"Dünyanın Ekonomik Görünümü raporunda, “Türkiye'ye kısa vadeli sermaye girişlerinin 2005'te yarı yarıya azalarak yüzde 37'ye gerilemesinden de görüleceği gibi, sermaye girişlerinin kompozisyonu, belirgin şekilde olumlu yönde gelişti. Ancak Türkiye, hala yatırımcı psikolojisinde meydana gelebilecek değişikliklerden olumsuz etkilenebilir” denildi."
Millet "sicak para akiyor, ekonomi yaniyor, sisiyor, balon oldu, patlayacak, sonecek" diye feryat ederken megerse 2005 yilinda ulkeye giren sicak para %50 azalmis. Rekor duzeydeki cari acik nasil finanse edilmis peki? Uzun vadeli sermaye girisiyle. Bence bu tur verileri mumkun oldugu surece arka plana itmeye devam edelim. Eger birileri bu verileri gozumuze sokarsa da bu sefer "uzun vadeli sermaye nedir? en degerli topraklarimizin, sirketlerimizin yabancilara satilmasi peskes cekilmesidir" diyerek soguk paraya yuklenelim. Nasil fikir ama? Milletin milliyetcilik damarina bastigimiz zaman basaramayacagimiz hic bir sey yoktur.
Haa, son olarak sunu da belirtelim: "IMF raporunda, emeklilik yasasının geçirilmesi, sosyal güvenlik gelirlerinin güçlendirilmesi, gelir vergisi reformu ve banka denetimlerinin daha da iyileştirilmesini öngören yapısal reformların, şu ana kadar devam eden güçlü ekonomik performansın sürdürülmesinde ve dış koşullardaki mevcut iyi ortamın tersine dönmesi olasılığına karşı dayanıklılığın artırılmasında kilit rol oynayacağı vurgulandı."
Yapisal reform nedir ki, ne onemi var. Onemli olan dunyanin en pahali benzininin Turkiye'de satilmasidir. Benzin niye pahalidir diye sormaya da gerek duyulmaz ayrica.
0 Yorum Var.:
Yorum Gönder