Ortadirek'in Beli

Allah'in sopasi yok ki uckagitcilarin/yalancilarin kafasina "dan!!!" diye vursun. Bir onceki yazimizda politikacilarin nasil desteksiz attigindan bahsetmistik. Bu yalnizca politikacilar icin gecerli degil, gariban edebiyati yapan kose yazarlari, yorumcular icin de gecerli. Ayrica ekonomiden anlamayan ve sizlanmayi seven, "ekonomi buyuyor ama hep zenginlerin cebine gidiyor" diyen vatandasimiz icin de gecerli.

Devlet Istatistik Enstitusu 2004 yilina ait gelir dagilimi arastirmasinin sonuclarini yayinlamis. Gelir dagilimini ozetleyen tabloyu asagida veriyorum:

QuintilesTurkeyTurkey
1994200220032004
Ilk %204.95.36.06.0
Ikinci %208.69.810.310.7
Ucuncu %2012.61414.515.2
Dorduncu %201920.820.921.9
Besinci %2054.950.148.346.2
Gini Coefficient0.490.440.420.40

En yoksul %20'lik kesiminin gelirlerden aldigi pay 1994 yilindaki %4.9'dan 2004 yilinda %6'a yukselmis. Bu rakam AKP'nin iktidara geldigi 2002 yilindan itibaren de yukselmis. Yani en kesim AKP iktidari zamaninda aldigi payi %13.2 yukseltmis, ayrica bu surecte ekonomi de yaklasik %30 buyudugune gore, son 4 yillik surede en yoksul kesim toplamda %47 zenginlesmis.

Ortadirek olarak bahsedilen ikinci ve ucuncu %20'lik kesimler de hem 1994'den itibaren hem de AKP iktidari doneminde aldiklari paylari onemli olcude arttirmislardir. Ikinci kesim aldigi payi %9.8'den 10.7'e cikararak %9.2'lik bir artis gerceklestirmis. Bu demektir ki 2002'den itibaren bu kesimin aldigi gelirlerde %42 civarinda bir artis meydana gelmis. Ucuncu kesim aldigi payi 2002'deki %14 rakamindan 2004'de %15.2 rakamina cikartarak %8.7'lik bir artis gerceklestirmis. Buna gore 2002 yilina kiyasla bu kesimin gelirlerinde de %41'lik artis meydana gelmistir.

Bakiniz, %40'in uzerinde bahsettigimiz gelir artislari reeldir, yani enflayonun uzerindeki artislardir.

En zengin %20'lik kesim (arabalara binen, televizyonlara cikan, son model cep telefonlari olanlar bunlar) ise gelirlerden aldigi payda %50.1'den %46.2'ye bir dusus yasamistir. Bu dususu goz onune aldigimizda, bu en zengin kesimin gelirlerinde 2002 yilinda itibaren sadece %19.8'lik bir artis gerceklestigini goruyoruz.

Gorunen odur ki, herkesin gelirlerinde artis olmustur, bu artislar enflasyonun cok cok uzerindedir. Ama gelirlerinde en fazla artis olanlar en yoksul kesim ve ortadirekdir. Rakamlar ortada, bir tarafimizdan uydurmuyoruz, ajitasyon yapmiyoruz. Ulke yuksek hizda buyurken gelir dagilimi da duzelme yonunde hareket etmis. Bu kadar basit.

Gelir dagilimdaki esitligi (adaleti demiyorum dikkat edin) olcmek icin ekonomistlerin kullandigi bir numarali arac Gini katsayisidir, bu katsayi sifira ne kadar yakin olursa gelirler o kadar esit dagiliyordur. Bizim Gini katsayimiz da 1994 senesinde beri dusmektedir, 2002'den beri de dusmektedir.

