Sigara Kacakciligi

Onceki gunku yazimizda sigara uzerine konan yuksek vergilerin kacakciligi arttirdigini, bundan da PKK'nin kazanc sagladigini, ve sehitlerimiz sayisini etkiledigini iddia etmistim. Bunun uzerine bir okuyucumuz "Almanyada da malbaro 3.5-4 eurodan satiliyor, orada teror yok sehit de yok." sekilinde yorum yapti.

Bu yoruma ben simdilik cevap vermeyecegim, okurlarin cevap vermesini istiyorum. Cok kapsamli ve ekonomi teorisini de kullanan bir cevap alirsam anasayfaya koyacagim. Bir kac ipucu vereyim:

1. Sucun ekonomisi (economics of crime)
2. Firsat maliyeti (opportunity cost)
3. Amerika'da uyusturucu ile savas (War on drugs in America) vs. Amerika'daki yuksek sigara fiyatlari (sigara yasagi)

Bu soruya duzgun bir cevap vererek ekonomiden anladiginizi gosterebilirsiniz. Iste size firsat.

8 Yorum Var.:

Farazi dedi ki...

Ya bunlari yazip ekonomiden anladigini mi gostermek istiyorsun? Fiyatlari 2 YTL'ye dusurdugunde kacak sigara fenomeni ortadan kalkmis mi olacak? Kacak sigara uretenlerin ne kadara sigara urettigini arastirdin mi? Fiyatlarda 'break even point' nerde ve 1 YTL'ye bile sigara satabileceklerini arastirdin mi? Adamlarin pkk olmasa bile, bu sigaralari yine ulkeye sokabileceklerini bilmiyor musun?
Kacak sigara, cay ve buna benzer urunlerin pkk'dan cok daha once ulkeye sokuldugundan bi'haber misin?
Ya cocuklar bile guler buna. Yazacak bir seyiniz kalmadi da, populizm yapmaya mi basladiniz?
Birakin bu isleri arkadaslar, kredibilitenize yazik oluyor.

GİZ dedi ki...

Hiç Kimse dört dörtlük ekonomi veya Tıp bilmesi beklenemez sadece akademik dilin sadeleştirilmesi yapıldığında sade okurlar bile bu konu hakkında yorum yapması istenebilir.

2005 Tekel özelleştirmesi gündeme geldiğinde Dünyaca ünlü Japon Sigara üreticisi Tobocco Teklif vermeyeceğini kamuoyunda duyurmuştu.

JTİ yetkilileri Türkiye pazarının cazibesinin olmadığını Tanzanyada bile sigara üreticileri Ülkemize göre beşte bir oranında sigara satışı yapmalarına ragmen Kazanc olarak yedi katı bir gelir elde edebiliyorlar.Bu yüzden Türkiye Tütün pazarının bir cazibesi yok

Şimdi sade vatandaşımıza bu şekilde ipucu verirsen konu hakkında daha detaylı düşünürler. Öyle bir düşünürlerki vergi reformlarından,kayıt dışına yönelim vs.....

Sevgisiz ve sevgi verilemeyen ailelerin çoçuklarında cok sık görülen psikolojij bir hastalıktır.
anilingus

Bu hastalığın nedenleri sevgisizlik olduğu için sevgi ve ilgi bu hastalığın atlatılmasında önem arz eder bu hastalığın ismi tıp dilinde anilingus

Bu soruya duzgun bir cevap vererek ekonomiden (pardon) tıbtan anladiginizi gosterebilirsiniz. Iste size firsat.

GİZ dedi ki...

Bu hastalığın ismi altını ıslatma dediğimde altını ıslatmayla ilgili çok yazılacak ve cizilecek yorumlarınız olur.

Sadeleşme sadeleşme sadeleşme

Bilgiye dayalı sınıfsal örtüler koymayalım.

Blog Sahibi dedi ki...

Sayin Noah,

"Kacak sigara, cay ve buna benzer urunlerin pkk'dan cok daha once ulkeye sokuldugundan bi'haber misin?"

Bizim soyledigimizden kacak sigarayi yaratan faktor PKK'dir sonucunu cikardiginiz icin mi yukaridaki soruyu soruyorsunuz?

