Iyimserler ve kotumserler

Tansel Bey sitemizde yaptigimiz yorumlari takip eder, cevaplar yazar, guzel bir tartisma ortami olusmasini saglar. Bu yuzden kendisine minnetarizdir, her ne kadar fikirlerine katilmasak da yorumlarinin sayfamiza ayri bir boyut kazandirdigi da inkar edilemez. Dun "Allah'in sopasi yok ama..." baslikli yazima yaptigi yoruma karsilik yazdigim cevabi asagiya aktariyorum:

Siz de bizi cok hafife aliyorsunuz canim. Ekonomiyi bilmek ayri birsey; uygulayabilmek ayri birsey. Surekli karamsar veya surekli iyimser analiz yapanlari cok tutmam mesela. 2001 krizine kadar en sevdigim yorumcu Salih Neftci idi, vay be cok iyi yorum yapiyor derdim. O donemde de Deniz Gokce ile dalga gecerdim. Borcluluk orani hersene artiyor, adamlar harcamalari kismasini ve vergileri toplamasini beceremiyorlardi. Gorunen koy kilavuz istemiyordu. Simdi karamsarlara nasil yukleniyorsam o zamanlar da iyimserlere yukleniyordum.

Ekonomide "structural change" denen bir durum vardir, yani oyunun kurallarinin degismesi. 2001 krizinden sonra o oldu iste, Turkiye'yi krize surukleyen populist politikalar yerini daha saglam politikalara birakti. Buradaki asil mesele benim dedigim gibi bir structural change olup olmadigidir. Erinc Yeldan ve tayfasi "Structural change" olmadigi gorusunde, o yuzden de karamsar analizlerine devam ediyorlar. Belki de adamlar ilelebet karamsarlar sosyalizm bitti diye, bilmiyorum ama farketmez de.

Ote yandan Deniz Gokce ve televole tayfasi pozitif analizlerine kaldiklari yerden devam ediyorlar, o yuzden benim gozumde kredibiliteleri cok fazla degil. Ben tesadufen bu gunku durumu cok iyi analiz ettiklerini dusunuyorum. Yine de, bence durumu kim daha iyi irdeliyorsa Ekonomi Turk'te onu one cikariyorum.

Goruldugu uzere herkes 10 sene once hangi analizi yapiyorsa simdi de ayni analizi yapiyor. O yuzden de tesadufen bazen hakli gorunuyorlar bazen de haksiz. Bu arada Erinc Yeldan'i da sahsen tanirim, ekonomi bilgisine sonsuz saygi duyarim ama gelecegi tahmin etmekte goruslerine basvuracagimi sanmiyorum.

Son olarak ekonominin olcusunun mali piyasalardaki getiriler olmadigini soylemissiniz. Dogru soylemissiniz. ekonominin olcusu milli gelirdir; milli gelirimiz son 4 yildir %33 artti, bu reel artistir. Yani 4 yil once kisi basina 3 kilo et dusuyorsa, bugun kisi basina 4 kilo et dusuyor demektir. Bazi kisilere 60 bazi kisilere 1 kilo et dusse de ortalama olarak tum gelir gruplarinin gelirlerinde reel artis olmustur. Sizin bagimsiz ekonomistler nedense bu gelismeleri es geciyorlar, %5'lik buyumeye burun kiviriyorlar. Dunyada %5 buyuyen kac ulke var ki, kaldiki Turkiye 2005'te %7.4 buyumus.

Peki mali piyasalardaki getirilerden neden bahsediyorum. Mali piyasalardaki getirilerle bir ekonomistin basarisini olcebilirsiniz. Benim simdi de soyledigim, daha once de soyledigim su: en kral ekonomistini getir, ikimiz de 10000 YTL para ile yatirim yapmaya baslayalim, (5 sene veya 10 sene bir zaman verelim). Hepimiz kendi ekonomi yorumumuzun gosterdigi yolda yatirim yapalim, sure bittigi zaman ise karsilastiralim kim daha basarili imis. Gayet basit.