Bana sorarsaniz gelir dagilimdaki esitlik bir ulkenin ne kadar iyi oldugunu gostermez, ne kadar sosyalist oldugunu gosterir. Amerika'nin Gini katsayisi 0.47 ile bizden daha esitliksizdir (adaletsiz demiyorum). Almanya 0.28'li Gini katsayisiyla, ve Fransa 0.33'luk katsayisiyla daha sosyalist ulkelerdir. (Kaynak: Forbes) Hindistan'in Gini katsayisi ise oldukca esit bir katsayi olan 0.30'dur. Yani esitlik zenginlik anlamina gelmiyor. Neyse bu konuya baska zaman gireriz, burada vurgulamak istedigimiz nokta su: Turkiye'nin gelir dagilimi duzeliyor, en yoksul kesim ve ortadirek gelirlerden aldiklari payi hem zenginlere kiyasla ve hem de nominal olarak arttiriyorlar.

Biliyorum, Turkiye'de hala yoksulluk var, gecekondular var, zenginler de gozumuze soka soka para harciyor ama duzelme yolunda emin adimlarla da ilerliyoruz.

19 Yorum Var.:

Tansel dedi ki...

ya gözünüzü seveyim yapmayın. gini katsayısının 10 yılda 0.09 puan azalması hiçbirşeydir. üstelik arada krizlerin olmasını ve dönemsel bozulmaları dışlamamak lazım. bir de ülkeden dışarıya akan kaynaklara hatta artı-değere baktımmı hoop çürüyüverirsiniz evelallah. ayrıca gelir dağılımın iyi olması büyümenin motorlarından biridir. sosyalizm diye niteleyip bir kötülük atfettiğinize göre gelir dağımı eşitliğine de karşısınız. kaldı ki sosyalizmle gelir dağılımının alakası yoktur. ah şu çılgın iktisatçılar bir de kavramları yerli yerine oturtabilseler ne iyi olacak. bakın benim morgan stanley de üst düzeyde çalışan bir tanıdığım var (isim vermem şu an için) bir de onunla konuşun şu gini meselesini isterseniz. olguları ele alırken bütünlemesine bakmak lazım ne salt gini katsayısı ne de salt büyüme oranı yoksulların durumu için bize birşey göstermez. genel konjonktür ve ülkede yaratılan artı-değerin gittiği yerlere iyi bakmak ve yapısal problemleri iyi görmek lazım. ben hala evrimci okula bir göz atmanızı tavsiye ederim ama...

Adsız dedi ki...

Birincisi 10 yilda 0.09 az degil, ayni tempoda devam edersek 10 yil sonra Fransa'dan bile daha dusuk bir gini katsayisina sahip olacagiz.

Ikincisi bakmaniz gereken asil istatistik ulkenin en yoksul %60'lik kesimi. Ulkenin 42 milyondan fazla yoksul insani son 4 yilda gelirlerinde %40'dan fazla artis kaydetmislerdir. Reel artis. Buna "helal olsun"dan baska birsey dememek lazim gibime geliyor. Yine de her seyden sikayet eden Turk insani bu rakamlara da bir kulp takmasini bilir.

Tansel dedi ki...

sayın anonim isterseniz bir de imalat sanayi reel ücret indekslerine bakalım ha ne dersiniz?

Veysel Aratlioglu dedi ki...

Sevgili Tansel,

Sayın Fadi Hakura'nın 27.02.06 tarihli Referans gazetesinde yayımlanan yazısında verdiği şu istatistiğe dikkatini çekerim:

"(Türkiye'de) 1995-2000 arasındaki ilk 5 yıllık dönemde sabit kâr marjının yüzde 500'den yüzde 300'lere gerilediğini görüyoruz. Bu üretimde rekabetin arttığının işareti. Tabii Belçika gibi sabit kâr marjı aynı dönemde yüzde 50 olan ülkelerle kıyaslayınca Türkiye'nin rekabet gücü geride kalıyor."

Bu veri Sayın EKONOMIX'in ve anonim dostumuzun iyimserliklerinin yersiz olmadığına delalet etmektedir.

Saygılar,
Veysel Aratlıoğlu

Adsız dedi ki...

Bilmeden konuşmayalım Tansel bey.