Sayin Noah ve Balan,

Kusura bakmayin her seyi her zaman detayiyla yazacak vaktim yok. ipucu veriyorum diyorum (ip veriyorum desem anlarim itirazinizi), ipucu veriyorum. Google'dan 2 dakikada arayip, en azindan tanimlarini ogrenebilirsiniz. Onun disinda mikroekonomi egitimi aldiysaniz sorulan soruya cevap verebiliyor olmaniz lazim.

Haa, herkes mikroekonomiden anlamalidir demiyorum. Hatta bu soruya guzel cevap verebilecek 1-2'den daha fazla okuyucumuzun olmadigini da biliyorum. Bu da normaldir. Herkes ekonomiden anlasaydi zaten, biz de bu blogda yaziyor olmazdik.

GİZ dedi ki...

Evli bir adam Kiliseye günah çıkarmaya gider.Rahibin karşısına gelir.Vicdanım cok sızlıyor.

Fakat haram olanın tadı helal olanından daha leziz

Rahib Adama döner o zaman helali tatlandır.

Adam rahibi dinler karısını harama benzetmek için binlerce dolar para harcar.

Birkaç ay sonra adam rahibin karşısına tekrar gelir.

Rahibe döner helali öyle bir yaptımki haramın tüm albenisi aldım. Haramın yaratacağı tüm güzelikleri gün ışığına cıkardım

Fakat bir tek konuyu unuttuk.

Rahip efendi

Rahip gülerek

Haramın karanlıkta kalan gizemli yanını

Adam eh nerden bildin

Rahip döner bir kez tatmasını bil helal dersin

Hayata her bakışı ekonomik yönden cözmeye ugraşmayın bence

Ekonomiyi para kazandıracak kadar bilmek yeterli benim için

Keynesian006 dedi ki...

Konuyla ilgili olarak bazı şeyler aklıma takıldı. Ayrıca ülkemizdeki tütün, sigara tüketim kalıplarını da dikkate alarak değerlendirme yapmak gerektiğini düşündüm.

1. Emniyet'in raporuna göre "Türkiye'ye kaçak giren sigaranın yıllık tutarı 2.5 milyar doları buluyor"muş. Böylesi kayıt dışı bir rakamı sağlıklı ve güvenilir bir şekilde tahmin edebilmek için benim aklıma bir tek ihtimal geliyor. Söz konusu kaçakçılar, sınırdan geçerken PKK'ya rüşvet vermekle kalmıyor. Aynı zamanda iç piyasada pazarlarken başka birilerine de belli bir pay veriyor olmalılar ki, bu pazarın büyüklüğü bilinebilsin. Sizin aklınıza başka bir yöntem geliyor mu?

2. Yurda kaçak giren bu ürünlerin ne kadarı bir zamanlar Kadir İnanır'ın bir filmine de konu olan katırcılık yöntemiyle yapılıyor? Ne kadarı gümrüklerden geçiyor? Diğer bir deyişle, pastanın ne kadarını terör, ne kadarını 'işini bilen memur' yiyor?

3. Rapor/haber konusu olan tütün ve tütün mamulleri, iç piyasada satılan yerli veya yabancı sigaraların orijinali değildir. Yani yurda kaçak sokulduğu için "duty free" olması nedeniyle, eşdeğer ürünlerine kıyasla tüketici açısından düşük fiyatlı ürünler değildir bunlar. Bu ürünlerin büyük bir kısmı özellikle Doğu'da tüketilen sarma tütünler, yine önemli bir kısmı ekseriyetle Tahtakale, Sirkeci taraflarında satılan sahte ürünlerdir. Bunlara gerçekten sigara demek için 3 tane sigara tiryakisini şahit getiremezsiniz. Özetle, bu kaçak, sahte malları 70'lerde "Kent var, Marlbora var" diye köşebaşlarında satılan mavi bandrollu ürünlerle karıştırmamak gerek. Yani söz konusu kaçak sigaralar, içeride vergilerden dolayı yüksek fiyata tüketiciye ulaşan ürünlerin "ikame"si değildir. Demem o ki; siz içerideki sigarayı ne kadar yüksek fiyata satsanız bile, tüketicinin davranışı en kötü ihtimalle bir iki gün sigarayı azaltmayı veya daha ucuz (adam gibi) bir sigarayı denemek olacak. Ancak bir kaç gün sonra o alıştığı hazza ulaşmak için eski tüketim alışkanlığına geri dönecektir. Aynı şey akşamcılar (alkol) için de geçerlidir. Alım gücü yüksek olanlar için zaten tüketim alışkanlığından taviz vermek söz konusu bile olmayacaktır. Yapacakları şey en fazla, kafa iyiyken, hükümete ağız dolusu bir küfür sallamak olacaktır. Ha bir de kör olmamak, kısır kalmamak için ehli keyf vatandaşlarımız, zaten şeytandan kaçar gibi sahte rakıdan kaçmaktadır. Bu nedenle hükümetin alkol ve tütün mamullerine koyduğu yüksek vergiler pek yerindedir. Gıdada KDV'yi indir, alkole, sigaraya bindir. Bunda hiç bir kusur yok. Sanırım resmi doğru okumak için mikro ekonomi bilmeye de gerek yok.

