Onceki yazimizda
islamda faizin ve kumarin tanimini anlamaya calismistik.
Kur'an faizi cok acik bir sekilde su sozlerle yasakliyor: Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir de faizden vazgeçerse geçmişte olan kendisinindir ve işi Allah’a kalmıştır. Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar.
Hz. Muhammed ise faiz tanimina su sozlerle aciklik getiriyor: “Altına mukabil altını, gümüşe mukabil gümüşü, buğdayla buğdayı, arpa ile arpayı, hurma ile hurmayı, tuza mukabil tuzu satmayınız. Ancak eşit miktardan ve peşin olursa o müstesna. Her kim artırır veya fazla alırsa faiz alıp vermiş olur. Bunda alan ile veren arasında fark yoktur.”
Ozetleyecek olursak:
1. Kur'an da bahsedilen faiz, ekonomistlerin "reel faiz" dedikleri enflasyonun uzerinde gerceklesen faiz miktari imis. Matematiksel olarak reel faiz=0 kurali konmustur diyebiliriz.
2. Hem alan hem veren suclu ise reel faizin sifirdan kucuk olmasi da sifirdan buyuk olmasi da gunahtir demektir.
Ote yandan kumar tanimi icin uygun bir kaynak bulamadim ama su kosullari iceren durumlari kumar olarak atfedebiliriz:
1. Sonucu kesin olmayan bir olaya istirak etmek.
2. Kazanmaniz halinde maddi kazanc elde etmeniz, kaybetmeniz halinde maddi zarar etmeniz.
Simdi bu tanimlara bakarak mevcut yatirim araclarinin degerlendirmesini yapalim. (Yaziyi cok uzun buluyorsaniz asagida kalin harflerle sonucunu yazdim)
a. Banka'ya para yatirmak: Eger bankadan aldiginiz reel faiz=0 degil ise bu gunahtir. Sifir faizle yatiriyor olsaniz da gunahtir, enflasyonun uzerinde bir faizle yatiriyor iseniz de gunahtir. Zaten bankalar da sizden topladiklari bu parayi faiz kazandiklari kredilerde kulladiklari icin reel faiz=0 durumunda dahi gunah islemis oluyorsunuz (gunaha alet oldugunuz icin). O yuzden gunah islememek icin bankaya hic bir surette para yatirmamaniz gerekiyor.
b. Tahvil/
Hazine Bonosu: Devlete verdiginiz borcun reel faizi sifira esit ise bunu yapabilirsiniz. Ancak genellikle bunlarin reel faizi sifirdan yuksektir, bazen de sifirin altinda gerceklesir. Bunlarin faizlerinin sifir olma olasiligi cok dusuktur. O yuzden gercek bir muslumanin bunlardan da uzak durmasi gerekir diye dusunuyorum. Enflasyona endeksli kagitlardan alip, enflasyonun uzerinde ellerine gecen faizi devlete geri veren vatandaslarimiz ise (baska bir kurali ihlal etmiyorlar ise) bunu yapabilirler. Neticede amac reel faiz=0.
c. Borsa: Borsada faiz kullanan sirketlere yatirim yapmak tahmin edeceginiz uzere yasaktir. Tum islami kurallara uyan bir sirketin borsada islem gordugunu varsayalim. Bu sirketin
hisse senedini alip satmak kumar tanimi icerisine girer. Bir hisse senedini aldiginiz zaman onun gelecekte alacagi deger (temel ozelliklerinin yanisira) sansa baglidir. Bir hisse senedinin bes sene sonra hangi fiyattan islem gorecegini bilmiyoruz. Bu yuzden de alim satim oldugu zaman sansa bagli olarak (az ya da cok) kar veya zarar etme durumumuz soz konusudur. O yuzden bu da islama gore yasak olmalidir. Ama eger bir hisse senedini sadece dagittigi kar payi icin alirsaniz ve sonsuza kadar elinizde tutarsaniz, bu sirketin dagittigi kar payi (bence) gunah olmaz.
d. Altin/Gumus: Eskiden herseyin fiyatinin altin/gumus turu degerli madenlerle belirlendigi zamanlarda paranizin altinda durmasi gunah degildi. Ancak gunumuzde fiyatlar yerel para birimleri uzerinden belirleniyor, altinin degeri ise (bazi temel degiskenlerle birlikte) sansa bagli olarak degistigi icin kumar kategorisine girer. Bu yuzden altina yatirim yapmak gunahtir. Taki olarak altin almak (tuketim amaciyla) gunah olmayabilir, diger yasaklari kontrol etmek gerekir.
e. Doviz: Dovizin de altindan farki yoktur, degeri (bazi temel degiskenlerle birlikte) sansa bagli olarak degisir. O yuzden dovize yatirim yapmak da gunahtir.
f. Opsiyonlar: Opsiyonlarin degeri de sansa bagli olarak degisir. O yuzden bunlar da gunahtir.
g. Nemalar: Devletin verdigi nemalar da reel faizi sifir olmadigi icin gunahtir.
h. Gayrimenkul: Gayrimenkul fiyatlari da (temel faktorlerin yaninda) sansa bagli olarak degistigi icin alim-satim yapilmasi kazanc veya zarar dogurdugu icin gunahtir. Ancak bir gayrimenkulu sonsuza kadar elinizde tutmak kaydiyla ondan elde edeceginiz gelirler gunah kapsamina girmez.
i. Yatirim Fonlari: Yatirim fonlarinin cogunlugu yukarida bahsettigimiz enstrumanlara yatirim yaparlar. O yuzden bunlar da gunahtir. Istisnai olarak yatirimcilardan topladiklari paralari tamamen islami kurallara uyarak faaliyetlerde bulunan isletmelere pay karsiligi koyan fonlara yatirim yapilabilinir. Herkesin tu kaka dedigi
Hedge Fonlar bu is icin bicilmis kaftandir.