DIE'nin resmi web sitesinde, imalat sanayi reel ücret endeksi, elde olan son verilere göre ( http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/UCRET/k_271205.xls ) artış göstermektedir.Saat başına %12,3.Kişi başına %12,7.Diğer işlerde çalışan kişi başına ise %14,0.

İnsanlar araştırma yapmadan ne kadar da kolay konuşuyorlar hayret doğrusu...

Adsız dedi ki...

Verinin kaynağı tam çıkmamış.

Tekrar vereyim.

http://www.die.gov.tr/TURKISH/SONIST/UCRET/k_271205.xls

Bu arada ekonomi turk'u yeni keşfettim.

Ama geç keşfetmemişim sanırım.Güzel bir site.

İyi çalışmalar.

Adsız dedi ki...

Kaynak yarım çıkıyor.Bende anlamadım.Bu internet işlerindende fazla anlamam.

Neyse tembellik etmeyin ozaman die.gov.tr'ye girin ve reel ücret artışlarını son istatistiğe göre inceleyin.Artışı görün!

Tansel dedi ki...

dursun bey aklınızca çakallık yapıyorsunuz ama son 1 yıl 2 yıla bakarsak yanılırız. uğraşmayın grafik sayfamda mevcut. dönem dönem reel ücretlerde bu tarz oynamalar olur. ama genel seyir içinde verimlilikle değerlendirmek lazım.ona rağmen genelde sabit bir seyir izlemiş. hem de verimlilik arttığı dönemlerde. bence araştırmak yetmez gidin de yöntem öğrenin.

Tansel dedi ki...

bu arada veysel abi ben ekonomik kriz çıkacak felan demiyorum ki. sadece iyimser olmak için elimde zerre veri yok. yapısal bakıyorum. makro ekonomik durumu açıklamak için elimizdeki araçlar bazı gerçeklerin üstünü örtüyor. 3 rakamla ekonomi mi analiz edilir allah aşkına. ulusal yenilik sistemi diye birşey var. hatta sayın ekonomix hazır amerikadayken bize bununla ilgili veriler verebilir de. biz de bu yok. bu olmadan da bi şeycikler olmaz. yok piyasalarmış bilmem neymiş. hepsi tırışka. çevre ülkenin çevre insanları olmaktan ötye gidemeyiz o zaman da.

Veysel Aratlioglu dedi ki...

Sevgili Tansel,

Benim iyimserliğim ekonominin gidişatından ziyade halkın bilinç düzeyinin yükselmesinden ileri gelmektedir. "Sol" söylemlerle oy avcılığı yapıp da kapalı kapılar ardında V.Koç'u defalarca iflastan kurtarmış şarlatanların devrinin kapandığını açık-seçik görebildiğimi sanıyorum. Verdiğim istatistik de bunu kanıtlamaktadır: Evet Türkiye'de tatlı karlar dönemi ebediyyen kapanmıştır. Bunu başaran kökten-devrimci Türk ulusu, Türkiye'yi periferi ülke olmaktan da kurtarır. Bundan kuşkun olmasın.

Saygılar,
V.Aratlıoğlu

Adsız dedi ki...

Hayatımda bu kadar komik bir ikili tartışmaya girmemiştim.

Reel ücret endeksini sordunuz.Bende yanıtladım.Artışı ispat ettim.

Şimdi laf kalabalığı yapıyorsunuz.Siz hangi dönemden ve hangi reel ücretlerden bahsediyorsunuz acaba? Ve hangi kaynak? Bir de geçmiş dönemlerden bu hükümete ne Allah aşkına? Ne kadar abzürd bir tartışma!

Desteksiz atmayalım.İdeolojileri objektif rakamlara kurban etmeyelim.araştıralım.Bilmiyorsak öğrenelim.

