4. Mezara girsen askerden kaçamazsın!

75 yaşındaki oyuncu Erol Günaydın askere çağrılmış. 1960-1962 yılları arasında yedek subay olarak askerlik yaptığını belirten Günaydın “Kızım postadan bir zarf getirdi. Yoklama kaçağı olduğum yazılıydı. Askerlik şubesini aradım, vatani görevimi yaptığımı söyledim, belge istediler. Bize ispat edeceksiniz dediler. 75 yaşında olduğumu, belgeyi getiremezsem ne olacağını sordum. ‘1929 doğumlu birini doktor muayenesi ile askere aldık’ dediler. ‘Ölmüş olsam beni mezarlıktan mı alacaksınız’ dedim. Telefondaki kadın ‘evet’ cevabını verdi. Çok ciddi konuştu. Koca albayın da imzası var gönderilen kağıtta. Kağıt elime geçmese beni inzibatlar götürecekti” demiş.


Zavallım bir de çözüm arıyor :( “Aradan 50 sene geçmiş benden evrak istiyorlar. Eğer senin 50 senedir bununla ilgili evrakın yoksa ben ne yapayım. Türkiye acayip bir yer. Artık burada olan şeylere şaşırmakta güçlük çekiyorum. Türkiye’de artık anormal şeylere kimse şaşırmıyor. Benim kitaplarda, yaptığım röportajlarda hep askerlik yaptığım geçiyor. Yaşar Kemal’le röportajım var askerlikle ilgili. İki sene Ağrı’da Yukarı Biligan köyünde askerlik yaptım. Orada çocuklara kalemler, kitaplar taşıdım. Çocuklara meddahlık yaptım, İstanbul’u anlattım. Sivas’ta askerlik eğitimi gördüm. O dönemde Mehmet Üstünkaya da vardı. Ben şimdi askerlik yaptım diye nasıl ispat ederim. Şahitlerle, yazılarla, resimlerle bunu ancak ispatlarım”.

Şimdi ben buradan nereye gelmek istiyorum! Terzilik, Ahçılık gibi en basitinden görülen işler bile bir meslek olma özelliğine sahip. Askerlik gibi fiziksel ve psikolojik hususların ön plana çıktığı bir işin de meslek olarak algılanması ve bu kurumun kaptığı herkesi askere almaması gerekiyor. Şimdi kişi üniversiteyi bitirene kadar eğitiliyor, sonra da en verimli çağında haydi hoppala 6 veya 12 ay askere! Ekonomik gücümüz olmadan askeri gücümüzün de olmayacağı anlaşılmıyor. Ne yapıyor bu kişiler askerde, koca bir HİÇ! Biz çanakkale savaşlarında önemli bir eğitimli gençliğimizi kaybettik, şimdi bu askerlik sisteminde eğitimli kişilerin bu şekilde askere alınması ile ne farkı var çanakkale savaşının, yani eğitimli kişilerin toplumdan tecrit edilmesi anlamında. Artık savaşların uydudan planlandığı, hedeflerin lazerle vurulduğu bir çağda PKK’yı izlemek için israil uçağı alacağımıza akılcı biçimde hareket ederek, askerliği tam bir meslek konumuna yükseltmeliyiz.

Olayın ikinci boyutu, fiziksel ve psikolojik. Ya kardeşim sen o silahı taşıyabilir misin, hadi taşıdın adam gibi ateş edebilir misin hadi ettin bir kişiyi öldürebilir misin? diye soran yok. Yok yok hiç bir şey bu kadar kolay değil! Yıllarca dogru duzgun egitimi olmayan gençlerimiz dogu da daglarda sehit dustu! Vatan sagolsun dedik gectik ama artık vatanın bu sekilde sağ olmayacağının anlaşılması gerek…çalışmanı yaparsın ortaya dogru duzgun bir askeri sistem koyarsın. En basitinden asker sayısını 8-10 kat azalt 10 askere yaptigin harcamayı 1 askere maas olarak ver. Diğer kesimleri de 1 ay askere al, temel bilgileri ver. Askeri ar&ge birimlerini ve üretimini askere almayacağın kesimden toplayacağın savunma vergisi gibi bir vergi ile artır.

Yada boşver, 75 yaşındaki bir sanatçımızla ugraşalım, askere gitmeyen vatan hainidir diyelim olsun bitsin!

3 Yorum Var.:

Kubilay dedi ki...

Bir de şu var, itham eden kişi iddiasını ispatla mükelleftir. Şube'nin kişinin askerlik yapmadığını ispatlaması lazım. Adamı cinayetten tutup "ispatla yapmadığını" demek gibi bir şey. Bir de Türkiye'de her şeyle ilgili zaman aşımı var (bence bir çoğu da yanlış) askerlikte yok, o da enteresan.

Adsız dedi ki...

Toplumda da devletten çok devletçi tutumlar mevcut, en gözde argümanlardan biri "para ile vatan savunulur muymuş?" 20'li yaşlarında, tecrübesiz, masum vatan evlatları ile savunuluyor yani(!), "her Türk asker de doğar" ayrıca, buradan milliyetçilik'in siz-biz ekseninde "fransız romancı, ingiliz üç kağıtçı, amerikalı da bilmem ne" çıkarılabilir mi orası da belirsiz. Vatan için ölmek çok popüler ama yaşayacak, üretecek, geliştirecek bireyler olmadan "Her şey ne kadar vatan için?"

Ben paralı askerlikten yanayım, ortalıkta bir sürü kurtlar vadisi pusu setinde çıkma tip, cafelerde counter-strike'cilar, verin onlara bu görevi seve seve yapsınlar, değil mi?

Bir de askerlik öyle seve seve gidilen bir yer de değil ayrıca!!!

Adama sormuşlar, nerde askerlik yapmak istersin diye, adam da, kendine güvenen bir eda ile "vatan bayrağının dalgalandığı her yerde yaparım" demiş. Hakkari çıkmış arkadaşa. Gitmiş bölüğüne ve bu sefer; "Ben bu bayrağı buraya dikenin ..." :)

Kadir dedi ki...

http://entelektuel.com/profesyonel-askerlik/ ben de bunu yazmıştım, hele şimdiki işimde asgari ücretten fazla bir tutarı gelir vergisi olarak devlet benden keserken benim yerime vatanını çok seven ülkücü arkadaşları yollasak, maaşa da baglasak çok daha süper olur.