insanlara faydalı ürünler satarsın. Sorun riskin ne kadarını işadamı ne kadarını yatırımcı üzerine alacak orada bitiyor. Ekononiminin gidişatına göre karlılık oranları, sermaye miktarı değişeceği için sermayenin beklentisi de değişecektir. Serbest bir piyasada "kar payı" ve faiz oranlarının birbirine yaklaşmasının sebebi de tamamen sermayedeki arz-talep dengesidir.
Tabi bunlar ekonomiye dan dun karşılıksız para girmezse olur. Birilerinin kafasına göre faiz oranlarını ve emisyon miktarını hiçbir kanuna uymadan haftalık toplantılarla belirlediği bir ortamda, enflasyon, vergi adaletsizliği, düşük faizli kredi yöntemleriyle yapılan haksızlıkların ortasında 100 yıl önce faizle borç veren çok masum kalabilir (Faiz ve hacize laf edip günümüzdeki haksızlıkları görmeyenlere...)
4 Yorum Var.:
Galiba Andrew Jackson demişti: Devleti borç almaya (ve faiz ödemeye) muhtaç etmek sermaye sahipleri lehine yapılan en büyük adaletsizliktir diye. Amerika'nın borçlarını ilk kez ve son kez sıfırlayan başkandı galiba. Tabi 1830 yılından bu yana her türlü kesimin lehine ve aleyhine çalışan nice yöntemler geliştirildi ve rastgele kullanıldı. Bu yöntemleri ve niye sık sık değiştirilip her defasında farklı bir kesimin örselendiğini bir ara yazarım.
Güzel bir yazı.
Pasha, yanılmıyorsan bahsettiğin başkan döneminde bir de devlet harcamaları toplanan vergilerden az olunca "vatandaşa parasını geri ödeme" yapılmıştı. bu tarihte ilk ve tektir sanırım.
Pasha, yanılmıyorsam bahsettiğin başkan döneminde bir de devlet harcamaları toplanan vergilerden az olunca "vatandaşa parasını geri ödeme" yapılmıştı. bu tarihte ilk ve tektir sanırım.
Yorum Gönder