Tansel dedi ki...

dursun bey,
öncelikle saçmalayan sizsiniz. türkiye ekonomisinin tarihini incelerseniz daha önce de reel ücretlerde böyle bu tarz artışlara sıklıkla rastlarsınız. beni hükümetin kim olduğu ilgilendirmez. ama belli ki yöntem bilmiyorsunuz. peki reel ücretlerdeki bu kısa dönemli artışın kalıcılığına hangi ekonomik göstergelerden hareket ederek karar verebiliyorsunuz? hiçbirşey kanıtlayamadınız. sadece popülizm yaptınız. hatta site sahibinini iddia ettiği gibi teknoloji difüzyonla falan da gelmiyor. yabancı sermayenin ülkeye girişiyle türkiyedeki sanayi'nin (AKP hükümeti de dahil) yenilikçi kapasitesinin kötü etkilendiği ortaya çıktı. elimde bununla ilgili yeni bir çalışma var. çok uluslu şirketlerin gerek dikey gerek yatay spillover (türkçesi yayılma falan) etkisinin NEGATİF olduğu ortaya çıktı. işte bu engellenemedi. isteyene çalışmayı derhal gönderebilirim. çalışmayı yapan 2 kişiden birisi benim hocamdır da. çalışma konusunda ayrıntıya girmiyorum şsteyene gönderebilirim. ekonomi böyle incelenir. piyasalarla gösterilmez.

sayın ekonomix son yazınız bir felaket. hiç de kusura bakmayın. isterseniz bu çalışmayı size de gönderebiliriz. ama istemeyeceğinizden eminim :)

dediğiniz gibi dursun bey;
desteksiz atmayalım.

Adsız dedi ki...

Ah benim çeyrek bilgili sosyalist ağızlım.

1-Bu hükümet zamanında reel ücretler artmıştır.İlle muhalefet etmek istiyorsan bu hükümet zamanına etmeyeceksin,geçmiş hükümetlere söveceksin.Reel ücretler konusunda tek laf edemezsin bu hükümete.Git kendine başka bir muhalefet alanı bul.ogren de gel.

2-Uzun dönemli bakmak lazım demişsin.Hangi dönemlere bakmak lazım dedim en son.Cevap yok.Hangi kaynak,hangi yöntem.hiçbir bilgi yok.söyle de bilelim kardeşim.

3-Ben reel ücretler hep artacak mı dedim? garanti mi ediyorum dedim? sen hakkaten acaip bir cocuksun.ben nerden bileyim bunu.İyi yonetirlerse yukselir yoksa yukselmez.daha reel ucretler dusmeden adam hukumeti gelecege donup yargılıyor.boylesine ilk kez sende rastladım.kusura bakma.

ne adamlarla uğraşıyoruz ya.

ha bu arada mail adresim eliboldursun@yahoo.com

Bu adrese şu yabancı sermayenin yarattığı negatif etkiyi yolla bakalım.ben severim oyle seyleri.

hadi eyvallah.

Tansel dedi ki...

a benim cahil insanlarım;

1- çalışmayı hemen yolluyorum.ama anlayacağını hatta anlamak isteyeceğini sanmıyorum.

2- bu işler hükümetler üstüdür. ekonomi genel seyir içinde değerlendirilir. çalışmada da göreceğin üzere hiç bir yeni şey yok. yapılması gerekenler yapılmamış.

3- bu hükümetin kendine özel bir programı yok, geçen hükümet döneminden başlayan bir programı sürdürüyor. ekonomi yönetimi imfye emanet.

4- ayrıca bu hükümet döneminde reel ücretler artmamıştır. şu anda daha 2001 seviyesine bile gelmemiştir. grafiğe iyi bak! sayfamda var. ha bir de verimlilikle değerlendir.

5- yollayacağım çalışma 2005i içermiyor. ancak hocam onu da hazırladı. negatif spillover etkisi hala devam ediyor. çalışmada o kısım yok. basım aşamasında. ama değişen bir şeyde yok zaten. hadi kolay gelsin. istersen sana bir bilimsel yöntem kitabı gönderebilirim.

Tansel dedi ki...

bu arada eksik yazmışım 2000-2005 arası yok ama hocam trendin aynen devam ettiğini söyledi. onu da söz elime geçer geçmez yolluyorum.bugün yarın geçer. basılması bekleniyor sadece.

