Gecen hafta yayinlanan enflasyon raporunda da benim bu gorusume kanit olarak Merkez Bankasinin enflasyon tahminlerinin yukseldigi yazildi. Evet, temmuz ayinda 2008 senesi icin %3.2'lik bir enflasyon tahmini yapiyorlardi, ekim ayinda bu rakami %4.1'e yukselttiler. Ben 2008 sonunda bu rakamin daha da yukselecegini iddia ediyorum.
Ugur Gurses'in bugunku yazisini okursaniz ustu kapali bir sekilde benim ilk paragrafta soylediklerimi soyledigini farkedeceksiniz:
Peki, Banka'nın faiz indirimleri sonucu, bunun orta ve uzun vadeli faizlere etkisi hesaplanmamış mıydı? Özellikle faiz indirimlerinin sürpriz biçimde eylül ayına çekilmesi, ikinci faiz indiriminin 50 baz puan yapılmasının etkileri iyi hesaplanmamış olmalı. Madem 'temkinlilik' ileride gündeme gelecek, 16 Ekim tarihinde bu tahminler kurulun elinde yok muydu? 'Gazete ilancılarının' baskısını 'def etmek' için mi 50 baz puan indirim yapıldı?
Yine de cok buyuk bir hata degil. Eger bu tur faiz indirimlerinin devami gelirse yanlis olur. Merkez Bankasinin elindeki tek silah faiz, kursunlarini bosa harcamamalidir. Toplumu, sanayicileri, ve politikacilari mikro reformlari yapmalari konusunda ikna etmesi lazim. IMF'nin birakacagi boslugu Merkez Bankasi doldurabilir ve ekonomi uzerinde daha fazla kontrole sahip olabilir. Ekonomi konusunda ulkemizde en cok bilgisi olan insanlar Merkez Bankasinda calismaktadirlar. Oysa ulkenin ekonomi politikalarinda Merkez Bankasinin agirligi birikimlerine kiyasla kucuk kalmaktadir. Ekonomiden anlamayan saklabanlar hem hukumette hem is dunyasinda hem de medyada ekonomiye Merkez Bankasindan daha cok yon vermektedirler.
Merkez Bankasinin muhtac oldugu kudret kadrolarindaki ekonomistlerde mevcuttur.
0 Yorum Var.:
Yorum Gönder