Brezilya Modeli

CHP Genel Baskani Deniz Baykal Turkiye'nin sorunlarini Brezilya modeli ile cozeriz demis. Sayin Baykal Türkiye’nin yeni bir ekonomi politikasına ihtiyacı olduğunu savunarak, Brezilya’yı örnek gösterdi. Brezilya’da 2002’de işbaşı yapan merkez solun IMF’ye kendi programını kabul ettirdiğini, faiz dışı fazla oranını indirttiğini söyledi.

Deniz Baykal dogru demis, faiz dışı fazlayi indirmeliyiz, hatta indirmekle kalmamali sifirlamali ve hatta 90'li yillarda da karsimiza ciktigi gibi faiz dışı acik vermeliyiz. Buradan saglanacak kaynakla iscilere tekrardan buyuk maas artislari yapabiliriz, SSK primlerini azaltabiliriz, sanayicilerimize tesvikler vererek "sanayiye dayali" bir buyume hamlesi baslatabiliriz. "Bu ülkenin ithalatla, borçlanmayla ve sadece finansla sürdürülebilir kalkınması mümkün değildir". O yuzden ithalati ve borclanmayi bicak gibi kesecek, yeni yeni ayaga kalkmis finans sektorune oldurucu darbeyi vuracak derin bir krizi bir an once devreye sokmanin bir yolunu bulmaliyiz. 2001 krizinden sonra cok yuksek hizlarda buyumemizin sebebi finansal disiplin ve yapisal reformlar degildi. Krizden sonra yuksek hizlarda buyumemizin sebebi krizin kendisi idi. Bakin 1994 ve 1998 yillarindaki ekonomik kuculmelerin ertesindeki yillarda da cok yuksek hizlarda buyumusuz.

Arbitraj Nedir    Broker Nedir    Altın Yorumları    Portföy Nedir    Petrol Fiyatları    Nükleer Santraller    Sosyalist Nedir

Benim Sayin Baykal'a katilmadigim tek nokta su: neden hala IMF ile masaya oturuyoruz ki. Kovalim gitsin emperyalistleri. Siz ne bicim solcusunuz. ODTU'lu ogrenciler bile sut dokmus kediye donmus, bu durumlarindan Demirel'i suclamaktaymislar. Devrimci ruhumuzu yeniden canladirmamiz icin muhtac oldugumuz kudret damarlarimizdaki populist kanda mevcuttur.

2 Yorum Var.:

Adsız dedi ki...

Isin acikcasi ben sayin Baykal'i kiskaniyorum. Adam Turkiye'nin her yerinde buyuk hurmet goruyor, partisinde tek lider ve kesinlikle basbakan olmak gibi bir derdi yok. Hatta olmamak icin elinden geleni yaptigini dusunuyorum. Niye basbakan olup ulkenin derleriyle ugrassinki kursuye cikar oradan sallar, milletvekilleri saksaklar olur biter. Turkiyeymis inmis cinmis hepsi hikaye!

Gelelim Brezilya modeline, sayin (sayin derkende dikkat etmek lagzim buaralar ama yinede) Baykal acaba Turkiye ile Brezilyayi karsilastirmis mi? Niye Cin degil, Hindistan degil? Acaba ayni sartlardamiyiz diye dusunmus mu?Zannetmiyorum. Neresinden bakarsaniz bakin, Brezilya commodity ihrac eden bir ulke, ustune ustluk petrol fiyatlarindaki yukselisten kesinlikle bizden daha iyi faydalandilar. Adamlarin cografi sebeplerden dolayi ulke riskleri bizimkinden dusuk, daha ucuza borclaniyorlar.(bunlar aklima ilk anda gelen farkliliklar daha fazla eminim vardir)

Sayin Baykal ayrica eminim biliyor ki IMF ile olan iliski kesinlikle "boogy man" stratejisine bagli. Yapmamiz gereken aci reformlari IMF diretiyor diye yapip sucluyu IMF gibi gostermek, Suleyman Beyin, Mesut beyin adini anmamak herkesin isine geliyor. Sayin Baykal, yine en iyi yaptigi isi yapsin Ataturkun partisini devrimci ilerici bir partiden nasil dahada statukoyu, gunun gereklerinden uzak bir parti haline getiririm diye dusunsun...


Niyazi

Adsız dedi ki...

niyazi'nin dediklerinin buyuk bolumune katiliyorum.

yalniz bir ekleme yapayim. nasil brezilya, artan mal fiyatlarindan yararlandiysa, Türkiye'nin de bir AB hikayesi-perspektifi vardi. piyasalar bunu fazlasiyle satin aldilar (artan TL varliklar, dusen faizler vs.)

AKP, bu olaganustu firsati tam kullanamadi, heba etti. yapisal reform ajandasindaki isleri bitirmedi. simdi 2007'de bunun faturasi odenecek.

yalnız Baykal konusundaki fikirlere tam katilmiyorum. Dogru, ekonomi konusunda bence hic bir aciklama yapmasin.

Ama diger solcu tayfasindan farkli olarak milli degerlere sahip cikmasindan da memnuniyet duyuyorum.