4. Radikal gazetesinin haberinde yer almasına rağmen, konuyla ilgili bir kaç detay atlanmış. Bu ürünleri özellikle alım gücü en düşük olan, 10-12 yaşındaki çocuklar tüketiyor. Bildiğimiz Tinerciler felan yani..
Bir de haberde açık bir şekilde bu ürünlerin Kuzey Irak'ta üretildiği, içine sap, çöp katıldığı felan yazılmış. Bu durumda hükümet vergi koysa da, koymasa da sigara, tütün tüketicisi zaten bu ürünlere para vermekten imtina edecektir. Hepimiz biliriz ki kaçak/sahte sigaralarda artış olduğunda, tüketiciler bu zıkkım paketleri aldığında hemen bandrolu kontrol ederler. Sahte ürün satan bir bayiden de kolay kolay kimse sigara almak istemez bir daha.

5. Bütün bu değerlendirmelere rağmen PKK'nın gelirleri arasında kaçak/sahte tütün, sigaradan elde edilenler, sanırım diğer gelirleri arasında devede kulak kalıyordur. Uyuşturucu ticareti, kaçak (porno) CD, DVD ve benzer diğer kaçakçılıklar, kumar, fuhuş, iş adamlarından gelen haraçlar, ... vs. Netekim 90'larda terörün en azdığı yıllarda ülkede kumarın niye yasaklandığını hatırlayınız. Peki o zaman uyuşturucuyu serbest bıraksak da Terör buradan nemalanmasa... (The economics of crime) Ha bir de; ey bir kısım genç arkadaşlar! O izlediğiniz genel ahlaka aykırı DVD'leri eğer internetten indirmeyip de "cd lazım mı abi?" diye sokak aralarında korsan cd satanlardan aldıysanız, Mehmetçiğe sıkılan kurşunlarda sizin de payınız var. Bilesiniz ha!!

- Sonuç itibarıyla, sigara ve alkole konulan vergilerle kaçakçılığın artmasının ve bu yolla istemeyerek de olsa, teröre finansman sağlanmasının pek bir ilişkisi yoktur. Yani arada bir korelasyon olduğundan söz edilemez.

Konu ciddidir. Terörden, teröre finansmandan söz ederken analizlerin ince hesaplarla yapılması gerekir. Terörün ekonomik ve finansal boyutunu rakamlarla ve analizlerle irdelemenin çok iyi bir fikir olduğu kanaatindeyim.
Ancak böylesi hassas bir konuda, aceleci sebep-sonuç ilişkilerinin kurulmasının, güvenilir olmayan rakamlar veya dikkate alınmayan etken ve değişkenlerle sağlıksız analizler yapılmasının soruna çözüm getirmekten ziyade, kafaların daha da karışmasına hizmet edeceğini düşünüyorum.

Keynesian006 dedi ki...

Hem aklımı kurcalamıştır. Sokaklarda, yol kenarlarında fuhuş yapan ‘serbest meslek erbabını’ ve otel odalarında zengin iş adamlarımıza kayıt dışı olarak bir takım emekçilerin pazarlanmasını engellemenin bir yolu, bu işi namusuyla devlet tarafından tahsis edilmiş 'marketler'de, kayıtlı olarak yapanlara bir takım vergi avantajları sağlamak olabilir mi acaba?
(Bu soruya yanıt aramadan önce yukarıdaki yorumun son paragrafını tekrar okumanızı öneririm)

serhat dedi ki...

sizin kafanizdaki sablonlara karsi olan mikro argumanlar da cikarilabilir. ipucu vereyim bakiniz:

pareto efficiency
status-quo
Turkish law vs Western law

Baran bey de aynen benim gorusumu tekrarlamis. herseyi ekonomik sablonlarla tartismak anlamsiz.