Insanlarin iki tane problemi var, birincisi para kazanmak, ikincisi bu parayi ne sekilde degerlendirmek. Erinc Yeldan ve siz ve digerleri parayi nasil degerlendirmemiz gerektigi konusunda hic bir sey soylemiyorsunuz. Cari acik konusundaki korkutmalariniza uyup 2001 yilindaki krizin etkilerine benzer bir sonucla karsilasacagimizi varsayarak paramizi dolara cevirip o sekilde degerlendirme yoluna gitmis olsaydik hapi yutmustuk diyorum. Siz bana ekonominin olcusu mali piyasalardaki getiriler degildir diyorsunuz. Peki parami ne yapayim? Hepsini simdi harcayayim mi, ev mi alayim, altin mi alayim, borsaya mi yatirayim, yoksa fakir fukaraya mi dagitayim. Ne yapayim? Bundan daha acik nasil sorabilirim? Ne yapayim paramla, o derin akademik bilgilerinizle bana isik tutun. Ama bana "ben sizin utulity function'inizi bilmiyorum o yuzden yardimci olamam" demeyin. Soyluyorum, sasilacak bir sekilde daha cok parayi daha az paraya tercih ediyorum cunku daha cok parayla daha cok tuketim yapabilirim istedigim zaman ve bu da beni mutlu ediyor.

N'olur bana bir yol gosterin, ne yapayim paramla? Isterdim ki Erinc Yeldan veya Deniz Gokce bana bu konuda yardimci olabilseydi, tek yaptiklari muglak ifadelerle ekonomi masali anlatmak.

4 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

Yazının sonu gerçekten çok güzel bitmiş. İçten bir serzeniş söz konusu. Yatırım danışmanlığı yapma konusunda yasal düzenlemeler mevcutki bir alttaki yazıda bu açıklanıyor. Akademik camia üyelerinin bu anlamda doğrudan bir katkısı olmayabilir. Ancak yorumlara dikkat edip risk konusunda mevcut literatürü bilerek yatırım yapabilirsiniz. size http://iktisat.wordpress.com/2006/04/05/cesitlendirmenin-onemi/

yazımı önerebilirim.

Tansel dedi ki...

Sayın Ekonomix;

Öncelikle bence iktisatçı demek yatırım danışmanı demek değildir. O sizin işiniz. Ve bir iktisatçı olmanın da ölçüsü değildir aynı zamanda. Burasını netleştirelim. Erinç hoca yapısal bir dönüşüm olmadığı görüşünde. Ben de katılıyorum. Hatta Erinç hoca ne diyor bilmiyorum ancak ben "ulusal yenilik sistemi" denilen olgunun tesis edilememesi sebebiyle birçok göstergenin hayal mahsulü olduğuna inanıyorum. Sürdürülebilir değil. Bir de kişi başına gelir de bir gösterge olmuyor maalesef. Eşit dağıldığı varsayımından hareketle herkez 4 kilo et alabilecek gibi bir önermenin doğru olmamasının yanı sıra ciddi bölgesel farklılıklar söz konusu. Bu 2 büyük sorun giderilebilirse mevcut durum hakkında iyi bir şeyler söyleyebilirim. Özellikle ulusal yenilik sistemi ile ilgili zerre hareket yok. Bu konu özellikle takibimde. Hatta www.sonbaski.com adlı sitenin son sayısında yeni yayınlanan yazımda özellikle bu konudan bahsettim. Bir göz atarsanız beni daha iyi anlayabilirsiniz. Ayrıca ben de 2001 krizi gibi bir kriz yaşayacağımızı düşünmemekle birlikte uzun dönemde ABD merkezli bir sıkıntı görüyorum. Ve büyüme rakamları 2 sene üstüste yüzde 5 in altında falan da gelirse iş çok zora girecek kanımca. Neyse. Böylece birbirimizi daha iyi anlamış olduk. Cevabınız için çok teşekkürler.

Yazı için: www.sonbaski.com

Saygılar.
Tansel Güçlü

Blog Sahibi dedi ki...

Tansel Bey,

Anlatamadigim bir nokta var galiba. Cesit cesit iktisatci var, Amerika'da genelde cogunlugu mikroekonomi ile ugrasir ve bunlardan genel trendlerle baglantili yatirim fikirleri almak uygun degildir. Cok az bir kismi ise makroekonomi ile ilgili islerde calisir, faizler ne olacak, butce acigi nereye cikacak, cari acik artacak mi gibisinden sorulara yanit aralar. Bu iktisatcilarin verdikleri cevaplardan yola cikarak yatirim politikalari olusturmak mumkundur.

