Parasi Neyse Soylesinler

Ilhan Cavcav gecen sene Aralik ayinda birine carparak olumune neden oldu. Daha sonra ise "Yani vatandaş bilinçsizse burada sürücü ne yapacak. Ben 54 senelik ehliyeti olan bir insanım. Hayatım da ilk defa kaza yaptım" diyerek kendisini savunmustu.

Bu savunmanin uzerinden 1 ay gecmeden bir kazaya daha karisip olay yerini terketmisti. Gorgu taniklari ise Ilhan Cavcav'in alkollu olduklarini iddia ediyorlardi. Oysa Ilhan Cavcav alkollu olsaydi soylerdi, sormalari yeterli idi.

Neyse efendim. Ilk kazadan dolayi Ilhan Cavcav mahkemeye cikarildi.

Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, karıştığı bir trafik kazası ile ilgili olarak yargılandığı davada, “taksirle bir kişinin ölümüne neden olmak” suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza, 12 bin 100 YTL adli para cezasına çevrildi. Mahkeme, adli para cezasının 10 eşit taksitte ödenmesini kararlaştırdı.

Bonus kartla odemenin yapilip yapilamayacagina yonelik sorulari ise mahkeme heyeti yanitsiz birakmisti. Turkiye'de oyle dandik bir ceza sistemi var ki, neredeyse suclulara prim verecegiz. 20 aylik hapis cezasinin karsiligi 12 bin YTL ise aylik hapis cezasi 600 YTL'ye denk geliyor. Bilerek ve planlayarak adam oldurenler 15 yil falan yattigina gore adam oldurmenin tarifesi 108000 YTL'ye geliyor. Tabii ben bunlari kafadan hesapliyorum. Gercek tarifesi neyse acik acik soylesinler, bu konulardaki kafa karisikligini gidersinler. Biz de ona gore eylemlerimizi gerceklestirelim.

Bu arada PKK da oldurdugu asker basina 108000 YTL odemeye mahkum edilsin, kacakciliktan topladigi paralarla odemeyi bize yapsin. Bu son cumle sizi rencide ediyor ama Ilhan Cavcav'in hapis yatmamasi sizi rahatsiz etmiyorsa....

5 Yorum Var.:

şekerim dedi ki...

Geçiniz efendim..
Şimdi simit çalanla milyar götüren..falan filan edebiyatı
yapmayayım.

Herşeyden önce milletvekilleri ile
ilgili dokunulmazlıkları kaldırıp
veya şöyle sıkı bir düzenleme
yoluna gidilmedikten sonra düzülmez..pardon düzelmez bu işler..

Biliyorum sevmezsiniz siz Yiğit
Bulut u ama O'da bugünkü (vatan)
yazısında adalet/ceza olayına
bi başka açıdan bakmış.

Eskiden İslam adında bir elemanım
vardı.Adamı pazar günleri mesaiye
getirtemezdim.Bi gün sıkıştırdım:
Altın dişini göstererek sırıtıp;
-Her hafta bizim Zeytinburnu ndaki
KONDU nun bahçe kazıklarını 1 metre
ileri alma işim oluyor müdürüm..
demişti.
3 yıl önceydi..rastlaştığımızda
emekli olamamıştı ama gılırında da
değildi.5 dairenin kiraları ile
çorbamızı kaynatıyoruz demişti.

Bizde uyanık İstanbul lu geçindik.

Kıskanmadım desem yalan söylemiş
olurum.Ne diyeyim?
-Helal olsun sana be..! dedim.

(Ülen haybeye okuttuk bizim büyük
kızı ikinci üniversitede.
İşinibilene yatırımın binbir çeşidi
var bizim memlekette..)

baglama.g dedi ki...

sadece dokunulmazliklarin kaldirilmasi degil bence..adalet sisteminin acilen duzelmesi gerekir..pekcok davada goz goregore adaletsizlik soz konusu..en sonki anayasa mahkemesi kararlari yarginin ne cok temizlenmeye ihtiyaci oldugunu goztermistir..keza koray aydin ve mesut yilmaz davalari da..

şekerim dedi ki...

Doğrusun şekerim.
Ama dediğimiz gibi taaa en baştan
başlamak lazım bu işlere.Vekile
ceza veremedikten sonra nasıl ceza
verebileceksin çav çava?Çifte
standart taaaaaa...en başta var.
Hoş bu iş hallolsa kökten bitermi
bu işler?Tam bitmez.Bi çok haksızlık ve suç cezasız kalmaz
ama yinede bitmez.Ne olabilir?
Bilmem belki rüşvet oranı çok daha
büyüyebilir.Eh..olacak o kadar.
Burasıda bi nevi gelişen bir
piyasa ülkesi değil mi?

sebahattind dedi ki...

Yukarıdaki yazılardan anladığım kadarıyla herkes kötüyü örnek almış. Yani şu böle zaten canım bunu da görmeyiz havası var.

şekerim dedi ki...

-...!*..?
-.....
-Ne diyeyim sana şekerim(Sebo cum)
sende haklısın..peki.