Borç rekoru kimdeymiş?

Hafta başından beri terör sorununa odaklanınca ekonomide ne olup bitiyor biraz gözden kaçırdık. Bugün ekonomi basınına şöyle bir göz atınca gördüm ki batı cephesinde yeni birşey yok! Malum odaklar AKP hükümetine karşı sürdürdükleri ekonomik gerilla mücadelesine aynen devam ediyor. Bugünkü Milliyet'te yer alan bir habere göre, cumhuriyet döneminin borçlanma rekoru AKP hükümetindeymiş. Acaba gerçekten öyle mi, gelin birlikte bakalım.

Verdiğim linke tıkladığınızda göreceğiniz gibi, bu habere dayanan hesap merkezi yönetim borç stokunun dolar olarak karşılığı dikkate alınarak yapılmış. İşte birinci yanlış. Yüzde 70'i YTL cinsinden olan borcun hepsini siz dolar cinsinden hesaplamaya kalkarsanız, kurların AKP döneminde hep gerilemesi nedeniyle elbette böyle rakamlara ulaşırsınız (bkz. yüzde hesaplama). Fakat ulaştığınız bu rakamlar gerçeği yansıtır mı? Hayır. Gerçi sizin de amacınız gerçeğe ulaşmak falan değil hükümete gol atmak ya neyse.

Habere dayanan hesaptaki ikinci yanlış da hükümetlerin iktidar sürelerinin dikkate alınmaması. 3-5 ay iktidarda kalan bir hükümetin borçlanmasıyla 50-60 ay iktidarda kalan bir hükümetin borçlanması elbette aynı olmayacak. Doğrusu burada hükümetlerin iktidar sürelerini de dikkate alıp mesela ay başına düşen borçlanmayı dikkate almak olurdu.

Ben bu iki eleştirime uygun olarak yeni bir hesap yaptım. Öncelikle YTL cinsinden borç verilerini aldım. Tabii enflasyon nedeniyle geçmiş yıllara ilişkin YTL cinsi verileri almak pek anlamlı olmayacağı için, TCMB'nin internet sayfasındaki enflasyon hesaplayıcısından (sağ alt köşede, hesaplama araçları içinde) yararlanarak onların Eylül 2007 fiyatlarıyla karşılığını buldum. Sonra da hem hükümetlerin toplam borçlanmalarını hem de ay başına düşen borçlanmalarını hesapladım. Sonuçlar aşağıdaki tabloda.

Borç rekoru AKP hükümetindeymiş! Hadi be sende!!! Adamlar bugünkü fiyatlarla 356.5 milyar YTL düzeyinde devraldıkları borç stokunu 58 ayda 341.5 milyar YTL'ye indirmişler. Yani her ay 258 milyon YTL net borç ödemesi yapmışlar. Bundan iyisi şamda kayısı. Borç rekorunun kimde olduğunu da bi zahmet tablodan siz bulun. 1990'lı yılların pisliklerini temizlemeye çalışırken dünya başına yıkılan Ecevit neyse de, 1990'lı yıllarda bombanın pimini çeken Baba ile Bacı nerede yatacak çok merak ediyorum doğrusu.

1 Yorum Var.:

Aaron dedi ki...

bir de eskiden iç borç ödeme yöntemlerinden biri dedarphaneyi çalıştırmaktı diye düşünüyorum. eğer özellikle TL bazında iç borç varsa ödemeyi darphaneneye bastırdığın gıcırlarlayapabilirdin :(
peki bu para basma işlemi bizim enflasyon hesabına girmiş olur mu?