Adsız dedi ki...

ya tansel ne cahil adamsın sen hakkaten???!!!! sıkıldım artık yazmaktan.ne yalancı adamsın.

2000-2005 arası bir grafik göndermişsin bana.kardeşim akp'yi suçlayamazsın.akp 2002'nin son çeyreğinde geldi.neredeyse 2003'te yani.2003-2005 arasına bak bakalım ne göreceksin kör müsün sen? kör cahil derler ya tam ona uydun şimdi işte.

hadi bunu geçelim.uzun vadeli dediğin bu mu?????!!!!! yani 5 sene he?????!!!!! sen hakkaten acaip bir adamsın.bak bakayım 86-99 arasına ne olmuş!!!!???? bak cahilliğin nasıl da ortaya çıkıyor dimi??? 86-99 arası ortalama reel ücret artışı %2,8'dir.bak sana ilginç bir şeyler daha yazayım da öğren bunları : bu oran Kanadadan,abdden,japonyadan,fransadan,almanyadan çok daha yüksek bir orandır.bak bu kaynagı verecem sana ama once kabul et,sonra verecem.anladın mı şimdi.uzun vade diyordun al sana uzun vade hemde en uzunundan!! Kusura bakma önceki verilere ulaşamıyoruz,ulaşsak daha önceki yıllara görede gösteririm.

kamu sen'nin sitesinde bile reel ücret artışı 79-2005 arası değerlendirilmiş,artış olduğu matematiksel olarak ispatlı!!!!! sen daha ne konusuyorsun????araştır ogren,bulamazsan ben sana soylerim.hadi bakayım.

yabancı sermayeden banane,ben daha birsey iddia falan etmedim.ama yabancı sermayenin bircok faydası var bu belli birsey.almayalım mı yani yabancı yatırım? hayret birseysin.ne bos arastırma bunlar boyle.senin ihracatının yuzde kacını yabancı sermayeli sirketler yapıyor haberin var mı? gonder bakalım onları ne olacak ulkende kendin gor.cin de gondersin yabancıları,hatta herkes gondersin bu adamlar zararlıysa.gorelim bakalım ne olacak.ama sonra issizlerin agızlarına koyacakları lokmayı senin cebinden alırım ona gore!

bu arada sen o 30 sayfalık ingilizce raporun bana 2 sayfasını tercume et,buraya bir daha yazmayacam.okulda hocan sana ozetini anlatmıstır.gelip burda sanki okuyup anlamıssın gibi hava yapıyorsun.sen o raporu adam gibi ozetleyemezsin bile.o sonuca nasıl ulasmıslar onu ozetleyen bir yazı yaz alnından opecem.yazamayacagını biliyorum.ondan soyluyorum.daha spillover'ı tercume edemeyesinden belli bunlar guzel cocugum.

neyse bak reel ucret konusunu gecme bana cevap verirken.hangi uzun doneme baksak yamuluyorsun.bunu gormek gulduruyor beni.halbuki ne kadar da iddialıydın dimi bu konuda?????

Adsız dedi ki...

Uzun bir süredir tartışmayı uzaktan izlemekle yetiniyorum.

Açıkçası reel ücretlerin düşmüş olup olmaması beni ilgilendirmiyor.Çünkü ne de olsa sosyalist-korumacı-devletçi üçgende varlığımızı devam ettiren bir ülkeyiz.İşgücü üzerindeki vergilerin bu kadar yoğun olduğu bir ülkede işgücü arzına talebin olmaması ve her mal gibi onunda fiyatının düşmesi kaçınılmaz.Kaldı ki bu kadar sık krize girebilen bir ülke olarak ücretlerin yeterli seviyelerde olmaması olanaklıdır.Bence bu ücretlerin düşmemesi bu bağlamda çok zor.Eğer Dursun bey'in iddia ettiği gibi düşmemişse, valla helal olsun.

Benim aklımda kalan uzun dönemde Türkiye'de reel ücretlerin sabit kaldığı yönündeydi.Neyse...

