Ekonomi Dersleri

Baska bir okuyucumuz da asagidaki mesaji yollanmis:

Sevgili Ekonomix,


Az önce blogunuzda geçen uzan ve chp nin son seçim vaatlerini anlatan yazıyı gönderdiğim arkadaşım bana şunu söylüyor- proceler biraz ütopik görünsede neden olmasın dedirtiyo insana ben ekonomiden anlamam abi ama gerçekten faizlerin 0'a veya eksilere çekilmesi gibi bi durum olabilirmi yani okadar alakasızım ekonomiyle bunu bile bilmiyorum :)) – Şimdi bu durum bana şunu anlatıyor bu arkadaşım lazer tezgahlarla ilgilenen aynı zamanda yüksek yapan zeki bir makine mühendisi arkadaşım. Kesinlikle at gözlüğü yok ve anlatılanları her zaman sorguluyor ve öğrenmeye çalışıyor. Ben bu noktada şunu anlamış bulunmaktayım, bizim millet olarak temel ekonomi bilgilerine acilen ihtiyacımız vardır, yoksa halimiz duman. Sizden ricam blogunuzda o tatlı üslubunuzla ekonomiyi öğretmeye yönelik yazılar da yayınlanmasıdır. Elbette sizden köydeki 70 yaşındaki Fatma ninenin bu hükümet faizleri düşürdü bankadaki parama fayız vermiyorlar yakarışlarını önlemenizi beklemiyorum ama kafası çalışan her insanı cem uzan gibilerine aşılamanın bir yolunu bulmalıyız.

VOB nedir?     Taksi Şöförü   Borsa Tüyoları?   Olasılık nedir?   Enformasyon Nedir

Okuyucumuz hakli ama benim aklima liselere zorunlu "Ekonomi Turk" dersi koymaktan baska care gelmiyor. Veya televizyondan soyle dialog seklinde insanlara egitim veren bir program yayinlayabiliriz, adina da "Ekonomi Dialog" diyebiliriz. Ama bence bu da cozum olmaz.

Ne cozum olur biliyor musunuz? Ikisinin bilesimi olan Voltran: Ekonomi Turk TV. Televizyon'da yanlis yazi yazan, kivirtan, gercekleri carpitan kisilerle 30 dakikalik (8 dakikasi reklamlar) bir programda (essegin suya gidip donmesine kadar gecen sure de diyebiliriz buna) evire cevire dalga gecebilecegimiz bir program hem milleti ekran basina toplar, hem de ekonomi ogretir. Hatta arada sirada Turgay Seren gibi agzimizdan canli yayinda kufur falan da kacirirsak gorun siz o zaman curcunayi. Haa, hakkimizda yuzlerce hakaret davasi acilir, ekonomiden anlamayan hakimler de bizleri mahkum eder orasi ayri. Hakimlere yonelik bir cozum gelistiremedim daha, adamlar kanunlari bile islerine geldigi gibi anliyorlar, ekonominin prensiplerini takacaklarini hic sanmam.

10 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

Ülkedeki ekonomi okur*yazarlığı gerçekten korkunç derecede düşük. Ben bile mühendislik eğitimi üzerine şimdi işletme yüksek lisansı yapan biri olarak aslında haberim olmadan ne olayların döndüğünü farkederek şaşıp kalıyorum. İnsanlara "siz işinizi iyi yapın gerisini bilmeyin, paranız önünüze konacak nasıl olsa" gibi bir mantık çerçevesinde eğitim veriliyor üniversitelerde. Çoğu kişi eline geçen maaşın gerçek maaşı olduğunu zannediyor, brüt maaş gibi birşeyin farkında değil (tabii kesilen vergi boyutlarından da). E bu kadar cahil olununca, olayları bir bütün olarak göremeyince, insanlar kendi çıkarlarına en çok fayda sağlayacak vaade kanıp oy veriyor. bu ülkede "plan deil pilav lazım" lafı ile akıl çeliniyordu bir zamanlar, şimdi de direkt söylemeseler de...

miglate dedi ki...

Hocam Ekonomi Turk TV deyince aklıma geldi. Şimdi televizyon kurmak filan para işi. Kanaltürk de değilsiniz ki CHP 3 milyon dolar versin di mi?
Ben sizin yerinizde olsam blog olayını bir sonraki "level"e taşırım. Önce podcastlerle sesli sohbetler yaparım. BÖylece okumaya üşenen milletimiz, sağda solda kuyrukta beklerken, trafikte takılırken sizi dinler.
Tabi bunun bir sonraki aşaması da videocast yapmaktır. Şöyle youtube filan koyarsınız. Alırsınız o yazarları karşınıza. Kendilerinin gelmelerine de gerek yok aslında bir maketleri de yeter. Zaten hep aynı şeyleri söylüyorlar. Bir güzel verirsiniz kulaklarına suyu.
Eminim yurdum kanalcılarından birisinin dikkatini çeker bunlar. Sonra primetime da EkoDiyalog gibi bir program yaparsınız. Hatta onların arasına katılırsınız.

Adsız dedi ki...

Evire cevire dalga gecilecekse, o programin 30 dakikasi sadece Yigit Bulut'a ancak yeter. Bence sureyi biraz uzatalim, soyle 50 dakika olsun.

Adsız dedi ki...