Olaya bir de tuketim tarafindan bakalim:
a. Kredi almak: Kaynagi ne olursa olsun (ister devlet, ister ozel sektor, ister sahis) reel faizi sifir olmayan kredi kullanmak gunahtir.
b. Pesin fiyatina taksitle alisveris: Islami kurallara tamamiyla uyan bir sirketin ayni mali farkli fiyattan satmamasi gerekir. Enflasyon hic bir zaman sifir olmadigi icin pesin fiyatina taksit uygulanmasi pesin verenlere daha yuksek bir fiyat odettigi icin gunahtir. O yuzden boyle bir uygulama yapilmamalidir. Taksit uygulamasina gidilecekse taksitler enflasyon farkini icermelidir.
c. Kredi kartlari: Kredi kartlarini veren sirketler faiz geliri elde etmek amacini tasirlar. Eger kartlara uygulanan reel faiz sifira esit degilse bu kredi kartlarinin kullanilmasi gunahtir (kredi cekmeseniz bile, cunku faiz yemek isteyen bir sirkete bu eyleminde yardimci oldugunuz icin)
d. Sigorta: Sigorta sirketleri sizden topladiklari paralari genellikle gunah niteledigimiz enstrumanlara yatirirlar, o yuzden sigorta yaptirmak da gunahtir (alet oluyorsunuz). Eger islami kurallara gore sirketlere topladiklari paralari koyan bir sigorta sirketi varsa o zaman belki bu soruya farkli bir cevap verebiliriz. Bu sefer de sigorta yaptirmak kumar oynamak gibidir, neticede olay gerceklesirse bir kazanan ve bir kaybeden olacaktir. O yuzden bu da gunahtir.
Son olarak Ozel Finans Kurumlarina bir bakalim.
a. Eger bu kurumlar sizden topladiklari fonlari sirketlere hisse karsiliginda veriyor ise bu uygulama kurallara uygundur. Bu bizim yukarida "i" kisminda bahsettigimiz yatirim fonlariyla ayni kategoriye giriyor demektir zaten.
b. Leasing: Bunun kurallara uygun olabilmesi icin uyguladigi faiz orani reel faiz=0 olmalidir. Masraflar ayrica odenmelidir. Reel faizin ne olacagini onceden bilmedigimiz icin bu uygulamalarin cogunlugu sifirdan farkli bir reel faiz kullanir. O yuzden gunahtir.
c. Murabaha: Bu yöntemde müşterinin ihtiyaç duyduğu hammadde, makine v.s. onun namına satın alınır ve üzerine bir kar koyarak müşteriye devredilir. Mal bedeli müşteri tarafından ÖFK’ya taksitler halinde geri ödenir. Bunun kurallara uymasi icin en onemli sart musterinin ihtiyac duydugu hammaddeyi, makineyi nereden alacagini bilmemesi veya bunu yapabilecek beceriye sahip olmamasidir. Eger adamlarin elinde para (sermaye) olsaydi bu mali kendileri alabilir miydi sorusunun cevabi evet ise murabaha gunahtir. Bence bu sorunun cevabi her zaman evettir. Neticede OFK broker degil, adamlarin islevi finansman saglamak; musteri ise kendi hammaddesini nereden alacagini bilmiyorsa bence hic o isi yapmasin. Neticede bu bir finansmandir, uygulanan reel faiz sifirdan farkli ise gunahtir. Cogunlukla da reel faiz sifirdan yuksek oldugu icin gunahtir.
Ozetleyecek olursak islami sirketlerden hisse alan fonlarin disindaki tum yatirimlar gunahtir. Bana kalirsa OFK'lara para koymak da gunahtir. Ayrica yatirimi sadece tuketimi yaptiginiz para cinsinden yapabilirsiniz, degerli madenler uzerinden spekulasyon yapamazsiniz. Parayi harcarken de dikkatli olmalisiniz, cunku faiz her yerde (acik ve gizli olarak) karsimiza cikmaktadir. Gercek muslumanlarin bundan sakinmasi gerekir. Yoksa Kur'an da soylendigi gibi "Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar."
Bu arada AKP hukumetinin neden aklina gelmedi anlamak mumkun degil. Musluman yatirimcilar icin sadece enflasyon kadar faiz veren (reel faiz=0) tahvillerden piyasaya neden surmuyorlar? Bu tahvillerin ihracini da hazine direkt olarak kendisi yapabilir, borclanma maliyetleri de duser. Laiklerin de buna karsi cikacagini zannetmiyorum.
Not: Bu konularda diger bir kaynak da
Hayrettin Karaman isimli ilahiyat profesoru imis. Ancak ben yanitlarinin bir kismini sevmedim, benimkilerle de celisiyorlar zaten. Bu arada Fethi Bey, kusura bakmayin dogru durust alternatifler sunamadim.
Read More!