Dursun bey'e de birşey söylemek istiyorum.Bu tür zevkli tartışmalara seviyesiz yakıştırmalar eklemeniz hoş olmuyor.Tansel bey ile gayet düzeyli ve seviyeli,fikir alışverişi temelli tartışmalar yapılabilir.Kendisi de buna gayet uygun bir insandır.Bence siz daha çok kendi argümanlarınız üzerinde durun.Hakkında fikir sahibi olmadığınız insanlara bu tür ithamlarda bulunmak, sitenin havasını da bozmakta.

Tansel dedi ki...

dursun bey;
ben bu araştırmanın İNGİLİZCE olarak sunumunu dinledim. artı dinlemeden önce de okudum. yine ingilizce yazılmış yazılarım vardır. size hiçbirşey kanıtlama ihtiyacım yoktur. ayrıca spillover yayılma anlamında kullanılıyor. bu kelimeyi bizzat hocama sunumdan sonra teyid ettirdim tam türkçe karşılığı bu olmamasına rağmen doğru dedi.bu bir.

2. olarak ekonomik süreçler incelenirken hükümetlerden bağımsız incelememin sebebi programın zaten ecevit hükümeti döneminde başlayan bir program olmasıdır. artı bir de dönemsel olarak reel ücretler sistemin ihtiyaçları, yapısal politikalar ve emek pazarının durumuna bağlı olarak zaten dalgalanmalar gösterirler. uzun dönemden kastım da tabii ki 5 yıl değil! ben o grafiği sadece reel ücret bağlamında 2001 yılındaki seviyeye bile gelinmediğini göstermek için gönderdim.

şu an grafik elimde. aynen ayvazın dediği gibi 80 den beri ciddi dalgalanmalar göstermekle birlikte uzun dönemde sabit! bana lütfen elinizdeki veriyi gönderin! öyle havdan atmayalım!

ayrıyetten reel işçi üretkenliği de bariz artış göstermiş bunu da eklemeden geçmeyelim. ben de haklı olarak soruyorum bu kadar verimlilik artışı ile birlikte bu kadar ücret. nereye gidiyor bu karlar?

NOT: artık cevap vermiyorum. üslup itibarı ile fazla dikkate alamayacağım bir noktaya geldi bu konuşma. üstelik gönderdiğim çalışmaya da cevap verilmemiş. normaldir. çünkü çalışma bilinenin aksine ezber bozucu bir nitelikte.

Adsız dedi ki...

İkinizde yanılıyorsunuz!!

Ama tansel reel ücretlerin düşmediğini en azından kabul etti.buna sevindim.

Ama asgari ücretler uzun dönemde artmıştır!! hemde gelişmiş ülkelerin hepsinden daha çok!! 1986-1999 yılları arasında yapılan uzun dönemli çalışma (OECD,TİSK,DİE) bunu ispat eder!!

Buyrun kaynağın adresi.hemde o çok istediğin verimlilik ile birlikte değerlendirilmiştir!!!

http://www.tisk.org.tr/isveren_sayfa.asp?yazi_id=271

ayrıca ben yabancı sermaye konusunda birşey söylemiyorum.yapılan çalışma yabancı sermayenin çok küçük bir boyutuna bakar.ülkeye sermaye gerekiyor.işsizlik var.sermayenin yerlisi yabancısı olmaz.işsizlik varsa sermaye lazım.bukadar basit.o çalışma bir işe yaramıyor anlayacağın.hala iddia ediyorum.sen o 30 küsur sayfayı özetleyen bir yazı yazamazsın.çünkü iki cümlelik özetinden başka birşey bilmiyorsun o çalışma hakkında!! ben adamın yazışından anlarım!! kime yutturuyorsun??!!

mesela söyle bakalım yabancı sermayenin buraya teknoloji getirmesiyle yerli bir firmanın teknolojisini yenilememesi arasında ne gibi bir ilişki olabilir ki!!!! böyle mantık mı olur??