Siz simdi cikip Amerikanin cari acigi cok yuksek, bu ellerinde patlayacak dediginiz zaman bu kendi basina, akademik bir yourm degildir. Bundan yola cikarak dolarin avro ve yen karsisinda deger kaybedecegi sonucunu cikarabilirsiniz. Bunun uzerine gidip paranizi yabanci hisse senetlerine ve bonolarina yatirabilirsiniz. 2004 yilinin sonunda mesela bu gorus cok hakimdi, dolar avro paritesi 1.30'un uzerinde idi. NBER'da hatta "bilimsel" bir makale yayinlandi ve kurun kademeli olarak 1.80'e cikacagini soyledi. Bakin bunlarin hepsi ekonomistler tarafindan soylenen seylerdi.

Neticede ne oldugunu daha once bu kosede yazdim, dunyaca unlu yatirimci Warren Buffett mesela 900 milyon dolar kaybetti.

Simdi siz veya Erinc Yeldan cikip da cari acik fazla, bu surdurulemez dediginiz zaman da ayni durum soz konusu. Ya da yapisal bir donusum olmamistir dediginiz zaman bu yorumlarinizla direkt baglantili bir yatirim stratejisi vardir. Ben sizden yorumlariniza karsilik gelen yatirim stratejisini soruyorum. Siz bilmiyorsaniz ben size bu stratejinin olusturulmasinda yardimci olabilirim, ancak bana yorumlarinizi daha detayli aciklamaniz lazim. Mesela ne zaman buyumemiz yavaslayacak, 4-5 yil daha %5'in ustunde buyurmuyuz yoksa 1-2 yil icerisinde buyumenin %5'in altina dusmesiyle sicak para kacacak ve hem faizler hem de dolar kuru tavan yapacak? Cari acigin kapanmasi icin dolar kurunun nereye kadar cikmasi lazim bu arada? Hukumet su anki politikasinda 2-3 yil daha devam ederse ne olacak? Bu sorulara cevap vermeniz lazim. Sadece cari acik cok buyuk surdurulemez demekle ekonomist olunmaz. Bu Fenerbahce iyi oynamiyor demek gibi birsey. Insanlara aciklamaniz lazim bunu. Iyi oynamiyor ama sampiyon olur mu? Iyi oynamamasinin sonucu 5-0 kazanacagi maci 2-0 mi kazanir, mac berabere mi biter, yoksa kaybeder mi?

Anlatabilemiyorum gibime geliyor. Diyorum ki ortaya "cari acik surdurulemez" bombasi birakiyorsunuz ama bu bomba parca tesirli mi, etki yaricapi ne kadar, tahrip gucu ne kadar soylemiyorsunuz. Bunlari soylerseniz zaten ben bir yatirim politikasi gelistirebilirim.

Bilmiyorsaniz harbi harbi soyleyin, diyin ki valla biz ekonomistler olarak daha bir olayin ne zaman vuku bulacagi konusunda bir teori gelistiremedik. Etkileri konusunda da ne desem yalan olur diyin. Biliyormus gibi yapmayin.

Ben de size ekonomiyle ilgili hicivli bir tahminde bulunayim. Turkiyenin ekonomik buyumesi bir kez daha eksiye dusecek ve resesyona girecegiz, issizlik artacak, doviz kurlari en az %10 artacak. Ama bana bunun ne zaman olacagini sormayin. Sizden tek istegim yillar sonra bu ongorum gerceklestigi zaman da (ki gercekleseceginden %100 eminim) "Buyuk ekonomistmis, yillar oncesinden olacaklari tahmin etti, herkesin ekonomik buyumenin etkisiyle sevhete kapildigi zamanlarda dogrulari basbas bagiriyordu, helal olsun" deyin. Ne dedigimi insallah bu kez anlatabilmisimdir.

Ulusal Yenilik Politikasi ile ilgili yazinizi okudum, cok derin ve onemli bir konu, baska bir zaman daha detaylica bu konuyu tartisiriz.

tersaci dedi ki...

ekonomix, bence en son postunu ayrı bir yazı olarak siteye koymalısın.