Ergun / ADANA

Merhaba arkadaşlar, tam da yarama parmak basmışınız. Ben yıllardır bunun savaşını veriyorum, Nedenmi; Çok ünlü ekonomistlerimizin deprembilimcileri, savaş yorumcularını geçtiğini, atıp tuttuklarını ve kesinlikle bunların net ve isim verilerek eleştirilmesi gerektiği düşüncesinin savaşını...
Bunu içinde inandığım Deniz Hocam gibilere defalarca mail attım ve son dönemde de istediğimiz kıvama yaklaşıyor özellikle Deniz Hocam'ın yorumları(Gökçe), kendisine çok teşekkür ederim bu anlamda..

Millet olarak bıktık artık, herkes atıp tutuyor, kim doğru kim yalan belli değil ve herkesin net olarak doğru bildiği bir konuyu yazara "yanlış söylüyorsunuz, yorumunuz çelişkili" dediğimizde de "İRONİ" diyor. Ben bu İRONİ kelimesine taktım. Demekki farkındalar ve sırf siyasi, şahsi , milleti kandırmak için yazıyorlar, vatanını milletini düşünen yok anlamına geliyor...

Deniz hocam (Deniz Gökçe) herzamanki gibi daha net, isim isim ipliğini pazara çıkaralım,
sizin gibi neferlere bu ülkenin çok ihtiyacı var, kaleminize kuvvet, özellikle EkoDiyalog'ta (Ve aslında mümkün olsada daha öncede dediğim gibi NTV'ye 1-2 ipliğini pazara çıkaracak adam koysanız, -mesela en yakışıklı parlak Bulut'u ve en sivilceliyi- ne cümbüş olur ama, reytingi varın siz görün o zaman...Zaten moruk olmuş kafası basmayan Profosör Ekonomistlere sözüm yok onlar zaten tek atımlık bile değil...

"Doğruya doğru demeyenin yanlışada yanlış deme hakkı yoktur"
Ege Cansen'den duydum...

Adsız dedi ki...

Ben oldukça uzun zamandır takip eden biri olarak,burdan çok şey öğrendim...

Ekonomitürk'ün eskileri var, yenileri var,gelen gidenleri var...

Arşiv kısmı konu başlıklarına göre olsa,hem biz google'a gitmeden aradığımızı daha kolay buluruz...Hem de yeni gelenler, konu başlıklarından eski yazılara (ki onların içinde azımsanmayacak kadar hem basit, hem komplex konularda ekonomi dersi vardır), daha bir "anlamlı" bakabilecektir... Reel Faiz konusunda ne yazmışlar merakı, nisan ayında ne yazmışlardan daha çekici olabilir kanımca...

Bu da öyle bir öneri işte...ne zamandır aklımdaydı...konu alakalı gelince sıkıştırıyım dedim araya...

Adsız dedi ki...

Benim gözlere bir baktırmam lazım demek ki..Bir üstteki yorumu yazdıktan sonra ana sayfaya döndüğümde ilk gözüme çarpan sağdakiler arasındaki "popüler konular" başlığı oldu...Neyse "pardon" desem yeter mi?Pardon...

Adsız dedi ki...

Voltran? Hmm. Ekonomix'in 30-35 yas grubunda oldugunu tahmin ediyorum. Gizem perdesi aralaniyor.. Nihhhahaha. :)

Adsız dedi ki...

Nihhhahaha. :)


Bu da bana siz de aramıza hoşgeldiniz dedirtmekte!!

Ayrıca ekonomix 68-69 yıllarında dünyaya gelmiş olup!!!!( hislerim de yanılmamaktaysam tabe!)

Benim çocukluğumda heidi, şeker kız candy, vikingler, değiş tonton, tommiks-konyakçı-doktor, texas, swing, zagor ( karamba karambita çiko!), mandrake, kızılmaske vardı! Bir de Milliyet çocuk tabe! lateron superman vs daha lateron Voltran vs vs türedi! O. Veli, nokta dergisi, self control,billy jean ve lateron careless whispers, whake me up before you go go, what's love got to do with it etc etc şeklinde durumlar mevcuttu...Artı eurovizyon, artistik patinaj, kaptan kusto, cenk koray(heh heh),nesrin topkapı ( hoh hoh) şeklinde tüm türkiyedeki tek kanallı dönem çocuklarının ortak bilgi birikimleri de bizim kuşağı birbirine bağlayan bi durumdu...

Bilmem bu yaş işine bi açıklık getirebildim mi??!!

Bağlarsam kesin TV de bi program şarttur!!

Ozge

Adsız dedi ki...

Bir "popüler-ekonomi" okulu projesi çok güzel...

kesinlikle günlük hayattan örneklerle, eh biraz da dört işlem bilenlerin akıl yürütmesine imkân veren sohbetli mohbetli bir ekonomi programı nefis olurdu.

Dinleyeni abidik gubidik borsa yorumalrıyla bunaltmayacak bir program! Aaaah1 Tadından yenmezdi!

Özge Hanım da ('leri "Vak The Rockla" yaşayanlarımızdan ha!) Vay be! Bir başkaydı benim 80'leriiiim!

Adsız dedi ki...

Tabi Afşar Bey!!

Ele güne karşı yapayalnız...Bodrum bodrum..Buselik makamına, NewYork...ama aynı zamanda iğrenç!! saçlar ve kıyafetler... Durmadan 80li yıllar partisi düzenlenmekte, niye anlamış değilim...Ben kendimi daha çok 20 li yılların sonu 30 li yılların başı yani iki dünya savaşı arasına yerleştiriyorum!! Sıyırık bi durum sözkonusu!?? Jazz sever olmamla alakalı olabilir mi?? Şu sıra Aretha Franklin dinliyorum...what a difference a day made, 24 little hours...

Konuyu başka yerlere götürdüm yine...

Kalın sağlıcakla...
Ozge